SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Türkiye Teslim Olmayacak"

0
Güncellendi - 2015-12-28 04:22:58
A- A+ PAYLAŞ

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba,"Maalesef darbe dönemlerini aradığımız günlerle karşı karşıyayız. Kenan Evren'e rahmet okutan bir yönetimle karşı karşıyayız. Ama Türkiye'nin teslim olmayacağını biliyoruz, görüyoruz. Türkiye teslim olmayacaktır" dedi. 

Ağbaba, adli yıl açılışı nedeniyle Malatya Barosunu ziyaret ederek, Baro Başkanı Enver Han ve avukatlarla bir araya geldi. 

Yargı camiası için yeni adli yılın hayırlı olması temennisinde bulunan Ağbaba, "Türkiye zor dönemlerden geçiyor. Maalesef hiç olmadığı kadar yargıya müdahale edildiği, yargının birçok alanda talimatla hareket ettiğini görüyoruz. Belki 12 Eylül döneminde yaşamadığımız günleri bugünlerde yaşıyoruz, yargı anlamında. Türkiye maalesef bu dönemde yargı eliyle insanları terbiye etmeye çalışıyorlar. Bugünde izlediğimiz medya baskınları bunu gösteriyor" dedi.

Ağbaba, yargı eliyle medyanın, muhalefetin, kendi gibi düşünmeyenleri iktidarın, sarayın terbiye etmeye çalıştığını iddia ederek, "Biz geçmişte neyi savunuyorsak, şimdi de aynı şeyleri savunuyoruz. Geçtiğimiz yıllarda bütün toplumu kasıp kavuran, arkasında medya desteğiyle yapılan operasyonlarda da hukuku savunmuştuk. Ergenekon da, Balyoz da, KCK da, Oda TV'de, Devrimci Karargah davalarında tamamen hukuku savunmuştuk. Bugünde hukuku savunuyoruz. Hukuk herkese lazım. Hukuk herkes için gerekli bir şey. Her zaman hukuku ve adaleti savunuyoruz. Kim için olursa olsun 'önce hukuk' diyoruz" ifadelerini kullandı. 

Yargı anlamında birçok hukuksuzlukla karşı karşıya olduklarını savunan Ağbaba, şunları söyledi: "Bir gün gelip onlara da hukuk lazım olacaktır. O nedenle yargının kesinlikle siyasallaşmaması gerekiyor. Yargının hiç kimsenin emrinde olmaması gerekiyor. Bir gurubun, cemaatin, gücün elinde olmaması gerekiyor. Hele hele sadece bir kişinin elinde hiç olmaması gerekiyor. Yargı bağımsız olmazsa, hiç birimiz bu ülkede barış içerisinde yaşayamayız. Yargının bağımsız olması demek, Türkiye'nin barış içerisinde yaşaması demek, özgürlük içinde yaşaması demek. Yargı bağımsız olmaz ise hiçbirimiz özgür olamayız."

"HERKESİN SESİNİ YÜKSELTMESİ GEREKİYOR"

Kanaltürk ve Bugün Gazetesi'nin bağlı olduğu Koza İpek Medya Grubu'na yapılan baskını da değerlendiren Ağbaba, "Bugün bir medya grubuna baskın yapılıyor. Günler öncesinden ilan edilen bir baskın. Kimin emriyle yapıldığı belli. Sarayın emriyle yapılan bir baskın. Amaç ne? Amaç, muhalif medyayı susturmak. Kendine muhalif olan medyayı susturmak. Bunun devamı gelecek gibi gözüküyor. Burada bütün toplumun, siyasi partilerin, demokratik kitle örgütlerinin ses çıkartması gerekiyor. Eğer buna ses çıkarılmaz ise yarın iş adamlarının, derneklerin, sadece 'paralel yapıya' değil, birçok muhalifin susturulacağını göreceğiz. Bunun için herkesin bu konuda sesini yükseltmesi gerekiyor. Herkesin hukuku savunması gerekiyor. Bizim için düşünmese bile herkes için hukuku savunmalıyız. Bugün yaşanan maalesef geçmişte darbe dönemlerinde bazen gazeteler birkaç gün kapatılabiliyordu. Şimdi el konuluyor. Bir kez daha söylüyoruz, maalesef darbe dönemlerini aradığımız günlerle karşı karşıyayız. Kenan Evren'e rahmet okutan bir yönetimle karşı karşıyayız. Ama Türkiye'nin teslim olmayacağını biliyoruz, görüyoruz. Türkiye teslim olmayacaktır. Ben bu baskını kınıyorum. Acaba bir gazetede silah mı arıyorlar? Bulabilecekler mi? Gazetede silah ne gezer? Onu da merak ediyoruz. Bir basın kuruluşuna niye baskın yapılır? Onu da merak ediyoruz. Bununla sınırlı kalmayacağı gözüküyor. Ama şunu herkes bilsin ki, bu devam ederse, Ortadoğu ülkelerinden çok daha kötü bir duruma düşeriz. Ortadoğu ülkelerinden daha itibarsız duruma düşeriz. Zaten itibarımız bitmiş durumda. Bu baskınlar, dünyada alışkın olduğumuz baskınlar. Mübarek'i, Saddam'ı bu baskınlarla gündeme gelmişlerdi. Önce medyaya baskı yapıyorlar, muhaliflere baskı yapıyorlar ama en son diktatörler devriliyor, bunu da birilerinin duymasını istiyoruz. Medya susturulur ve bağımsız olmaz ise hiçbirimizin sesi çıkmaz" şeklinde konuştu. 

Malatya Baro Başkanı Enver Han ise, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba'ya ziyaretinden dolayı teşekkür ederek, ziyaretten dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Han, Cumhuriyet Başsavcılığı ile birlikte adli yıl açılış törenini yaptıklarını anımsatarak, "Ülkemizde hukukun üstünlüğünü hiçbir şekilde tartışmamamız lazım. Hukukun üstünlüğünü güçlendirip, geliştirip, gelişmiş ülkeler nezdinde ki hukukun üstünlüğü ilkelerine sahip kılmak lazım. İnsan haklarını geliştirmek, insan haklarını gelişmiş ülkelerdeki özgürlükler düzeyine getirmek gerektiği kanaatindeyiz. Biz Barolar, Avukatlık Kanunu 76. maddenin 'Barolar hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını korumakla görevlidir' şeklindeki bize yüklenen olduğu vazifenin bilincindeyiz. Tüm Türkiye'mizde, tüm Baro başkanlarımız bu bilinçle hareket ederek, yargıdaki konumları itibariyle hukukun üstünlüğü ve insan haklarını savunma, geliştirme noktasında hareket etmektedirler. Önümüzdeki süreçte yeni adli yılda yargıya olan güvenin arttırılmasını beklemekteyiz. Bunun içinde bize ne düşüyorsa, Malatya Baro Başkanlığı olarak ne düşüyorsa yerine getirme niyetindeyiz" dedi.

"ESKİDE KALMIŞ AVUKATLIK KANUNU İLE BU MESLEĞİN İCRASININ ZORLUKLARINI YAŞIYORUZ"

Baro denildiğinde avukatlık ve avukatlık kanununun akla geldiğini ifade eden Han, şunları söyledi: "Biz eskimiş, eskide kalmış avukatlık kanunu ile bu mesleğin icrasının zorluklarını hep birlikte yaşıyoruz. Bir an önce, vakit kaybetmeden; seçimlerden sonra önce yeni bir hükümetin oluşturulması ardından da avukatlık kanununu hemen ele alıp, çağın gereklerine uygun bir, yeni yetkilerle donatılmış bir avukatlık kanununun meclisimizden geçirilip, yasalaşmasını beklemekteyiz" diye konuştu. 

Han, adli yılın ülkeye barış ve huzur getirmesi temennisinde de bulundu.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız