SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Sivas'ın da Başbağlar'ın da Acısı Bizim..'

A- A+ PAYLAŞ

Sivas'taki Madımak Otel'de 37 kişinin yakılarak öldürülmelerinin yıl dönümü dolayısıyla Atatürkçü Düşünce Derneği Malatya Şube Başkanı Ali Ekber Tunçdemir ile Malatya Kültür ve Sanat Derneği yönetimi adına Ali İhsan Öztürk birer açıklama yaptılar.

ADD'NİN AÇIKLAMASI..
ADD Şube Başkanı Tunçdemir'in açıklaması şöyle:

"Demokratik ve özgür bir ülke özlemi içinde ki 37 aydın insanımızın, yaşamı karanlığa boğmak isteyenlerce katledilmelerinin üzerinden 14 yıl geçti. Mustafa Kemal Cumhuriyet’in çağdaş uygarlıklar seviyesine ulaşmasını engellemek isteyenler Türk aydınlanma devrimlerini hazmedemeyenler 37 aydınımızı diri, diri yakarak, katliamlardan birine daha tanık oluyordu.

Sivas katliamında yitirilen 37 aydınımız, ülkemizin bağımsızlık ve demokrasi mücadelesinin ölümsüz sıra neferleri arasındaki yerlerini çoktan aldılar. Özgür düşünceyi, bilimi, sanatı, demokrasiyi, bağımsızlığı, kardeşçe barış içinde yaşamayı, savaşsız sömürüsüz bir dünyayı, katliamın 14. yıl dönümünde aydınlarımızı anarken bir kez daha savunacağız.

Ancak, aydınlarımızı yakanların hak ettikleri cezayı almamaları ve hatta aflarla dışarıda olmaları, toplum vicdanında yaralar açmaya devam ediyor. Kimileri tarafından, himaye edilen bu güçleri artık çok iyi tanıyoruz. 1970’li yıllarda Maraş’ta, Malatya’da Çorum’da sahne alanlarla, Sivas’ı yakanların aynı aktörler olduğunu biliyoruz. Bunlar 2 Temmuz’da Madımak oteline 8 saat gecikmeli olarak kolluk kuvvetlerini gönderenlerdir. Bunlar aydınlarımızın yakılmasına seyirci kalanlardır. Bunlar Danıştayı basarak hukuku katledenlerdir, kamu kaynaklarımızı, doğal kaynaklarımızı yağmalayanlardır. Filistin’de çocukları katledenlerle stratejik ortaklık yapanlardır. İncirliğe ABD bayrağı diktirenlerdir. Kitap yasaklatan tiyatro kapatanlardır. Yani aydınlığın düşmanı, karanlıkla beslenenlerdir. Sivas katliamı geçmişin önemli irtica olaylarından biridir. Biz bunları zaman, zaman yaşadık. Osmanlı döneminde 31 Mart isyanı, Cumhuriyet döneminde Şeyh Sait ayaklanması, Menemen'de yedek subay Kubilay' ın başının testere ile kesilmesi ve daha niceleri.

Bilinsin isteriz, bu ülkenin aydınlık insanları katledilmekle tükenmez. Bu karanlığı dağıtacak güç ve kararlılıkta olan demokrasi güçleri, bu ülkenin topraklarında inatla ışımaya devam edeceklerdir.

Ülkemizde birileri, kitleleri her zaman tahrik etmiştir. Kardeş kavgası yaratmak için dışarısı, özellikle bazı AB ülkeleri aynı oyunu içteki emperyalist yandaşları aracılığıyla oyunlarını sergileyerek Türk-Kürt çatışması, Sünni-Alevi kavgası... Bu amaçla terör bile yaratıldı. Türk ulusu bu oyuna düşmedi. Sivas'ta olduğu gibi düşenler oldu ama onlar hep azınlıkta kaldı. Bin yıldır bu coğrafyada alevcisi - sünnisiyle, kürdü –Türk’üyle birlikte barış içinde yaşadık ve yaşamaya devam edeceğiz. Sivas katliamının ertesinde kanlı terör örgütü tarafından gerçekleştirilen Başbağlarda savunmasız Katliamda 28 kişi kurşuna dizilerek katledilmiş, bir kadın,13 yaşındaki bir çocuk ile 3 yaşlı da, teröristler tarafından ateşe atılarak hunharca yakılmıştı. Bu hain katliamla da toplumu çatışma ortamına çekmek için nasıl uğraşlar ortaya konulduğunu ortadadır. Toplumumuz, tarihin hiç bir döneminde bu tür olaylara ve provokasyonlara gelmedi, gelmeyecektir de.. Her iki katliam insanlığa karşı işlenmiş suçlardır. Sivas’ta ölenler kadar Başbağlar'da ölenlerin acısını da yüreğimizde taşıyoruz.

Sivas Katliamının 14. yılında Böylesine acı bir olayı bir daha yaşanmaması dileğiyle; TBMM'ne, Hükümete ve diğer devlet kurumlarına sorumluluklarını tekrar hatırlatıyor, 14 yıl önce kaybettiğimiz 37 aydınımızı sevgiyle anıyoruz."

MAKSAD AÇIKLAMASI..
MAKSAD yönetim kurulu adına Öztürk tarafından şu açıklama yapıldı:

"2 Temmuz 1993 tarihinde sanat ve düşünce insanlarımız yakılarak katledildi.

Sivas Madımak’ta planlı olarak işlenen o katliam, sanat ve kültüre hunharca bir saldırıdır. Orada yakılarak öldürülen 37 şehidimizi 14. yılında rahmetle anıyor ve olayı nefretle-şiddetle kınıyoruz.

Ülkemizde sanat ve kültür adına işlenen bu ve benzeri eylemlerin bir daha yaşanmaması dileğimizle, O değerlerin anıları önünde saygıyla eğiliyoruz."

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız