SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Türkiye'den Düşük Profil

A- A+ PAYLAŞ

Türkiye’nin, Rusya’nın Abhazya ve Güney Osetya’nın bağımsızlıklarını tanıması konusunda diğer NATO müttefiklerine oranla daha “ılımlı” bir tutum takınması, Ankara’nın diplomatik açıdan içine düştüğü büyük açmazın somut bir göstergesi olarak kabul ediliyor.

ANALİZ
Dışişleri Bakanlığı’ndan önceki gün yapılan açıklamada, Türkiye’nin “Gürcistan’ın bağımsızlığına, egemenliğine ve toprak bütünlüğüne önem atfettiği” ve “son gelişmelerden büyük endişe duyduğu” belirtilmişti.
Buna karşın açıklamada, Rusya’nın adı hiçbir şekilde telaffuz edilmemiş ve Gürcistan’ı işgal edip bölmesinden dolayı Moskova açıkça kınanmamıştı. Oysa -Rusya’ya daha ılımlı bakan Fransa ve Almanya dâhil olmak üzere- Türkiye’nin NATO içindeki diğer müttefiklerinden gelen açıklamalar genelde sert bir içeriğe sahipti.
Diplomatik çevreler, Kıbrıs’taki konumuna ve Kosova’nın bağımsızlığını tanıyan ilk ülkelerden biri olmasına işaret ederek, bu durumun Türkiye’nin Moskova’ya karşı sert çıkışlarda bulunmasını engellediğini bertiyorlar. Bir kaynak, “Türkiye kınayacak olsa, bu kez Rusya hemen KKTC’nin ve Kosova’nın Ankara tarafından bağımsız ülkeler olarak nasıl tanındığını anımsatacak” diye konuştu.
Ankara konuyla ilgili ayrıntılı ve sert açıklamalardan kaçınırken, Dışişleri çevreleri de “Kafkaslardaki durumun Türkiye açısından son derece hassas olduğunu” teslim ediyorlar. “Türkiye’nin çıkarlarının esas olduğuna” işaret ederek, “Ankara’nın bu çerçevede dengeli politikalar gütmek zorunda olduğunu” belirtiyorlar.
Bunun ise, “Türkiye’nin jeo-stratejik konumu kadar, bu krizdeki tarafların tümüyle iyi ilişkiler sürdürme zorunluluğundan kaynaklanan bir durum olduğunu” belirtiyorlar.

Başka seçenek yok
Diplomatik çevreler, pragmatik açıdan bakıldığında, Türkiye’nin Kafkasya’daki bu son gelişmeler karşısında, “düşük profilli” bir yaklaşımla, gelişmeleri izlemekten başka bir seçeneği bulunmadığını kaydediyorlar.
Başarı şansı düşük görünen “Kafkasya İstikrar Platformu” girişimini ise Ankara için “bir şeyler yapıyor görüntüsünü veren bir diplomatik enstrüman” olarak görülüyor. Bu arada bir diplomatik kaynak şu görüşlere de yer verdi:
“Türkiye, cephe ülkesi olarak, Soğuk Savaş sırasında NATO’nun en hararetli savunucularından biriydi. Aynı zamanda İttifak’ın en önemli üyelerinden biriydi. Ancak ortaya çıkan yeni uluslararası düzende içinde bulunduğu İttifak’ın çıkarları ile Türkiye’nin çıkarlarının örtüşmeyebileceği de görülmeye başlandı.”
Diplomatik çevreler, Ankara’yı yakında çok zor kararlarla baş başa bırakabilecek olan bu durumun Moskova’da genellikle memnuniyetle karşılandığını da belirtiyorlar.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız