SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Üzülerek İfade Ediyorum ki.."

0
Güncellendi - 2015-12-28 00:08:15
A- A+ PAYLAŞ

 İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemil Çelik, görev yaptığı süre boyunca üniversitenin bilimsel performans düzeyini evrensel noktalara taşımak için çaba gösterdiklerini söyleyerek “Büyük millet olmak, büyük projelere sahip çıkmakla değil, büyük projeler üretmekle olur. Lafoloji ile büyük millet olunmaz. Bilim adamı, arkası boş laflarla değil bilim adamlığı kimliğine uygun ürettikleriyle gündeme gelmelidir” dedi. 

Ülkelerin her alanda gelişmesinde ve kalkınmasında üniversitelerin lokomotif görevi gördüğüne vurgu yapan Rektör Prof. Dr. Cemil Çelik, İnönü Üniversitesi’nin bu noktada üzerine düşen görevi en iyi şekilde yerine getirebilmesi için ideolojik değil idealist bir üniversite anlayışla hareket ettiğini kaydetti. 

Üniversitesinin, 2014-2015 Akademik Açılış yılı töreninin 24 Ekim’de yapılacağını ve İnönü Üniversitesinin 40’ıncı yılını kutlayacağını hatırlatan Rektör Cemil Çelik, “Biz, medyada lafla görünmek istemedik. Bilim adamlığının gerektirdiği şekilde karşınıza hep projelerle çıktık. İşte 40. yılımızda 40 projemizi hayata geçiriyoruz. Bu yatırımların toplam tutarı 240 milyon TL’dir. Malatya ekonomisi önemli ölçüde kayısıya dayalı ve zaman zaman bu sıkıntılar gündeme getiriliyor ancak üniversitesiz bir Malatya düşünemezsiniz. İnönü Üniversitesinin geldiği nokta itibariyle Malatya’ya yıllık katkısı 1 Milyar liradır” diye konuştu. 

Prof. Dr. Cemil Çelik, İnönü Üniversitesinin, toplumun sosyal sorunlarına çözüm üretme noktasında öncü bir rol oynamasının yanı sıra girişimci ve yenilikçi bir üniversite olduğunu da ifade ederek “ Dünya’da ilk kez sadece bir organ için spesifik dal hastanesi olan Karaciğer Nakil Hastanesi’ni bitirmek üzereyiz. Ankara’nın doğusunda ilk kez Engelli Çocuklar Araştırma ve Uygulama Merkezi’ni açtık. Türkiye’de ilk kez en büyük Güneş Enerjisi Santrali’ni kurduk.  Bizden sonra yeni yeni daha büyük santraller planlanıyor. Yani model alan değil artık model olan bir üniversiteyiz”

İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemil Çelik, üniversitenin kendi öz kaynaklarıyla Kale’de yaptırdığı ve bir süre önce hizmete giren Kale Göl Otel’de basın mensuplarıyla kahvaltıda bir araya geldi. 

İnönü Üniversitesi’nin 24 Ekim’de yapılacak yeni akademik yıl açılış töreninde hizmete girecek olan 40 ayrı projeye ilişkin kısa bir sunumun ardından basın toplantısı düzenleyen Rektör Prof. Dr. Cemil Çelik, projelerin finansman kaynaklarına ve proje içeriklerine ilişkin bilgiler verdi. 

“Devletimize ve hükümetimize teşekkür ediyorum”

İnönü Üniversitesi’nin bu yıl 40’ıncı kuruluş yıldönümünü 40 proje ile kutlayacağını belirten Rektör Prof. Dr. Cemil Çelik “40 yaş bizim kültürümüzde olgunluğu ve kemale ermeyi simgeler. İnsan için de kemalâtın başlangıcı sayılır. Peygamber Efendimiz’e 40 yaşında peygamberlik müjdelenmiştir. 40 yaş hem içerik bağlamında hem sembolik anlamda verimliliğe ve eserlerin en iyisini üretmeye yakın olunan noktaya işaret eder. Dolayısıyla 40 yaş, İnönü Üniversitesi için de kemale ermenin, hatırı sayılır üniversite olmanın yaşıdır. İnönü Üniversitesi olarak 40. yılımızda yaptığımız yatırımlar 240 milyon TL'dir. Bunun 160 milyon TL'si devlet yatırımıdır. Burada devletimize ve hükümetimize teşekkür etmemiz gerekir, teşekkür ediyoruz. Bundan 15 yıl önce benim konumumda bulunan akademisyenler, bir üniversiteye yatırım için bu kadar paranın verileceğini hayal bile edemezdik. Geçen yıl bizim aldığımız yatırım parası 100 milyon TL'ye yakındır. Bu övüneceğimiz, gurur duyacağımız, devletimizin ve ülkemizin gelişmişliğidir. Özellikle üniversite tarzı kurumların sadece devletten para bekleyen kurumlar olmaması gerekir. Kendi öz gelirlerini ve kaynaklarını da oluşturmalıdırlar. Bu noktada 240 milyon TL'lik yatırımın 63 milyon TL'si ise üniversitenin kendi kredi alarak veya kendi öz kaynaklarından yaptığı katkıdır” dedi. 

“Karaciğer Nakil Hastanesi, dünyada bir ilk”

Projeler hakkında kısa bilgiler aktaran Rektör Prof. Dr. Cemil Çelik,  İnönü Üniversitesi’nin yenilikçi ve girişimci bir üniversite olma özelliğinin örneği olarak yansıyan Karaciğer Nakil Hastanesi’nin 2015 yılında hizmete gireceğini söyledi.  Dünyada bir ilk olan bu hastane için 2015 yılında kullanılmak üzere 20 milyon TL kaynak ayrıldığını belirten Prof. Dr. Cemil Çelik hastanenin son durumu hakkında şu bilgileri verdi: “Karaciğer Nakil Hastanesi, dünyada tek bir organ için yapılan spesifik bir yatırımdır. Üniversitemizde bu konudaki başarılı arkadaşlarımızın çabası, onun hükümet nezdinde ifadesi ve onlarında bize verdiği destekle ortaya çıkan bir yatırımdır. Karaciğer Nakil Hastanesi'ne 20 milyon TL daha para tahsis edildi. Bunları topladığımızda yaklaşık 100 milyon TL'ye çıkan bir yatırım olduğunu söyleyebiliriz. İnşallah bu yatırım bittiğinde, birkaç sene sonra Malatya'ya ne kadar maddi ve manevi desteğinin olduğunu göreceğiz” diye konuştu. 

“Türkiye’nin en büyük güneş enerjisi santralini yaptık”

İnönü Üniversitesi’nin elektrik enerjisi bedeli olarak yılda 10 milyon TL ödediğini açıklayan Prof. Dr. Cemil Çelik, Türkiye’nin enerjideki dışa bağımlılığını da dikkate alarak Türkiye’nin en büyük Güneş Enerjisi Santrali’ni kurduklarını belirtti. “Santralden çok kısa sürede elektrik verilecek” diyen Prof. Dr. Çelik şöyle devam etti: “Güneş Enerjisi Santrali, üniversitemizin Ziraat Bankası'ndan aldığı kredi ve kendi öz gelirleriyle yaptığı bir yatırımdır. Durup dururken bir üniversite niye güneş enerjisi santrali yapar? Eğer üniversite mağdursa, çok fazla bir enerjiye ihtiyacı varsa, buna ihtiyaç vardır. Turgut Özal Tıp Merkezi büyüklüğündeki bir hastanemizin enerji sarfiyatı normal bir hastanenin 2,5 katıdır. Dolayısıyla biz yıllık 10 milyon TL'nin üzerinde sadece elektriğe para veriyoruz. O nedenle böyle bir santrali hayata geçirdik. Kısa bir sürede elektrik vermeye başlayacaktır. Turgut Özal Tıp Merkezi'nin 3'te 1'inde yani 3,3 milyon TL enerjiden tasarruf etmiş olacağız. Bunun önemli bir farklılığı da, Türkiye'de bulunan ve yapılan en büyük güneş santrali olmasıdır. Bugün bundan çok daha büyük güneş enerji santralleri planlanmaktadır ancak henüz hayata geçirilmiş veya yapımına başlanmış bir proje yoktur.  Türkiye’de en büyüğünü İnönü Üniversitesi olarak biz hayata geçirmek üzereyiz. Bizden daha büyük güneş enerjisi santrali olan bir kurum yoktur.”

“Üzülerek ifade ediyorum ki…”

İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemil Çelik,  Teknopark’a ilişkin bilgi verirken, yılardır Malatya’da konuşulan ‘üniversite-sanayi işbirliği konusuna da değindi.  Tüm çabalarına ve üniversitenin iş dünyasının sorunlarına çözüm üretebilecek şekilde diyalog geliştirme mücadelesine karşın üniversite ile iş dünyası arasında arzulanan bir işbirliğinin gerçekleşemediğine dikkat çeken Prof. Dr. Çelik, bu konuda çarpıcı bir örnek de verdi. Rektör Çelik’in verdiği bilgiye göre toplam maliyeti 9 milyon 219 bin TL olan ve bilimsel bilgi ile iş dünyasının pratiğinin bir araya getirilerek teknoloji üretilmesini sağlamayı hedefleyen İnönü Üniversitesi Teknoparkı için Malatya iş dünyasının vaad ettiği finansal desteğin 60 bin TL’lik bölümünü henüz ödememiş.  

Üniversite-sanayi işbirliğinin verimli biçimde gerçekleşebilmesi için “Üniversitenin üniversite, sanayinin de sanayi olması lazım” diyen Rektör Prof. Dr. Cemil Çelik daha sonra şöyle konuştu: “Bakınız Teknoparkın maliyeti 9 milyon 219 bin TL’dir. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı 5,5 milyon TL vermiştir. Üniversite'nin katkısı 2,5 milyon TL'dir. Malatya'daki bütün paydaşlarımızın bu projeye verdiği para 1 milyon 225 bin TL'dir. Bunun içerisinde TSO, 1. ve 2. OSB, özel sektör ve Malatya Büyükşehir Belediyesi vardır. Ve hala maalesef üzülerek ifade ediyorum ki, şu söylediğim 1 milyon 225 bin TL’nin 60 bin TL’si bize ödenmemiştir.  Ülkede sanayi-üniversite işbirliği diyoruz. Yani dans bile ederken, karşınızda partneriniz olmaz ise komik duruma düşersiniz. Onun için eğer Malatya kalkınacaksa, sadece üniversite ile değil diğer kurumlarında aynı heyecan, şevk ve anlayışla Malatya'nın meselelerine sahip çıkması gerekiyor. Her defasında üniversite kendi kaynaklarını zorlayarak Teknopark'ı zor bela bitirmiştir. 20'ye yakın AR-GE şirketimiz de burada hizmete başlamış bulunmaktadır.” 

“Lafoloji üretmekle büyük millet olunmaz”

Büyük millet olmanın büyük projelere sahip çıkmaktan değil, büyük projeler üretmekten geçtiğine vurgu yapan Rektör Prof. Dr. Cemil Çelik, isim vermeden, bazı kurumlar tarafından muğlak ve objektif olmayan kriterlerle yapılan ‘Üniversitelerin girişimcilik ve yenilikçilik endeksi’ istatistiklerini de eleştirdi. Prof. Çelik bu konuda şunları söyledi: “Zaman zaman bir takım istatistikler yapılıyor. Bu istatistikler kafanızı karıştırmasın. Bugün saydığımız bazı projeler arasında dünyada ilk olan var, Türkiye’de ilk olan var. Yenilikçilik ve girişimcilik denilen şey de budur. Bütün bunlar üniversitemizin ne kadar yenilikçi ve girişimci olduğunun kanıtıdır. Ama büyük millet olmak, büyük projelere sahip çıkmakla olmaz. Sadece lafoloii ile meydan konuşmalarıyla büyük ülke olunmaz. Biz, sizlerin karşısına hep projelerle çıktık. Medyada görünmeyi, bulunmayı çok arzu etmedik. Bilim adamlığı da bunu gerektirir.Bilim adamları yaptığı işlerle gündeme gelmeli. Arkası, altı boş laflarla geçiştiremez.  Devletin verdiği her kuruşu, verimli ve yararlı yatırımlarda kullanmasını da bilmeli. Bu bir vebaldir. Biz de İnönü Üniversitesi olarak devletin verdiği her kuruşun yararlı olması noktasında büyük bir çaba sarfediyoruz.”

“Sadece bilim değil, toplumsal sorunlara çözüm de üretiyoruz”

İnönü Üniversitesi’nin en önemli sorumluluklarından birinin de toplumun sosyal sorunlarının çözümüne katkı sağlamak olduğunu söyleyen Rektör Cemil Çelik, “Bu anlayışla birçok projeyi de hayata geçirdik. Ankara’nın doğusunda ilk kez Engelliler Araştırma ve Uygulama Merkezi’ni açtık. Sosyal yaklaşımlar açısından en büyük örneği teşkil eden bir merkezdir. Turgut Özal Tıp Merkezi’ne gelen hastaların konaklaması için Konuk Evi’ni açtık. 4 liraya mal ettiğimiz yemeği, maddi durumu çok iyi olmayan insanlara 6 liraya satma kararı aldık.  Başta bazı arkadaşlarımız karşı çıktı. Yöneticilik, liderlik inisiyatif kullanmayı, yürekli olmayı gerektirir. Korkarak, ürkerek iş yapamazsınız. Dolayısıyla İnönü Üniversitesi’nin diğer üniversitelerden farkı da sosyal sorumluluğa verdiği önemdir. Biz, Amerika Birleşik Devletleri değiliz.  Bizim o kadar problemimiz var ki, Anadolu üniversitelerinin bu noktada elini taşın altına koyması lazım. Benim yöneticiliğini yaptığım İnönü Üniversitesi bu misyonda üzerine düşeni yapmaya gayret ediyor” ifadelerini kullandı. 

“Mevlüt Aslanoğlu’nu rahmetle anıyorum”

İnönü Üniversitesi’ne bağlı meslek yüksekokullarının birçoğunun adını taşıdıkları ilçelerde eğitime başladığını ifade eden Rektör Çelik, “Böylece bu okullarımız bulundukları ilçelerin sosyal ve ekonomik hayatına da canlılık kazandırmıştır. Burada özellikle yeri gelmişken şunu ifade etmek itiyorum. Hekimhan ve Kale Meslek Yüksekokulları’nın yapımında TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda bulunan Milletvekilimiz Rahmetli Mevlüt Aslanoğlu’nu rahmetle anıyorum. Merhum Mevlüt Aslanoğlu ve bir diğer Malatya Milletvekilimiz Sayın Ömer Faruk Öz’ün kaynak ayrılması konusunda bize son derece ciddi katkıları oldu. Ama motor güç Mevlüt Bey olmuştur. Yaşarken üniversitemize büyük hizmetleri oldu. Hakkını teslim etmek istiyorum ve bir kez daha kendisini rahmet ve şükranla anıyorum” diye konuştu. 

Hedef 400 bin ağaçlı orman 

İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemil Çelik, üniversite yerleşkesinin yeşillendirilmesi çalışmalarının da aralıksız devam ettiğine vurgu yaptı. Bu kapsamda ‘Senin de Dikili Bir Ağacın Olsun’ sloganı ile bir kampanya başlattıklarını hatırlatan Rektör Prof. Dr. Cemil Çelik, kurlacak orman için kendisinin 40 fidan bedeli ödediğini, profesörlük, doçentlik ya da diğer akademik kadro alan personelin nihai belgesinin imzalanması için kurulacak ormana fidan bağışı şartı getirildiğini söyledi. Prof. Dr. Çelik, üniversitenin akademik ve idari kadrosunun kurulacak orman için başlatılan kampanyaya gösterdiği büyük ilgiye de teşekkür etti. 

HABER-FOTO: Güler HAZAR, Ferdi DURDU, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız