Türkiye Ziraatçılar Derneği Genel Başkanı İbrahim Yetkin, şeker fabrikalarının özelleştirme sürecinin durdurulması gerektiğini savundu.
Yetkin, düzenlediği basın toplantısında, geçen hafta Ramazan ayı öncesinde bazı gıda ürünlerinde spekülatif fiyat artışları yaşanabileceği yönünde açıklama yapmalarının ardından konunun Bakanlar Kurulu gündemine alındığını ifade ederek, amaçlarına ulaştıklarını belirtti.
Olası spekülatif fiyat artışları ve alınabilecek önlemler konusunda Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Müsteşarının başkanlığında Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Rekabet Kurulu temsilcilerinin yer aldığı bir komisyon kurulduğunu anlatan Yetkin, komisyonun toplantısında gıda ürünlerinin spekülatif hareketlerine karşı her türlü tedbirin alınmasına karar verildiğini kaydetti.
Bu olumlu gelişmeler yaşanırken bir konunun kendisini üzdüğünü ifade eden Yetkin, şöyle konuştu:
Sayın Tarım Bakanı beni aradı. Açıklamamla ilgili rahatsızlığını dile getirdi. Üretimin yeterli olduğunu ve sıkıntı yaşanmadığını söyledi. Ben de Türkiye'de üretim sorunu olmadığını ancak bazı ürünlerde sürekli fiyat artışı yaşandığını belirttim. Bir gün sonra Sayın Müsteşar da beni aradı. Demek ki yaptığım basın toplantısı amacına ulaştı. Ancak Sayın Bakanın katıldığı bir televizyon programında bugünkü fiyat artışlarına bunu söyleyenlerin sebep olduğunu belirtmesi beni çok rahatsız etti. Ben buğday tüccarı değilim. Benim ailemde bu işle uğraşan kimse de yok. Ben kimseye hizmet etmiyorum. Ben konuşmadan önce Türkiye'de gıda fiyatlarında artış sürmüyor muydu? Sürüyordu. Bunu TÜİK de açıkladı. Sayın Bakan'ın sözleri beni çok incitti ve kırdı.
-ŞEKER FABRİKALARININ ÖZELLEŞTİRİLMESİ-
Şeker fabrikalarının özelleştirilmesiyle ilgili ciddi kaygılar taşıdığını anlatan Yetkin, bu fabrikaların özelleştirilmesinin basit bir işlem olmadığını söyledi.
Türkiye Şeker Fabrikalarının özelleştirme sürecinde danışman şirket olarak İngiliz şirketinin seçildiğini anlatan Yetkin, söz konusu şirketin şeker kamışı ticareti ile ilgilendiğini kaydetti.
Özelleştirme İdaresi Başkanlığının İngiliz şirket yerine bu işte uzman olan bir Türk şirketine danışmanlık görevi vermemesinin nedenini merak ettiğini ifade eden Yetkin, birilerinin bunu kamuoyuna anlatması gerektiğini bildirdi.
Şeker fabrikalarının özelleştirme ihalelerine yabancı şirketlerin de katılacağına işaret eden Yetkin, Bir Alman ve Fransız şirketi, bu danışman şirketle birleşip 'Ben de talibim' dediği zaman bu ihalenin doğru olduğunu kim söyleyebilir? diye sordu.
Şeker fabrikalarının stratejik, sosyal, ekonomik ve siyasi anlamda son derece önemli olduğunu anlatan Yetkin, özelleştirme sürecinde konuyla ilgili meslek kuruluşları, sivil toplum örgütleri ve uzman kuruluşların temsilcilerinin görüşlerinin alınması gerektiğini kaydetti.
Yetkin, doğrudan ve dolaylı yaklaşık 10 milyon kişiyi ilgilendiren şeker fabrikalarının özelleştirme sürecinin durdurulması gerektiğini savundu.
İbrahim Yetkin, Konya ve Karaman'da bazı üreticilerin borçları nedeniyle elektriklerinin kesildiğini ve şeker pancarı tarlalarının sulanamadığını kaydetti.
Kuraklığın da etkisiyle üretimde düşme olabileceğini anlatan Yetkin, bunun da şeker fiyatlarına yansıyabileceğini sözlerine ekledi.
