SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Televizyon Kilo Aldırıyor!

A- A+ PAYLAŞ

Diyet, Obezite ve Beslenme Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mücahit Özyazar, günde 1 saat televizyon karşısında oturanların, oturmayanlara göre daha fazla obezite riski taşıdığını söyledi.

Çeşme’de düzenlenen 5. Ulusal Obezite Kongresi’nde yaptığı konuşmada, hareketsizlik ve sürekli oturmaya bağlı kilo artışı ile bunun oluşturduğu sağlık sorunlarının gittikçe arttığını, belirten Diyet, Obezite ve Beslenme Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mücahit Özyazar, televizyonun da kilo alınmasındaki en büyük etkenlerden biri olduğunu söyledi.

Teknolojik gelişmenin sunduğu konforla birlikte şişmanlamanın genel bir hastalık halini aldığını vurgulayan Prof. Dr. Mücahit Özyazar, şişmanlığın bir hastalık olarak kabul edilmesi gerektiğini belirtti.

Şişmanlık ve obezlikten kurtulmak isteyen hastaların psikiyatr ve psikolog kontrolüne girmelerinin şart olduğunu ifade eden Prof. Dr. Özyazar, şunları kaydetti:
“Günde 1 saat televizyon karşısında oturanlar, oturmayanlara göre daha fazla obezite riski taşıyor. Çocuklar televizyon başından kalkıyor, bilgisayar başına oturuyor. Üstelik bunlar birer ödül mekanizması olarak görülüyor. Oysa tam tersi olmalı. Bizde yiyen çocuk sağlıklı çocuk olarak görülüyor, oysa bu algı son derece yanlış. Şişmanlık sadece estetik görünüm olarak sorun değildir, önemli olan vücuttaki yağ oranıdır. Hastalarımızın sadece diyetisyenlere gidip zayıflamayı düşünmeleri de yine önemli yanlışların başındadır. Şişmanlığın kaynağını bulmadan, böbrek ve tiroit gibi bozuklukları kontrol etmeden diyetisyene gitmek yetersizdir ve çoğu zaman istenilen sonuç alınamamaktadır.”

HAFTADA 150 DAKİKA TEMPOLU YÜRÜYÜN

Diyet, Obezite ve Beslenme Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Zeynep Oşar Siva ise kilo sorunlarıyla baş etmenin en etkili yolunun egzersiz yapmak olduğunu söyledi. Prof. Dr. Siva, haftada en az 150 dakikanın tempolu yürüyüşe ayrılması gerektiğini ifade etti.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız