SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Türkiye'nin Gücü Gösterilmiştir'

0
Güncellendi - 2015-12-28 01:51:39
'Türkiye'nin Gücü Gösterilmiştir'
A- A+ PAYLAŞ

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Suriye’de gerçekleştirilen Şah Fırat Operasyonu’yla ilgili, “Türkiye’nin gücü gösterilmiştir. 9 saatlik, saat gibi işleyen, herkesin kendi görevini mükemmelen yaptığı, hiçbir şeyin aksamadığı, neredeyse en başta planlanan saat ayarlarının birebir yürüdüğü bir operasyon olmuştur” ifadelerini kullandı. Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Bakanlar Kurulu’nu toplama kararıyla ilgili ise, “Bu anayasada yer alan, Sayın Cumhurbaşkanımızın ihtiyaç hissettiğinde kullanabileceği bir haktır” dedi. 

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Macaristan’a yapacağı 1 günlük resmi ziyaret öncesinde, Ankara Esenboğa Havalimanı'nda basın mensuplarının sorularını cevapladı. Davutoğlu, gerçekleştirilen Şah Fırat Operasyonu sonrası, Türkiye’nin Suriye politikalarının değişip değişmeyeceğiyle ilgili sorulan bir soruya, “Her şeyden önce Türkiye’nin Suriye ile ilgili olan politikası diğer politikalar gibi ilkelere dayanan bir politikadır, konjonktürel değildir, şu veya bu grubun faaliyetlerine bağlı değildir. Bu açıdan da tabi Şah Fırat operasyonuyla elde ettiğimiz hedefler bağlamında önemli bir başarı sağlanmıştır ancak Suriye politikalarımızın temeli bu operasyondan bağımsız olarak aynı ilkeler temeline oturmuştur. Bizim Suriye politikalarımız, Suriye halkının kendi geleceğini kendisinin tayin etmesi, Suriye’nin toprak bütünlüğünün sağlanması ve Suriye halkına yönelik olarak, gerek Suriye rejiminin gerekse DEAŞ başta olmak üzere, terör örgütlerinin yaptıkları faaliyetler karşısında Suriye halkının yanında yer almaktır. Bizim Süleyman Şah Saygı Karakolu’ndaki mevcudiyetimiz tarihi asırlara dayanan bir temele sahiptir, ayrıca uluslararası hukuk temeline sahiptir; 1921 anlaşmasıyla. Daha sonra 1939 ve 1975’te 2 kez yeri değiştirildiği için, bu uluslararası hukuk zemininin tamamıyla bu Saygı Karakolu'nun bulunduğu zeminle ilgilidir; nerede olursa olsun orası uluslararası hukukun karşılığıdır. Nasıl Caber Kalesi şimdi, Fırat barajının altındaysa, bu Karakozak’tan da şimdi gelmiş olduğu Eşme’deki mekan da aynı ölçüde uluslararası hukukun karşılığıdır. Bu operasyonu yapma gerekçemiz, şu veya bu gerekçeyle Suriye politikamızdaki seyirle ilgili değil, uluslararası hukukumuzu korumak, askerlerimizin güvenliğini korumak ve tarihi mirasımıza sahip çıkmak içindir” diye cevap verdi.

“TÜRKİYE’NİN GÜCÜ GÖSTERİLMİŞTİR”

Türkiye’nin gücünü tüm dünyaya gösterdiğini belirten Davutoğlu, “Şah Fırat Operasyonu, bu yeni durumda, Karakozak’taki mevcudiyetimiz dolayısıyla herhangi bir istismarın ortaya çıkmaması, tehdit ya da şantaj ortamının kullanılmaması adına önemli bir stratejik adımdır. Türkiye’nin gücü gösterilmiştir; 9 saatlik bir operasyon ve başından sonuna kadar da izlemiş olduğum için bir kez daha vurgularım; saat gibi işleyen, herkesin kendi görevini mükemmelen yaptığı, hiçbir şeyin aksamadığı, neredeyse en başta planlanan saat ayarlarının birebir yürüdüğü bir operasyon olmuştur. Gerçek bir başarı hikayesidir, tarihi mirasımız korunmuştur, askerlerimizin can güvenliği korunmuştur, uluslararası haklarımız tahkim edilmiştir. Bu yeni durumda DEAŞ’a karşı veya Suriye rejimine karşı pozisyonumuzun değişip değişmeyeceğiyle ilgili şunu ifade etmek isterim ki, bizim pozisyonumuz geçmişte ne ise şimdi de ilkesel olarak aynıdır. Suriye rejiminin zulmüne de karşıyız, DEAŞ’ın terörüne de karşıyız, Suriye halkının yanındayız. Bu yeni durumda DEAŞ’a karşı ve Suriye rejimine karşı Suriye halkı yanında olan her türlü faaliyeti destekleriz; Suriye halkına karşı olan hiçbir faaliyetin içinde veya yanında olmayız. O açıdan ilkesel tutumumuz devam etmektedir. Bu konuda Türkiye’nin bundan sonra da bundan önce olduğu gibi atacağı adımlar olacaktır. Suriye’de istikrar Türkiye’nin istikrarıdır. Suriye’deki istikrarsızlığın bize nasıl yansıdığını görüyoruz; 2 milyona yakın mültecinin ülkemizde bulunmasından başlamak üzere. Bundan sonra Suriye’de istikrarın ve Suriye halkının yanında olan bir hükümetin göreve gelmesi için teröre karşı ve rejime karşı yapılacak her türlü faaliyette, Türkiye gerekli konumu alır. Kendi milli stratejisi bağlamında da ulusal güvenliğimiz kapsamında, her türlü adımı atmakta tereddüt etmeyiz. Bu başarılı operasyon, bu açıdan bütün taraflara ve dünyaya, Türkiye’nin caydırıcı kudretini de gösteren önemli bir örnek teşkil eder” ifadelerini kullandı.

“BAKANLAR KURULU'NU TOPLAMAK, CUMHURBAŞKANI'NIN ANAYASAL HAKKI”

Başbakan Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Bakanlar Kurulu’nu ikinci kez toplayacağını açıklaması üzerine ortaya atılan söylentilere, “Her şeyden önce ilkinin de bizden habersiz olması gerçek değil, bunun da değil. Sayın Cumhurbaşkanımızla, bütün bu konularda her hafta istişarelerde bulunuyoruz, yapacağımız çalışmaları gözden geçiriyoruz. İlki yapıldığında da söylemiştim, bugün de söylüyorum; bu anayasada yer alan, Sayın Cumhurbaşkanımızın ihtiyaç hissettiğinde kullanabileceği bir haktır ve bu konularda da yakın bir istişareyle zamanlaması ve muhtevası konusunda her zaman paylaştık. İlkinde de paylaşmıştık, bizden habersiz herhangi bir adımın atılması geçmişte söz konusu olmuş değil. Şimdi de Perşembe günü Sayın Cumhurbaşkanımızla bu konuları ele aldık. Buralardan olağanüstü, farklı bir tutum çıkarmaya çalışanlar hüsrana uğrar. Biz Sayın Cumhurbaşkanımızla her konuda her zaman istişare yaptık. Tecrübesinden, Türkiye’nin son 12 yılına vurduğu damgadan her zaman istifade ettik. Önümüzdeki toplantıda da Sayın Cumhurbaşkanımızın kanaatlerini almaktan, tecrübelerinden yararlanmaktan ben ve Bakanlarımız sadece mutlu olur. Bu konuda yapılacak hiçbir spekülasyona hiç kimsenin itibar etmemesi gerekir” diye cevap verdi. 

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız