SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Yeni Stadlar Geliyor'

A- A+ PAYLAŞ

Gençlik ve Spor Genel Müdürü Yunus Akgül, başarısız federasyon başkanlarıyla ilgili olarak radikal kararlar alacaklarını belirterek, "Sportif Değerlendirme Kurulu, başkanları görevden alabilecek" dedi.

Türk sporunun uluslar arası arenada özellikle de olimpiyatlarda başarılı olabilmesi için hiçbir fedakârlıktan kaçınmadıklarını ve kaçınmayacaklarını belirten Akgül, başarısız federasyon başkanlarıyla ilgili olarak radikal kararlar alınacağını söyledi.
Bununla ilgili olarak bir kanun taslağı hazırladıklarını ve bu konuda sona geldiklerini ifade eden Yunus Akgül, "Sporun ilmini bilen ve spor yöneticiliği konusunda toplumda akil adam konumundaki insanlardan oluşturacağımız Sportif Değerlendirme Kurulu'nu yapılandırıyoruz. Bu kurul federasyonları mercek altına alacak. Başarısız olan federasyon başkanlarını ise görevden alabilecek" diye konuştu.

Özellikle olimpik federasyon konusunda ince eleyip sık dokuduklarını ancak olimpik olmayan federasyonların da bundan sonra çok titiz bir şekilde takip edileceğini vurgulayan Yunus Akgül, "Biz federasyon başkanlığı yapan yöneticilerimizden gecesini gündüzüne katıp bu sporla ilgili olarak başarıya endekslenmiş insanlar istiyoruz. Başarılı olan federasyonlar ve başkanların başımızın üzerinde yerleri var" dedi.

"ÖDÜLLER TAKSİTLENDİRİLECEK"
Türkiye'yi uluslar arası arenada başarıyla temsil etmiş sporcuların kendileri için çok büyük önem arz ettiğini ve o sporcuların gözbebekleri olduğunu belirten Gençlik ve Spor Genel Müdürü Yunus Akgül, bu bakımdan onların psikolojik sağlığının da kendileri için büyük önem taşıdığını söyledi.

Çok genç yaşta büyük başarı yakalamış bazı sporcuların aldıkları ödül sonrası bu parayı kullanamadığını ve yönlendiremediğini ifade eden Akgül, buna en somut örnek olarak olimpiyat ikincisi Atagün Yalçınkaya'yı gösterdi. Atagün'ün 2004 Atina Olimpiyatları'nda 17 yaşında olimpiyat ikincisi olduğunu hatırlatan Yunus Akgül, "17 yaşında bir çocuk eline geçirdiği onca ödülü çarçur etti. Aldığı ödül ile hemen bir son model araba aldı ve ilk kullanmasında kaza yaptı. Sonunda Atagün Yalçınkaya genç yaşta bu büyük paranın altında ezildi. Sonunda kaybeden hem Atagün oldu hem de Türk sporuna çok daha uzun süre hizmet etmesi gereken bir boksörü kaybettik" dedi.

"ÇİNLİLER SPORCU GÖNDERMEK İSTİYOR"
Bu durumun diğer sporcular içinde örnek teşkil etmesi gerektiğini vurgulayan Akgül, "Ne var ki başarısından dolayı devletten aldığı ödülleri çok iyi kullanan ve değerlendiren sporcularımız var. Bizim buradaki kriterimiz; olimpiyat ve dünya şampiyonu olan sporcularımıza vereceğimiz ödülü bir sonraki olimpiyata kadar dört taksitte vermek" şeklinde özetledi. Akgül, Avrupa ve Akdeniz Oyunları gibi şampiyonalarda kazanılan başarılardan gelecek ödüllerin ise bir defaya mahsus sporcuya ödeneceğini sözlerine ekledi.

Türkiye'nin başarılı sporcusuna çük büyük miktarda ödül verdiğini tekrarlayan Akgül, dünyada en iyi teşviki Türkiye'nin verdiğini bunu duyan Çinli yetkililerin Antalya'daki Dünya Halter Şampiyonası esnasında ülkemize sporcu göndermek için ısrarcı olduklarını anlattı.

Türkiye'de sporcular arasında ödül kıskançlığı da yaşandığını öne süren Akgül, bu durumun kendisini rahatsız ettiğini söyledi. Türkiye'de başarılı amatör sporcuların bir yanlışının da kendilerini futbolcuyla kıyasladığına işaret eden Akgül, "Şunu herkes iyi bilsin. Bugün ülkemizde olduğu gibi dünyada futbol bir numara. Amatör sporda başarılı olan bir sporcu eğer kendisini futbolcuyla kıyaslıyorsa büyük yanlış yapar" diye konuştu.

"BASKETBOLCULAR HAK ETTİ"
Basketbol Milli Takımı'nın Türk spor tarihinde ilk defa böylesine büyük bir başarı elde ettiğini ve bu durumdan dolayı basketbol federasyonuna bu başarının karşılığı olarak bir defaya mahsus prim verdiklerini beliren Yunus Akgül, "Bir sonraki Dünya Basketbol Şampiyonası'nda eğer basketbolcularımız aynı başarıyı bir kez daha elde ederse o zaman ödül miktarı elbette ki bugün ki gibi olmayacak. Biz yönetmeliğini delmedik. Türkiye'ye çok büyük bir başarı yaşatan basketbolcularımıza bir defaya mahsus bir prim verdik" dedi.

"STAT İSİMLERİ İÇİN İZİN GEREK"
Son dönemlerde basında çıkan stat isimleriyle ilgili olarak yapılan spekülasyonlara da cevap veren Gençlik ve Spor Genel Müdürü Yunus Akgül, Beşiktaş ve Galatasaray'ın şimdiye kadar stat isimleriyle ilgili olarak kendilerine herhangi bir müracaatta bulunmadığını söyledi.

Statların mülkiyetinin kendilerinde olduğunu ve bu statları kulüplere belirli yıllar oranında kiraladıklarını hatırlatan Akgül, "Beşiktaş ve Galatasaray kulüpleri eğer statlarına bir isim koyacaklarsa önce bizden izin almalılar. Çünkü bu konuda yönetmelik çok açık. Bu yönetmeliğe herkes uymak zorunda. Biz statların isimleri konusunda o kulüplere karışamayız. Ayrıca asim hakkında dolayı kulüplerimizin elde ettiği sponsorluk paralarına karışmayız. Ancak yönetmeliği de kimseye deldirmeyiz" diye konuştu.

"YENİ STATLAR GELİYOR"
Türkiye'nin farklı illerinde bulunan bazı statların artık ömrünü tamamladığını ve bu statların yıkılarak yerine yeni ve modern statlar yapılması konusunda çok yoğun bir program içinde çalıştıklarını belirten Yunus Akgül, bu konuda şunları söyledi:

"İlk iş olarak Ankara 19 Mayıs Stadı'nı yıkıp yerine Türkiye'nin gurur abidesi olacak yeni bir stat yapmayı planlıyoruz. Bununla ilgili olarak master çalışmalarını tamamladık. Kaynak konusunda araştırmalara devam ediyoruz. Başkente yakışan ve 50 bin kapasiteli modern bir stadı en kısa zamanda Ankaralılara kazandıracağız" dedi.

Akgül, diğer illerde ise bazı statlarda iyileştirme çalışması yaptıkları Sivas, Malatya, Afyon, Gaziantep gibi illerdeki statları ise yıkarak yerlerine yeni stat yapacaklarını belirterek sözlerine nokta koydu.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız