SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Zirve'de 32. Duruşma Yapıldı

A- A+ PAYLAŞ

Malatya'da 18 Nisan 2007 tarihinde biri Alman, 3 misyonerin öldürüldüğü Zirve Yayınevi davasının 32. duruşması yapıldı.

Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın bugünkü duruşmasına Alman Tilman Geske'nin eşi Suzanna Geske, diğer öldürülenlerin yakınları, avukatlar ve sanık yakınları katıldı. Sanıklar cezaevi araçları ile jandarma nezaretinde adliyeye getirilirken adliye binası önünde geniş güvenlik önlemi alındı.

Malatya'da 18 Nisan 2007 tarihindeki Alman Tilman Geske, Necati Aydın ve Uğur Yüksel adlı misyonerlerin öldürüldüğü Zirve Yayınevi cinayetleri ile ilgili davada sanıklar Emre Günaydın, Abuzer Yıldırım, Cuma Özdemir, Hamit Çeker ve Salih Gürler, Malatya Kapalı Cezaevi'nde, tutuklu sanık Varol Bülent Aral ise Adıyaman Cezaevi'nde tutuluyor. Dava kapsamında Hüseyin Yelki, Kürşat Kocadağ ve Mehmet Gökçe ise tutuksuz yargılanıyor.

Malatya'da 18 Nisan 2007 tarihinde biri Alman, 3 misyonerin öldürüldüğü Zirve Yayınevi'nin davasının bir önceki duruşmasında yapılan gizli oturumda dinlenen tanığın, kayıt altına alınan ifadelerini bulunduğu videonun bir bölümünün açılamadığı ortaya çıktı.

ZİRVE'DE MAHKEME BAŞKANI DEĞİŞTİ
Malatya'da 18 Nisan 2007 tarihindeki Alman Tilman Geske, Necati Aydın ve Uğur Yüksel adlı misyonerlerin öldürüldüğü Zirve Yayınevi cinayetleri ile ilgili davanın 32. duruşmasına Özel Yetkili Malatya 3. Ağır Mahkemesi'nde devam etti. Özel Yetkili Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Eray Gültekin'in HSYK'nın son kararnamesi ile Yargıtay Üyeliğine atanması nedeniyle, mahkemeye üyesi Hakim Osman Kandemir başkanlık yaptı.

Duruşmaya, Emre Günaydın, Abuzer Yıldırım, Cuma Özdemir, Hamit Çeker ve Salih Gürler Malatya Kapalı Cezaevi'nde, tutuklu sanık Varol Bülent Aral ise Adıyaman Cezaevi'nden getirildi. Duruşmaya Mersin Baro Başkanı Halil Hulki Özel ile Av. Sebahat Gençtarih de, müdahil vekili olarak mağdur saflarında yer aldı.

Duruşmada, mahkemeye tanık olarak karar alınan Ercan Genli'nin cezaevinden tahliye olurken verdiği adreste bulunamaması nedeniyle, mahkemeye getirilemediği belirtildi. Diğer tanık Erhan Özer'in ise İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 29 Mart 2011 günü ifade vereceği belirtildi.

Tutuklu sanık Varol Bülent Aral, Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ne verdiği reddi hakim dilekçesi ile ilgili olarak, reddi hakim talebini mahkeme başkanı Eray Gültekin için verdiğini belirti. mahkeme Başkanının Yargıtay Üyeliğine atandığını duyan Aral, "Öyle mi" şeklinde cevap verdi.

Mağdur avukatlarından Erdal Doğan, medyada gündeme gelen "Bi Ermeni vardı" adlı kitap da yer alan gizli tanık ifadelerinin sahibi olan gizli tanığın Zirve yayınevi Davası'nda da dinlenmesini talep etti.

SANIK ARAL DURUŞMADAN ATILDI
Konuşmak için söz alan sanık Varol Bülent Aral, "Zirve Yayınevi olarak faaliyet gösteren kuruluş resmiyette kime bağlıdır. Araştırılmasını istiyorum. Bir Alman'ın burada ne işi var." dedi. Bülent Ecevit'e başbakanlığı döneminde verilen MİT raporu ile ilgili olarak sorular sormak istediğini belirten Aral'a mahkeme başkanı müsaade etmeyince, "Ben havada konuşmuyorum, ama herhalde siz havada geziyorsunuz" dedi. Aral, bu ifadesi üzerine mahkeme heyetine saygısızlık ve duruşma düzenini bozması nedeniyle salondan çıkartıldı.

Cumhuriyet Savcısı Şeref Gürkan, "Bi Ermeni Vardı" adlı kitap da adı geçen gizli sanığın bu aşamada Zirve Yayınevi Davası duruşmasında dinlenmesi durumunda, Zirve Yayınevi olayı ile ilgili olarak halen devam eden bir başka soruşturmaya zarar vereceğinden bundan vaz geçilmesini talep ederek, gizli ifadenin soruşturma dosyası nedeniyle istendiğini belirtti.

Mahkeme Heyeti, gizli tanığın dinlenmesi talebinin daha sonra değerlendirilmesine karar vererek, duruşmayı 28 Nisan 2011 tarihine erteledi.

Duruşmaya katılan öldürülen Alman Tilman Geske'nin eşi Suzanna Geske, polis koruması eşliğinde Adliye'den ayrıldı.

GİZLİ OTURUM KAYITLARI ÇOK GİZLİ KALDI
Bu arada, Zirve Yayınevi'nin bir önceki 31. duruşmasında tanık Veysel Şahin'in gizli oturumda dinlendiği video kayıtlarının bir bölümünün açılamadığı belirlendi.

Görüntülü kayıt sisteminin ilk bölümünü açılamadığı, kaydın bir bölümünün CD'ye aktarılarak teknik firmaya gönderildiği, ancak firmanın da açamadığı öğrenildi.

Görüntülerin ilk bölümünün açılmaması ile ilgili çalışmalarda bir sonuç alınamadığı belirtildi.

Malatya Cezaevi'nde tutuklu bulunan ve gasp suçu ile el bombası bulundurmaktan yaklaşık 29 yıl hapis cezası alan Tanık Veysel Şahin'in, önemli bilgiler vereceğini söyleyerek gizli oturum yapılması talebi 31. duruşmada kabul edilmiş ve tanık gizli oturumda görüntülü kayıt ile dinlenmişti.

Tanık Veysel Şahin'in verdiği ifadeler nedeniyle tanık Koruma Kanunu'ndan yararlanmak içinde başvuruda bulunduğu ve bu talebin Adalet bakanlığı'na gönderildiği kaydedildi.

MERSİN BAROSU BAŞKANI DURUŞMAYA KATILDI
Duruşma sonrasında açıklamada bulunan Mersin Baro Başkanı Hali Hulki Özel, Mersin Barosu Yönetim Kurulu'nun görevlendirmesi ile davaya katıldığını ve böyle bir davaya katılmaktan onur ve gurur duyduğunu söyledi.

Aynı zamanda Hrant Dink Davası'na da katıldığını belirten Av. Özel, "İnsan Hakları her yerde, Mersin Barosu her yerde. İnsan Hakları nerede varsa, yasamızın 76. ve 95. maddesi gereğince, nerede insan hakları ihlalleri varsa, onu korumakla, savunmakla, güçlendirmekle ödevliyiz. bu ödevimizi, bu görevimizi yapmak için Malatya'dayız. Hrant Dink davasına da katılıyorum.

Mağdur Avukatlarından Erdal Doğan, "Bi Ermeni var" adlı kitap da gündeme getirilen ve Ergenekon davasında dinlenen gizli tanığın Zirve Yayınevi davası kapsamında dinlenmesini istediklerini söyledi. Doğan, kendilerinin baştan beri Zirve Yayınevi davası ile Ergenekon davasının birleştirilmesini talep ettiklerini söyleyerek, kavuşturmanın derinleştirilmesini beklediklerini ifade etti.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız