SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Saygı ve Rahmetle Anıyoruz"

0
Güncellendi - 2015-12-28 05:53:00
A- A+ PAYLAŞ

25 Aralık 1973'te vefat eden Büyük Devlet Adamı ve Asker, 2. Cumhurbaşkanı ve eski başbakanlardan, CHP eski Genel Başkanı ve Malatya eski milletvekillerinden hemşehrimiz İsmet İnönü'nün 42. ölüm yıldönümü dolayısı ile Malatya Valiliği tarafından bir anma programı hazırlandı. Bu arada, siyasiler ve kuruluş temsilcileri, İnönü'nün ölüm yıldönümü dolayısıyla birer mesaj yayınladılar.

CUMA GÜNKÜ ANMA TÖRENİ..

Valilik tarafından yapılan açıklamada, 25 Aralık Cuma günü gerçekleştirilecek anma programı ile ilgili şu bilgiler paylaşıldı: 

"A- ÇELENK SUNMA TÖRENİ 

Tarih : 25 Aralık 2015

Saat   : 10.00

Yer    : İnönü Anıtı Önü ( Kapalı Çarşı Üstü )

1- Çelenklerin Sunulması

  - Valilik, Garnizon Komutanlığı ve Belediye Başkanlığı’nca Çelenkler Sunulacaktır.

  - Siyasi Partiler, Kamu Kurumu Niteliğindeki Meslek Kuruluşları ile Sivil Toplum Kuruluşları Ulusal ve Resmi Bayramlar ile Mahalli Kurtuluş Günleri, Atatürk Günleri ve Tarihi Günlerde Yapılacak Tören ve Kutlamalar Yönetmeliğinin 2. maddesinin 6. fıkrası çerçevesinde çelenklerini sunabileceklerdir. 

2- Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı 

3- Anıta sunulan çelenkler 25 Aralık 2015 Cuma günü 17.00’ dan sonra ilgilileri tarafından usulüne uygun olarak kaldırılacaktır.    

B- KONFERANS

Tarih : 25 Aralık 2015

Saat   : 10.30

Yer    : Battalgazi Belediyesi Toplantı Salonu 

1- 2.Ordu Komutanlığı tarafından görevlendirilecek bir personel tarafından “İsmet İNÖNÜ’ nün Askeri  

Kişiliği” konulu sunum yapılacaktır.

2- Milli Eğitim Müdürlüğü’nce belirlenecek bir öğrenci tarafından şiir okunacaktır.

3- Malatya Fen Lisesi Tarih Öğretmeni Hüseyin KARA tarafından “2.Cumhurbaşkanımız İsmet İNÖNÜ”    konulu sunum yapılacaktır.

C- 2. ORDU BÖLGE BANDO KOMUTANLIĞI KONSERİ 

Tarih : 25 Aralık 2015

(Hava Koşulları Uygun Olduğu Takdirde Yapılacaktır )

Saat   : 14.00

Yer : İsmet İNÖNÜ Heykeli Önü ( Kapalı Çarşı Üstü)"

VE MESAJLAR..

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba  

Ağbaba,  2.Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün 42. Ölüm yıldönümü nedeniyle  yazılı bir açıklama yaptı. Bir Malatyalı olarak , İsmet İnönü’nün hemşehrisi olmakla her zaman övündüğünü belirten Ağbaba, “Bir yanda  3 metre bezin parasını cebinden veren siyasetçiler, diğer yanda sıfırlanan paralar,ayakkabı kutularındaki dolarlar,bakan çocuklarının evlerindeki para kasaları, para sayma makineleri...İşte Türkiye’nin geldiği nokta budur” dedi

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ağbaba, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: 

“25 Aralık Türkiye’nin en önemli askeri ve siyasi kişiliklerinden, Malatya’nın gururu İsmet İnönü’nün ölüm yıldönümü.  Bunda 2 yıl öncesine kadar 25 Aralık tarihi İsmet Paşanın ölüm yıldönümü olarak biliniyordu. Artık Türkiye’de yüzyılın soygun ve rüşvet operasyonunun tarihi olarak da biliniyor. 25 Aralık bizlere şeffaflığın, dürüstlüğün ve  çıkarsız siyasetin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Dürüstlüğü ile tarihe geçen İsmet Paşa’nın ölüm yıldönümünde, çocuklarına paraları sıfırla diyen siyasetçileri görmek Türkiye açısından üzüntü vericidir.”

Ağbaba, İnönü ile günümüzün siyasetçileri arasındaki farkı anlatmak için iki örnekle devam ettiği açıklamasında şu ifadeleri kullandı: 

“1946 da Gediz Savcısı olarak görev yapan Mustafa Haker, Demokrat Parti’nin itirazını kabul edip bölgedeki seçimi iptal edince, savcıyı  İsmet Paşa’ya şikayet ediyorlar.  İsmet Paşa kendi partisinin aleyhinde karar veren bir savcının ‘dürüst tutumu ve hukuka uygun davranışı karşısında, mutlu olduğunu’ söylüyor. Savcının ödüllendirilmesini istiyor. Bugün ise;  17-25 Aralık, tarihin en büyük yolsuzluk operasyonlarından hemen sonra 166 hakim ve savcının yeri değiştirildi. Sonrasında yüzlercesi aynı sonu yaşadı. Yaklaşık 6 bin emniyet mensubu görevlerinden alındı. Her yerde hırsızlık vardı, hukukun da bağımsızlığı çalındı.

Bir başka örnek de Malatya’dan. İsmet Paşa, Cumhurbaşkanı olduğu dönemde ziyaret ettiği Malatya Sümerbank fabrikasında,  3 metre bez eşi Mevhibe Hanıma veriliyor. Demokrat partililer mecliste konuyu gündeme getiriyor ve İnönü’ye ‘3 metre bezin hesabını ver’ diyorlar. İsmet Paşa, özel kalem müdürünü göndererek evindeki bez için ödeme yapıldığını gösteren belgeyi getirtip, milletvekillerine gösteriyor. Bugün ise bırakın 3 metre bezi, Türkiye’nin tüm değerlerini çıkarları için harcayan bir siyasi anlayış var.” dedi.

Ağbaba; “Bir yanda savcıyı ‘hukuka uygun davrandı’ diye ödüllendiren siyasetçiler, diğer yanda  ‘çocuklarına soruşturma açtı’ diye savcıları  sürgünlere gönderen siyasetçiler . Bir yanda  3 metre bezin parasını cebinden veren siyasetçiler, diğer yanda sıfırlanan paralar,ayakkabı kutularındaki dolarlar,bakan çocuklarının evlerindeki para kasaları, para sayma makineleri...İşte Türkiye’nin geldiği nokta budur” ifadelerini kullandı.

CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba,açıklamasının sonunda İsmet İnönü’nün tarihe geçen  “Bir memlekette namuslular da en az namussuzlar kadar cesur olmadıkça ,o memlekette kurtuluş yoktur.” Sözünü hatırlatarak , “Bu ülkenin milyonlarca cesur yüreği var. Onlarla birlikte ülkemizi hırsızlardan, talancılardan, soygunculardan kurtaracağız. İsmet İnönü’yü bir  kez daha saygı ve rahmetle anıyorum.”dedi.

Malatya Barosu Başkanı Enver Han

Malatya Baro Başkanı Enver Han da yayınladığı mesajda şunları belirtti:

“1.ve 2.İnönü Meydan Muharebelerinin Muzaffer Komutanı ,Türkiye Cumhuriyeti'nin 2. Cumhurbaşkanı ,Mustafa Kemal Atatürk'ün dava ve silah arkadaşı İsmet İnönü İstiklal Savaşı'nın kazanılmasında, Cumhuriyet'in Kurulmasında, Türkiye'nin  modern bir ülke olarak gelişip güçlenmesinde ve muasır medeniyetler seviyesine ulaşma hedefi doğrultusunda ilerlemesinde büyük katkılar sağlamıştır.2.Cumhurbaşkanı ve Malatya Milletvekili İsmet İnönü'yü ebediyete intikalinin 42. yıldönümünde saygı ve rahmetle anıyoruz.”

CHP Malatya İl Başkanı Enver Kiraz

Bu arada İsmet İnönü’nün aramızdan ayrılışının yıldönümü dolayısıyla CHP Malatya İl Başkanı Enver Kiraz bir mesaj yayınladı. Kiraz mesajında şunları belirtti:

“Büyük devlet adamı, hemşerimiz İsmet İnönü’yü ölümünün 42. yılında saygıyla anıyoruz. Sevr’i paramparça ederek emperyalist devletlere boyun eğmeyen, büyük devlet adamı,çok partili sisteme geçerek ülkede demokrasinin temellerini atan, demokrasi kahramanı Mustafa Kemal Atatürk’ün en yakın silah ve siyasi arkadaşı hemşerimiz,

Malatya’mızın en önemli değerlerinden, 2.Cumhurbaşkanımız ve partimiz Cumhuriyet Halk Partisi’nin kurulmasında ve bugünlere taşınmasında önemli roller üstlenmiş İsmet İnönü’yü  ölümünün 42. Yılında saygı ve minnetle anıyorum. 

İsmet İnönü’ye dil uzatanlara, yıpratma çabalarına asla geçit vermeyeceğiz. Değerlerimize sahip çıkmaya devam edeceğiz.”

ADD Başkanı Yunus Millioğulları

Atatürkçü Düşünce Derneği Malatya Şube Başkanı Yunus Millioğulları ise İnönü’nün aramızdan ayrılışının 42. yıldönümü dolayısıyla yayınladığı mesajda ise özetle şunları ifade etti:

“O milli mücadelede Erkan-ı Harbiye Umumiye Reisliğinden, Garp Cephesi Kumandanlığına kadar değişen askeri görevlerini, Mondros Mütarekesi ve Lozan Barış Konferansı Başdelegesi gibi siyasi görevlerle tamamlamış, Cumhuriyet kurulduktan sonra uzun yıllar başbakan, Atatürk öldükten sonra 12 yıl Cumhurbaşkanı olarak görev yapmış, 1950 sonrasında ise muhalefet lideri olarak siyasette hep en ön planda yer almıştır.

Cumhurbaşkanlığı döneminin en önemli dünya meselesi İkinci Dünya savaşıdır.?Türkiye bu savaşta çok dengeli ve duyarlı bir tarafsızlık siyaseti yürütmüş, dünyada yaklaşık yetmiş milyon kişi hayatını kaybederken, Türkiye’de kimsenin burnu kanamamış, hiç bir çocuk bu nedenle babasız kalmamıştır.

Bırakın geçmiş ve gelecekteki hizmetlerini, tek başına bu olaydaki siyaseti yönetme başarısı bile, O’na milletçe şükran duymamız için yeterlidir.

1935 nüfus sayımına göre, Erkek nüfusun %23’ü,kadın nüfusun ise-% 8’i okuryazar olan Türkiye’de nüfusun %80’i köylerde oturuyordu. Var olan köy okullarının çoğu üç yıllıktı. Cumhuriyet yoksuldu. Çoğu köyün yolu, elektriği, okulu yoktu. Okul yapılsa kentli öğretmeni o günkü şartlarda köyde oturtmak zordu.

İşte, 1940’larda açılan köy enstitüleri Türkiye’nin bu gerçeğine uygun bir eğitim politikasının hayata geçirildiği Devrim niteliğinde bir çalışmadır. 1948’e kadar sayıları 21’e çıkarılmış, 1942’de Hasanoğlan’da üç yıllık bir yüksek bölüm açılmıştır. Bu okullarda tamamen kapatıldıkları 1954yılına kadar 25.000 öğretmen yetiştirilmiştir.

Savaş yıllarında, yokluk içinde, 25.000 öğretmen yetiştirmek, ancak Devrim’in laik Cumhuriyet ilkesini benimsemiş inançlı insanların başarabileceği bir iştir.

Fakir Baykurt’lar, Mahmut Makal’lar, Talip Apaydın’lar bu enstitülerden çıkmıştır? Bu sistem devam edebilseydi, bugün toplumsal, kültürel ve siyasi yapımızın çok farklı bir noktada olacağını tahmin etmek zor değil. Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu’ndan bahsetmezsek İnönü’ye haksızlık etmiş oluruz. Toprak reformuna olanak verebilecek bu yasa tasarısında topraksız ya da az toprakla çiftçiyi topraklandırmak için Devlet, büyük toprak sahiplerinin topraklarını (ellerinde 50 dönüm kalacak kadar) kamulaştırabilecekti. Ne var ki Tasarı önce büyük toprak sahiplerini rahatsız etti.

Toprak reformunu uygulama imkânı bulunabilseydi, Türkiye bugün Doğu, Kürt ya da terör sorunu adı altında yaşananları belki hiç yaşamayacaktı. Evet, bugün çok partili bir siyasi yaşam var. Ama bu demokrasi var demek değil.

İnönü, Varlık vergisi uygulamalarından,1946-1950 arasında CHP’nin laik cumhuriyet ilkesinden verdiği ödünler ve demokrasi anlayışıyla uyuşmayın kimi uygulamaları nedeniyle eleştirilebilir. Doğrudur da? Ama İnönü hakkında genel bir değerlendirme yapacaksak; Atatürk Devrimi’nin savunucusu ve Devrime çok önemli katkıları olan bir siyaset adamı olarak nitelendirmek gerekir? Bugün halk iktidardaki Cumhuriyet yıkıcılarına karşı, siyasi muhalefetten daha etkin bir mücadele yürütüyorsa bu, genetiğine işleyen ulusal bilinç ve demokrasi kültürü nedeniyledir.”

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız