SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Savunma Örneği Futboldan..

A- A+ PAYLAŞ

Belediye bünyesindeki Esenlik Şirketi'nin genel müdürü Osman Furkan, eski genel müdür Mehmet Erdem'in dönemine ilişkin suçlamaları yanıtlarken sorduğu sorulara ve ortaya koyduğu iddialara yanıt verdi. Furkan, ayrıntılı açıklamasında, Erdem'in, bir genel müdür ve bir yardımcı değişikliği dışında aynı kadroyla hizmet verildiği yolundaki değerlendirmesine, bir futbol takımındaki teknik direktör değişikliğiyle "olumlu" anlamda ortaya çıkan durum örneğiyle karşılık verdi.

Furkan, basına verdiği iftar yemeğinden sonra, şirketin faaliyetleri, eski genel müdürün suçlama ve iddialarına yanıt olarak şunları söyledi:

"3 Nisan 2004 tarihinde Esenlik Şirketine Genel Müdür olarak atandıktan sonra bir basın toplantısı yaparak Şirketin mevcut durumunu sizlerle paylaşmıştım. Bu toplantıda Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 120. Maddesindeki esaslara göre üç ayda bir ödenmesi gereken geçici vergi hesaplaması nedeniyle Şirketimizce düzenlenen 3’er aylık bilançoların 2004 yılına ait ilk 3 aylık dönem bilançosunda 764 milyar 052 milyon zarar gözüktüğünü bir durum tespiti olarak açıklamıştım. Basın mensuplarının zararın kaynağı ile ilgili sorularına da “yoğunlaştırılmış harcamalardan dolayı” şeklinde cevap vererek bir polemik ortamı yaratılmamasına çalıştım.

Şirket bilançosundaki 2004 yılı 3 aylık zararı ile ilgili tarafımızdan yapılan durum tespitine bir önceki Genel Müdür Sn. Mehmet ERDEM Haziran ayında basın toplantısı yaparak cevap vermiş ve böyle bir zararın söz konusu olmadığını, yeni yönetime bırakılan alacakların bu zararı karşıladığını beyan etmiştir. Sn. Erdem’in basın toplantısında açıkladığı bilgilerin tümü yanlış olmasına rağmen konunun polemik vesilesi yapılmaması için herhangi bir cevap verilmemiştir.Ancak Sn. Erdem’in Belediye Başkanımızın Market 9 açılışında yaptığı konuşmayı gerekçe göstererek 3 Ekim 2005 tarhinde basın toplantısı yapması ve aynı yanlış bilgileri tekrarlaması karşısında bu açıklamalara cevap vermek ve Şirketimiz kayıtlarındaki bilgi ve belgeleri kamuoyu ile paylaşmak zarureti hasıl olmuştur.

Sn.Erdem’in basın toplantısında açıkladığı hususları aynı madde sıralaması ile cevaplandıracak olursak;

1- 2004 yılı ilk 3 aylık hakediş karşılığı iki fatura kesildiği, bir aylık faturanın ise 2004 yılının son ayında tahsil edildiği, dolayısıyla Esenliğin ilk 3 ay içinde Belediyeden 500 milyar alacaklı olduğu ve bu nedenle zarar gözüktüğü ifade edilmektedir. Oysa Ocak – 2004 ayına ait 499 milyar 750 milyon TL., Şubat 2004 ayına ait 499 milyar 750 milyon TL. ve Mart 2004 ayına ait 516 milyar 666 milyon TL. temizlik işleri hakediş tutarları ilgili ayların gelir kalemlerine yansıtılmış ve Mart 2004 ayına ilişkin meblağ da Mart 2004 ayının gelirleri içinde tahakkuk ettirilmiştir. Yani iddia edildiği gibi Mart ayı geliri bir sonraki döneme sarkmamıştır.

2- Belediyenin 2004 yılı temizlik ihalesi şartnamesinde 2000 adet çöp bidonu yapılması ve ücretinin Belediyeden 12 ayda tahsil edilmesi şartı konulduğu, Esenlik Şirketinin yaklaşık 270 milyara 2000 adet çöp sandığı yaptırdığı, bu paranın bilahare Belediyeden tahsil edildiği açıklaması da gerçekleri yansıtmamaktadır. Malatya Belediyesi 2004 yılı temizlik ihalesi şartnamesinin “ Müteahhit tarafından temin edilecek ” başlıklı bölümünün 3. maddesinde 1500 adet 750 – 800 litrelik, belirleyeceği şartlarda çöp sandığı yaptırılması şartı vardır. Yani şartnamede Sn. Erdem’in iddia ettiği gibi parası 12 ayda tahsil edilecek 2000 adet çöp sandığı değil, 1500 adet çöp sandığı yaptırılması ve bunun da, müteahhitçe temin edileceği şartı vardır. Bu şarta karşılık Esenlik Şirketince 2004 yılının ilk 3 ayında 2760 adet çöp sandığı yaptırılmış ve bu sandıkların bedeli olarak da 270 milyar değil 408 milyar 557 milyon TL.Şirket kaynaklarından ödenmiştir. Bu 408 milyarın bir lirası bile Belediyeden ayrıca geri alınmamıştır.

3- Esenlik Şirketi personeline yılda bir maaş ikramiyenin iki eşit taksite bölünerek verildiği, bunun birinin Eylülde, diğerinin Kurban Bayramı öncesinde verildiği, 2004 yılı Kurban Bayramı için yaklaşık 200 milyarlık meblağın ilk 3 ay içinde Şirket kasasından çıktığı ifade edilmektedir. Hepinizin malumu olduğu gibi maaş ve ikramiyeler olağan personel giderleridir. Bilançonun gider kalemleri içinde yer alırlar ve sonradan herhangi bir yerden alınıp yerine konması mümkün değildir. Yani bu ikramiye ödemeleri her yıl yapılmakta olan rutin ödemelerdir.Sn. Erdem’in bu ödemeyi zarar sebebi göstermesinin anlamı yoktur. Kaldı ki söz konusu ödeme 2003 yılına ait bir ödemedir. Çünkü 2003 yılında sadece 03.02.2003 tarihinde ikramiye ödemesi yapılmıştır. Şirket her sene personele iki ikramiye ödemektedir. Sadece 2003 yılında tek ikramiye ödenmiştir. Eğer 2003 Eylül ayında ikramiye ödenecek olsa 2003 yılının zararla kapatılması ihtimali vardır. Bu nedenle bu ikramiye 28.01.2004 tarihinde ödenmiştir. Yine 2000, 2002, 2003 ve 2005 yıllarında ilk 3 ay içinde personele ikramiye ödendiği halde Şirket bu yılların ilk 3 aylık bilançolarını kārlı kapatmıştır.

4- Şirket personelinin yaklaşık 200 milyar TL. tutarındaki vergi iadesi alacağının 2004’ün ilk 3 ayında ilerideki aylarda maaşından mahsup edilmek üzere defaten avans olarak ödendiği, gerekçesininde gerek kışın zor geçmesi, gerekse Kurban Bayramı masrafları nedeniyle personele ilaç gibi geldiği ifade edilmiştir.Vergi iadesinin nasıl ödeneceği Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 121. Maddesinde ve G.V.K.’nun 255 no’lu tebliğinde düzenlenmiştir. Buna göre muhtasar beyanname veren işverenler, halen çalışmakta olan ücretlileri ile ilgili olarak düzenleyecekleri vergi indirim bordrosunda her ücretli için vergi indirim tutarını hesaplarlar. Bu tutar Şubat ayından itibaren ödenecek ücretler üzerinden kesilen gelir vergisinden mahsup edilmek suretiyle ücretlilere ödenir. Mahsuba rağmen arta kalan kısım müteakip ayların ücretinden kesilecek gelir vergisinden mahsup edilir.
Şirketimiz personelinin 2004 yılı vergi iadesi tutarı 172 milyar 306 milyon TL. olarak tahakkuk etmiştir. Bu tutarın 60 milyar 391 milyonu yasa gereği birinci dilim olarak Şubat 2004 ayı maaşları ile birlikte 08.03.2004 tarihinde ödenmiş, kalan 111 milyar 915 milyon ise sonraki aylar vergilerinden mahsup edilmesi gerekirken 23.03.2004 tarihinde ödenmiştir. Ayrıca Sn. Erdem’in geçmiş yıllarda da soğuk geçen kış ayları ve kurban bayramı olmasına rağmen vergi iadesini peşin ödemediği, yapılan peşin ödemenin yapılacak seçimle ilgisini kamuoyunun taktirine bırakıyorum.

5- İlk 3 ayda Esenlik Şirketi’nin kasasına alacaklı olduğu halde girmeyen 770 milyar Belediyeden alacak ve 400 milyar personel alacağı ile birlikte 1 trilyon 170 milyar paranın zarar gösterilip daha sonra bu paranın 770 milyarını tahsil edip kār gösterildiği, 400 milyar personel alacağının gider gösterildiği ve kurumun kārla kapatıldığı ifade edilmektedir. Açıklamamızın 1. maddesinde Mart 2004 ayı temizlik işleri hakedişinin Mart 2004 ayı gelirleri içinde tahakkuk ettirildiğini, 2. madde de ise temizlik ihale şartnamesinde çöp sandıklarının müteahhitçe temin edilecek olması şartı nedeniyle herhangi bir alacağın söz konusu olmadığını vurgulamıştık.

Bu nedenle Sn. Erdem’in kār hanemize kaydettiğimizi ileri sürdüğü 770 milyarlık alacak hayal mahsulüdür. Ayrıca Sn. Erdem’in personel alacağı dediği 400 milyarın gider kaydedildiği iddiasının mantığını anlamak mümkün değildir. Çünkü ikramiye her yıl yapılan rutin bir ödemedir ve bir gider kalemi olduğu için maaş gibi gider kaydedilmek zorundadır. Sonradan bu paranın bir yerlerden tahsili söz konusu değildir. İkinci olarak vergi iadesi gelir ve gider artırıcı bir unsur olmadığı için bilanço kalemleri içinde yer almaz ve kār – zarar hesabında göz önünde tutulmaz Sn. Erdem’in açıklamalarına göre hareket edersek, 2004 yılının ilk 3 ayında personele ödediği maaşları da zarardan düşmesi gerekirdi.

6- Yine Sn. Erdem’in basın toplantısında polemik konusu yaptığı bir diğer husus 2005 yılı temizlik ihalesidir. Sn. Erdem 2005 yılı ihale bedelinin % 50 artırıldığını ileri sürerek Malatyanın mahalle sayısının veya nüfusunun mu % 50 arttığını sormakta ve acaba Belediye hortumlanıyor mu demektedir. Bu soruları sorarken Sn. Erdem’in maalesef kendi döneminde yapılan ihale rakamlarını incelemediği veya bir takım yanlış yönlendirmelere maruz kaldığı ortaya çıkmaktadır. Öncelikle vurgulamalıyım ki ihalenin gizliliği diye bir şey söz konusu değildir. Yasa gereği hazırlanan ihale dosyaları incelenmek üzere varsa artış gerekçeleri ile birlikte Kamu İhale Kurumu’ na gönderilmekte ve bu Kurumun onayından sonra kamu İhale Kurumu internet sitesinde ilan edilmekte, bilahare ihale yapılmaktadır.

Şimdi Sn. Erdem dönemindeki temizlik ihalesi artış oranlarını incelersek bir önceki yıla göre 2000 yılı ihale bedeli artış oranı % 61, 2001 yılı artış oranı % 52, 2002 yılı artış oranı % 51, 2003 yılı artış oranı % 39, 2004 yılı artış oranı % 33, bu 5 yılın ortalama artış oranı % 47,2’dir. 2005 yılı artış oranı ise % 48 dir.

Bu artış oranlarına göre Sn. Erdem’e sormak istiyorum. Kendi dönemlerinde ihale bedeli % 51, % 61 arasında artarken acaba Malatya’nın mahalleri ve nüfusu her yıl bu oranlardamı artmıştır, yoksa Belediye mi hortumlanmıştır?

Kamu bürokrasisinde görev yapan veya kamu ihalesi alan herkes bilir ki yıl sonunda ihale bedeli üstüne yıl içindeki işçilik ücretlerine ve akaryakıt fiyatlarına gelen zamların farkları ilave edilerek ödenir ve sonraki yılın ihale şartnamesi hazırlanırkende bedel tespiti son rakamlar üstünden yapılır. Ayrıca istenen ilave personel, araç – gereç ve hizmetlerde eklenerek ihale keşif özeti hazırlanır. Hazırlanan ihale dosyası Kamu İhale Kurumu’na onaya gönderilir. Onay işlemini müteakip Kurumun internet sitesinde ihale ilanı yayınlanır ve ihale yapılır. Durum böyleyken yıllarca bürokraside görev almış bir kişinin hem yöneticiliğini yaptığı kurumu, hemde Belediye’yi şaibe altında bırakması üzücüdür.

2004 yılı ilk üç aylık bilanço dönemi zararı ile ilgili iddiaların hiçbir gerçek değeri yoktur. Sn. Erdem’in alacak bıraktığını ileri sürdüğü meblağların açıklaması yapılmıştır. Ancak Sn. Erdem yönetimimize bıraktığı borçları bahis konusu etmemektedir. 2003 yılından kalan ve 2004 yılı içinde Şirketin yeni yönetimince ödenen borçlar şöyledir;

a) 2003 yılında iptal edilen MAŞTİ kapı gelirlerinden dolayı Belediye tarafından Şirketimize tahakkuk ettirilen 456 milyar TL. borçtan kalan 150 milyar TL. Nisan – Mayıs ve Haziran aylarında Belediyedeki alacaklarımızdan kesilerek tahsil edilmiştir.

b) Yeşil tepe Toplu Konut bölgesinde inşa ettirilen 7. ve 8. Blok inşaatlarından dolayı müteahhit firma TUNA İnşaat A.Ş.’ye geçmiş dönem borcu olarak 27.08.2004 – 30.12.2004 tarihleri arası toplam 762 milyar 887 milyon TL. ödenmiştir.

c) Şirketin 2003 yılında Vergi Usul Kanunu’na aykırı harcamalar yaptığı tespit edildiğinden Defterdarlıkça yapılan inceleme sonucu tahakkuk eden 77 milyar 294 milyon TL. ceza ödenmiştir.

d) Belediye OSİ Müdürlüğüne 2003 yılından kalan otobüs kirası ve Soğuk Hava Deposu kirası borcu olarak toplam 651 milyar 511 milyon TL. ödenmiştir.

e) Malatyaspor ile yapılan 2003 – 2004 sezonu reklam anlaşmasından dönemimize intikal eden 438 milyar TL. Malatyaspor’a ödenmiştir.

Karşılıksız olarak 2004 – Nisan ayından itibaren ödenen bu geçmiş dönem borçlarının toplamı 2 Trilyon 79 milyar 692 milyon TL.’dir.

Sn. Erdem basın toplantısında Şirketlerin kār – zarar durumlarının sene sonunda belli olduğunu, ilk üç ayda zararın söz konusu olamayacağını ifade etmektedir. Şirketin son 5 yıllık bilançolarını incelediğimiz zaman ilk 3 aylık bilançolarda 2001 yılını 80 milyar, 2002 yılını 187 milyar, 2003 yılını 61 milyar, 2005 yılını 636 milyar karlı geçirdiğini, sadece 2004 yılı ilk 3 aylık bilançosunun 764 milyar zararla kapadığını görmekteyiz. Yukarıda açıkladığımız 2 trilyon 79 milyar borç toplamı da dikkate alındığında 2003 ve 2004 yılının il üç ayında seçim döneminden dolayı Şirket harcamalarında bir savurganlık yaşandığı ve harcamalar yapılırken Şirketin mevcut nakit durumunun dikkate alınmadığı ortaya çıkmaktadır.

Sn. Erdem açıklamalarının bir bölümünde 1,5 yılda sadece bir marketin açılışının yapıldığını, doğru dürüst yatırım olmadığını ileri sürmektedir. İnsanın aklına ya Sn. Erdem’in 2005 yılında Malatya’da yaşamadığı ya da Şirketi izlemediği gelmektedir.

1,5 yıllık yönetim süremiz içinde Maşti Otogarının bakım ve onarımı yapılmış, iklimlendirme – aydınlatma sistemleri geliştirilmiş, firmalar için 10 adet ikram deposunun inşası temin edilmiştir. % 25 durumunda alınan Galericiler Sitesi İnşaatı 28 dükkan ilavesiyle 184 dükkana çıkarılarak tamamlanmış ve hak sahiplerine teslim edilmiştir.

Tüm sosyal tesislerimizin yaklaşık 300 milyar TL.’lık harcama ile bakım ve resterasyonu yapılmış, daha nezih bir ortamda hizmet vermeleri sağlanmıştır. Dede Korkut Sosyal Tesislerinin kapalı bölümü onarılarak hizmete açılmıştır.Yaklaşık 400 milyar TL.harcanarak 2 adet kaldırım süpürme aracı, 1 adet Konteyner yıkama aracı alınmış, Şehrimizin ana arterlerine yeni çöp kutuları takılmış, temizlik personelinin giysileri ve kullandıkları araçlar Şehrimize yakışır şekilde değiştirilerek yenilenmiştir.

2 adet yeni market hizmete alınmış olup 1 marketin inşası devam etmektedir ve Aralık ayında açılması planlanmaktadır.Yine yeni gıda mevzuatına uygun olarak Soğuk Hava Deposunun bir bölümü yeniden inşa edilerek 400 milyar TL.’lik bir harcamayla et parçalama tesisi ve sucuk ve tereyağı üretim tesisine dönüştürülmüştür. Bundan böyle marketlerimizde satılacak etler bu tesisimizde el değmeden parçalanarak işlenecek paketlenecek ve satışa sunulacaktır. Karo fabrikalarımıza yaklaşık 1 trilyon TL’lık yatırım planlanmış olup otomotik karo kesme makinası alınarak hizmete sokulmuştur ve kilit taşı makinası ile beton santrali sipariş aşamasındadır.

11 yılda toplam 8 blok inşaat yapılan Yeşiltepe Toplu Konutları bölgesinde gündemden kaldırılan 9 blokluk 2. Etap projesi yeniden hayata geçirilerek 5 ay içerisinde 2 blokun kaba inşaatı tamamlanmış, 3 Blok inşaatına başlanmış, önümüzdeki günlerde 4. ve 5. Blok inşaatlarına başlanılacaktır. Yine marketlerimizde sürekli indirim kampanyaları düzenleyerek halkımızın ucuz alışveriş yapması imkanı sağlanmaktadır. Bu suretle Şirketimizin düşük kār bol sürüm politikasıyla kārlılığı artırılmış ve hem ciro oranı, hemde müşteri sayısında önemli artışlar sağlanmıştır. Şirketimizce 2005 yılında planlanan yatırım toplamı 4,5 trilyon liradır ve Malatya ölçeğinde ciddi bir rakamdır.

Yönetim olarak görev yaptığımız 3 Nisan 2004 – 3 Nisan 2005 tarihleri arasındaki 1 yıllık sürede toplam 2 trilyon 129 milyar 929 milyon kār elde edilmiştir. Bu rakam Şirketimizin kurulduğu tarihten 2003 yılı sonuna kadarki süre içindeki 2 trilyon 179 milyar 891 milyonluk kār toplamına neredeyse eşittir.2005 yılı ilk 3 aylık kar toplamı ise 636 milyar TL.’dir.

Sn. Erdem aynı personel devam ettiği ve sadece 1 Genel Müdür, 1 Genel Müdür Yardımcısı değiştiği halde Şirketin zarardan yüksek kāra geçişi ile ilgili ne değiştiğini ve bunun bir çelişki olup olmadığını sormaktadır. Değişen sadece yönetim anlayışındaki farklılıktır.

Bizim yönetim anlayışımız gereği Şirket personeli üzerinde politik tasarruflar yapılmamış, herkesin görevine devamı sağlanmış ve nakit akışı disiplin altına alınmıştır. Bir futbol takımında bile kadro aynı kalmasına rağmen teknik direktör değişikliği ile çok olumlu sonuçlar alındığı bir gerçekliktir.

Sonuç olarak Esenlik Şirketi Malatyamız için büyük bir değer taşımaktadır. Hepimizin bu Şirketin gelişmesi ve büyümesi için sorumluluğu vardır. Bu nedenle biz Şirketimizi polemik konusu yapacak hususlardan kaçınmaya özen gösteriyoruz ve aynı özeni karşımızdaki insanlardan da bekliyoruz.

Bu konuda bu açıklamamız dışında artık herhangi bir yeni açıklama yapılmayacaktır. Eğer Sn. Erdem’in açıkladığımız hususlarda bir şüphesi veya itirazı varsa Şirketimizin kayıtları her zaman incelemesine açıktır."

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız