SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Vali HES'e Karşı

A- A+ PAYLAŞ

Malatya Valisi Ulvi Saran, "Eğer HES'lere izin verilirse, o vadideki, bitki örtüsü ve canlılar yok olur. Canlıların hayat hakkının öldürülmesi demek, insanların hayat hakkının öldürülmesi demektir" dedi.

Malatya'nın Darende ilçesi Tohma Suyu üzerine Hidroelektrik Santrali'ne (HES) izin vermeyen Vali Ulvi Saran, bu konuda basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı.

Canlıların hayatlarını özgür şekilde devam ettirebilmeleri için suyu da özgür kullanmaları gerektiğini söyleyen Vali Saran,"Tohma Vadisi'nde, dar bir bölgede akmakta olan su, bir eko sistem oluşturuyor. Ağaçlar, bitkiler, böcekler ve diğer canlılar gibi varlıklar, bütün bunlar, eko ve biyolojik sistemin unsurlarıdır. Su azalınca bu canlıların hayatına mal olabiliyor. Burada yaşayan canlıların hayat hukukuna riayet etmek gerekiyor" ifadelerini kullandı.

"Hidroelektrik Santrallerini yapalım mı, yapmayalım mı?"gibi sorular gündeme geldiğinde konuyu bilim adamlarına sorduklarını vurgulayan Vali Saran, "HES'leri yapalım, ama nasıl yapalım? Konuyu bilim adamlarına soralım dedik. Bilim adamları, akmakta olan suyun 3'te 1'ini tabiata bırakmamız gerektiğini söylediler. Ancak Malatya kurak bölge olması nedeniyle, yarın su daha da azalınca ne yapacaksınız? Malatya kurak bir il olması nedeniyle, suları titizlikle kullanmalıyız. HES'in kaynağı olan suyu kullanırken, suyun akmakta olduğu bölgedeki canlıların varlığını da düşünmeliyiz. Eğer HES'lere izin verilirse, o vadideki, bitki örtüsü ve canlılar yok olur. Canlıların hayat hakkının öldürülmesi demek, insanların hayat hakkının öldürülmesi demektir" şeklinde konuştu.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız