SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Siyasi Nedenle Gündeme Geldi'

A- A+ PAYLAŞ

İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, Ek 17. maddenin değişmesinin bile üniversitelerdeki türban yasağının kaldırılmasını mümkün kılamayacağını iddia etti.

Prof. Dr. Hilmioğlu, üniversitelerin akademik ilanlarının durdurulmasındaki amacında siyasi olduğunu ileri sürdü.
İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, türban konusundaki son gelişme ile ilgili olarak, basın mensuplarının sorularına verdiği cevapta, "Ek 17. maddede değişiklik olsa bile bunu serbest olamayacağını ben söylüyorum. Ama sadece hukuki sürecin işlemesi acısından yani mevcut hukuki prosedürün tamamlanması açısından biz rektörler olarak 90 rektörün katılımı ile Ankara'da bir toplantı yaptık. Orada şunu söyledik 'Ek 17. madde de mutlaka düzenleme gerekir. Anayasanın 2 maddesini değiştirilmesi yetmez diye bir şey söyledik. Bu normal hukuki prosedürün tamamlanması açısından, teknik acıdan böyle idi. Ama, Ek 17. maddede değişiklik olsa bile, Yüksek Yargı organlarından Anayasadan döneceği muhakkaktır. Başka çaresi yok. Çünkü Anayasa ve Danıştay'ın aldığı kararlar ortada iken bunun değişmesinin mümkünatı yok. Dolayısıyla Ek 17. madde de bir düzenleme olmadı. Bu iş böyle, fiili durum yaratıldı. O da olmadı, bu noktaya geldik" ifadelerini kaydetti.

"Öğrencilerin mevcut uygulamadan bir şikayeti yok. Öğretim üyelerini, üniversitelerin bir şikayeti yok, 8-9 yıldır bir şikayeti yok. Bu sorun bitmiştir. Dolayısıyla bu sorunun tekrar gündeme getirilmesi sadece siyasidir" diyen Prof. Dr. Hilmioğlu, "Çünkü bunun değişmesinin imkanı yok, mümkünatı yok. Üniversitelerin türban diye bir sorunu yok, ama üniversitelerin bir milyon tane sorunu var" dedi.

Prof. Dr. Hilimoğlu, "Şuanda 2 tane üniversitenin rektörlüğünü de tedbiren yürütüyorum. Batman ve Mardin Üniversitesi. her iki üniversiteye de 2008 yılı için verilen ödenek, birisine 300 bin YTL, diğerine 500 bin YTL. Bunlar Ankara'da bir daire parası. Üniversite kuruyorsunuz, Ankara'da bir daire parası veriyorsunuz. Bununla bir üniversite kurmanızın imkanı yoktur. Sorun budur" ifadesini kaydetti.

İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu YÖK'ün atamaları durdurması ile ilgili kararını da eleştirerek şunları söyledi:

"Öğretim üyelerinin ataması durduruldu. Araştırma görevlilerini ataması durduruldu. YÖK tarihinde ilk kez böyle bir şey oluyor. İlk kez üniversitelerin akademik kadro ilanları durduruluyor. Bunun başka hiç bir örneği yoktur. YÖK başkanı hep 'Üniversitelerde özgürlük, özgürlük' diyor. Üniversitede en önemli özgürlük akademik özgürlüktür. Akademik özgürlüğün en önemli parçası nedir? İlan, akademik olarak yeni insan almaktır. Siz diyorsunuz ki, ' Yasakları kaldıracağım' ama sonra akademik ilanları durdurarak en büyük yasağı siz koyuyorsunuz. Hani bizim gibi belli oranda gelişmiş üniversiteleri bırakın. Onu da bırakamayız, çünkü bizimde çok ihtiyacımız var. Ama gelişmemiş Batman gibi Mardin gibi son bu hükümet döneminde kurulmuş 32 üniversite var. 32 tane üniversitenin çok acil bir şekilde yeni öğretim elemanına ihtiyacı var. Şimdi siz bunların akademik ilanlarını durdurduğunuz takdirde, üniversitelerin gelişmesini tam anlamıyla baltalamış oluyorsunuz."

Bir basın mensubunun, "Akademik ilanların durdurulmasındaki sebep nedir?" sorusunu cevaplandıran Rektör Hilmioğlu, "Bunu da siyasi olduğunu düşünüyorum. Sanıyorum, hesapları şudur, 'Efendim işte, önümüzdeki bir kaç ay içinde rektörlük seçimleri olacak. O rektörlük seçimlerinde kendi kafa yapılarından bir takım insanları rektör yapıp, o rektörlere ilan verdirecekler. Her halde kendi kafa yapılarında bir takım kadrolaşmalar yapacaklar" dedi.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız