Gezi Parkı eylemleri sırasında Ankara’da, Ethem Sarısülük‘ü başından vurarak ölümüne sebep olduğu ileri sürülen A,Ş. hakkında tutuklama kararı verildi. Dava ileri bir tarihe ertelendi. Duruşma salonunda mağdur avukatları ile güvenlik güçleri arasında arbede yaşandı.
Ankara’da 1 Haziran’da Gezi Parkı eylemine destek gösterileri sırasında polis memuru A.Ş’ın silahından çıkan mermiyle hayatını kaybeden Ethem Sarısülük davası Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde saat 10.30 da başladı. Davaya sanık polis A.Ş. ve sanık, mağdur avukatlarının yanı sıra Sarısülük’ün yakınları ve CHP milletvekileri Hüseyin Aygün, Aylin Nazlıaka, Kamer Genç, Sezgin Tanrıkulu katıldı.
Geçen duruşma da yaşanan olaylar nedeniyle Jandarma ekipleri salonun içi ve dışında güvenliğini sağlaması için hazır bulundu. Sanık polis A.Ş duruşma salonuna yoğun güvenlik önlemleri altında duruşma salonuna getirildi.
Sanık avukatları duruşmada yaşanan olaylar nedeniyle mahkeme heyetine duruşmanın kapalı olması için dilekçe sundu. Mağdur avukatları, kendileri tarafından herhangi bir tehdit oluşturmadığı ve duruşmanın kapatılmaması yönünde karar alınmasını istedi.
Mahkeme heyeti, duruşmanın normal seyrinin devam etmesinden dolayı kapalılık talebinin reddine karar verdi.
‘Çektim sıktım 3 tane’ sözlerinin yer aldığı görüntüler sanık avukatları tarafından bilirkişiye fotoğraf gönderilmesine gerek olmadığını ve görüntü de yer alan kişinin polis memuru A.Ş olduğunu ifade etti.
Mağdur avukatlarının geçen duruşmada yaşanan mahkeme heyeti için oluşturulan müzakere odasında 3 sivilin yer aldığını ve kararlarda oda da bulunduğu yönünde görüntülerin olduğunu söylendi. Mahkeme heyeti ise, sanığın korumaları olduğunu ve mahkeme tarafından yetkilendirilmiş özel korumaların olduğunu, müzakerelerin olduğu sırada da odadan dışarıya çıktığını belirtti.
Duruşma salonunda fotoğraf çeken birini fark eden mahkeme başkanı uyarıda bulunarak yasak olduğunu belirtti. Ethem Sarısülük’ün kardeşi buna karşın mahkeme başkanına, ‘tiyatroyu çekiyoruz’ diyerek cevap verdi.
Savcı mütalaasında, sanığın olay anında meşru müdafaa bulunmadığına, kasten adam öldürüldüğünün anlaşıldığına, silahının teslim etmesine, sanığın tutuklanmasına karar verilmesini istedi.
Sanık memur A.Ş savunmasında, bundan önceki yazılı ifademi katılıyorum. Olayların yaşanmasından dolayı üzgünüm. Kasten işlemediğini belirtti.
Mahkeme heyeti, savunma süre verilmesine, savcının talep ettiği ceza CMK 100. madde gereğince tutuklanma kararını açıkladı.
Bunun üzerine sanık polis memuru A.Ş salondan çıkarılmak istemesi üzerine pet şişe fırlatıldı. Bunun üzerine mahkeme başkanı tekrar A.Ş’yi salona getirdi. Bunun üzerine mağdur avukatları ile jandarma arasında rabede yaşandı. Olaylar nedeniyle salonda bayılanlar ve düşenler oldu. Sloganların atıldığı duruşma salonunda güvenlik güçleri geniş çaplı önlem aldı. Duruşma ileri tarihe ertelendi.
Anne Sayfi Sarısülük, “Bana bugün sevinç oldu. Dünyalar benim oldu. Hepiniz benim çocuğumsunuz” dedi.
Kararın ardından Sarısülük ailesi, Berkin Elvan, Ali İsmail Korkmaz, Ahmet Atakan’ın ailesi ve avukatları Ankara Adliyesi önünde toplanan gruplar eşliğinde açıklama yaptılar.
Avukat Murat Yılmaz, A.Ş'nin başından beri tutuklanması gerektiğini somut delillerle ortaya koyduklarını belirterek, “Bugün biz A.Ş'nin tutuklanmasını önemli bir gelişme olarak görüyoruz. Ancak bu yeterli değildir. En ağır cezayı alması gerekmektedir. Bugün mahkeme olası kasıtla adam öldürmekten ek savunma hakkı verdi. Savcının mütalaası da olası kasıtlı adam öldürmeydi ve kaçma ihtimali vardır. Aldığı cezanın olası miktarı göz önüne alınarak tutuklama kararı verildi. Bugün tutuklama maddesine baktığımız zaman A.Ş’nin alacağı ceza 16 yıl 8 aydır. Ancak bizi bunu yeterli görmüyoruz biz mücadelemize devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
Anne Sayfi Sarısülük de, “Bugün biz duruşmaya geldik. Ethemim için yavrum için. Ethemim şimdi toprakta değil, dünyada arkada içinizde. Benim oğlum benim yanımda burada. Katil tutuklandı. Bana bugün sevinç oldu. Dünyalar benim oldu. Hepiniz benim çocuğumsunuz” diye konuştu.
