SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Vali Bey Bu Çok Acil ve Önemli!'

0
Güncellendi - 2015-12-27 19:41:59
'Vali Bey Bu Çok Acil ve Önemli!'
A- A+ PAYLAŞ

Malatya'da evinde ya da dışarda kalp krizi geçiren hastaların, çağrılan 112 Ambulansı ile öncelikle, kalp krizlerine karşı "damar açma- stent takma- kalp pili takma" vb. girişimsel kardiyolojik müdahalelerin yapılamadığı Devlet Hastanesi'ne götürülmesi sonra da buradan Turgut Özal Tıp Merkezi (TÖTM)'ne sevkedilmesinin, yaşanan zaman kaybı nedeniyle  hastalar için çok ciddi yaşam riski oluşturduğu belirtilerek, bu durumdaki hastaların mutlaka direkt TÖTM'ye ulaştırılmasının sağlanması isteniyor. 

Daha önceki yıllarda İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Turgut Özal Tıp Merkezi ile Sağlık Müdürlüğü ve onun bünyesindeki 112 arasında sözlü bir mutabakat olduğu, bu nedenle kriz geçiren hastaların öncelikle tıp merkezine götürüldüğü ve birçoğunun yaşama döndüğü, ancak son yıllarda yöneticilerin değişmesi, kurumların yeniden organize edilmesi, bazı birimlerin ayrılması nedeniyle böyle bir uygulama yapılamadığı belirtiliyor. 

Malatya Valisi Vasip Şahin'in, bu konuda devreye girerek, iki kuruluş arasında, "hayati önem taşıyan" bu konuda bir protokol yapılması ve kalp krizi geçiren hastaların, gereksiz zaman kaybına neden olacak "dolaştırmalar" yerine direkt Turgut Özal Tıp Merkezi'ne götürülmesi için gerekli bağlayıcı alt yapının oluşturulması gerektiği ifade ediliyor.

Bazı hasta yakınlarının, kalp krizi geçirdikten sonra önce Devlet Hastanesi'ne götürülen, oradan da daha ileri müdahale için Devlet Hastanesi'nin tam aksi istikametinde bulunan Turgut Özal Tıp Merkezi'ne sevkedilen hastalarının, zaman geçirilmesi nedeniyle kaybedildiği veya bu kuşkuyu taşıdıkları yolundaki ifadeleri, konunun aciliyetini bir kez daha gündeme getirdi.

Geçmiş yıllarda, 112 Ambulans ekiplerine verilen bir talimatla, kalp krizi geçiren hastaların direkt Turgut Özal Tıp Merkezi'ne götürüldüğünü, ancak eski Sağlık Müdürü Dr. Hacı Bayram Zengin ile Tıp Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Ramazan Özdemir arasındaki sözlü mutabakatla başlayan bu uygulamanın, bu makamlardaki görevlilerin değişmesi, Sağlık Bakanlığı'na bağlı kuruluşlarındaki reorganizasyon ve yeni birimlerin oluşturulmasıyla daha sonra yürütülmediği ifade ediliyor.

Sağlık Bakanlığı'nın, İstanbul başta olmak üzere büyük illerde, kalp krizi geçiren hastaların, ilk olarak bu konuda acil müdahaleler için donanımlı merkezlere hemen ulaştırılması için çalışma yaptığı belirtilirken, yıllar önce Malatya'da yapılmış ve olumlu sonuçlar alınmış bir uygulamanın, Malatya'da da zaman yitirilmeden yeniden hayata geçirilmesi gerektiği bildiriliyor.

Devlet Hastanesi'nin şehrin batısındaki yeni binasına taşınması, kent merkezi ile doğu kesimindeki bölgelerde meydana gelen vakalarda 112'nin öncelikle hastayı Devlet Hastanesi'ne götürme çabasının, sıkışık kent trafiği nedeniyle "ölümcül risk" taşıyan hastaların kaybına yolaçtığını ifade eden vatandaşlar, son günlerde biri Akpınar civarındaki bir lokalde, diğeri Orduevi civarında yolda kalp krizi geçiren iki vatandaşın, önce Devlet Hastanesi, buradan da Turgut Özal Tıp Merkezi'ne sevkedilmeleri arasında geçen zaman kaybından yaşamlarını yitirdiklerini öne sürerek, Vali Şahin'in bu konuda gerekli düzenlemenin yapılması için acilen harekete geçmesi gerektiğini söylüyorlar.

Yetkin doktorları ve yardımcı personelinin yanı sıra her türlü "girişimsel kardiyolojik müdahalenin" günün 24 saati yapılabildiği Turgut Özal Tıp Merkezi'nin Malatya'ya sağladığı bu avantajın, 112 Acil Ambulans Servisi'ne verilecek ve de sürekliliği sağlanacak  "protokola bağlı" bir talimatla süratle uygulanmasının kalp krizi vakalarındaki kaybı azaltacağı kaydediliyor.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız