SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Tartışın Ama Kavga Etmeyin"

0
Güncellendi - 2015-12-27 15:11:50
A- A+ PAYLAŞ

İnönü Üniversitesi’nin 2012-2013 Akademik Yılı Açılış Töreni  Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Cemil Çiçek’in katılımı ile gerçekleştirildi. Akademik yıl açılış töreninde TBMM Başkanı Cemil Çiçek’e, İnönü Üniversitesi Senatosu tarafından “Türkiye’de demokratik hukuk devleti ilkesinin evrensel standartlara uygun olarak gerçekleştirilmesi ve güçlendirilmesine yaptığı katkılar” nedeniyle Fahri Doktora unvanı verildi ve Rektör Prof. Dr. Cemil Çelik tarafından cübbe giydirildi. 

İnönü Üniversitesi Akademik Yıl Açılış Töreni’ne TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in yanısıra Malatya Valisi Vasip Şahin, AKP Malatya Milletvekileri Ömer Faruk Öz, Mücahit Fındıklı, Cemal Akın, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, AKP Adana Milletvekili Necati Çetinkaya, Belediye Başkan Vekili Ertan Mumcu, İnönü Üniversitesi akademik ve idari personeli ile öğrenciler katıldı. 

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, törende yaptığı konuşmada Malatya’nın kendisi için çok özel ve değerli bir anlamı olduğunu söyledi. Çiçek “Siyaset adına ne varsa kendisinden öğrendiğim merhum Turgut Özal’ın ve Milli Mücadele kahramanı İsmet İnönü’nün memleketinde olmak beni çok mutlu ediyor. Ben bugün alacağım fahri doktora unvanı ile üniversitenin mensubu olma sıfatını kazanacağım. Turgut Özal’ın İsmet İnönü’nün memleketinin bana verdiği bu unvan ve sıfat ile hayat boyu gurur duyacağım” dedi. 

Cumhurbaşkanı Gül’den Kutlama Telgrafı 

Üniversitenin açılış törenine davet edilen Cumhurbaşkanı, bakanlar ve milletvekilleri törene kutlama telgrafı gönderdi. Ancak sadece Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün telgrafı okundu. Cumhurbaşkanı Gül telgrafında, “Üniversiteler içe kapanmayan, eleştirel düşünebilen insanlar yetiştiren kurumlar olmak zorundadır. Üniversiteler gelişmenin itici gücüdür. Dünya değişmekte buna paralel olarak üniversite anlayışı da değişmektedir. Üniversiteler yeni dünya düzeninin dinamiklerini iyi okumalıdır” dedi. 

Müzik Dinletisi 

Törende Cumhurbaşkanı Gül’ün kutlama telgrafının okunmasından sonra Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Müzik Topluluğu tarafından müzik dinletisi gerçekleştirildi. Topluluk üyesi solistler Malatya yöresinden ve geçtiğimiz günlerde kaybettiğimiz büyük halk ozanı Neşet Ertaş’tan türküler seslendirdi. 

Prof. Dr. Cemil Çelik: Model Alan Değil Model Olan Bir Üniversite Yapılandırdık

İnönü Üniversitesi 2012-2013 Akademik Yılı Açılış töreninde ilk olarak Rektör Prof. Dr. Cemil Çelik konuştu. Rektör Prof. Dr. Çelik İnönü Üniversitesi’nin bugün itibariyle dört yıl öncesine göre neredeyse 2 kat büyümüş bir üniversite olduğuna vurgu yaptı. Sözkonusu büyümenin sadece sayısal ve fiziksel büyümeyi değil, aynı zamanda üretilen hizmetleri, akademik başarıları, kurumsal saygınlığı ve uluslararası tanınırlığı da kapsadığını söyleyen Çelik, “30 bine yaklaşan öğrenci ve 1400’lere varan öğretim elemanı sayımızla, 5 enstitü, 14 fakülte, 3 yüksekokul, 1 konservatuar, 12 meslek yüksekokulumuzla, yatak kapasitesi 1050’ye çıkartılmış Turgut Özal Tıp Merkezinin de aralarında yer aldığı 20’ye yakın araştırma ve uygulama merkezimizle Türkiye’nin en köklü ve en gelişmiş üniversitelerinden biri olmanın haklı gururunu yaşıyoruz” dedi. 

Üniversitede Politizasyonu Dışladık 

Dünyadaki ciddi üniversitelere bakıldığında, ortak özelliklerinin bilim ve teknoloji üretmek, evrensel anlamda vasıflı insan yetiştirmek olduğunu ve özellikle bu değerleri öne çıkardıklarını ifade eden Prof. Dr. Çelik “ Bizim de aynı minval üzere çalışmamız gerekiyor. Geçmişte yaşadığımız olumsuzluklardan ders çıkartarak politizasyonun üniversitelerimize ve ülkemize neler kaybettirdiğini unutmayalım.  Ülkemizin dünyada saygınlığının her alanda arttığı bir dönemde üniversitelerimizi evrensel bilim değerlerinin egemen olduğu üretken kurumlar yapmaya gayret edelim” dedi. 

2. Üniversitenin Master Planı Çıkarıldı 

Battalgazi Yerleşkesi’nim master planını çıkardıklarını açıklayan Rektör Çelik, bu yerleşkenin fizikî ve akademik eksikliklerini en kısa zamanda tamamlayarak Battalgazi Yerleşkesi’ni Malatya’nın ikinci bir üniversitesi, “Malatya Tarım ve Biyoteknoloji Üniversitesi” olarak yapılandıracaklarını söyledi. 

 Konuşmasında TBMM Başkanı Cemil Çiçek’e Fahri doktora Unvanı verilmesinin gerekçelerini de açıklayan Prof. Dr. Cemil Çelik, “Sayın Cemil Çiçek, tarafsız, sadece haktan ve haklıdan yana bir hukukçu, başarılı bir siyaset ve devlet adamı olarak kendi ülkesine ve kendi milletine unutulmayacak katkılar sağlamıştır. Sayın Cemil Çiçek, gerek hemşerimiz merhum Turgut Özal’ın kurduğu hükümetlerde gerekse Ak Parti hükümetlerinde siyaset yaparken Türkiye’nin demokratikleşmesi sürecine daima destek ve katkı vermiş, bunu Meclis Başkanı olduktan sonra da aynı kararlılıkla sürdürerek ileride hep hayırla anılacak bir devlet adamı olduğunu göstermiştir” diye konuştu. 

Vali Şahin: Üniversiteye Her Alanda Destek Olacağız

Törende Malatya Valisi Vasip Şahin de konuştu. Vali Şahin, üniversitelerin hayat boyu öğrenme sürecinin en önemli unsuru olduğuna dikkat çekti ve bilimsel düşünme yeteneğinin üniversiteler sayesinde geliştiğini söyledi. Malatya Valiliği olarak İnönü Üniversitesi ile sıkı bir diyalog içinde olduklarını ifade eden Vali Vasip Şahin “Üniversiteler bulundukları şehirlerin, bölgelerin gelişmesine katkı sunarlar. Bölgelerin gelişimine yön verirler. Bu anlayış içinde İnönü Üniversitesi’nin Malatya ve bölgeye yönelik her tür çalışmasına katkı sunacağımızı belirtmek isterim” dedi

TBMM Başkanı Çiçek’e Fahri Doktora ve Cübbe 

Bu konuşmadan sonra İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi tarafından teklif edilen, üniversite senatosu tarafından da onaylanan Fahri Doktora Unvanı verilmesine dair belge Rektör Prof. Dr. Çelik tarafından TBMM Başkanı Cemil Çiçek’e sunuldu. Prof. Dr. Çelik daha sonra TBMM Başkanı Çiçek’e cübbesini giydirdi. 

Cübbesini, giydikten sonra bir konuşma yapan TBMM Başkanı Cemil Çiçek, üniversitelerin ülke ve toplum hayatındaki rollerine ve kültür taşıyıcı özelliğine vurgu yaptı. 

Fahri doktora töreninden sonra bir konuşma yapan TBMM Başkanı Çiçek, üniversitelerin sadece eğitim veren kurumlar olmaması gerektiğine vurgu yaparak “Üniversiteler aynı zamanda kültür taşıyıcısı olmak zorundadır. Bugünkü dünyada evrensel kültürü dışlayarak, evrensel kültürle temas kurmadan yaşayamayız. Balzac’ı Gothe’yi okurken Ali Şir Nevai’yi, Kaşgarlı Mahmud’u da öğrenmek zorundayız. Gençlerimiz Reousseau’yu, Montesquieu’yu, Hayek’i, Hobbs’u öğrensin ama Prof. Dr. Sıddık Sami Onar’ı, Prof. Dr. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu’nu, Prof. Dr. Ali Fuat Başgil’i de öğrenmek zorundadır. Bu saydığım hukukçularımız kanun adamı değil, hukuk adamlarıydı” şeklinde konuştu. 

“Meclis Kanun Üretme Fabrikası Oldu”

Türkiye’nin geçmişten gelen “Her sorunu kanun yaparak çözmek” şeklinde bir hastalığı olduğunu belirten TBMM Başkanı Çiçek, ekonomik, sosyal ve siyasal sorunlara kalıcı çözümlerin kanun yaparak değil eğitimle, bilimle üretilebileceğini söyledi. “TBMM kanun üretme fabrikasına döndü” diyen TBMM Başkanı Çiçek “Bir ülke sorunlarına çözüm bulmak için her defasında kanun yapma yoluna başvuruyorsa kolaycılığa kaçıyor demektir. Türkiye’de yaşadığımız budur. Hemen her soruna kanun çıkararak çözüm bulmak istiyoruz, bu kolaycılığa kaçmaktır. 30 yıldır siyasetin içinde biri olarak şunu söyleyebilirim: Sorunlarımıza kalıcı çözümü ancak eğitimle ve eğitimin kalitesini yükselterek bulabiliriz. Milletvekilleri gece-gündüz çalışıyoruz diyorlar. Tamam çalışıyoruz, ama birşeyler hep aynı kalıyor. Çünkü işi eğitimle, zihinsel değişimle çözemiyorsak istediğin kadar kanun çıkar. Yaptırımlarla yönetilen toplum sorunların çözümünü hep ıskalıyor demektir” dedi. 

Üniversitelerin değişimin öncüsü ve toplumsal değerlerle barışık olması gerektiğini savunan Çiçek, “Üniversite halkın önünde ilerlemelidir. Ama halkın değerleriyle de barışık olmalıdır. Bu olmazsa halk bir galakside üniversite başka bir galakside olur” diye konuştu. 

“Terör Konusunda Bugüne Kadar Yapılan Bilimsel Çalışma Sayısı Sadece 48” 

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Türkiye’nin en önemli sorununun 30 yıldır devam eden terör olduğunu kaydederek “Sıklıkla bu işin sadece güvenlik politikaları ile çözülemeyeceği savunuluyor. İşin psikolojik, sosyolojik boyutları var deniliyor. Madem terörün bir de bu boyutları var, sosyal bilimciler neden bu boyutları bilimsel araştırmalarının konusu yapmıyorlar. Size çok çarpıcı bir rakam vereyim: Türkiye’nin yaşadığı terör konusunda bugüne kadar üniversitelerimizde yapılan bilimsel çalışma sayısı sadece 48’dir. Bunların çoğu da Polis Akademisi ve Milli Güvenlik Akademisi tarafından hazırlanmış. Yani doğal olarak güvenlikçi gözüyle yapılan araştırmalar. Sosyal bilimcilerimizin hiç vakit kaybetmeden bu konularda bilimsel araştırma ve çalışmalar yapması gerekiyor” ifadelerini kullandı. 

Cemil Çiçek, öğrencilere de seslenerek, “Tartışın ama kavga etmeyin. Kavgadan çok çektik. Aklınızı kimseye ipotek etmeyin. Aklınızı sadece kendiniz kullanın, başkalarının kullanmasına izin vermeyiné dedi. 

Tören, TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in konuşmasından sonra sona erdi. 

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız