SON DAKİKA
SON DEPREMLER

TZOB'un İl İl 'Don Zararı' Raporu

0
Güncellendi - 2016-04-05 06:07:02
TZOB'un İl İl 'Don Zararı' Raporu
A- A+ PAYLAŞ

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 16-20 Mart, 27-29 Mart 2016 tarihlerinde yoğun yaşanmakla birlikte Mart ayının ikinci yarısında don zararının, ülke genelinde birçok ilimizde erken çiçek açan meyve ağaçlarındaki çiçeklerde etkili olduğunu bildirerek, “36 ilin çeşitli ilçelerinde, fındık, kayısı, ceviz, badem, şeftali, nektarin, üzüm, kiraz, armut, erik, kivi ağaçlarındaki çiçeklerin don zararından değişik oranlarda etkilendi” dedi.

Bayraktar, çiçeklerde meydana gelen don zararının verime bir miktar etkisi olacağını, ancak, hava sıcaklıklarının optimum seviye de devam etmesi durumunda üründe büyük kayıplar yaşanmayabileceğini vurguladı.

Şemsi Bayraktar, yaptığı açıklamada, don zararından etkilenen illerin, Giresun, Ordu, Trabzon, Bursa, Malatya, Manisa, Denizli, Mersin, Diyarbakır, Hatay, Kahramanmaraş, Karaman, Kayseri, Mardin, Niğde, Şanlıurfa, Ankara, Eskişehir, Nevşehir, Konya, Afyonkarahisar, Antalya, Burdur, Isparta, Bilecik, Yalova, Tokat, Amasya, Iğdır, Elazığ, Aydın, Balıkesir, Çanakkale, İzmir, Uşak, Edirne olduğunu belirtti.

TZOB Genel Başkanı Bayraktar, bu yıl tarımsal üretim döneminin başladığı Ekim ayından buyana hava sıcaklıklarının özellikle Kasım, Aralık ve Şubat aylarında mevsim normalleri üzerinde gerçekleşmesinin meyve ağaçlarında tomurcukların zamanından önce aktif hale geçmesine yol açtığını, meyve ağaçlarında erken çiçeklenme meydana geldiğini vurguladı.

-Yalancı baharla erken çiçeklenme bir ay önce gerçekleşti-

Ziraat Odalarından aldıkları bilgilere göre, önemli meyve üretici illerinden Isparta, Karaman, Bursa, Bilecik, Sakarya, Balıkesir, Çanakkale, Düzce illeri başta olmak üzere genel olarak çoğu ilde erik, kiraz, şeftali, nektarin, badem, ceviz, armut, elma, kayısı, fındık gibi meyve ağaçlarının erken uyandığını ve erken çiçeklenme gerçekleştiğini bildiren Bayraktar, şunları kaydetti:

“Birçok meyve ağacında Mart ayı sonunda oluşması beklenen erken uyanma ve çiçeklenme, bu yıl artan hava sıcaklıkları nedeniyle yaşanan ‘yalancı baharla’ bir ay önce gerçekleşti. Mart ve Nisan aylarında gerçekleşebilecek düşük hava sıcaklıklarının özellikle meyveler için hayati önem taşıdığını daha önce bildirmiştik. Ayrıca risk taşıyan Mart ayı içinde hava sıcaklıklarına yönelik açıklama yapmıştık.

Nitekim, 16-20 Mart, 27-29 Mart 2016 tarihlerinde yoğun yaşanmakla birlikte Mart ayının ikinci yarısında don, ülke genelinde birçok ilimizde erken çiçek açan meyve ağaçlarındaki çiçeklerde etkili oldu.

-Verime etkisi olacak-

Ancak bu zararın meyve oluşumunu ve sonuçta verimi ne kadar etkileyeceği konusunda bugünden tahmin yapmak mümkün değil. Bu tarihte çiçeklerde meydana gelen don zararının verime bir miktar etkisi olacak. Bu kesin. Ancak, hava sıcaklıklarının optimum seviye de devam etmesi durumunda büyük kayıplar yaşanmayabilir. Mart ayında gerçekleşen don riskinin yanı sıra Nisan ayı da oldukça önemli. Nisan ayında don riski devam ediyor. Bu ay gerçekleşebilecek don zararının meyvelerde kaybı daha fazla olabilir.

Meyvecilikte optimum koşulların sağlandığı dönemlerde de meyve ağaçlarında açan çiçeklerin hepsi meyve bağlamamaktadır. Normal verim yıllarında açan çiçeklerin yaklaşık olarak elma ve armutlarda yüzde 10-15, kayısılarda yüzde 15-20, kirazlarda yüzde 25-30 ve bademlerde yüzde 20-30'u yeterli bir ürün sağlamaktadır.

Mart ayı don zararının etkileri ve devamında Nisan ayı iklim koşulları, 2016 yılı meyve rekoltelerinin belirlenmesinde etkili olacaktır.”

-İl il meyve çiçeklerinde don zararları-

Bayraktar, yaptıkları ilk tespitlere göre, gerçekleşen don riskinin meyve ağaçlarında açan çiçeklere verdiği zararın boyutları konusunda şu bilgileri verdi:

“Giresun, Ordu, Trabzon: Giresun ve Ordu’da daha yoğun, Trabzon’da daha az yoğun olmak üzere fındık bahçeleri dondan zarar gördü. Rakımı 400 metre ve üzerinde yer alan fındık bahçelerinde don riski oluşmakla birlikte zararın boyutunu bugünden tespit etmek mümkün değil. Önümüzdeki günlerde hava sıcaklıklarının artmasıyla birlikte fındıkta zararın boyutları ortaya çıkacak.

Bursa: Büyükorhan ilçesinde bademde yüzde 90, Gürsu ilçesinde şeftali ve nektarin de yüzde 20-65, Karacabey ilçesinde kayısıda yüzde 90, Orhangazi ilçesinde kivide yüzde 20-80, Yenişehir ilçesinde şeftali ve nektarinde yüzde 20-65, İnegöl ilçesinde armut, şeftali, nektarin ve erikte yüzde 30-70, İznik ilçesinde şeftali, nektarin ve sofralık üzümde yüzde 35-90 çiçek kaybı meydana geldi.

Malatya: Kayısıda Yeşilyurt ilçesinde yüzde 50-70, Akçadağ ilçesinde yüzde 45-65, Battalgazi ilçesinde yüzde 35-90, Darende ilçesinde yüzde 50-75, Doğanşehir yüzde 30-45, Hekimhan ilçesinde yüzde 20, Merkez yüzde 50, Kale ilçesi yüzde 10 ve yüzde 50 çiçek kaybı var.

Manisan: Kurutmalık ve sofralık üzüm çeşitlerinde, Saruhanlı ilçesinde yüzde 20-80, Yunusemre ilçesi yüzde 50-80, Ahmetli ilçesi yüzde 15-40, Akhisar ilçesi yüzde 20-80, Gölmarmara ilçesi yüzde 20-60, Alaşehir ilçesi yüzde 10-80, Karaoğlan ilçesi yüzde 40, Merkezde yüzde 50-80, Salihli ilçesi yüzde 10-80, Sarıgöl ilçesi yüzde 20, Turgutlu ilçesi yüzde 20-60 çiçek kaybı zararı bulunuyor.

Denizli: Buldan ilçesinde erikte yüzde 50, Çivril ilçesinde erik ve kayısıda yüzde 50-95, Güney ilçesinde nektarinde yüzde 17, Honaz ilçesinde erik yüzde 60, Serinhisar ilçesinde badem yüzde 72, Tavas ilçesinde kayısıda yüzde 70 çiçek kaybı görünüyor.

Mersin: Mut’ta eriklerde ortalama yüzde 70-80, kayısılarda ise yüzde 80-90, Silifke ilçesinde eriklerde yüzde 10-15, Merkezde yüzde 10,

Diyarbakır: Cevizde Bismil ilçesinde yüzde 50, Çınar ilçesinde yüzde 30,

Hatay: Arsuz ilçesinde kayısıda yüzde 30,

Kahramanmaraş: Elbistan ilçesinde kayısıda yüzde 40-70,

Karaman: Ayrancı ilçesinde kayısıda yüzde 70-90,

Kayseri: Yeşilhisar ve Yahyalı ilçelerinde kayısıda yüzde 43-63,

Mardin: Kızıltepe ilçesinde bademde yüzde 30,

Niğde: Merkez ve Bor ilçesinde kayısılarda yüzde 70-80, nektarinde yüzde 30,

Şanlıurfa: Siverek ilçesinde bademlerde yüzde 30-40,

Ankara: Evren ve Polatlı ilçelerinde bademde yüzde 30, kayısılarda yüzde 40,

Eskişehir: Alpu ilçesinde bademde yüzde 45-60,

Nevşehir: Ürgüp ilçesinde kayısıda yüzde 85, Acıgöl ilçesinde kayısıda ise yüzde 30-60,

Konya: Akşehir ilçesinde erikte yüzde 30-60,

Afyonkarahisar: Dinar ilçesinde cevizde yüzde 60, Sultandağı ilçesinde erikte yüzde 10-40,

Antalya: Elmalı ilçesinde erikte yüzde 10-40, Korkuteli ilçesinde kayısıda yüzde 20-60,

Burdur: Tefenni, Çavdır, Karamanlı ilçelerinde kayısı, badem, şeftali, erik ürünlerinde yüzde 20-65,

Isparta: Atabey ilçesi erikte yüzde 35-80, kayısı yüzde 80-95, Gelendost ilçesinde kayısıda yüzde 50-90, Yalvaç ilçesinde kayısıda yüzde 20-60,

Bilecik: Osmaneli ve Gölpazarı ilçelerinde şeftali ve erikte yüzde 20-60,

Yalova: Altınova ilçesi kivide yüzde 30,

Tokat: Merkez ve Erbaa, Turhal ilçelerinde şeftali, badem ve erik yüzde 20-90,

Amasya: Merkez ve Göynücek, Suluova, Taşova ilçelerinde şeftali, ceviz ve kayısıda yüzde 50-70,

Iğdır: Tuzluca ilçesinde kayısıda yüzde 50,

Elazığ: Baskil ilçesinde kayısıda yüzde 30,

Aydın: Kuyucak ilçesinde erikler yüzde 25,

Balıkesir: İvrindi, Kepsut, Altıeylül, Karesi ve Susurluk ilçelerin de cevizde yüzde 50, bademde yüzde 90, erikte yüzde 80,

Çanakkale: Bayramiç ve Ezine ilçelerinde nektarinde yüzde 70-80, erikte yüzde 80-85,

İzmir: Bergama ilçesinde erikte yüzde 85, kirazda yüzde 40, Kemalpaşa ilçesinde üzümde yüzde 70, kiraz da yüzde 15, Menemen ilçesinde üzümde yüzde 40,

Uşak: Eşme ilçesi şeftali, nektarin ve ceviz de ortalama yüzde 30,

Edirne: Havza ilçesinde erikte yüzde 60 oranlarında meyve çiçeklerinde don hasarı bulunmaktadır.”

Bülten

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

1 yorum yapılmış

  • Pırasa (8 yıl önce)
    Maaşallah kayısıda her yerde varmış.
    0
    0
    Yanıtla