SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Tıp Fakültesi'nde 'İlk' Tören

A- A+ PAYLAŞ

İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi 1. sınıf öğrencileri törenle "beyaz önlük" giydi.

İlk kez bu yıl yapılan törenle ilgili olarak İnönü Üniversitesi'nden yayınlanan basın bülteni şöyle:

"İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi birinci dönem öğrencilerine yönelik ilk kez düzenlenen ‘Beyaz Önlük Giyme Töreni’ gerçekleştirildi.

2009-2010 Eğitim-Öğretim yılının başlamasıyla birlikte üniversite hayatına yeni atılan öğrencilerin moral ve motivasyonunu sağlamak amacıyla düzenlen törene öğrencilerin aileleri de katıldı.

Üniversitemize kayıt yapan 202 tıp öğrencisinin eğitime başlamasıyla birlikte yedi yıl eğitim görecekleri İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin onlara kazandıracağı mesleki eğitimin önemine vurgu yapıldı.

Törene, Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Süheyla Ünal, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Özdemir, Rektör Başdanışmanı Prof. Dr. Ali Otlu, Turgut Özal Tıp Merkezi Başhekimi Prof. Dr. Kaya Saraç, öğretim üyeleri, öğrenciler ve aileleri katıldı.

Tıp Fakültesi son sınıf öğrencilerinden İntörn Dr. A.Bülent Dinç’in seslendirdiği türküler ile başlayan törenin ilk konuşmasını üniversitemizin en kıdemli öğretim üyesi unvanıyla Rektör Başdanışmanı Prof. Dr. Ali Otlu yaptı. Prof. Dr. Ali Otlu, yirmi yıl öncesinde bir fakültenin bodrum katında ciddi imkansızlıklar içerisinde tıp öğrenimini gördüklerini hatırlatarak bugün çok şeyin değiştiğini, gençlerimizin modern imkanlar dahilinde öğrenim görmelerinden duyduğu mutluluğu dile getirdi.

En genç profesör unvanıyla kürsüye davet edilen Prof. Dr. Selim Doğanay ise konuşmasında, milyonlarca üniversite adayı içerisinde başarılı olup kaliteli bir eğitim görecekleri ve dünya üniversiteleri arasında önemli bir konumu olan İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesinde olmalarının kendilerine sağlayacağı avantajlardan bahsetti.

Üniversitemiz Tıp Fakültesinde dereceyle mezun olup yine üniversitemizde öğretim üyesi olarak akademik hayatına devam eden Yrd. Doç Dr. Alaadin Polat, yürüyecekleri bu yoldan ilerleyerek gelen bir akademisyen olarak, tıp eğitimlerini sürdürecekleri bu fakültenin sağlayacağı önemli kazanımlara vurgu yaptı.

İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesinin eğitim, araştırma ve hizmetlerinin uluslar arası platformdaki yerini hatırlatarak konuşmasına başlayan Tıp Fakültesi Dekanımız Prof. Dr. Ramazan Özdemir, son derece modern bir ortamda kaliteli öğretim üyeleri öncülüğünde yetişip hekimlik hayatına atılacak olan öğrencilerin başarılı bir eğitim yılı geçirmeleri için şimdiden çalışmaları gerektiğini söyledi. Prof. Dr. Ramazan Özdemir konuşmasına şöyle devam etti.

“Zorlu bir süreçten geçerek tıp fakültesinde eğitime-ve doktor adayı olmaya hak kazandınız. Unutmayınız ki insan okula bilginin ötesinde başka şeyler almak için de gelir. Sizler de okul hayatınız boyunca hekim olmaya yönelik bilgi ve beceriler yanında belki de pek farkında olmadan kendinizi ifade etme, yani entelektüel olabilme, başkalarını anlayabilme, görüşlerinizin reddedilmesine katlanabilme, uygar bir şekilde olumlu yada olumsuz görüş bildirebilme, küçük ayrıntılara dikkat etme, belli bir zaman süresinde mümkün olanı kestirebilme gibi pek çok beceri kazanacaksınız.

Ama hepsinden önemlisi fakültemizde kendinizi tanıma fırsatı bulacaksınız.

Zorlu ve uzun bir yola çıkacaksınız, bu zorlu yolda en vazgeçilmez desteğiniz insanlara karşı duyduğunuz sevgi olacaktır. Her şeyin esasının insanları sevmek olduğunu lütfen unutmayınız.

Doktorluk, insanı sevme mesleğidir, ''İnsanı seviniz. Mesleğiniz boyunca insana saygı duyunuz. Mutlu olursunuz. Paranın açamayacağı bir çok kapının gelecekte mesleğinizi iyi yaparak elde edeceğiniz saygıyla açıldığını göreceksiniz''"

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız