SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Seyit Onbaşı Kim Kaya Kim?"

0
Güncellendi - 2015-12-27 19:51:00
A- A+ PAYLAŞ

MHP Grup Başkanvekili Yusuf Halaçoğlu, “TBMM Başkanlığı’nın bize gönderdiği bütçe kanunu ile ilgili bu kitapları kendilerine bir başvuru ile iade ediyoruz. İade ettiğimiz sebepler başvurumuzda yer almaktadır, umarız ki bunlara riayet edilir, anayasaya ve kanunlara uygun şekilde basılır. Basılmadığı taktirde bununla ilgili önümüzde alacağımız cevaba göre kararlar alacağız” dedi. 

TBMM’de düzenlediği basın toplantısında 2014 bütçesi için TBMM Başkanlığı’nın bastırdığı bütçe ile ilgili raporlarda Türkiye’de bazı konuların anayasaya aykırı bir hürriyet taşıdığı gerekçesi ile gündeme taşıyan Yusuf Halaçoğlu, Anayasa’nın 126. maddesine, 5442 sayılı İler Kanunu’nun ilgili maddelerine, Anayasa’nın başlangıç maddelerine aykırı olacak şekilde bir takım tabirler ve ifadelerin söz konusu edildiğini belirtti. “TBMM Başkanlığı umarım ki gözden kaçmak suretiyle bu tabirleri fiili olarak kitaba basmıştır” diyen Halaçoğlu, bu tabirlerin anayasa maddelerine ve 5442 sayılı Kanun’a aykırı ifadeler olduğunu söyledi. Halaçoğlu, “Birçok sayfasında özellikle ‘Türkiye Kürdistan’ı’ gibi tabirlerin yanı sıra ‘Dersim, Rojova’ gibi bir takım tabirlerin, Türkiye’de olmayan bölgelerin sanki varmış gibi bu kitapta yer alması, Türkiye’de yasa ile belirlenmiş yer adlarının değiştirilmesine ve bir oldubittiye getirilmesine yönelik bir hareket olduğunu değerlendiriyoruz ve bunun MHP tarafından kabul edilmesinin mümkün olmadığını özellikle belirtmek isterim” diye konuştu.

“BÜTÇE GÖRÜŞMELERİNE KATILMAMA DAHİL OLMAK ÜZERE PEK ÇOK KONUDA TEDBİRLER ALACAĞIZ”

TBMM Başkanlığı tarafından kendilerine gönderilen kitapçıkları iade edeceklerini söyleyen Halaçoğlu, kitapçıkların anayasaya uygun bir şekilde basılmadığı taktirde gereken tedbirleri alacaklarını söyleyerek, “Hem Anayasa’nın 126. maddesi hem de 5442 sayılı İller Kanunu’nu çiğnemiş olmaktadır. Bir oldubitti ile TBMM’nin yazılı kaynaklarının içine böyle bir ifadenin girmesini kabul etmemiz mümkün değildir. TBMM Başkanlığı’nın bize gönderdiği bütçe kanunu ile ilgili bu kitapları kendilerine bir başvuru ile iade ediyoruz. İade ettiğimiz sebepler başvurumuzda yer almaktadır, umarız ki bunlara riayet edilir, anayasaya ve kanunlara uygun şekilde basılır. Basılmadığı taktirde bununla ilgili önümüzde alacağımız cevaba göre kararlar alacağız. Gerekirse bütçe görüşmelerine katılmama dahil olmak üzere pek çok konuda tedbirler alacağız. Umarız ki, TBMM bu anayasaya aykırı hareketi ortadan kaldırsın” ifadelerini kullandı.

Bu şekilde meşrulaştırmaya gitmenin Türkiye’nin bölünmesine sebep olacağının altını çizen Halaçoğlu, “Sayın Başbakan grup toplantısında ve Diyarbakır’da Kürdistan’dan söz etmişse de daha sonra kendisi de Atatürk tarafından kullanılan bu kelimenin Süleymaniye ve Erbil bölgesi olduğunu ifade etmiştir. Bunu bu şekilde meşrulaştırmaya gitmenin Türkiye’nin bölünmesine sebep olacağı görüşündeyiz. Bu konuda kesin tavrımızı ortaya koyuyoruz. TBMM’de bir takım sıkıntılara yol açacaktır” şeklinde konuştu.

“HÜKÜMETİN BUNU BİZE AÇIKLAMASI GEREKİR”

“Meclis Başkanlığı’na biraz sonra doğrudan doğruya bir başvuru yapacağız ve gelen ciltleri iade edeceğiz. Düzeltilmemesi halinde gerekli tedbirleri parti kararıyla uygulamaya koyacağız” diyen Halaçoğlu, kitapçığın birinci cildinde 595. sayfadan itibaren ‘Kürdistan’da eşitsiz gelişim ve ekonomik sömürü” adıyla başlatıldığını ifade ederek, “Türkiye’de Marmara vardır, Güneydoğu, Doğu, Ege, Karadeniz, Akdeniz vardır ama Kürdistan diye bir bölge ne kanunlarda ne literatürde geçmemektedir. 600. sayfada ‘İmralı’da Kürt halk önderi ve PKK lideri Abdullah Öcalan ile devlet yetkililerinin başlatmış oldukları çözüm ve barış görüşmeleri aşamalı olarak hayata geçirilecek ve süreç yasal bir zemine oturtulurken, PKK gerillaları Türkiye Kürdistan’ının sınırlarının dışına çekilecektir’ diye ifade ediliyor. Hükümet ile BDP veya PKK arasında, İmralı arasındaki görüşmelerde Türkiye Kürdistan’ı tabiri zaten yoktur. Eğer varsa hükümetin bunu bize açıklaması gerekir. Kuzey Kürdistan denilen yer neresidir, Türkiye Kürdistan’ı denilen yer neresidir? Tarihe baktığınız zaman Türkiye Kürdistan’ı diye bir yer söz konusu değildir” açıklamasını yaptı.

“SEYİT ONBAŞI KİM, AHMET KAYA KİM?”

Gazetecilerin Malatya’da bir sokaktan Seyit Onbaşı isminin kaldırılarak Ahmet Kaya isminin konulmasını sorması üzerine Halaçoğlu, “Aslında nelerin nasıl düşünüldüğünü, neyin hedeflendiğini ortaya koyan çok önemli delillerden bir tanesidir. Seyit Onbaşı hepimizin bildiği gibi Çanakkale Savaşı’nda 250 kiloluk mermiyi sırtlayarak topun ağzına koyan ve düşman gemilerini batıran bir kişidir. Ahmet Kaya ‘o şerefsizlerin ülkesinde arabamı bıraktım’ diyen insandır. Hangisini tercih edeceksiniz? Bütün milli değerlerimizi ayaklar altına alan bir idare ile karşı karşıyayız” dedi. (NOT: Malatya Belediye Meclisi'nin son toplantısında, Karakavak'taki Seyit Onbaşı ile Özalper'deki Ahmet Kaya sokak isimleri yer değiştirdi. Daha Önce Seyit Onbaşı adı verilen sokakta Ahmet Kaya'nın doğduğu evin bulunması nedeniyle bu değişikliğin yapıldığı belirtildi. Seyit Onbaşı'nın adının kaldırılması söz konusu değil.)

“BU ÇALIŞMALARIN SONUCU ABDULLAH ÖCALAN’A KADAR ULAŞACAKTIR”

Meclis’e sunulan demokratikleşme paketi içinde yer aldığını iddia ettiği ‘teröristlerin eline silah almamış olanlarının serbest bırakılması veya dağlara çıkmamış olanların serbest bırakılması ve siyaset yapması’ ile olarak Halaçoğlu, “Yüz kızartıcı hareketlerde bulunanlarda dahil olmak üzere Meclis bir curcunaya dönüşecektir. Kimin milletvekili olacağını kanunlar belirlemiştir. Abdullah Öcalan’a da bu yolun açılıp açılmayacağı konusu gündeme gelmektedir ki, aslında hedef budur. Pek çok sefer Abdullah Öcalan’ı nasıl serbest bırakacaklarına dair bir takım girişimler söz konusu olmuştur. Bunlardan birisini ben deşifre etmiştim, İmralı’ya bir bağımsız doktorlar heyeti istenecek ve bu heyet Abdullah Öcalan’a kanser teşhisi koyacak ve 1 sene sonra serbest bırakılacak demiştim. Gerçekten İmralı’ya bir bağımsız doktorlar heyeti gönderildi ama ben deşifre ettiğim için bir kanser teşhisi konmadan dönmek zorunda kaldılar. Şimdi de KCK’lıların serbest bırakılması sonucu yapılan bu çalışmaların sonucu Abdullah Öcalan’a kadar ulaşacaktır. Bu demokratikleşme paketi içinde buna yer verilmesi, teröristleri Meclis’e sokmaya çalışmaları Türkiye’nin nereye sürüklendiğinin bir göstergesidir. Böyle devam edecek olursa bunun sonucu Türkiye’de iç çatışmaya gider” diye konuştu.

Halaçoğlu sözlerini şöyle tamamladı: 

“İnşallah Allah ülkemize, milletimize zeval vermesin, ülkemizde barış hakim olsun. Ama bu barışı sağlayacağız diye de ülkemizin bölümlere ayrılması parçalanmasına neden olacak kararlar almayalım.”

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız