SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Yorgo'ya Deccal Uyarısı

A- A+ PAYLAŞ

10 yıl önce kimliklerden din hanesinin çıkarılması üzerine 1 milyon kişiyi sokağa döken, ancak uygulamayı engelleyemeyen Yunan Kilisesi, bu kez çipli kimlik kartları için alarm verdi. Kilise, Papandreu hükümetinden yeni kimlik kartlarında deccal’in sayısı olduğuna inanılan 666 sayısının kullanılmamasını istedi.

YUNANİSTAN’da kilise ile hükümet arasında yaklaşık 10 yıl önce patlayan kimlik kartlarında din hanesinin yazılıp yazılmaması kavgası şimdi de deccalın işareti sayılan 666 rakamı yüzünden alevlendi.

2000 yılında çıkartılan AB standartlarındaki ilk kimlik kartlarında din hanesinin bulunmamasını protesto için 1 milyon insanı sokaklara döken ve bir o kadar da imza toplayan Yunanistan Kilisesi, bu kez çipli yeni kimlik kartları yüzünden alarma geçti. Kilise, çipli kartlarda “deccalin işareti olan 666 da olacak” söylentileri üzerine karar organı Daimi Sen-Sinod Meclisi’ni toplantıya çağırdı. Toplantıya din adamlarının yanı sıra, bilgisayar ve hukuk uzmanları da katıldı.

Toplantı sonrasında kilise, Yorgo Papandreu hükümetini, “yeni kimlik kartlarında sakın deccalin işareti olan 666 bulunmasın” diye uyardı. Açıklamada “Kimlik kartlarında görünür veya gizli bir yerde 666 işareti kesinlikle yer almamalıdır. Hükümetten yılbaşına kadar yeni kimlik kartı örnekleri hazırlamasını bekliyoruz. Gerekirse yeniden durum değerlendireceğiz” denildi.

Ortodoks din adamları, 666’yı şeytanın ya da deccalin işareti sayıyor. “Kanıt” olarak da Aziz Yuhanna’nın Patmos adasında yazdığı söylenen “Vahiy”i gösteriliyor. “Vahiy”de (Apokalips) insanlığını başına gelecek büyük felaketler ve acılar hakkında kehanetlerde bulunuyor. Ortodoks aleminde ayrıca 666’yı “şeytan” değil de “canavar” olarak yorumlayan çevreler de var.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız