SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Sporda Şiddet Paneli Yapıldı

0
Güncellendi - 2015-12-27 14:14:46
Sporda Şiddet Paneli Yapıldı
A- A+ PAYLAŞ
Süper Ligin 3 büyük kulübünün tribün liderleri Malatyalı Spor Yazarları Derneği tarafından düzenlenen “Spor’da Şiddet ve Gençlik” paneline katıldı. 
 
Kongre ve Kültür Merkezi Kemal Sunal Salonunda düzenlenen panele Beşiktaş Çarşı Grubu lideri Alen Markaryan, Trabzonspor Taraftarlar Birliği Başkanı Adem Söğüt, Ultraslan taraftar grubundan Veysel Giley ve Malatyaspor Derebeyleri tribün lideri Murat Soysal konuşmacı olarak katıldı.
 
Panel öncesi bir konuşma yapan Malatyalı Spor Yazarları Derneği Başkanı İsmail Karataş, paneller zincirine devam edeceklerini vurguladı. Etkinlikle daha sonra tribün liderleri yaşanan şiddet olayları ve tribün liderliği hakkında katılımcılara bilgiler verdi.
 
"Trabzonspor Bir Devrimdir"
 
Trabzonspor Taraftarlar Birliği Başkanı Adem Söğüt, Trabzonspor sevdasının kendisinde küçük yaşlarda başladığını söyledi. 21 yıldır Türkiye’de gitmediği deplasman kalmadığını kaydeden Söğüt, “Tribüncülük denildiğinde bizi hep öcü olarak gördüler. Herkes geçimini kulüplerden sağlayan insanlar topluluğu olarak gördü. Bizi hiçbir zaman bir sivil toplum örgütü olarak göremediler. Oysa insanlar bir tane çocuğuyla bile uğraşmakta zorlanırken, bizler farklı kültürlerden, farklı ortamlardan ve farklı mahallelerden yetişmiş yüzlerce insanla uğraşıyoruz ve bu insanları kontrol ediyoruz” diye konuştu.
 
Trabzonspor taraftarının ayniyet duygusunun çok gelişmiş olduğuna dikkat çeken Söğüt, sözlerine şöyle devam etti: 
 
“İnsanların şehirlerinin takımına sahip çıkması lazım. Bir ayniyet duygusu olması gerekiyor. Biz Malatyaspor’un şaşalı dönemlerini, Avrupa kupalarına gittiği dönemleri biliyoruz. Bugün ki durumuna da üzülüyoruz. Trabzon şehrinin ayniyet duygusu çok farklı. Trabzonspor’un 180 milyon TL borcu var ama hiç kimse sıkıntı etmiyor. Çünkü Trabzonspor kulübünün borcu ödenir. Hiçbir kaynağımız olmasa dahi bu borç ödenir. İnsanların bu anlamda takımına sahip çıkması büyük önem taşıyor. Bugün Trabzonspor varsa bundan dolayı var. Bacasız sanayi dediğimiz futbolda İstanbul hegemonyasına son vermiş bir Trabzonspor var. Trabzonspor kendiliğinden Trabzonspor olmadı. Trabzonspor, bir haykırıştı. Bir baş kaldırıştır. Trabzonspor, bir devrimdir. Neden Anadolu’muzdan bir şampiyon olmasın? Hep İstanbul’dan mı şampiyon çıkacak?”
 
"Farklı Gözle Bakıyorlar"
 
Ultraslan Taraftar Grubu Lideri Veysel Giley ise, İnsanların tribünlere ve tribün liderlerine farklı gözlerle baktıklarını savunarak, “Galatasaray taraftarlarında hiyerarşik bir sistem hakim. Tek taraftar grubumuz Ultraslan ve onun altında 7-8 tane grup var. Bu grupları organize ediyoruz ama bu çok önemli bir zamanımızı alıyor. Ve bunu kesinlikle kulüpten hiçbir destek almadan yapıyoruz. İnsanlar tribünlere ve tribün liderlerine çok farklı gözlerle bakıyorlar. Ancak onlarla birlikte olup, o anı birlikte yaşayabilseler, çok farklı olduklarını görecekler. Amacımız kimseyi kırıp, incitmeden sorumluluğumuzu yerine getirmektir. Elbette ki tezahüratlar olacak. İnsanlar oraya deşarj olmaya geliyor. İnşallah daha güzel olacağına inanıyorum” diye konuştu.
 
"Taraftar Olmaz İse Heyecan Olmaz"
 
Çarşı Grubu Lideri Alen Markaryan da, maçta yapılan negatif olayların haftaya tesir ettiğini belirterek, “Maçtaki negatif olaylardan dolayı haftanın 2-3 gününü emniyette geçiriyorsunuz. Size bir sürü sorumluluk yükleniyor. Dolayısıyla burada emniyet güçleri ile tribün liderleri arasında iletişim başladı. Birlikte bir şeyler yapılmaya çalışıldı ama maalesef başarılı olunamıyor. Kaostan, patırtı ve gürültüden nemalanmak isteyen bir zihniyet var. Maçtan sonrada taraftarlar olarak insanların eline malzeme veriyoruz” görüşünü savundu.
 
Markaryan, taraftarların lige heyecan ve tat verdiğine dikkat çekerek, şunları kaydetti: 
 
“Bundan 6-7 sene evvel tribün liderliği kavramı ortaya çıktı. Amigolar “çapulcu, serseri, iş tutmaz, iş bilmez” olarak görüldü. Öyle bir algı oluşturulmuştu. Biz kendimizi ifade etmeye çalıştık. Bunlar algıyı yıktı, ezber bozuldu. Bu seferde o toplumun içine yanlış yönlendirmeler girdi. Bütün taraftarların sorunu aynı. Ben sarı-kırmızı, sarı-lacivert, siyah-beyaz hiçbir zaman ayırt etmedim. Taraftar her yerde aynı ezayı aynı cefayı çekiyor. Taraftarı çok olan, o lige renk verecek kulüplere öncelikler ve imkanlar sağlamalıdır. Taraftarı olmayan bir şehrin takımının lige vereceği bir heyecan olamaz. Deplasmana gittiğinizde sportif anlamda korku yaşamalısınız. Hakkıyla lige çıkmış takımlarımızı kötülemek amacıyla söylemiyorum ama eğer ki Türk futbolu kalkınmak istiyorsa, bazı şeylerin önüne geçilmek isteniyorsa her taraftarın şehrindeki takımı desteklemesiyle olur. Taraftarlar şehrindeki takımı desteklerse o şehir yücelir. Bunun yanında da o şehirlerin Süper Lige çıkması lazım.”
 
"Büyük Sorumluluk"
 
Malatyaspor Tribün Lideri Murat Soysal ise, tribün liderliğinin çok vebali olduğunu ifade ederek, “Binlerce insanı arkamıza alıp, yaptığınız her şeye o insanlar kefil olarak aynısını yapıyor. Biz taraftarları ne kadar iyi yönlendirebilirsek, en iyiyi yakalarız. Bizim içinde önemli olan şey budur. Çünkü bu sorumluluk, ailenize olan sorumluluğunuz kasar büyük bir sorumluluk” şeklinde konuştu.
 
Panele izleyici olarak, TFF Malatya Bölge Müdürü Fahrettin Eserdi, Malatyaspor Kulübü Eski Başkanı Mustafa Korkmaz, Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Kavuk, spor taban birliklerinin temsilcileri ile çok sayıda davetli katıldı.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız