Malatya'da 3 kişinin öldürüldüğü Zirve Yayınevi olayıyla ilgili açılan dava 23 Kasım 2007 Cuma günü başlıyor. Bu arada, dava dosyasındaki bazı bilgi ve belgelerde de ilginç ayrıntıların yeraldığı belirtildi.
İLK DURUŞMA..
Dava kapsamında 7 şüpheli, "Silahlı terör örgütü kurmak, terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde birden fazla adam öldürmek, iş yeri dokunulmazlığını bozmak ve silahlı terör örgütüne yardım etmek" iddiasıyla yargılanacak. Avukatlar ve Almanya'dan gelecek olan basın mensupları için otelde 27 kişilik yer ayrıldı.
Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlayacak olan davada, Malatya'da Hristiyan Protestan cemaatiyle yakın ilişki içerisinde olan Zirve Yayıncılık bürosunda 18 Nisan 2007 tarihinde öldürülen Alman uyruklu Tilmann Ekkehart Geske (46), Necati Aydın (35) ve Uğur Yüksel'in (32) yakınları adına, davaya Sivil Toplum Geliştirme Derneği Genel Sekreteri ve Türk Protestan Kiliseleri Birliği hukuk danışmanı Avukat Orhan Kemal Cengiz başkanlığındaki yaklaşık 27 avukatın katılacağı öğrenildi. Dava nedeniyle bazı Alman televizyon kanallarının da Malatya'ya gelecekleri öğrenilirken, bazı ülke büyükelçiliklerinin de davaya temsilci gönderebilecekleri belirtiliyor. Gelecek avukatların arasında daha önceden PKK terör örgütü militanlarının davasına girenlerin de bulunduğu öğrenildi.
Avukat Orhan Kemal Cengiz'in ise duruşma sonrasında bir basın açıklaması yapacağı öğrenildi. Cengiz'in daha önce de Zirve Yayınevi'nde öldürülen Necati Aydın hakkında İzmir'de zorla İncil sattığı iddiasıyla açılan davaya baktığı öğrenildi.
Bu arada, olayın kilit isimlerinden E.G.'nin iddianamede yer alan ifadesinde, "Hristiyanlık üzerine konuşmaya başladık. Biz soru soruyorduk, onlar da cevaplamaya başladı. Necati İslam dinini kötülüyordu. Hristiyanlık ve İncil'in iyi olduğunu söyleyip PKK'yı övüyordu. Ben bu konuşmalara sinir oluyordum" iddialarında bulunduğu belirtildi. E.G.'nin iddianamede geçen ifadesinde, otelde düzenlenen İsa Mesih'in yıldönümü toplantısında Necati Aydın'ın PKK'yi övücü şekilde konuştuğu ileri sürüldü.
Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ne verdiği iddianamede, Emre G. (19) hakkında "silahlı terör örgütü kurmak, örgüt yöneticisi olmak, terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde birden fazla adam öldürmek ve iş yeri dokunulmazlığını bozmak" iddiasıyla ceza isteniyor. Emre G.'ye kasten adam öldürmek suçundan 3 kez müebbet hapis, örgüt kurmak ve yönetmek suçundan 22 yıla kadar, konut dokunulmazlığı suçundan 3 yıla kadar hapis cezası verilmesi isteniyor.
Olayın diğer şüphelileri H.Ç. (19), C.Ö. (20), S.G. (20) ve A.Y.'nin (19) de "silahlı terör örgütü üyesi olmak, terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde birden fazla adam öldürmek ve iş yeri dokunulmazlığını bozmak" iddiasıyla yargılanmaları isteniyor. Bu 4 şüpheli hakkında ise kasten adam öldürme suçundan 3'er kez müebbet hapis cezası, terör örgütü üyesi olmak suçundan 15 yıla kadar ve konut dokunulmazlığını ihmalden 3 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.
İddianamede, K.K. (18) ve M.G. (19) hakkında "silahlı terör örgütüne yardım etmek" iddiasıyla 15 yıla kadar hapis cezası verilmesi talep ediliyor.
BAZI AYRINTILAR..
Bu arada Malatya'da Protestan cemaatiyle yakın ilişki içerisinde olan Zirve Yayıncılık bürosunda 18 Nisan 2007 tarihinde 3 kişinin öldürülmesi olayı ile ilgili polisin büroda el koyduğu bazı dosyalarda belgeler çıktı. Olay öncesinde şüphelilerin sözkonusu yerde bıraktığı mektuplarda ise ilginç ifadeler yer alıyor.
Malatya Emniyet Müdürlüğü'nün Zirve Yayınevi'ndeki olaydan sonra büroda bulunan bilgisayar ve klasörler üzerinde yaptığı incelemede ve el koyduğu bazı dosyalarda ilginç bilgilere ulaşıldı. Adli emanette saklı tutulan belge ve dosyaların arasında, "Zirve Takımları Doğu Bölgesi Yaz Projesi", "2000 Yılı Genel Nüfus Sayımı", "Yaz Projesi Kapsamında Dağıtım Yapılan Şehirler", "'Bölge Halkı Daha Çok Nerede Yaşıyor' grafiği", "Dağıtımlar", "İstanbul Takımı başlıklı şehir mesafelerini gösteren yazı", "Necati
Aydın'a ait faaliyet raporu", "Hatay Çalışma Raporu", "2005 Haziran-Mayıs-Nisan aylarına ait Zirve Takımları Çalışma Programı", "Adıyaman ile ilgili rapor", "Erzincan Raporu", "H.K. adlı şahsın din değişikliği ile ilgili Malatya Valiliği'ne yazdığı yazı" "Malatya topluluğuna hitaben yazılmış yazı", "Türkiye'de 2002 seçimi", "Türkiye'nin sahip olduğu genç nüfus", "Türkiye'nin ekonomisi ile ilgili yazı", "Kıbrıs ile ilgili yazılmış yazı", "Türkiye ile Almanya arasındaki sosyal, siyasal ve ekonomik
gelişmeler", "El yazısı ile yazılmış 'El-Kaide'ye Yeni Darbe' başlıklı Türkçe-Almanca yazı", "El yazısı ile yazılan Türkiye'nin terör ve doğu sorununun ortadan kaldırılması için ne gibi yöntemlere başvurması olumlu sonuçlar doğurur yazısı", "El yazısı ile yazılmış 'Türkiye'nin Avrupa Birliği'nde yer alabilmesi için ekonomik ve sosyal yönden hangi önlemleri alması gerekli' yazısı", "Malatya Ev Toplulukları Birliği Kasa Hesabı", "Para İstiyorum Dendiğinde Yapmamız Gerekenler", "Ziyaretlerimizle İlgili
Öğütler", "İkinci Görüşmemizin Faydalı Geçmesi İçin Öğütlerimiz", "Topluluklar Oluşturma Hareketleri", "Strateji Planı-LA Türkiye Grafiği", "Paranın Kullanımı" adlı belgeler yer alıyor.
Olayın zanlılarından C.Ö. ve H.Ç.'nin olaydan önce yazdıkları mektuplarda da, bulunuyor. Mektuplardan birinde "Selamın Aleyküm can dostlarım. Artık bu dakikadan sonra sen, ben kalmadı; biz varız. Olan oldu artık, geriye dönüş yok. Her şey vatan için, bir de siz kardeşlerimiz için. Malatya'da en son olarak en büyük olayı biz yapıyoruz. Eğer bize bir şey olursa, biz yaşamazsak ya da içerde olursak, onlar (siz anlarsınız) ya da (Alman, uzun, ?) bu üçü dışarıda olursa ya da ölmezse biz de yoksak, bu işin sorumluları onlar. Bizim ikimizden yani, birbirimizden başkasına güvenimiz yoktur.." gibi ifadelerin bulunduğu belirtildi.
