SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Sonbahar Mücadelesi Uyarısı

A- A+ PAYLAŞ

Tarım İl Müdürlüğü, kayısıda Kızılleke, sürgün ve dal yanıklığına karşı koruyucu olarak Sonbahar mücadelesi yapılması gerektiğini bildirdi, üreticileri uyardı.

Müdürlüğün, kayısıda sonbahar mücadelesi ile ilgili yayınladığı bülten şöyle:

"Dünyaca tanınmış ve milli ekonomiye katkısı olan kayısı İlimiz çiftçilerinin en önemli gelir kaynağını teşkil etmektedir.

Sayın kayısı üreticileri; ilimiz için çok önemli olan kayısı ağaçlarında her yıl görülen hastalıklarla bilinçli bir mücadele etmek başta gelen göreviniz ve menfaatiniz icabıdır. Sonbaharda Kızılleke (Çil) sürgün ve dal yanıklığına karşı koruyucu olarak mücadele yapılmalıdır.

HASTALIKLAR VE TANINMASI

KIZILLEKE (ÇİL)
Yaprak, meyve ve genç dallarda zarar yapar. Yaprak üzerinde yağ lekesi şeklinde başlar. Zamanla kenarları kırmızımtırak orta kısımları ise koyu kahverengine dönüşür. Bu lekeli kısımlar dökülür, yaprak saçma ile delinmiş gibi bir hal alır. Meyve üzerinde de aynı şekilde lekeler oluşur. Hastalıktan zarar görmüş tomurcuklar ölür fakat dokununca dökülmezler. Bu hastalıktan zarar görmüş sürgünler üzerinde yuvarlak kahverengi kırmızı renkte lekeler oluşur. Genç sürgünlerde oluşan lekeler kısa sürede zamk çıkararak kanser yaralarına dönüşür. Bu hastalıktan dolayı % 20-60 verim kaybı olmaktadır.

SÜRGÜN VE DAL YANIKLIĞI
Yapraktaki lekeler küçük, yuvarlak ve şekilsizdir. Başlangıçta soluk yeşil yağ lekesi görünüşte sonra rengi açık kahve veya kirli beyaza dönüşmektedir. Zamanla lekeli kısımlar dökülür. Yapraklar delikli bir görünüm alır. Sürgünde oluşan lekeler kaldırılınca altındaki odun dokusunun ölmüş olduğu görülür. Mayıs –Haziran aylarında uçtan geriye doğru ölüm başlar. 2-3 yıl içinde ağaçlar çalılaşıp verimde düşüş olur.

Bu hastalıklara karşı mücadele kültürel önlemler ve kimyasal mücadele şeklinde yapılır.

1-KÜLTÜREL ÖNLEMLER Sonbaharda hastalıklı tomurcukları bulunduran dallar ve kanser yaraları bulunan dallar sağlam kısmından budanarak budama artıkları bahçeden uzaklaştırılmalıdır.

2-KİMYASAL MÜCADELE Sonbaharda yaprakların % 75’ i döküldüğünde ilaçlı mücadele yapılır. Sürgün ve Dal yanıklığı ile bulaşık bahçelerde mutlaka % 3 lük Bordo Bulamacı kullanılmalıdır. Sadece Kızılleke (Çil) hastalığı ile bulaşık bahçelerde ise Bakırlı Preparatlardan birisi veya Bordo Bulamacı ile ilaçlama yapılmalıdır.

BORDO BULAMACININ HAZIRLANMASI
100 Lt ve 50 Lt lik (madeni olmayan) iki kaba ihtiyaç vardır. Küçük bir kapta 1,5 Kg. sönmemiş kireç az su ile söndürülür.100 litrelik kabın içerisine süzülerek konur ve su ile 50 litreye tamamlanır. Kirecin içerisinden çıkan taş miktarı kadar kireç söndürülüp 100 litrelik kap içerisindeki kireçli suya ilave edilir. 50 litrelik plastik kap içerisine 3 Kg Göztaşı konarak eritilir. Göztaşılı su 100 litrelik kaptaki kireçli su üzerine yavaş yavaş dökülerek tahta sopa ile karıştırılır. Böylece 100 litrelik (%3 lük) Bordo Bulamacı hazırlanmış olur. Şayet sönmüş kireç kullanılacaksa göztaşı ile aynı miktar yani 3 Kg. kullanılmalıdır.

Kullanılacak alet 1 tonluk ise 30 Kg Göztaşı ve 15 Kg Sönmemiş kireç veya (30 kg sönmüş kireç) kullanılmalıdır.

Hazırlanan Bordo Bulamacı süt mavisi bir renkte olmalıdır. Arzu edilen kalitede olup olmadığı kırmızı turnusol kağıdı veya passız çivi 4-5 dakika Bordo Bulamacı içinde tutularak anlaşılır. Kırmızı turnusol kâğıdı mavi renge dönerse veya çivi olduğu gibi çıkarsa Bordo Bulamacı iyi bir şekilde hazırlanmış demektir. Çivi kızıl renk alırsa bir miktar daha kireç söndürülerek ilave edilmelidir. Hazırlanmış fakat çeşitli sebeplerden kullanılmayan Bordo Bulamacının 10-15 gün muhafaza etmek için 100 litre Bordo bulamacına 200 gram şeker veya 1 litre yağı alınmış süt katılmalıdır.

İlaçlamalarda yüksek basınçlı motorlu pülverizatörler kullanılmalı bütün dallar ıslanacak şekilde ilaçlama yapılmalıdır."

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız