SON DAKİKA
SON DEPREMLER

TBMM'nin Açılışının 91. Yılı

A- A+ PAYLAŞ

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Cumartesi günü Malatya'da da törenlerle kutlanacak. İnönü Stadı'ndaki törenler saat 10.00'da başlayacak.

TBMM'nin açılışının 91. yıldönümünde Malatya'daki ilk tören 08.30'da Atatürk Anıtı önünde gerçekleştirilecek. Anıta çelenk sunulması, saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı eşliğinde bayrak göndere çekilecek.

09.00'da öğrencilerin sembolik makam ve görev devralma törenleri yapılacak. Fırat İlköğretim Okulu'ndan bir öğrenci Valilik, Kazım Karabekir İlköğretim Okulu'ndan bir öğrenci Garnizon Komutanlığı, 1. Hasan Varol İlköğretim Okulu'ndan bir öğrenci Belediye Başkanlığı, Derme İlköğretim'den bir öğrenci de Milli Eğitim Müdürlüğü makamlarını bir süreliğine devralacak.

İnönü Stadı'ndaki gösteriler saat 10.00'da Vali, Garnizon Komutanı ve Belediye Başkanının, öğrencilerin ve halkın bayramını kutlamasıyla başlayacak. İstiklal Marşı ve göndere bayrak çekilmesinin ardından, konuşmalar yapılacak. Ardından tören geçişi gerçekleştirilecek ve gösteriler yapılacak.

MESAJLAR..
TBMM’nin kuruluşunun 91. yıldönümü olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayınlayan Belediye Başkanı Ahmet Çakır, 23 Nisan 1920 tarihinin, tarih sahnesinden silinmek istenen bir milletin yeniden ayağa kalkışının ve dirilişinin miladı olduğunu söyledi.

TBMM’nin, düşman kuvvetlerinin yurdun dört bir yanını işgal ettiği bir dönemde, imkansızlıklar içerisinde kurulmuş bir parlamento olduğunu kaydeden Başkan Çakır, “Türkiye Büyük Millet Meclisi, milletimizin dünyada bir benzeri daha olmayan İstiklal mücadelesinin, bu en büyük ve en anlamlı milli mutabakatının içinde doğmuş, milli egemenliğimizin de en somut tecellisi olmuştur.

23 Nisan Milli Egemenlik Bayramı, aynı zamanda dünyada ilk ve tek Çocuk Bayramı olarak bütün insanlık için aydınlık bir gelecek çağrısıdır. Bu çağrı, bu bayramı çocuklara armağan eden Türkiye Büyük Millet Meclisimizin ilk Başkanı, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün çağrısıdır.

Bugünün çocukları, yarının büyükleri, geleceğimizin teminatı olan çocuklarımız, geleceğin modern Türkiye'sini inşa edecek, barış içinde bir dünyanın kurulmasında önemli roller üstleneceklerdir.

Bu duygu ve düşüncelerle, 23 Nisan Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı kutluyor, dünyadaki çocuklara barış ve mutluluk getirmesini diliyor, bütün çocukları sevgiyle kucaklıyorum” dedi.

Atatürkçü Düşünce Derneği Malatya Şube Başkanı Ali Ekber Tunçdemir de yayınladığı mesajda şöyle dedi:

"Bizi yok etmek isteyen emperyalizme ve bizi yutmak isteyen kapitalizme karşı milletçe” mücadele’yi yönetip yönlendiren Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılışının 91. yıl dönümündeyiz.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın 91 nci yılını kutluyoruz. Çocuklara, kutlu olsun diyoruz. Yetişkinlere, ulusal egemenliğin ne anlama geldiğini, ne sorumluluklar yüklediğini anlayacak yaşta olanlara ise, Ulusal Egemenlik Bayramı’nın aynı zamanda bir sorgulama, bir muhasebe günü olduğunu, olması gerektiğini anımsatıyoruz. Ulusal egemenlik sisteminin yurttaştan, ulustan beklediği sorumlulukların yerine getirilip getirilmeğinin sorgulandığı, sistemin işlerlik düzeyinin ölçüldüğü bir gün olmasını diliyoruz.

Türkiye Büyük Millet Meclisi bir yandan işgalcilere karşı verilen ulusal kurtuluş savaşı yönetirken diğer yandan yasama faaliyetleri doğrudan meclis hükümeti gibi yönetmiştir. Bu nedenle TBMM’nin Anadolu’daki Aydınlanma Devriminin temellerinin atıldığı, saltanat kurumuna ve çağdışı kalmış yönetim sistemine karşı demokrasi savaşımının verildiği bir kurumdur aynı zamanda.

Ulusal egemenlik ve tam bağımsızlık olmak üzere devletimizin başlıca iki temel niteliği bulunmaktadır. Ulusal egemenlik, ulusun kendi kendisini yönetmesidir. Tam bağımsızlık ise başka bir devletin yönetimi altına girmemektir. Egemenliğin ülke içinde kullanımı ulusal egemenlik, ülke dışında kullanımı ise tam bağımsızlıktır. Bu iki temel nitelik, bazılarının anlamakta çekindiği emperyalizmin bilinen oyunlarıyla yok edilmek istenmektedir. AB adaylığı hikâyesi, taraflarca vasıta olarak kullanıldı, devletin ulusallığı ve üniterliği bitirilme noktasına getirildi.. Milli kimlik ve kültür yozlaştırıldı. Halk; dini, mezhebi ve etnik kökenlere göre kamplaştırılmakta, “bizler-onlar” diye nitelendirilmekte. Bunlara benzer binlerce olumsuz gelişmeyi vatanın ve devletin asıl sahibi ise çoğunlukla seyrediyor. Yani ulusal egemenliğine sahip çıkmıyor. Ancak bunun bedeli ödenecektir. Ulusça ödenecektir. Bedel ödemeyi kan ve gözyaşına dönüştürmemek için her yurttaş dünya görüşü, dini, kökeni ne olursa olsun, her şeyden önce kendi geleceği için ulusal egemenliğine sahip çıkmak zorundadır. Geçirdiğimiz 91 yılı çok iyi değerlendirip, Cumhuriyetin kazanımlarını gözümüz gibi korumalıyız.

Çocukların sevgi ve hoşgörü dolu bir ortamda yetiştirilmesi, yeteneklerinin geliştirilmesi, beklentilerinin karşılanması, sorunlarına çözüm bulunabilmesi ve umutlarının canlı tutulabilmesi, geleceğine yön verecek güçte bireyler olarak toplumsal yaşamda yer alabilmeleri temel amacımızdır. Çocukların olumsuzluklardan etkilenmeden mutlu bir yaşam sürmelerinin sağlanması, geleceklerinin güvence altına alınması, Devletin yanı sıra, bireylerden başlayarak toplumun tüm kesimlerinin çabasını gerektirmektedir. Unutmamalısınız ki, eğer bugün geleceğe güvenle bakabiliyorsak, bu Yüce Atatürk ve kurduğu Cumhuriyet sayesindedir.

23 Nisan 1920’de yakılan özgürlük meşalesinin, milli egemenliğinin, çağdaş demokrasinin temellerinin atılışının 91. yıldönümünde çağdaş demokratik değerlerin, hukukun üstünlüğünün savunucusu olarak Türkiye’yi Atatürksüzleştirmek, Lozan’da sınırları uluslararası antlaşmayla tanınmış Türkiye Cumhuriyeti için yeni sınırlar çizmek, Türk ulusal birliğini parçalamak gibi haince emeller ardında olanlara karşı mücadelemizi sürdüreceğiz.

Büyük Atatürk'ü ulusumuzun gönlünden ve bilincinden tasfiye etmek isteyenler yine başaramayacaklardır. Egemenliğin gerçek sahibi Türk ulusu tarihsel mirasını ve demokrasisini koruyacaktır.

23 Nisan Ulusal Egemenlik Bayramı egemenliğin ulusta olduğu düşüncesinin kabul edildiği gündür. Çocuk bayramımızdır. Yarının büyükle­ri olan siz çocukların bayramıdır. En yakın zamanda tüm sorunlarını çözmüş bir Türkiye göreceğimiz inanç ve temennisiyle tüm Ulusumuzun ve çocuklarımızın bayramını kutluyor, bu günleri bize armağan eden Büyük Önderimizin önünde bir kez daha saygı ile eğiliyoruz."

Cumhuriyet Kadınlar Derneği Malatya Şube Başkanı Nesrin Yıldırım'ın mesajı da şöyle:

"23 Nisan 1920’de açılan T.B.M.M, hem Kurtuluş Savaşı’nın yönetileceği merkez,hem de egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğunun göstergesidir. Meclisin kurulması ile 600 yıllık Osmanlı saltanatı sona ermiş ve egemenlik; yani yönetme yetkisi, padişah yerine millete geçmiştir. Mustafa Kemal başkanlığında olağanüstü yetkilerle donatılmış Meclisin yönetiminde, ulusal kurtuluş savaşımız kazanılmış ve Cumhuriyetin ilanı gerçekleştirilmiştir. 23 Nisan 1. yılından başlayarak coşkuyla anılmakta olup, 1929 yılında 23 Nisan’ı içine alan bir hafta Çocuk Bayramı olarak kutlanmaya başlanmıştır. 23 Nisan 1935’te Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak kabul edilmiştir. Böylece genç Türkiye Cumhuriyetimiz dünyada ilk çocuk bayramı olan ülke onurunu yaşamaktadır. Atatürk çocuklara çok önem vermiş, onları geleceğin büyükleri olarak görmüştür. 23 Nisan tarihi yeni Türk Devleti’nin temellerinin atıldığı, emperyalist devletlere karşı milli mücadelenin verildiği ve modern Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolun açıldığı bir gündür.

Günümüzde içinde bulunan duruma baktığımız zaman, Cumhuriyetin değerini, laik, çağdaş Cumhuriyetin önemini daha iyi anlıyoruz. Geçirdiğimiz 90 yılı çok iyi değerlendirip, Cumhuriyetin kazanımlarını gözümüz gibi korumalıyız. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Türk Milletine kutlu olsun."

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız