SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Skandallarla Anılıyor"

0
Güncellendi - 2015-12-27 15:18:31
A- A+ PAYLAŞ

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, "Sınavlarla anılması gereken ÖSYM, artık skandallarla anılmaya başlandı" dedi.

Ağbaba, ÖSYM tarafından yapılan sınavlardaki kopya iddialarıyla ilgili TBMM’ye sunduğu meclis araştırması üzerine söz alarak, "Ciddi bir meseleye dönüşmüş olan sınavlarda kopya ve şaibe konuları hakkında verdiğimiz araştırma önergesiyle ilgili olarak söz almış bulunuyorum. Konuşmama başlarken sizleri ve izleyenleri saygıyla selamlıyorum. Bugün gündemimizde olan konu istisnai atamalarla dolgun maaşlı işlere yerleşenleri, belediye şirketlerine tepeden atanları ilgilendirmiyor. Gündemimiz canını dişine takıp okuduktan sonra yıllarca KPSS kuyruğunda bekleyenleri, Ankara’da dayısı olmayanları, gariban halk çocuklarını ilgilendiriyor. Hepimizin bildiği gibi eğitim sistemimizin ciddi sorunları bulunmaktadır. Bu sorunlar bütün hükümetler tarafından gündeme alınmıştır. Her hükümet sözde reformlar adı altında bazı değişiklikler yapmıştır ama sorunlar çözülememiştir. 10 yıllık kesintisiz iktidarda bulunan AK Parti de çok sayıda değişiklik yapmıştır. Ama sorun yine çözülememiştir. Eğitim sistemimizin en büyük sorunlarından biri, eğitim anlayışımızın sınav temelli olmasıdır. İlköğretimden başlayıp eğitimin her aşamasında çok sayıda sınav uygulanmaktadır. Bu sınavlara hazırlanan insanların eşit şartlarda hazırlandığını söyleyemeyiz. Maalesef bazıları özel derslerle, dershanelerle hazırlanıyor, bazıları ise bir test kitabı yüzü görmeden sınava giriyor. Ancak hazırlık aşamasındaki eşitsizlikleri, sınav sürecine taşımamalıyız. Hiç değilse çocuklarımıza sınavlarda eşit olma şansı vermeliyiz. Sınavlarla anılması gereken ÖSYM, artık skandallarla anılmaya başlandı. Son yıllarda neredeyse sorunsuz, şaibesiz ve şüphesiz sınav yapılamadı. O halde herkesin neden diye düşünmesi gerekir. Neden sınavlar kopyasız ve şifresiz yapılamıyor? Suç duyuruları oluyor, sınavlar iptal ediliyor, soruşturmalar açılıyor ama sonuç değişmiyor. Bakıyorsunuz yine ÖSYM, yine Ali Demir, yine skandal… Dünyanın hiçbir ülkesinde 1 yıl önceden haber hazırlandığını gördünüz mü? İnternete girin, göreceksiniz. 2013 yılında yapılacak sınavlarla ilgili başlık ve haberler şimdiden hazırlanmış. 'Kopya Kök Saldı', 'KoPyaSeSe Ertelendi' ve 'Ali Demir, Yine Tatmin Etti' 2013 yılının başlıklarından bazıları bunlar... Bunun adı kara mizahtır. Her yetkili ve görevli açısından utançtır. Meclisin artık sorumluluk alması ve buna bir dur demesi gerekir. Özellikle 2009 yılında başlayan sızdırma, kopyalama ve şifreleme zincirinin en önemli halkalarından biri 2010 KPSS'de yaşandı. 2009 yılında polis okulu için yapılan sınav sorularının, daha önce bir dershane tarafından öğrencilerine deneme sınava olarak sunulduğu tespit edildi ve sınav iptal edildi. 2010 yılında yapılan KPSS’de kopya çekildiği tespit edildi. Eğitim bilimleri kısmı iptal edildi. Genel kültür kısmının sonuçları geçerli kabul edildi. Oysa genel kültür kısmında da kopya çekilmişti. Kopyacılar bu kısımdan aldıkları puanla atandılar. Bu kopyacılığın üzerinden 2.5 yıl geçti ne fail var ne de doğru düzgün işleyen bir yargı süreci. Mayıs 2011’de diploma denkliği sınavı yapıldı. Hekimler için uygulanan sınav sorularının yüzde 75’inin bir önceki yılın soruları olduğu belirlendi. Kimin niye yaptığı bilinmiyor. 2011 yılında düzenlenen YGS'de kopyanın yerini şifre aldı. Ali Demir önce 'şifre yok' dedi. Daha sonra 'şifre var ama kopya yok' dedi. 'Kopya yoksa şifre neden var' diye sormadan tarafsız Cumhurbaşkanı ve Başbakan tatmin oldu" dedi.

Ağbaba sözlerine şöyle devam etti:

"2012 yılında KPSS soruları sınav devam ederken internet ortamında paylaşıldı. Paylaşılan sorular ÖSYM’nin elinde tek örneği bulunan ve adaylara verilmeyen mastır kitapçığın sıralamasıyla bire bir aynıydı. Üstelik sorular iki farklı kaynaktan yayınlandı. Ali Demir sınavın sorunsuz olduğunu söyledi. Başbakan, sınavla ilgili yapılan haberlere ve eleştirilere esti gürledi. Ancak şimdiye kadar hiçbir yetkili soruların kim tarafından nasıl sızdırıldığını açıklayamadı. Sınav sonucuna göre illerin başarı sırası ise gerçekten şaşırtıcıdır. 2012 KPSS’de genel kültür testinin sonuçlarına göre en başarılı 10 il şöyledir; Siirt, Bingöl, Kırşehir, Bayburt, Muş, Batman, Bitlis, Ağrı, Adıyaman, Tunceli... Bu illerin daha önce böyle bir başarısı yok. İlk 10’a giren illerde 2012 yılında bu başarının nasıl elde edildiği mutlaka sorgulanmalıdır. 2012 yılının savcılık ve hakimlik sınavı kopya gerekçesiyle iptal edildi. Faillerin bulunması ve yargı sürecinin başlaması için atılmış somut adımlar yok. Cevap anahtarlarının kaybolması, içinde soru olmayan kitapçıkların basılması hatalı sorular yöneltilmesi, bireysel kopya girişimleri de var. Bunlar beceriksizlik ve bireysel girişimler olarak değerlendirilip önemsenmeyebilir. Ancak sınavlarda yapılanlara bakılırsa kocaman bir kopya, şifre ve sızıntı karanlığıyla karşı karşıyayız. 2009 yılından 2012 yılına kadar geçen süre içerisinde 6 sınavın şaibeli veya kopyalı olduğu gayet açıktır. Bu sınavlara katılmış insan sayısı ise 3 milyonun üzerindedir. En az 3 milyon insan, hakkının yenildiğini biliyor. Milyonların hakkının yenildiği kopya silsilesinin karanlıkta kalması kabul edilemez. Bu karanlığı aydınlatmak da bizlerin görevidir. Bugünkü tabloya bakılırsa, ÖSYM adil ölçüm yapan bir kurum olmaktan uzaklaşmıştır. Sınav sonuçlarını doğrudan etkileyen seri olayların yaşanması tesadüf olamaz. Soruların sızması, kopya düzeneklerinin kurulması birkaç kişinin yapacağı bir sahtekarlıkla da açıklanamaz. Son 2 yılda yaşanan sınav skandallarına baktığımızda kökü derinlerde olan bir karanlık yapının varlığı kuvvetle muhtemel gözükmektedir. Bu korkunç bir karanlıktır. Karanlığın çözümü ise kararlılıktır. Sizleri karanlığa karşı kararlılığa davet ediyorum."

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız