SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Savaş Gemisinden Sert Uyarılar..

A- A+ PAYLAŞ

Tokat'taki hain saldırının ardından Trabzon'a sürpriz bir ziyarette bulunan Org. Başbuğ, basın toplantısını Oruç Reis Fırkateyni’nde yaptı. Açıklamalarını bir savaş gemisinde yapması dikkati çeken Başbuğ da bu ayrıntıya vurgu yaptı: TSK’ya karşı yürütülmekte olan asimetrik psikolojik harekata değinmek için özellikle Oruç Reis Fırkateyni’ni seçtim...

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, “Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı psikolojik harekat yürütenlere diyorum ki bulunduğunuz yol, bulunduğunuz yer doğru değildir” dedi.

Orgeneral Başbuğ, “Bizi en çok üzen ve yaralayan noktalardan biri, TSK içinde bizlere canları emanet edilen Mehmetçikler üzerinden kanlı hesaplar yapabilenlerin olduğunun düşünülmesi, ileri sürülmesi konusudur” diye konuştu.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Başbuğ, bazı temaslarda bulunmak üzere geldiği Trabzon'da, TGC Oruçreis Firkateyni'nde basın toplantısı düzenledi.

Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı psikolojik harekat yürütenlere “Bulunduğunuz yol, bulunduğunuz yer doğru değildir” dediklerini ifade eden Orgeneral Başbuğ, şöyle konuştu:

“Terör olaylarını Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilişkilendirmeyi, PKK destekleyicileri, PKK sempatizanları yapabilir. Ancak böyle ilişkilendirmeleri ve bu amaca yönelik imalı konuşmaları siyasiler, akademisyenler ve medya mensupları yapamaz, yapmamalıdır. Bizi en çok üzen ve yaralayan noktalardan biri, Türk Silahlı Kuvvetleri içinde bizlere canları emanet edilen Mehmetçikler üzerinden kanlı hesaplar yapabilenlerin olduğunun düşünülmesi, ileri sürülmesi konusudur.”

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Başbuğ, “adli makamların ihbar mektuplarına ve gizli tanıkların verdikleri ifadelere karşı daha duyarlı ve daha dikkatli hareket etmeleri gerektiğine işaret ederek, bu gibi durumlarda Türk Silahlı Kuvvetleri ile bilgi teatisi ve iş birliğinde bulunulmasını, aksi durumlarda kurumlar arası çatışmalara neden olunabileceğini vurguladı.

"TSK, GÖREV VE SORUMLULUKLARINI YERİNE GETİRMEYE HAZIRDIR”

Orgeneral Başbuğ, Türk Silahlı Kuvvetlerinin, yasaların kendisine verdiği görev ve sorumlulukları yerine getirmeye hazır olduğunu ve hazır durumda olmaya mecbur olduğununu belirtti.

“Türk Silahlı Kuvvetlerinin, gücünü Türk milletinden aldığını” ifade eden Orgeneral Başbuğ, “Ziyaret ettiğimiz her bölgede halkımızın Türk ordusuna, komutanlarına olan sevgisini her vesileyle görmekteyiz, bu bizim için en büyük güçtür. En büyük gücümüzü, güç kaynağını halkımızın Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı duyduğu sevgi saygı ve güven oluşturmaktadır” dedi.

Trabzon halkıyla da buluşacağını ve aynı sevgi ve saygıyı, belki de daha büyük boyuttaki sevgi ve saygıyı Trabzon halkından göreceğine inandığını belirten Orgeneral Başbuğ, “Türkiye'nin önünde elbette zorluklar, güçlükler vardır. Ancak inancımız şudur ki Türkiye Cumhuriyeti, Türk milleti birlik, beraberlik ve bütünlüğünü koruduğu müddetçe her türlü zorluğu ve güçlüğü yenebilecek güçtedir. Gün, birlik, beraberlik ve bütünlük günüdür” diye konuştu.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, “Toplumun bütün kesimleri sağduyulu olmak, tahriklere kapılmamak zorundadır. Herkes itidal ile hareket etmelidir” dedi.

Orgeneral Başbuğ, Trabzon Limanı'nda demirli olan ve “Denizlerin Hakimi” olarak bilinen “TCG Oruç Reis Fırkateyni'nde düzenlediği basın toplantısında, kenti ziyaret etmekten büyük mutluluk duyduğunu söyledi.

Karadeniz insanının zor koşulların insanı olduğunu ifade eden Başbuğ, “Mücadele azmi yüksek, zeki, pratik ve çalışkandır. Her şeyden önce milli konulara duyarlıdır. Ülkesi için fedakarlıktan hiçbir zaman kaçınmaz. Bu nedenlerle gerçekten bugün burada bulunmaktan büyük bir kıvanç duyuyoruz” dedi.

Orgeneral Başbuğ, son zamanlarda toplumsal olayların arttığını görüldüğünü belirterek, sözlerine şöyle devam etti:

“Şiddete başvurulduğunu görmekteyiz. Bu olaylar hiçbir şekilde kabul edilemez. Toplumun bütün kesimleri sağduyulu olmak, tahriklere kapılmamak zorundadır. Herkes itidal ile hareket etmelidir. Toplumsal çatışma hiç kimseye ülkeye ülkemize fayda sağlamaz. Büyük zararlara neden olabilir. Ancak düşmanlarımızı sevindirir. Güvenlik kuvvetlerimiz gerekli tedbirleri zamanında alarak halkımızın güvenliğini sağlamaya ve büyük bir özveri ile görevleriyle görevlerini getirmeye çalışmaktadır. Herkes güvenlik kuvvetlerimize yardımcı olmalıdır.”

“Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu da hiç kimse unutmaması gerektiğini” ifade eden Başbuğ, “Toplumsal huzura giden yolun, ortak değerlerimizin güçlendirilmesinde olduğunu düşünüyoruz. Farklılıklara elbette saygılı olmalıyız. Ancak farklılıklara saygılı olmak her zaman farklılıklarımızı öne çıkarmayı da gerektirmez. Esas önemli olan özellikle bugünlerde binlerce yıllık sahip olduğumuz, bizi birbirimize kenetleyen ortak değerlerin sıkça ortaya koyulmasıdır. Bu ortak değerlere sahip çıkılmasıdır” diye konuştu.

Başbuğ, Türkiye'nin, 1984 den beri bölücü terör örgütü ile mücadele ettiğini belirterek, şunları söyledi:

“Bu süreçte ülkemiz, milletimiz ve insanımız, özellikle terörün yoğun olduğu bölgedeki insanlarımız bu terörden büyük zarar görmüştür. Türk Silahlı Kuvvetleri, bölücü terör örgütüne karşı mücadelesine, yasalar çerçevesinde her türlü fedakarlık ve gayreti göstererek kararlılıkla davam etmiştir ve devam etmeye de azimli olarak kararlıdır. Temel hedefimiz, bölücü terör örgütüyle

mücadelede ana hedefimiz bölücü terör sorunun Türkiye'nin gündeminde en alt sıralara indirilmesidir. Unutmayınız ki, teröristler ve destekleyicileri gündemin kan, gözyaşı, kin ve nefret üzerinde oluşmasını ister. Yine unutmamalıdır ki, ülkenin ve milletin bütünlüğünün korunmasında her zaman elbette bir bedeli olur."

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlken Başbuğ, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) kendisine olan öz güveninin tam olduğunu belirterek, “Bundan kimsenin en ufak şüphesi olmasın” dedi.

Orgeneral Başbuğ, Trabzon Limanı'nda demirli TCG Oruçreis Fırkateyni'nde düzenlediği basın toplantısında, son zamanlarda, çeşitli vesilelerle TSK'ya karşı yürütülmekte olan psikolojik harekata, asimetrik psikolojik harekata değinmek istediğini belirterek, “Bu konuya özellikle, bugün üzerinde beraber olduğumuz TCG Oruçreis Fırkateyni'nde değinmemin özel bir anlamı vardır. Herhalde herkes, açıkça ne demek istediğimi anlamaktadır” diye konuştu.

Türkiye'nin bulunduğu coğrafyanın zor bir coğrafya olduğunu ifade eden Orgeneral Başbuğ, sözlerine şöyle devam etti:

“Ülkemizin etrafı sorunlarla çevrilidir. Bu coğrafyada güçlü olmayan devletler hayatta kalamaz. Milli gücün asli unsurlarından birisi de askeri güçtür. Etkin ve caydırıcı niteliklere sahip bir silahlı kuvvetlere sahip olması, bir ülkenin beka sorunuyla direkt ilgilidir. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kendisine olan öz güveni tamdır. Bundan kimsenin en ufak şüphesi olmasın. Sahip olduğumuz bu özgüven TSK'nın kendisine yönelik gerçeklere, doğrulara dayanan, önyargılı olmayan, sağduyulu eleştirilere her zaman saygı ile bu eleştirileri karşıladığını ve bu tip eleştirilere her zaman açık olduğunun açık bir kanıtıdır. Ancak, bu duruma karşı son zamanlarda, gerçek dışı olaylara, yalanlara dayalı, önyargılı olarak bazı çevreler ve kişiler tarafından TSK'ya karşı asimetrik psikolojik harekat yürütülmektedir.

Ne acıdır ki, özellikle Türkiye'de medyanın bir kısmının var oluşlarının temel nedeni, gerçeklere ve doğrulara dayanmayan, önyargılı ve özel amaç taşıyan eleştireler yaparak, TSK'yı haksız yere her gün gündemde tutmak ve TSK aleyhine kampanya yürütmektir. Bunlar aynı zamanda kendilerini demokrasinin savunucusu olarak da göstermektedir. Demokrasinin veya demokrasiyi savunmak için tek çıkar yol, onlar için tek çıkar yol, silahlı kuvvetlerin karşısında olmaktır ki TSK her vesile ile demokrasi ve hukuk devletinin yanında olduğunu, her vesile ile ifade etmektedir.”

"BULUNDUĞUNUZ YER DOĞRU DEĞİLDİR"

Orgeneral Başbuğ, içinde bulundukları süreçten rahatsız olduklarını dile getirerek, şunları kaydetti:

“Bu rahatsızlığımızı her vesile ile yetkili ve ilgili makamlara ilettiğimiz gibi yasal olarak yapılması gerekenleri de yapıyoruz. Hem ülkesini, hem milletini sevmek, hem de haksız yere TSK'ya karşı psikolojik harekat yürütmek, bir arada olamaz. TSK'ya karşı planlı ve kendi amaçları ve menfaatleri çerçevesinde haksız şekilde psikolojik harekat yürütenlere diyorum ki bulunduğunuz yol, bulunduğunuz yer doğru değildir. Türk milletinin büyük çoğunluğu da ne yaptığınızın farkındadır.

Son dönemlerde meydana gelen her terör olayı ile Türk Silahlı kuvvetlerini ilişkilendirme yönünde çabalar da vardır. Her gün bu çabalara yenisi ilave edilmektedir.”

"HER ŞEY YASALARA UYGUN OLARAK YÜRÜTÜLÜR”

Genelkurmay Başkanı Orgneral İlker Başbuğ, şunları kaydetti:

“Terör olaylarını, TSK ile ilişkilendirmeyi PKK destekleyicileri ve PKK sempatizanları yapabilir. Ancak böyle ilişkilendirmeleri, bu amaca yönelik imali konuşmaları siyasiler, akademisyenler ve medya mensupları yapamaz, yapmamalıdır.

Türkiye Cumhuriyeti hukuk devletidir. Her şey, yasalara uygun olarak yürütülür. Ciddi hukuk devletinde imalı konuşmalara, dedikodulara yer yoktur.

Bizi en çok üzen ve yaralayan noktalardan birisi ise TSK içinde bizlere canları emanet edilen Mehmetçikler üzerinden kanlı hesaplar yapabilenlerin, TSK içinde olduğu düşünülmesi, ileri sürülmesi konusudur. Bu düşüncelerini kapalı ve açık şekilde söyleyen veya ima edenler, bize göre, bu yaptıklarıyla Türk milletine ne kadar zavallı bir durumda olduğunu göstermektedirler. Bu kapsamda, adli makamlarımıza da bazı sorumluluklar düşmektedir. Adli makamlar, ihbar mektuplarına, özellikle itirafçıların, gizli tanıkların verdiği ifadelere karşın daha duyarlı ve daha dikkatli olarak hareket etmelidir. Böyle durumlarda TSK ile bilgi teatisi ve işbirliğinde bulunmalıdırlar. Aksi durumlar, kurumlar arası çatışmalara neden olabilir. TSK'nın hiçbir zaman hataları örtme, suçluları koruma durumu olmamıştır. Ancak artık haksız ve mesnetsiz suçlamalara karşı da, TSK kuvvetleri de sessiz kalamaz.”

Başbuğ, bazı meydana gelen terör olaylarında elbette bazen hatalar, eksiklikler olabileceğini ifade ederek, “Bunlar görevin icrasında olabilecek ihmalli davranışlardır. Ancak ihmal başka bir şeydir, kasıtlı hareket etmek başka bir şeydir. TSK ihmal ve eksikliklerin olduğu bütün olayları da, yargıya taşımak zorundadır ve taşımaktadır” dedi.

"TSK GÜCÜNÜ TÜRK MİLLETİNDEN ALMAKTADIR”

TSK'yı başka ülkelerin ordularıyla karıştıran, bu şekilde amaçlarına ulaşacaklarını sananların, ne Türk toplumunun tarihi gerçeklerini, ne de TSK'yı bilmeyen, kendilerine bile yabancılaşmış olanların, ne yaparsalar yapsınlar, TSK'nin etkinliğini azaltamayacağını ifade eden Orgeneral Başbuğ, şunları söyledi:

“Bu kişiler, TSK'nin Türk halkı ile bağını, sevgisini azaltamazlar. Elde ettikleri tek şey belki komuta katını, yani bizleri gereğinden fazla meşgul etmeleri ve TSK'nin bütün personelini, en önemlisini de Türk milletini üzmeleridir. Ama Türk milleti nelerin olduğunu, nelerin yapılmak istendiğini çok iyi bilmektedir. TSK, her ülkenin bir gün caydırıcı bir güç olarak silahlı kuvvetlere mutlaka ihtiyacı olabileceğinin bilinci içerisindedir. Bu nedenle de, dün olduğu gibi bugün de, yarın da dimdik, özgüvenle, yasalarla kendisine verilen görev ve sorumlulukları yerine getirmeye hazırdır ve hazır olmaya da mecburdur. TSK gücünü Türk milletinden almaktadır.”

Başbuğ, ziyaret ettikleri her her bölgede halkın Türk ordusuna, komutanlarına olan sevgisini her vesile ile gördüklerini ifade ederek, “Bu bizim için en büyük güçtür. En büyük gücümüzü, güç kaynağımızı, halkımızın TSK'ya karşı duyduğu sevgi, saygı ve güven oluşturmaktadır. Biraz sonra Trabzon halkıyla da beraber olacağız ve biliyorum ki, aynı sevgi ve saygıyı, belki de daha büyük boyutta, hep beraber yaşayacağımıza inanıyorum. Türkiye'nin önünde elbette zorluklar, güçlükler vardır. Ancak, inancımız şudur ki, Türk milleti, Türkiye Cumhuriyeti birlik, beraberlik ve bütünlüğünü koruduğu müddetçe, her türlü zorluğu ve güçlüğü yenebilecek güçtedir. Gün birlik, beraberlik ve bütünlük günüdür” diye konuştu.

Basın toplantısına, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Işık Koşaner, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Aksay, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Atila Işık'ın da aralarında bulunduğu, bazı komutanlar da katıldı.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız