Atatürkçü Düşünce Derneği Malatya Şube Başkanı Ali Ekber Tunçdemir, sigara ve tütün fabrikalarının kapatılarak Tekel'e büyük darbe vurulduğunu, "köle" durumuna düşürülmek istenen işçilerin eylemlerini sürdürdüğünü hatırlatarak, bu eyleme destek verilmesini istedi.
Tunçdemir, konuya ilişkin şu açıklamayı yaptı:
"Tütün fabrikaları kapatılarak TEKEL'e en büyük darbe vuruldu. TEKEL'in yaprak tütün işletme işçilerinin, kendilerini bir köle derecesine düşürtecek 4-C statüsünde çalışmaya razı olmadıkları için eylemlerini günlerdir yurt genelinde ve ilimizde sürdürmektedirler.
Tekelin satılması Ulusal Egemenliğimize indirilen darbelerden sadece bir tanesidir. Ulusal Kurtuluş Savaşımız ayni zamanda ulusal egemenlik savaşımızdır.21 Asırda Hereksin gözlerinin içine baka, baka göz göre, göre, Atatürkün yaptığı her şeyi tersine çevirme çabaları içerisinde hukukumuzu malımızı mülkümüzü egemenlik haklarımızı harici bedhahlara tek, tek teslim edilerek ilerleniyor.
147 yıl öncesine de Tekel e Yabancılar el koymuştu. Özel kolluk kuvveti kurulmuş, tütüne dokunanı, alanı ve satanı kurşunluyorlardı. Mustafa Kemal ve arkadaşları, Cumhuriyeti kurarak, bu kapitülasyonu (imtiyazı) bitirdi ve TEKEL yeniden milli şirket oldu. 2004 yılı iktidarının, IMFye verilen 2. Ek Niyet Mektubundaki taahhütlere göre hareket eden Maliye Bakanı, TEKELi babalar gibi satacağız dedi ve 147 yıllık şirketi 17 dakikada İngiliz-ABD şirketine sattılar. TEKELi yeniden yabancıya, yeni küresel emperyalizme yar edildi.
TEKELin, sigara ve içki fabrikalarının dışında, ülkenin 57 şehrine dağılmış 110 Yaprak Tütün İşleme Tesisi vardı. Özelleştirmediler. Tesislerde 10 bin işçi çalışıyordu. İşte, biber gazı sıktırılan direnen işçiler çoğunlukla onlar. Tesisler, üreticiden alınan tütünü işleyip, yerli sigara fabrikalarına gönderiyordu. Tütünün yılda yaklaşık 20 bin tonu da kilosu 6.5 euro ile 7 eurodan Fransız, Alman, Rus, ABD, Japon şirketlerine satılıyordu.
Sigara, içeni öldürür.Bu biliniyor.
Fakat şu da biliniyor.Öleceksen, Türk tütünüyle öl.Çünkü, Türk tütününün (şark tütünü) lezzeti hiçbir tütünde yoktur. Ve nikotin oranı açısından da sağlığa en az zarar veren tütün olduğu için dünya sigara tekelleri, sigaralarına lezzet versin, kaliteyi yükseltsin diye yemeğe konulan değerli bir sos gibi, Virginia tütününe katmak için hep Türk tütünü satın aldı.
Evet, TEKEL ihraç ediyordu.Araya aracı sokmuyordu.Kâr ediyordu.İhracatta zarar yoktu.Sonra 15 yıl önce başlayıp TEKELi babalar gibi satanlar,da ihtiyaç olmadığı halde sırf oyunu kapmak için çiftçiden tütün almaya devam ettiler. Fakat işlemeyi durdurdular. 19-20 milyona mal ettikleri fabrikaları (Örneğin İzmir Balatçık) işlemez hale getirip, aracı sayısını 3e çıkartarak kilosunu 3.80 euroya mal ettikleri tütünü zararına 1.23 euroya , sayısı 50ye çıkan aracıya verdiler. Aracılar hâlâ onu işleyip, dünya sigara tekellerine kilosu 7 eurodan satıyor.TEKEL zarar ediyordu.Aracılar kâr ediyordu.Aracıları kaldırmadı, sayısını artırıldı. Fabrikalar yabancılara satıldı. Fakat oy kaçar diye köylüden tütün alımı kesilmedi. Tütünü işleyip ihraç etmek yerine aracıları ve yabancıları gözeten adımlar atıldı. TEKELin zararı büyüdü.Bedeli halka ödettiler Şimdi, yurdun dört yanından Ankaraya gelerek biz sendikalı, toplu sözleşmeli, sosyal güvenceli, ikramiyeli, onurlu emeğimizle aynı ücretlere çalışmak istiyoruz diye isyan eden tütün emekçileri. Biber gazına, tazyikli suya, polis copuna ve kötü hava koşullarına karşı dimdik ayakta bir direnişi sürdürüyorlar.
Tekel emekçilerinin onurlu direnişini basit bir maaş mücadelesine dönüştürmeye çalışanlar var. İdeolojik bulanlar, yetim hakkı yiyor diyenler var ; oysa bu meselenin arkasında yetimin yenen hakkı var, bunun altında Türkiye'nin yenen hakkı var, bu hak sadece şimdi çalışmakta olan işçilerin değil, yalnız onların çoluk çocuğunun değil, Cumhuriyetin kuruluşundan başlayarak, tüm fabrikaların kurulması için özveriyle, emeğiyle, vergisiyle çalışan ve katkıda bulunan Türkiye vatandaşlarının hakkıdır ve burada yenmiş olan ulusal bir hak vardır.
Hukuk Devletini savunan, Çağdaş Demokrasiyi savunan, herkesin onurlu direnişe katılan, Tekel ve özelleştirme kapsamında bulunan kamu iş yerlerinde çalışan işçilerin her zaman yanlarında olmaya destek olmaya çağırıyoruz."