SON DAKİKA
SON DEPREMLER

''Yetti Artık!..''

A- A+ PAYLAŞ

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Malatya Şube Başkanı Ali Ekber Tunçdemir, bölücü terör örgütü saldırılarının arttığı bu günlerde Anadolu köylerine sıra sıra şehit tabutları gitmeye başladığını, ancak terörle etkili mücadelenin çeşitli nedenlerle yapılamadığını öne sürerek, tepki gösterdi. Bu arada MHP İl Başkanı Ömer Ekici de yaptığı yazılı açıklamada, artan bölücü terör olayları nedeniyle hükümete tepki gösterdi.

ADD'DEN AÇIKLAMA..
Tunçdemir'in yazılı açıklaması şöyle:

"AB-D desteği artan PKK terörü acımasız ve alçakça düzenlediği hain saldırılarla güvenlik görevlilerimizi katletmeye devam ediyor. Kaç gündür yine sıra, sıra tabutlar taşınıyor Anadolu'nun yoksul, bakımsız köylerine, ailelerin yüreği ateş içinde .

Ateş düştüğü yeri yakıyor.Şehit ailelerinin hüzünlerini ve yürek parçalayan görüntülerini üzüntü ile izliyoruz. Atılan nutuklar, "kanları yerde kalmayacak" edebiyatı dışında değişen hiçbir şey şey yok. Üzerine ölü toprağı serpilmiş bir topluma sahibiz.

Türkiye, teröre hak ettiği karşılığı vermekten kaçınan politikasızlığına da son vermek durumundadır. AB'ye uyum gerekçesiyle Türkiye'nin terörle mücadele gücü baskı altına alınmıştır. Kuzey Irak'taki PKK kamplarını dağıtılması amaçlı operasyonları da ABD'ye ters düşmemek için durdurulmuştur.

Unutmamak gerekir ki, terör mücadelesi iki centilmen arasındaki kuralları belli bir düello değildir. Bu bağlamda Türkiye'ye dayatılan AB ve ABD ölçüleri, terör mücadelesini her gün üç-beş şehit cenazesinin kaldırıldığı bir tür yasak savmaya çevirmiştir. Terör sorunu derinleştikçe ödediğimiz fatura her gün daha fazla kabarmaktadır.

Bu durum artık değişmelidir!.

Atatürk'ün tam bağımsızlık ilkesine çoktan veda etmiş, bütün dizginleri ABD'ye kaptırmış bir ülke yapısından hızla kurtulunmalıdır. Terörle mücadelede, bugüne kadar izlenilen etkisiz ve uydu politikalardan vazgeçmeye, bağımsız bir devlet olmanın KARARLILIĞINI göstermeye, kısır politikalar nedeni ile siyasal baskı altına almaya çalışılan, Ordu’nun yıpratılması, askerlerin sindirilmesi için yapılan operasyonlara ve ordu üzerinden siyaset yapma anlayışına son verilmelidir.

Öncelikle, yurt içinde güvenlik güçlerinin üzerinde oluşturulan baskı kaldırılmalıdır.

Örgütün ana üssü Kuzey Irak hemen yanı başımızda. Ordumuz oraya giremiyor... Çünkü Kuzey Irak’ta kurulan Kürt devleti AB-D’nin koruması altında Ötesinde, İran'ın bile top ateşine tutmaktan çekinmediği Kandil Dağı, Türkiye'nin de hedefi olmalıdır.

Nihayet Türkiye, AB-D istemiyor diye, terörle mücadelesinde İran ve Suriye ile işbirliği yapmaktan kaçınmamalıdır.

İsrail saldırıların "savunma hakkı" diyerek sahiplenen, PKK söz konusu olunca "Türkiye tek taraflı davranmamalı" çekincesini koyan ABD Büyükelçisinin iç işlerimize böylesine çifte standartlarla karışmasına dur denilmeli!.Uluslararası hukuk ve iç hukuktan doğan haklarını sonuna kadar kullanacak bir ülke, ABD Büyükelçisinin bu küstahlığını yanına bırakmamalı. Onu, "iç işlerine karıştığı" için "istenmeyen adam" ilan edilmelidir.

Terörün planlayıcıları ve üreticilerinin yaşadığı yerlerde, gerekli işlemler yapılmaması halinde bu rezalet devam edecektir... Terör ile politika yapan ülke lider ve ekipleri , döktükleri kanda boğulmadıkları sürece, ülkemizin insanları aratarak öldürülecek ve yapanlar emellerine ulaşamaya yaklaşmalarından dolayı çok mutlu olacaklardır.Vatandaşın, güvenlik görevlisi ile askerin, köy korucusunun kanının yere dökülmesini önlemek için; Türkiye, hiç kuşkusuz hukuk devleti olmanın gerektirdiği ölçüyü elden bırakmamalıdır. Ancak, "devlet" olmanın kararlılığını da mutlaka göstermelidir."

MHP'DEN AÇIKLAMA..
MHP İl Başkanı Ekici de,"Başbakanın teröre bölücülüğe gösterdiği hoşgörü ve sabrı milletimiz canıyla çok ağır ödemiştir!.Bu teröre ve PKK ya gösterilen silahı bırak masaya gel hoşgörüsünün itirafıdır.

Eğer AKP iktidarı dört yıl boyunca AB yolu Diyarbakır’dan geçer demeseydi,Türk Milleti demekten imtina ederek alt kimlik üst kimlik diyerek insanların kafalarını bulandırmasaydı, bazı Güneydoğulu Belediye Başkanlarının bir nevi federasyon isteğine hoşgörülü davranmasaydı, PKK’nın terör örgütü olmadığını bağıra bağıra söylemelerine,ROJ TV.nin kapatılmaması için toplu imza göndermelerine müsamaha göstermeseydi, sokaklarda paçavralarla gösteri yapıp slogan atanlara hoşgörülü davranmasaydı,yasalarla güvenlik güçlerimizin elini kolunu bağlayanlara teslimiyet göstermeseydi “TERÖR BENİ ALDATTI DİYEBİLİR MİYDİ?”!..

Bunlara gösterilen hoşgörü ve anlayış Türk Milleti’nin Milli Birlik ve bütünlüğün de gördükleri zafiyeti her paltform da dile getiren birlik ve bütünlük için her fedekarlığa hazır olan bu ülkenin karşılıksız sevdalılarına gösterilseydi uyarı ve ikazları dikkate alınsaydı terör bu kadar gelişebilirmiydi!..

17 Temmuz 06’da yapılan Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası yapılan açıklamalar ümit ve beklentileri maalesef karşılamamıştır.

Sayın Başbakanın yaratmaya çalıştığı izlenim ile açıklanan kararların örtüşmediği ortadadır. Sayın Başbakan sürekli olarak lafta kalan mesajlar vermektedir.Ne yazık ki bu kez de Türk Milleti’nin beklediği sesi verememiştir.

AKP Hükümeti yaşanan acı olaylarda gereken dersleri çıkararak bugüne kadar izlediği gaflet politikalarını artık terk etmek zorundadır…

AKP’nin şimdiye kadar bütün ikazlar ve itirazlara rağmen terörü demokratik çizgide götürme politikası Türk Milleti’nin Milli Birliği ve Vatanın bölünmez Bütünlüğüne yönelik büyük yaralar açmıştır.Bu politikayı terörün azacağını bile bile ve Avrupa Birliği’ne şirin gözükmek uğruna yapmışlardır.

Ve bu ikiyüzlü riyakar demokrasi havarileri ABD ve AB ülkeleri kendisi terör konusu olunca demokrasiyi de insan haklarını da bırakarak masum insanları acımadan katledebilmektedir.İSRAİL’İN bir asker için giriştiği hunharca katliamlara dahi müsahama göstermişler,ve bu da yetmezmiş gibi destek olmuşlardır.

Buna Meşru hak diye bilen bu sahte demokrasi havarilerinin bu insanlık dışı davranışlarından dolayı bir kez daha NEFRETRLE KINIYORUZ. AKP hükümetini ve tüm Müslüman ülkelerini Filistin ve Lübnan da yaşanan bu insanlık dışı işgal ve katliamlara Amerikan güdümlü politikalar yerine Müslüman kardeşlerimizin yanında olacağımızı gösteren tavırlar almaya ve bu vahşeti durdurmak için harekete geçmeye davet ediyoruz…!Ve bu iktidarı ölü toprağını üzerinden atmaya çağırıyoruz…"dedi.

FOTOĞRAF: İzmir'in Kemeraltı esnafları, son günlerde yoğunlaşan bölücü teröre karşı tepki için tüm çarşıyı 1 hafta süreyle asılı kalmak üzere bayraklarla donatırken, vatandaşlar da buna destek verdiler.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız