SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Sarıışık ve Çakan'a Tahliye

A- A+ PAYLAŞ

BALYOZ Harekat Güvenlik Planı soruşturması kapsamında tutuklu olan 2. Ordu eski komutanı emekli Orgeneral Sarıışık ile 2. Ordu'nun eski kurmay başkanı emekli Tümgeneral Tuncay Çakan'ın da aralarında bulunduğu 12 subay daha tahliye edildi.

BALYOZ Güvenlik Harekat Planı’soruşturmasında eski MGK Genel Sekereteri emekli Orgeneral Şükrü Sarışık emekli Kurmay Albay Mümtaz Can, emekli Tümgeneral Behzat Balta, emekli Tümgeneral Tuncay Çakan, Tuğgeneral Mehmet Kaya Varol, emekli Albay Emin Küçükkılıç, emekli Tuğgeneral Halil Kalkanlı, emekli Tümgeneral İzzet Ocak, Albay Recep Yıldız, Kurmay Albay Murat Özçelik, emekli Albay Suat Aytın, emekli Albay Ali İhsan Çuhadaroğlu da tahliye oldu. Eski MGK Genel Sekereteri emekli Orgeneral Şükrü Sarışık’ın da arasında bulunduğu 12 kişiyi tahliye eden İstanbul 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesi üye hakimi Yılmaz Alp 18 Haziran Cuma günü ise 1’inci Ordu eski Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, Tümgeneral Abdullah Dalay ve Korgeneral Yurdaer Olcan’ın bulunduğu 14 kişiyi tahliye etmişti.

Bugün gerçekleşen tahliyelerin ardından soruşturmada emkli Albay Kubilay Aktaş ve Albay Cengiz Köylü ve astsubay Musa Fariz tutuklu kaldı.

SUÇ VASFI LEHLERİNE GÖRE DEĞİŞEBİLİR

TÜBİTAK’ın raporlar arasındaki çelişkileri gidermek amacıyla hazırladığı 16 Haziran 2010 tarihli raporu, MİT Müsetşarlığı’nın 02 Nisan 2010 ve 05 Nisan 2010 tarihli yazıları, Genelkurmay Başkanlığı’nın 22 Şubat 2010 ve 14 Nisan 2010 tarihli yazıları ile Kara Kuvveteleri Komutanlığı’nın 19 Nisan 2010 tarihli yazılarının da dikkate alındığı belirtilen kararda, eylemin aşamasına göre şüphelilerin lehine suç vasfının değişme ihtimalinin mevcut olduğu belirtildi.

YURT DIŞINA ÇIKIŞ YASAĞI KONULDU

Şüphelilerin tutuksuz yargılanmalarının, yargılamanın amacına ulaşmasına engel olmayacağı belirtilen kararda Anayasa’nın 2’inci ve 10’uncu maddesine de yer verilerek, Türkiye Cumhuriyeti’nin demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti, kanun önünde herkesin eşit olduğu ifade edildi. Soruşturma kapsamında aynı suçlamayla ifadesi alınan bazı şüphelilerin tutuklandığı, bazı şüphelilerin ise mahkemeye bile sevk edilmeden serbest bırakıldığına dikkat çekildi.

Şüphelilerin soruşturma aşamasındaki davranışları, sosyal statü ve konumlarına göre kaçma olasılıklarının bulunmadığı belirtilen kararda, 12 şüpheli hakkında yurt dışına çıkış yasağı konuldu.

EYLEME GEÇİLDİĞİNE DAİR SOMUT OLGU YOKTUR

Soruşturma kapsamında tutuklanan 12 subay hakkında yasada belirtilen tutuklama nedenlerinin mevcut olmadığı belirtilen kararda şunlara yer verildi.

"Şüphelilerin soruşturma aşamasındaki davranışları, sosyal statü ve konumlarına göre kaçma olasılıklarının bulunmadığı, delillerin toplanmış olması itibariyle delillerin yok edilmesi, gizlenmesi ve değiştirilmesi ile tanık, mağdur veya başkaları üzerinde baskı yapılması hususunda kuvvetli şüphe bulunmamaktadır. Eylemin aşaması dikkate alındığında şüpheliler lehine suç vasfının değişme olasılığı mevcuttur. Mevcut deliller doğrultusunda şüphelilerin katıldıkları ya da görevlendirildikleri Balyoz Seminer Planı’nda yapılması planlanan eylemlerin icra hareketlerinin gerçekleştirildiğine ilişkin somut olgular bulunmamaktadır. Dosyadaki tüm şüpheliler 5-7 Mart 2003’de yapılan Balyoz Harekat Plan seminerine katılan veya olasılığı en yüksek tehlike senaryosu olarak isimlendirilmiş çalışma sırasında, seminere katılmamış olmakla birlikte, görevlendirilmiş kişilerdir ve Türkiye Cumhuriyeti yürütme organını cebren iskat ve vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs etmek suçundan soruşturulup tutuklandıkları, şüpheli Nuri AliKarababa’nın ise silahlı örgüt üyesi suçlaması ile tutuklanıp soruşturmaya devam edildiği anlaşılmıştır. Verilen tutuklama kararlarından sonra devam eden soruşturma kapsamında aynı eylem nedeniyle şüpheli olan birçok kişi bizzat istanbul C.Başsavcılığınca(CMK 250 maddeyle yetkili) bir kısım şüpheliler ise talimat yoluyla ifadeleri alındıktan sonra, C.Savcılığınca serbest bırakıldıkları, tüm dosya kapsamından anlaşılmıştır."

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız