SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Seçimin Mağlubu Yoktur"

0
Güncellendi - 2015-12-27 23:23:32
A- A+ PAYLAŞ

Cumhurbaşkanı seçilen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, balkon konuşmasında vatandaşlara seslenerek, "İnanıyorum ki, muhalefet bugünden itibaren politikalarını gözden geçirecek ve yeni Türkiye ile örtüşen bir siyaset tarzı bugünden itibaren inşa edilecektir. Bize oy vermeyenler, bizi sevmeyenler bu seçimin mağlubu değildir, bugün onlar da kazanmıştır. Bugün yeni bir toplumsal uzlaşma sürecini hep birlikte başlatalım. Eski tartışmaları, eski Türkiye’de bırakalım" dedi. 

Seçim sonuçlarının açıklanmasından sonra İstanbul’dan Ankara’ya gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Esenboğa Havaalanı’nda partililer tarafından coşku ile karşılandı. Havaalanından AK Parti Genel Merkezi’ne kadar vatandaşların yoğun ilgisi ile karşılaşan Başbakan Erdoğan, havaalanından AK Parti Genel Merkezi’ne kadar yaklaşık 1 saatte gelebildi.

Parti Genel Merkezinde balkon konuşması için hazırlanan bölümden parti binası önünde toplananları eşi Emine Erdoğan ve çocukları ile birlikte selamlayan Erdoğan’ın konuşması sloganları ile sık sık kesildi. Erdoğan, “Aziz milletim, sevgili vatandaşlarım, demokrasinin ve milli iradenin zafer gecesinde en kalbi muhabbetlerimle selamlıyorum. Cumhuriyet tarihimizde ilk defa gerçekleşen halkoyu ile Cumhurbaşkanlığı seçiminin ülkemize, milletimize, dost ve kardeş ülkelere hayırlı olmasını niyaz ediyorum. Şahsımı Türkiye Cumhuriyeti’nin 12. Cumhurbaşkanı olarak tayin eden aziz milletime şükranlarımı sunuyorum. Sandık başına giden her bir kardeşime teşekkür ediyorum. Bize oy versin vermesin oyunu kullanana, bu tarihi günde tarihin yazılmasına katkıda bulunan her bir vatandaşıma teşekkür ediyorum. Yurt dışında bütün zorluklara rağmen sandığa gidip bu tarihi seçimde ilk kez oy kullanan kardeşlerime, gümrük kapılarında oy kullanan kardeşlerimize huzurlarınızda teşekkür ediyorum. 81 vilayetimizde bize hayır duaları eden kardeşlerimize teşekkür ediyorum. Bugün milli irade bir kez daha kazanmıştır. Bugün demokrasi bir kez daha kazanmıştır. Bugün 77 milyon, 81 vilayet kazanmıştır. Bugün yeni Türkiye, büyük Türkiye, öncü Türkiye kazanmıştır. Sadece Türkiye değil, bugün Bağdat’ta, İslamabad’da, Kabil, Beyrut Saraybosna, Üsküp de kazanmıştır. Bugün Şam, Halep, Humus, Ramallah, Trablus, Gazze, Kudüs de kazanmıştır. Bugün 77 milyon kadar, yeryüzünde aziz milletimizin kardeşleri, dostları, kader arkadaşları da kazanmıştır. Sevincimize ortak olan herkese, buradaki coşkuyu ülkelerinde, gönüllerinde yaşayan herkese tek tek teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

“1 Temmuz’da adaylığımız açıklandığında bunun bir Fatiha olduğunu söylemiştim, bugün milletimiz adını kutlu bir Fatiha’yı kutlu bir açılışı hep birlikte idrak ediyoruz" diyen Erdoğan, "Bugün bir dönemin kapılarını kapatıyor, yeni bir döneme doğru ilk adımı atıyoruz. 3 Kasım 2002’de milletim partisinin iktidara gelmesi ile TBMM ile millet kucaklaşmıştı, bugün milletin doğrudan seçtiği Cumhurbaşkanı ile artık Çankaya ile millet arasındaki tüm engeller ortadan kalkmıştır. Çankaya halkı ile bütünleşmiştir. Şeyh Edebali’nin 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' öğüdü bugün tam manası ile tecelli etmiştir. Uzun yıllar boyunca demokrasinin üzerinde bir vesayet aracı olarak muhafaza edilmeye çalışılan Çankaya bugün milli iradenin tam egemenliği altına girmiştir. Sahibi millet olan devletin parlayan yıldızı, bizzat millet tarafından artık ehline emanet edilmiştir. Bugün tarihi bir gün, bugün devletin milletle muhabbetle kucaklaştığı gün. Bugün ceberrut, zorba, kibirli milletine tepeden bakan devlet anlayışının son kırıntılarının da ortadan kalktığı şefkatli, kucaklayan, milleti ile güçlenen devlet anlayışının zafer kazandığı gündür. Bugünden itibaren devlet ve millet aynı istikamette bakıyor" şeklinde konuştu.

Erdoğan, "12 Eylül 2010 tarihinde yüzde 58 oy oranı ile kabul edilen Anayasa değişikliği 12 Eylül darbesinin izlerini silmişti. Bugün ise 27 Mayıs 1960 parantezi artık kapanmıştır. 27 Mayıs'ın bir vesayet aracı olarak Türkiye’ye dayattığı Cumhurbaşkanlığı anlayışı artık tadavülden kalkmıştır. Biz 13 yıl önce AK Parti’yi kurarken, ‘yeter söz milletindir’ demiştik. Ama bir şey daha ilave etmiştik, ‘yeter söz de milletin, karar da milletindir’ demiştik. İşte şimdi söz de karar da milmletim uhdesine geçti. Aracılar vasıtasıyla Cumhurbaşkanı seçmediniz, bizzat kendiniz seçtiniz. Millet sadece TBMM’yi, hükümeti tayin eden değil; cumhurbaşkanını da tayin eden bir gücü eline geçirmiştir. Bugün dünden çok daha iyidir. Emin olunuz, yarınlar bugünden çok daha iyi olacaktır. Bugün Türkiye’nin gücüne güç katılmıştır. Bundan 13 yıl önce AK Parti’yi kurduk, 9 seçime girdik, her birinden zafer ile çıktık. Oylarımız hep yükselerek sandıklardan çıktık. Hemen hemen her seçimde bir balkon konuşması yaptım, milletime seslendim, gönül dili ile konuştum, aziz milletimize her seslenişimde akıldan ziyade kalbin ve vicdanın kelimeleri ile seslendim, kardeşlerim, meydanlarda mikrofonların önünde balkonda ne söylediysem 12 yıl boyunca hep söylediğim arkasında durdum. Bu 9. seçim konuşmamda da gönlümün, ruhumun, vicdanımın hissiyatını sislere aktarıyorum. Bütün kalbimle ve bütün samimiyetimle söylüyorum ki, milletimiz içinde 77 milyonun her bir ferdi için de bu seçimin mağlubu yoktur. Milletimiz içinde bu seçimin kaybedeni yoktur. Kaybeden vardır, statüko kaybetmiştir. Elbette vesayet bugün en büyük mağlubiyetini yaşamıştır, kirli siyaset ve siyaset dışı güç odakları bugün ibretlik bir ders almıştır" dedi.

Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti: "İnanıyorum ki, muhalefet bugünden itibaren politikalarını gözden geçirecek ve yeni Türkiye ile örtüşen bir siyaset tarzı bugünden itibaren inşa edilecektir. Bize oy vermeyenler, bizi sevmeyenler bu seçimin mağlubu değildir, bugün onlar da kazanmıştır. Bugün yeni bir toplumsal uzlaşma sürecini hep birlikte başlatalım. Eski tartışmaları, eski Türkiye’de bırakalım." 

Başbakan Erdoğan, Türkiye’de muhalefetin siyaha beyaz, beyaza siyah deme sanatı olmadığını kaydetti. Muhalefetin kendisini çek edeceğine inandığını sözlerine ekleyen Başbakan Erdoğan, “Bu kardeşiniz Beyoğlu Genç Kolları Başkanı olduğum günden bugüne kadar her başarının ve her başarısızlığın ardından kendi kendini hesaba çeken bir kardeşinizdir. Başarısız olduğumuz zamanlarda kendimizi sorguya çektik. Başarılı olduğumuz da asla ve asla kibrin tuzağına düşmedik. 40 yıla yaklaşan siyasi mücadelemiz bizim bu anlayışımızın şahididir. Yanlış yaptığımız da hiç kocunmadan yanlışımızı ifade ettik ve üzerine gittik. Değişimden hiçbir zaman çekinmedik. Türkiye’nin gerçekleriyle, milletimizin gerçekleriyle ortak akıl ve ortak değerlerle örtüşmeyen her meselede kendimizi sorguladık ve değişim mücadelesi verdik. Bizi yaşatılanların, bize dayatılanların, bize kısıtlanan, bize yasaklananların başkalarına yapılmaması azami dikkat, azami hassasiyet gösterdik” dedi.

“BİZE DİKTATÖR DİYENLER LÜTFEN KENİ MUHASEBELERİNİ YAPSINLAR”

Hiç kimsenin yaşam tarzına müdahale etmediklerinin altını çizen Erdoğan, “Kimliklere, kültürlere, inançlara hor gözle bakmadık. Bize oy verenleri yücelten, bize oy hizmet götüren, oy vermeyenleri terk eden, tahkim eden bir siyasi anlayışımız hiçbir zaman olmadı. Bunu sadece sözle değil eylemlerimizle, fiiliyatımızla ortaya koyduk. İstanbul’da Büyükşehir belediye başkanı olduğum dönemde bunu eylemlerimle, icraatımızla ortaya koyduk. 12 yıllık iktidarımız sürecinde bunu sözümüzle, fiiliyatımızla, samimiyetimizle ortaya koyduk. 81 vilayetin tüm belediyelerine istisnasız adil bir şekilde Hazine payı verdik. Maliye’den aynı şekilde. Kardeşlerim ama muhalefette olduğumuz zaman bizim neler çektiğimiz biz biliriz. Kardeşlerim bugün şunu tüm samimiyetimle söylüyorum; milletimin bunu takdirine bırakıyorum. Bize diktatör diyenler lütfen kendi muhasebelerini yapsınlar. Bize otoriter diyenler lütfen kendi muhasebelerini yapsınlar. Bizi tek adam olmakla, baskıcı olmakla, mahalle baskısı yapmakla itham edenler lütfen kendilerini samimiyetle sorgulasınlar” diye konuştu.

“HEPİMİZ AYNI BAYRAĞIN GÖLGESİ ALTINDA GELECEĞE YÜRÜYORUZ”

Başbakan Erdoğan, başkalarını cahil görenlerin vicdan muhasebelerini yapmalarını istedi. Siyasi tarihi tarihleri boyunca ve özellikle yetki aldıkları dönemde yaptıklarına bakmalarını isteyen Başbakan Erdoğan, 12 yılda Türkiye’ye kazandırdıklarına bakılmasını dile getirdi. Herkesin ellerini vicdanlarına koymasını ve kararlarını öyle vermelerini belirten Başbakan Erdoğan, “Biz hepimiz aynı vatan toprakları üzerinde yaşıyoruz. Hepimiz 77 milyon aynı bayrağın gölgesi altında geleceğe yürüyoruz. Milletimiz bir, bayrağımız bir, vatanımız bir, devletimiz bir… Hepimiz aynı ecdadın, aynı kültürün ve aynı medeniyetin, aynı tarihin evlatlarıyız. Siyasi görüşlerimiz farklı olabilir. Yaşam tarzlarımız farklı olabilir. İnançlarımız, mezheplerimiz, değerlerimiz, etnik köken ve dillerimiz farklı olabilir. Ama biz hepimiz bu ülkenin evlatlarıyız. Hepimiz bu ayyıldızlı bayrağın gölgesi altındayız. Her birimiz bu devletin sahipleriyiz. Müslüman, Hıristiyan, Musevi, Süryani, Ezidi’den önce Türkiyeli vardır. Alevi’den, Sunni’den önce Türkiyeli vardır. Türk, Kürt, Arap, Laz, Gürci, Rum, Ermeni’den önce Türkiyeli vardır. Bugünden itibaren yeni bir toplumsal uzlaşma anlaşma anlayışıyla farklılıklarımızı zenginlik olarak görerek ama farklılıkları değil ortak değerlerimizi öne çıkararak yeni bir istikbali inşa etmek istiyoruz. Bugün her birimiz kendimizi vicdan muhasebesine tutalım” diye konuştu.

Bugün muhalefetin korkutma, kutuplaştırma ve gerilim siyasetini birkez daha sorgulanmasını isteyen Başbakan Erdoğan, bir kısım medyanın pompaladığı, kutuplaştırma siyasetini birkez daha samimiyetle sorgulanmasını diledi.

“UZLAŞMA TABANDA OLUŞTU”

Şuanda karşımda bazı açığını da gördüğünü, başı kapalısını da gördüğünü sözlerine ekleyen Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“İşte bunun adı ‘vahdette kesrettir.’ Yani çoklukta birlik… Bunu halletmeye mecburuz. Bayrağımız bir, İstiklal Marşımız bir, Dağlarımız, nehirlerimiz bir. Türkülerimiz, şarkılarımız bir. Bizim sadece tarihimiz değil bugünümüz, yarınımız, kaderimiz bir. Bırakalım aracıları, bırakalım tercümanları, bırakalım fitne ve nifak odaklarını birbirimizin gözüne bakalım, gözüne. Birbirimize gönlümüzü açalım. Birbirimize gönül diliyle konuşalım. Farklı bir Türkiye’yi gelin hep birlikte kuralım. Güçlü bir Türkiye’yi gelin hep birlikte kuralım. Ortaya çıkan sonuçtan da çok net gösteriyor ki uzlaşma çatıda değil, uzlaşma parti üst yönetimlerinde değil tabanda oluştu. İstiyorum ki tabandaki bu uzlaşmayı gelin beraber güçlendirelim. Yaygınlaştıralım. Şuanda ekranları başında bizi izleyen 77 milyon enerjimizi daha kardeş bir Türkiye için seferber edelim.”

“77 MİLYONU KUCAKLAYAN BİR CUMHURBAŞKANI OLACAĞIM”

Bugün muhasebelerin yapıldığı, kırgınlıkların unutulduğu, demokrasi bayramında küslükleri ellerinin tersiyle itme günü olduğunu sözlerine ekleyen Erdoğan, bugünün ön yargılardan kurtulma, dayatılmış, öğretilmiş korkulardan sıyrılma günü olduğunu ifade etti.

Bugün yeni bir Türkiye kurulurken, yeni bir başlangıç yapma, yeni bir toplumsal uzlaşmanın kapılarını aralama günü olduğunu belirterek, “Buradan paralel yapının tabanındaki ihlaslı, samimi, saf ve temiz kardeşlerime birkez daha sesleniyorum. Onların da kendilerini ve kendilerine öğretilenleri, dayatılanları sorgulamalarını birkez daha rica ediyorum. İhlasla ve samimiyetle kendilerine yöneltecekleri her soru inanıyorum ki onlarında bizi anlamalarını, bizim mücadelemizdeki iyi niyetimizi görmelerini sağlayacaktır. Bizim davamız şahsi bir dava değil. Türkiye davasıdır. Ulusal güvenliğimizi kim tehdit ederse karşılığında bizi bulacaktır. Bunu da bilmenizi istiyorum. Bizim davamız medeniyet davasındır. Güçlü ve büyük Türkiye davasıdır. Paralel yapının tabanındaki her bir ihlaslı kardeşimin bizimle aynı istikamete baktığını biliyorum biliyorum. Aradaki ihanet çetesinin, ihanet şebekesini, vatanı ve millet için değil başka bir ülkedeki odaklar için çalışan yapıyı sorguladıklarında bariyerlerin, ön yargıların kırılacağını çok iyi biliyorum. Beşer, şaşar. Hoca, alim, gönül dostu bildiklerimiz zor zamanlarda maskelerini düşürüp içlerinde olanı ortaya dökebilir. Bize bedduanın ve beddua edenlerin arkasından gitmek yakışmaz. Ah benim kardeşlerim Hz. Ömer’in sorgulandığı bir dünyada hiç kimse sorgulanamaz değildir. Buna şahsım da dahil. Hiç kimse kusursuz, hatasız, günahsız değildir. Paralel yapıya gönül vermiş kardeşlerim de bugün Türkiye’de yeni bir sayfa açılırken kendi gönül dünyalarında yeni bir sayfa açsınlar istiyorum. Bugün yeni bir gündür. Bugün Türkiye için bir milattır. Bugün yeni Türkiye’nin kuruluşunun günüdür. Şahsıma oy verenlerin değil, 77 milyonun Cumhurbaşkanı olacağım. 77 milyonu muhabbetle kucaklayan bir Cumhurbaşkanı olacağım. Ülkesi, milleti, bayrağı için çalışan bir Cumhurbaşkanı olacağım. Bugün hiç kimse hüzünlenmesin, bugün hiç kimse kaybettiği ya da mağlup olduğu hissine lütfen kapılmasın. Türkiye’nin önü dünden daha çok aydınlıktır. Milletin istikameti düne göre çok daha parlaktır. Devletin ve milletin yıldız düne göre elhamdurrullah daha parlaktır” ifadelerini kullandı.

“GÖĞEBAKAN İÇİN DUA İSTEDİ”

Başbakan Erdoğan konuşmasının sonunda hayatını kaybeden sanatçı Murat Göğebakan ve çalışmalar sırasında hayatını kaybedenler için Fatiha okunmasını istedi. Başbakan Erdoğan konuşmasında ayrıca Gazze’deki yaralıların bu geceden itibaren Türkiye’ye getirilmeye başlanacağının müjdesini verdi.

“BORÇ ALANDAN GÜNDEM BELİRLEYEN TÜRKİYE’YE”

Öte yandan 12. Cumhurbaşkanlığına seçilen AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı kutlamak için balkona çıkan Kırgızistan Devlet Başkanı Atanbayev de yaptığı konuşma ile büyük alkış aldı. Ata topraklarından sıcak selamlar getirdiğini ifade eden Atanbayev, Türkiye’nin yeni cumhurbaşkanını hayırlı olması dileklerini iletti. Bu seçimden sonra Türkiye’nin daha da büyüyeceğini, daha da gelişeceğini belirten Atanbayev, “Artık Türkiye eskisi gibi değil. Hatırlatmak istiyorum; 12 sene evvel kredi bulamayan, borç bulamayan ülke vardı. Şimdi güçlü, kendisi başka ülkelere yardım veren, kredi veren, gündem belirleyen bir Türkiye var. Yaşasın Türkiye” diye konuştu.

Erdoğan ve Atanbayev’in konuşmalarının ardından AK Parti Genel Merkezi önünde havai fişek gösterisi düzenlendi.

“ERDOĞAN AİLESİ TAM KADRO BALKONDA”

Başbakan Erdoğan’ın tarihi balkon konuşması yapmaya eşi Emine Erdoğan ile birlikte çıktı. Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’ın halkı selamlaması sırasında oğlu, kızı, gelini ve damadı da balkona çıkarak halkı selamladı.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız