TÖTM'de Büyük Hedef, Büyük İş..

Malatya’da bir grup siyasi, “enteresan” atamalarla sağlık camiasını alt üst ederken, İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi, ortaya koyduğu büyük hedef doğrultusunda büyük işler yapıyor. Türkiye’nin en önde gelen Karaciğer nakil merkezlerinden biri durumuna gelen ve Avrupa çapında bir başarı hedefine hızla yürüyen merkezde, 54’ü 2007 yılında olmak üzere yapılan karaciğer nakli sayısı 76’ya ulaştı. Merkez bu konumuyla, “Karaciğer Nakli Eğitimi” verecek duruma geldi.. Başarının mimarları, gururla sundular..

GURUR GÜNÜ..
Malatya’da bir grup siyasi, devletin bünyesindeki en önemli hastanelerin yönetimine “yandaş” isimler getirmek üzere “olağanüstü çaba gösterip” yaptıkları bu atamalarla Malatya’da gündem oluştururken, Malatya’yı sağlık alanında bu tablonun etkilerinden uzak tutan başarılı performansıyla öne çıkan bir merkez; İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi bünyesindeki Turgut Özal Tıp Merkezi (TÖTM), “gurur tablosu” ile kamuoyunun önüne çıktı. 2002 yılında başlanan Karaciğer Nakli operasyonlarında geldiği noktayla Türkiye’nin en üst sıralarda yeralan merkezi konumuna yerleşen TÖTM’de 54’ü 2007 yılında olmak üzere bugüne kadar yapılan karaciğer nakli sayısının 76’ya yükseldiği açıklandı. Tıp Fakültesi Dekanı ve Karaciğer Nakil ekibi başkanlarından Prof.Dr. Sezai Yılmaz, bu hafta itibarıyla “Avrupa Karaciğer Nakli Merkezleri Topluluğu”na da üye olacaklarını bildirdi. Prof.Dr. Yılmaz, Malatya’da geçen yıl 40’u canlı vericili olmak üzere 54 nakil gerçekleştirdiklerini, yılda 50’nin üzerinde Karaciğer nakli yapan bir merkezin cerrahi uzmanlara bu konuda eğitim verebilecek duruma da geldiğini bildirdi.

HASTALARLA BİRLİKTE..
Turgut Özal Tıp Merkezi’nde gerçekleştirilen karaciğer nakilleri ile ilgili olarak geniş çaplı bir bilgilendirme toplantısı düzenlendi.

Üniversite kampusundeki Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen bilgilendirme toplantısına; rektör Prof.Dr. Fatih Hilmioğlu, Adıyaman Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Mustafa Gündüz, rektör yardımcıları, Tıp Fakültesi dekan ve öğretim üyeleri, karaciğer nakli yapılan bazı hastalar ile yakınları da katıldılar.

TÖTM Başhekimi Doç.Dr. Murat Cem Miman, merkezin karaciğer nakilleri ile diğer teşhis ve tedavi hizmetleri konusunda önemli bir referans merkezi durumuna geldiğini, bu başarı öyküsünde TÖTM’nin oluşturduğu ortamın önemli bir rolunun olduğunu söyledi. Merkezin 2006 yılından itibaren hizmet kalitesinin belgelendirmesine yönelik çalışmalar başlattıklarını ve bu konuda gerekenlerin yapıldığını, Karaciğer nakillerinde yardımcı personelle birlikte toplam 50 personelin emeğinin bulunduğunu bildirdi.

“YAPTIKLARIMIZ, HEDEFLERİMİZ..”
Daha sonra Tıp Fakültesi Dekanı ve Karaciğer nakil ekibi başkanlarından Prof.Dr. Sezai Yılmaz sözalarak, yapılanlar ve hedefler konusunda detaylı bilgiler verdi ve şunları söyledi:

"Bugün sizlerle, 2002 Mart ayında başlattığımız “Karaciğer Nakli” maratonunda geldiğimiz noktayı ve hedeflerimizi paylaşacağız. Ama öncelikli olarak tüm dünyada “Karaciğer Naklinin” hastaneler için ne ifade ettiğinin üzerinde kısaca durmak istiyorum :

1. Karaciğer Nakli araştırma ve klinik uygulama açısından dünyanın gelişmiş hastanelerindeki en karmaşık işlemdir. Hastanelerin her anlamda kalite kontrolünün yapıldığını ifade eder.

2. Yılda 50 ‘ nin üzerinde “Karaciğer Nakli” yapan bir merkez, cerrahi uzmanlara bu konuda eğitim yani ihtisas verebilmektedir.

Biz Turgut özal Tıp Merkezinde 2006 yılının sonunda, başka bir deyişle 5 yıl içerisinde 22 Karaciğer Nakli yapabildik. Bu sayı azlığının yegane sebebi, bölgemizde organ bağışına olan yetersiz yaklaşımdır. Bunu aşmanın yolu “Canlı Vericili Karaciğer Nakli” programını geliştirmekti. Biz de bu yolu takip ettik ve 2007 yılı sonunda 40’ ı Canlı Vericiliden olmak üzere 54 Karaciğer Nakli gerçekleştirdik. Dolayısıyla toplam Karaciğer Nakli sayımız 76’ ya ulaştı.

Bu yıl yapılan 54 Karaciğer Nakli hastalarında başarı oranımız %86, canlı vericilerdeki başarı oranımız %100 olup, bu oranlar dünya standartlarındadır.

Hastalar yurdumuzun her yöresinden Karaciğer Nakli amacıyla Turgut Özal Tıp Merkezine başvurmuşlardır. 2007 yılında yaptığımız 54 Karaciğer Nakli hastasının 13’ ü Malatya’ dan, 9’ u Diyabakır, 6’ sı Elazığ, 6’ sı Adıyaman, 3’ ü Gaziantep, 3’ ü Şanlıurfa, 2’ si Erzincan, 2’si Kahramanmaraş ve herbirinden birer adet olmak üzere İstanbul, Adana, Konya, Mardin, Bitlis, Bingöl ve Batman’ dan başvurmuştur. Ayrıca 2 Sudan’ lı hastaya 2007 yılı içerisinde Canlı Vericili Karaciğer Nakli yapılmıştır.

Sizlere şimdiye kadar, geldiğimiz noktayı anlattım. Ancak, 2007 yılının ilk aylarında başka bir deyişle Dekanlığımın ilk günlerinde tarafımdan hedef olarak gösterilen “yılda 50 Karaciğer Nakli” ni gerçekleştirmiş olmanın onurunu yaşamaktayız. Bu başarıda yılmadan, yorulmadan, büyük bir özveri ile çalışan tüm Organ Nakli ekip arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum.

2008 ve 2009 yılı hedeflerimizi de sizlerle paylaşmak istiyorum. Son 6-7 aydır Turgut Özal Tıp Merkezinde rutin olarak yaptığımız haftada 2 “Canlı Vericili Karaciğer Nakli” programını 2008 yılına taşımak suretiyle bu yılın sonunda 100’ ün üzerinde Karaciğer Nakli yapacağımız ortadadır. Bu sonuç, İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezini Türkiye ve Avrupa’ da 1 numaraya taşıyacaktır. Buna tüm ekip arkadaşlarımın inancı tamdır. Yine bu hafta itibariyle “Avrupa Karaciğer Nakli Merkezleri Topluluğu” na da üye olacağız ki, bu kuruluş, her yıl Turgut Özal Tıp Merkezini denetleyecetir. 2008 yılı sonunda muhtemel gelinen nokta bizler için yeterli mi olacak? HAYIR.

Bizler, 2008 yılının 2009’ un bir provası olacağını düşünmekteyiz. Ülkemizin en kapsamlı fiziki alt yapısına sahip Turgut Özal Tıp Merkezinde Karaciğer Nakli konusunda 6 yıllık bilgi birikimimizle iki ayrı ekip oluşturabilecek düzeye geldiğimizi düşünmekteyiz. Bunun sonucunda da, 2009 yılı sonunda yılda 300’ ün üzerinde Karaciğer Nakli ile dünyanın en fazla ve en kaliteli Karaciğer Nakli yapılan merkezi olmayı hedeflediğimizi, bunu da başaracak güçte olduğumuzu, sizlerle paylaşmaktan onur duyuyoruz.

İlimizin kaysısı yanında çok iyi bir Karaciğer Nakli Merkezine de sahip olduğu ülkemizde bilinmektedir. Ancak, önümüzdeki günlerden itibaren Malatya’ nın tüm dünyada en az kayısı kadar, Karaciğer Nakli konusunda da tam bir çekim merkezi oluşturacağı kaçınılmazdır.

Bu duygu ve düşüncelerimizi kamuoyu ile paylaşmaktan mutluluk duyuyor, hepinize saygılar sunuyorum.."

“TÜRKİYE’DE İKİNCİYİZ..”
Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Başkanı ve Karaciğer nakil ekibi başkanlarından Prof.Dr. Vedat Kırımlıoğlu da, karaciğer nakli konusunda devlet üniversiteleri içerisinde Ege Üniversitesi’nden sonra 2. sırada olduklarını, vakıf üniversiteleri de dahil edildiğinde ilk 3’te yeraldıklarını, karaciğer nakillerinin yanı sıra böbrek ve pankreas nakline de ağırlık verileceğini, bugüne kadar 6 böbrek nakli de gerçemleştirdiklerini bildirdi.

Tüm Almanya’da 1 yıllık karaciğer nakil rakamının 100 olduğunu, kendilerinin geçen yıl Malatya’da 54 nakil yaptıklarını belirterek, performanslarıyla Avrupa’da da önemli bir yere doğru ilerlediklerini kaydetti.

İnisülün salgılayan bir organ olan pankreas nakli işleminin de büyük önem taşıdığını belirten Prof.Dr. Kırımlıoğlu, “İnşallah pankreas nakli de yapacağız. Karaciğer nakli yapan bir kliniğin pankreas nakli yapmaması söz konusu değildir.”dedi.

“YENİDEN DOĞDUK..”
Daha sonra, TÖTM’de karaciğer nakli olan hastalar ya da yakınları konuştular. 8 yıllık karaciğer hastası olduğunu belirten 39 yaşındaki Süleyman Fenci, Gaziantep’ten gelerek Aralık ayında nakil yaptırdığını, yeniden dünyaya gelmiş gibi olduğunu bildirdi ve teşekkürlerini iletti. Fenci, operasyon nedeniyle cebinden “1 kuruş çıkmadığını” da belirtti.

42 yaşındaki Bitlisli Suat Orkulata da, 2 yıllık hasta olduğunu, birçok merkeze tedavi için gittiğini, hiçbirinde çözüm bulamadığını, Ekim ayında Malatya’da nakil gerçekleştiğini ve adeta yeniden dünyaya geldiğini anlattı.

30 yaşındaki Elazığlı Sıdık Çağan da, 2 yıldır hasta olduğunu, birçok merkeze tedavi için gittiğini çözüm bulamadığını, Malatya’da karaciğer nakli olduğunu öğrendiğinde geldiğini ve naklin yapıldığını, hayatının 2. baharını yaşadığını bildirdi. Çağan, “O kadar uzak yerlere gittim. Memleketime 100 kilometre mesafede Malatya’da derman buldum.”dedi, emeği geçenlere teşekkür etti.

Karaciğer nakli yapılan hastalardan Kamil Özgüven’in oğlu Kadir Özgüven de, babasının Siroz hastalığı nedeniyle 7 yıldır çok zor günler geçirdiğini, İstanbul’da 100 bin, İzmir’de 200 bin YTL para istendiğini, Malatya’da tek kuruş harcamadan yapılan organ nakli ile babasının yeniden hayata döndüğünü bildirdi. Nakil ekibi, hastane ve üniversite yönetimine teşekkürlerini bildirdi.

“FATURA 38-39 BİN YTL..”
Hasta ve yakınlarının konuşmalarının ardından nakil ekibi başkanları Dekan Prof.Dr. Yılmaz ile Genel Cerrahi ABD Başkanı Prof.Dr. Kırımlıoğlu, soruları yanıtladılar. Devletin karaciğer nakli konusunda bir paket ödeme programının bulunduğunu, karaciğer nakli için de 38-39 bin YTL’lik bir faturanın devletçe ödendiğini, bunun altında ve üstünde bir rakamın dikkate alınmadığını, hasta yakınlarına da herhangi bir fatura çıkarılmadığını bildirdiler. Başkanlar, nakil yapılan bir hastanın 10 günde taburcu olabildiğini belirttiler. İki ekip başkanı, bir soru üzerine personel sıkıntısının had safhada olduğunu, ortalama bir Karaciğer naklinin 20 saat sürdüğünü, bu operasyonlarda görev alan hemşirelerin mesaisinin basan 30 saati geçtiğini ve bu personelin büyük özveriyle çalıştığını ifade ettiler.

TÖTM’de karaciğer nakli yapılan 2 hastanın sıhhatle taburcu edilmesinin ardından 1’inin, yerel koşullardan kaynaklanan bir enfeksiyon nedeniyle vefat ettiği, ölümün yapılan operasyonla ilgisinin bulunmadığı, bu ülkeden yeni nakil taleplerinin geldiği kaydedildi.

“AVRUPA’NIN, DÜNYANIN SAYILI MERKEZİ..”
En son olarak sözalan Rektör Prof.Dr. Fatih Hilmioğlu, yapılan karaciğer nakilleriyle TÖTM’nin Avrupa’nın ve dünyanın sayılı merkezlerinden biri haline geldiğini, bunu gerçekleştiren ekibe teşekkürlerini ilettiğini bildirdi.

TÖTM’nin bu konuma “kolay gelmediğini”, yapılanları gerçekleştirmenin gerisinde 6 yıllık bir mücadelenin ve kavganın bulunduğunu kaydeden rektör, kendisinin Gastroenteroloji uzmanı olduğunu, Yüksek İhtisas Hastanesi’nde ihtisas yaparken, nakil dışında hiçbir çözümü olmadığı ve nakil de yeterince yapılamadığı için sürekli kaybedilen hastaların üzüntüsünü yaşadığını bildirdi. Malatya’ya 15 yıl önce geldiğinde, bugün Karaciğer nakli yapan ekibin bile olmadığı dönemde kendisinin bu konuda önemli bir merkez yaratma düşüncesinin olduğunu, bu noktaya da “kolay gelinmediğini” belirten Rektör Prof.Dr. Hilmioğlu, “2002 yılında ilk nakil yapılıyordu. Hasta masada iken Sağlık Bakanlığı’ndan telefon geldi. Hemen ameliyatı durdurun, hastayı masadan kaldırın diye.. Ben hekimim. İnsan yaşamının önünde hiçbir mevzuat tanımıyorum dedim. Bugün merkezimiz bu noktalara geldi. İlk başta çok sıkıntılar çektik. Çok iddialı ve ısrarlı olmasaydık, bu duruma erişemezdik.” dedi.

Rektör Hilmioğlu, TÖTM’de karaciğer nakli eğitimi verebilecek duruma gelindiğini, bu durumdan İnönü Üniversitesi TÖTM’nin ne kadar gurur duysa az olduğunu bildirdi ve “Ben böyle bir tablodan çok mutluyum.”diye konuştu.

Prof.Dr. Hilmioğlu, TÖTM’nin doğu ve güneydoğunun doğusu ve batısında da, pek çok branşta ulusal düzeyde referans merkezi durumuna geldiğini, hastaların Malatya’ya yönlendirildiğini kaydederek, buna emeği geçen herkesle büyük gurur duyduğunu tekrarladı.

Hilmioğlu, tüm bu başarılı çalışmaları yapan ve üst düzeyde sağlık hizmeti veren Turgut Özal Tıp Merkezi’ndeki kadronun aslında devlet tarafından maaşlarının ödenmesinin gerekmesine karşın, 1000 dolayında personelin maaşının döner sermayeden karşılanmak durumunda olduğunu, bunun ciddi sorunlar yarattığını kaydetti. 850 yatağa sahip olduklarını, bunun işletilebilmesi için 1000’in üzerinde hemşire ihtiyacı bulunmasına rağmen, 500 dolayında hemşire ile hizmet vermeye çalıştıklarını belirten Rektör Prof.Dr. Hilmioğlu, 11 yıldan beri hükümetlere İnönü Üniversitesi’nden iletilen kadro sorununa çözüm bulunamadığını, İnönü Üniversitesi’nden başka hiçbir üniversitenin de bu durumla karşılaşmadığını, başka bir örneğin olmadığını sözlerine ekledi.