SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Yok Etmek İstiyorlar"

A- A+ PAYLAŞ
İşçi Partisi Malatya İl Başkanı Arif Doğan, "Şeker Fabrikası'nı yok etmek istiyorlar." dedi. 
 
Şeker Fabrikaları'nın özelleştirilmesiyle ilgili açıklama yapan Doğan, "AKP Hükümeti şimdi de, Malatya, Elazığ Erzincan, Elbistan, Kastamonu, Kırşehir, Turhal, Yozgat, Çorum, Çarşamba Şeker Fabrikalarını satmaya hazırlanıyor. Emperyalist tekellerin çıkarları için, fabrikalarımızı satmaya ve köylünün pancar üretmesini yasaklamaya çalışıyor.  
 
Malatya şeker fabrikası 675 işçi 88 memur çalışanı ile nakliyeci taşıyıcı üretici çiftçimizle bir bütün zincirleme ile 50 bin kişini ekmek kapısıdır 
 
Günlük 4 bin ton pancar işletiyor yılık ortalama 40 bin ton şeker üretiyor 120 bin ton küspe ile hayvancılık yemine katkısı var" dedi. 
 
Şeker Fabrikaları'nın Kurtuluş Savaşı sonrasında ekonominin öncü kuruluşları olduğunu söyleyen Doğan şunları belirtti; 
 
" 500 büyük firma içerisinde ilk 10’da yer alan Şeker sektörünün, kamuda 25 fabrikası, 4 alkol fabrikası, 6 makine fabrikası, 1 tohum işleme fabrikası, 2 tarımsal işletme fabrikası, 1 elektromanyetik aygıtlar fabrikası, 1 araştırma enstitüsü bulunuyor.
 
Şeker sektörü, 3 milyar dolar katma değer yaratmaktadır. Taşımacılık alanına ise 25 milyon tonluk iş hacmi sağlıyor. Ülke nüfusunun % 15’i, geçimini bu sektörden sağlıyor
 
65 il ve 7 bin 500 yerleşim biriminde pancar tarımı yapılıyor. Pancar çiftçisi devlete hiç yük olmadan 1,7 milyon dekar kıraç tarım arazisini sulu tarıma kazandırmıştır. 
 
Şeker pancarı, süt ve et üretiminin en kıymetli besin maddesidir. Bir dekar pancarın hayvansal besin değeri, 23 dekar mera otuna eşdeğer olup, 50 kg et, 500 lt süt üretimi sağlayacak değere sahiptir.
 
Oksijen zengini şeker pancarının, fotosentez yoluyla ürettiği oksijen, 6 kişinin 1 yılda tükettiği oksijene eşdeğerdir. Bir dekar şeker pancarı, 3 dekarlık çam ormanı kadar oksijen üretiyor.
 
Biyoetanol üretimi için en doğru ürün şeker pancarıdır. 4.7 milyar litre biyoyakıt üreterek Avrupa birincisi olabilir, petrolde dışa bağımlılıktan kurtulabiliriz. Ayrıca 190 bin kişiye de iş olanağı sağlanabilir. 
 
AKP, ülkemiz ve ulusal ekonomi için bu kadar önemli olan Şeker sektörümüzü yok etmeye çalışıyor. Amerikan tekellerinin sağlıksız nişasta bazlı şekerinin ve kanser yapıcı tatlandırıcının ülke pazarımızı ele geçirmesi için bütün olanakları sağladılar.
 
Cargill için özel kanunlar çıkardılar, mahkemenin yasaklayan kararlarını ayaklar altına aldılar. AB ülkeleri ithalata % 200 vergi koymasına karşın, AKP, ithal şekerden gümrük vergisini son 10 yılda her yıl % 1 oranında azaltarak, 2004 yılında % 135′e indirdi.
 
Pancara üreticisine pancar ekmeyi yasakladılar, kota koydular. 1998’de 22,3 milyon ton pancar üretiliyordu, 2007`de üretim 12,4 milyona düşürüldü. 2003 yılında 460 bin çiftçi pancar ekerken, bu sayı 2008’de 209 bine geriledi.
 
Önceki özelleştirmeci hükümetler gibi AKP de, 20 yıldır Şeker Fabrikalarının teknolojisini yenilemediler. Çürümeye terk ettiler. 
 
Şimdi de AKP, ABD’nin Cargil firması ve Avrupa Birliğinin çıkarları için, şeker fabrikalarını ve pancar tarımını ortadan kaldırmaya çalışıyor. 
 
Bu, işçiye, köylüye, esnafa, sığır ve süt üreticisine, kamyoncuya, ekonomimize ve Türkiye’ye düşmanlıktır.
 
Şeker-İş Sendikası, Ziraat Odası, Pankobirlik, Ziraat Mühendisleri Odası, çiftçilerimize Süt ve Et Üreticisi Birliği, Kamyoncu Kooperatifi, Partilerimize, demokratik kitle örgütleri ve Malatya halkına sesleniyoruz! Ekmeğimize sahip çıkalım sattırmayalım özelleşen diğer kurmlara bakın şekerin akıbeti tekel olmasın Sümerbank olmasın Malatya şekerine ve fabrikana sahip çık "

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız