SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Yumurtayı Yine de Dikkatli Yiyin

A- A+ PAYLAŞ

Türk Kardiyoloji Derneği Kalp Damar Hastalıkları Önleme Proje Ekibi Üyesi Doç. Dr. Meral Kayıkçıoğlu, yumurta sarısı tüketiminin başta kalp damar ile şeker hastalarında, kan kolesterolü yüksek ve ailesinde kalp hastalığı olanlarda zararlı olabileceğini bildirdi.

Kayıkçıoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, son günlerde bazı yayın organlarında, başka alanların uzmanlarınca dikkatsiz yorumlara dayanılarak yumurtada kolesterolün abartıldığı, kalp ve damar hastalıklarına yol açmak bir yana, sağlık için çok yararlı olduğu yönünde haberler ve yazıların yayımlandığını hatırlattı.

“Masum görünen bu tür yanlış yayınların Türkiye'de her 100 ölümün 48'inden sorumlu olan kalp damar hastalıklarının yarattığı toplumsal tehlikeyi körüklediğini” kaydeden Kayıkçıoğlu, kalp-damar hastalıklarının en başta gelen ölüm nedeni olduğunu, bu ölümlerin gelişiminde sigara, kolesterol, yüksek tansiyon ve şeker gibi risk faktörlerinin önemli rol oynadığını ifade etti.

Meral Kayıkçıoğlu, özellikle kandaki kolesterol düzeyinin yükselmesiyle kalp-damar hastalık riskinin arttığını, aslında kolesterolün vücutta pek çok fonksiyonda görevli önemli bir madde olduğunu, fazlalığı halinde damar sertliğine yol açtığını bildirdi.

Bu nedenle kolesterolden zengin beslenmenin kalp-damar sağlığını tehdit ettiğine işaret eden Kayıkçıoğlu, konuyla ilgili yapılan çalışmalar ışığında, kalp sağlığına uygun beslenme için erişkinlerde günde en fazla 200 miligram kolesterol tüketiminin önerildiğini belirtti.
Kayıkçıoğlu, yumurtanın uzun yıllardır kolesterol yönünden zengin, kalp sağlığına zararlı beslenmenin sembolü olarak kabul edildiğine dikkati çekerek, bu benimsemenin haksız sayılmaması gerektiğini vurguladı.

Yumurta sarısında ortalama 200-220 miligram kolesterol bulunduğunu, yani bir yumurta sarısı yenildiğinde günlük kolesterol ihtiyacının karşılandığını bildiren Kayıçıoğlu, kalp-damar sağlığını korumaya yönelik güncel kılavuzlarda, yumurta tüketimine yönelik kısıtlama olmadığını kaydetti. Kayıkçıoğlu, şöyle devam etti:

“Bu kılavuzlarda esas olarak günlük alınan kolesterol miktarının 200 miligram ile sınırlanması ısrarla vurgulanmaktadır. Bu miktar, insan vücudunun biyolojik fonksiyonları için yeterlidir. Son günlerde bazı yayın organlarında 'yumurta aklandı' gibi haberler, son dönemdeki araştırmalarda günlük yumurta tüketimiyle kan kolesterol düzeyi arasında belirgin bir ilişki saptanamamış olmasından kaynaklanmaktadır. Aslında bu sonuç, çok şaşırtıcı değil. Çünkü kolesterolün tek kaynağı yumurta olmayıp, tüm hayvansal gıdalarda önemli oranda
kolesterol bulunmaktadır. Ancak yumurta tüketimini artırmanın kolesterol düzeylerini belirgin yükseltmese de 20 yıllık izlemde kalp-damar hastalığı ve ölüm riskini artırdığı saptanmıştır. Bu zararlı etki, en fazla şeker hastalarında görülmüştür.

Ayrıca yumurta tüketimi hem şeker hastalığı, hem de kalp yetersizliği riskini de belirgin olarak arttırmaktadır. Bilimsel verilerin ışığında yumurtanın, daha doğrusu yumurta sarısının tüketimi, başta kalp-damar hastalarında, şeker hastalarında, kan kolesterolü yüksek ve ailesinde kalp hastalığı olanlarda zararlı olabilir.”

Bunun “yumurta kesinlikle yenmemeli” anlamına gelmediğini belirten Kayıkçıoğlu, asıl kısıtlamanın günlük gıdalarla alınan kolesterol miktarının 200 miligram ile sınırlanması olduğunu kaydetti. Kayıkçıoğlu, kalp-damar hastalığı riskini azaltmak için sağlıklı beslenme, sigarasız ve spor içeren bir yaşam tarzının benimsenmesi gerektiğini bildirdi.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız