SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Zülfü Yare Dokunmak...!

A- A+ PAYLAŞ

Türkiye gibi pek çok Malatyalı da futbolla yatıp futbolla kalkıyor… Maç günleri MalatyaHaber.com’un “TIK”lanma sayısı artıyor… Malatyaspor’un yeniden Süper Lig’de yer alması Malatya halkının hiç kuşkusuz en büyük özlemi… Her maç “kazanılmalı” düşüncesi ister istemez Malatyaspor üzerinde büyük bir baskı oluşturuyor… Genç futbolcu kardeşlerimizin bu yoğun baskıyı kaldıramamalarını doğal kabul ediyorum. Ancak, futbol emektarı bir hocanın bu baskılar ve eleştiriler karşısındaki tahammülsüzlüğünü ise anlamakta zorlanıyorum… Neden mi ? Nedenini birazdan okuyacaksınız.

***

Bizim Türk futbolseverler olarak futbol oyununa bakış açımız tamamen alaturka…Takımda ne zaman işler kötüye gitse hemen birilerinin kafasını uçurmaya çalışıyoruz. Nedense suçlu hep belli oluyor. İlk önce teknik direktör sonrada onu getiren transferleri yapan yönetim suçlu oluyor. Bu anlaşılmaz tavrımız hiç kuşkusuz yukarıda sözünü ettiğim baskıların en önemli faktörlerinden… Malatyaspor’a baktığımızda işler iyi gidiyor gibi gözükse de “buz dağının” görünmeyen kısmı çok ama çok karışık… Şimdi gelin sizlere “buzdağının” görünmeyenlerini “zülfü yare dokunmadan” anlatayım… Dokunursa da ne yapalım artık…!

***

Öncelikle Malatyaspor iyi yönetilmiyor bunda en büyük suç, Başkan Haşim Karadağ’ın… ( zamanında benzer uyarıları Hikmet Tanrıverdi'ye de yaptığımı belirteyim.! ) Duygusal ve tez canlı Haşim Başkan, çok çabuk etki altında kalabiliyor, yanlış yapıyor, kırıp döküyor ve “çamları bir bir” devirebiliyor… Bu da ister istemez Teknik Direktör İsmail Kartal’a, ondan da oyunculara yansıyor… Parasızlık en büyük sıkıntı gibi görülse de Haşim Karadağ’ın Elazığ galibiyeti sonrasında “İstifa” kozunu oynaması çok ama çok büyük yanlıştı… Hocanın yönetimle ve başkanla sorun yaşadığını Malatya’da duymayan kalmamış… Durum böyle olunca gelinde maça konsantre olun ve oyuncuları motive edin…! Bir sezonda 2 teknik adama kapıyı gösterip 3’üncü hocayla da arayı açmak sanırım "basının suçu" hiç değil… Malatyayı yönetenlerin birlik, beraberlik ve dayanışmayı inşa etme çabaları ise takdire değer. Ancak, onların bu anlamlı davranışları da bir yere kadar… İş yine başa yani yönetime düşüyor… Bu ayın sonunda gerçekleşecek olan “Olağan Kongre” ve yeni yönetim için başlayan kulis çalışmaları ise görülmeye değer… İnce hesaplar yapanları duydukça aman Haşim Başkan demeden kendimi alamıyorum…

***

Ve gelelim İsmail Hocaya… 'Hamama giren terler' derler ya… İşte gelin olaya bir de bu açıdan bakalım… Öncelikle, yazacaklarımı sondan başa alayım ki yanlış olmasın… Şimdi; sözüm yıllarca futbol oynamış, teknik direktörlük yapmış ya da bunun eğitimini almışları yerden yere vurmak değil… Benimkisi bir durum tespiti… Şunu da biliyorum ki, bizler, onlar kadar bu işi bilmiyoruz. Bilsek zaten onların yerinde olurduk değil mi? Ve gelelim sözün özüne; Acizane gözlemlerim gösteriyor ki, hiç tanışmadığım İsmail Hoca, şampiyonluk havasının dışında bir hava içinde…Kendisini özel bir koltukta görüp, zaman zaman 'agresif' bir tavır sergiliyor… Gergin olduğu zor günler geçirdiği apaçık ortada…Belli ki zaman zaman gitgeller içinde… Başarı da herkes iyi, her şey güzel… Başarısızlıkta ise herkes kötü, basın ise 'tu-kaka'… En son benzer bir durumu Ziya Doğan’ın Malatyaspor’daki son döneminde görmüş ve gözlemlemiştim… Kendi yanlışlarını oyunculara ve basına mal eden Ziya Doğan, sürekli eleştiriyordu… Bu tutumundan dolayı da tepki çekmeye başlamıştı… Basının her zaman "hoşgörü pınarlarını sizden taraf akıtmasını" beklemek yanlış olur… Oyuncuların performansından yakınmak bir teknik adamın başvuracağı en son yoldur… Mental ve teknik yönden takımı maça hazırlamak hocanın işidir. Takım burada fire veriyorsa “suç” bunu yazıp, çizenlerde hiç değildir… Üstelik bu tavır ve davranış takımda birlik ve beraberliği yok ettiği gibi sizinle oyuncularınız arasında kapanması güç uçurumlara yol açıyor. Şunu herkesin çok açık ve net bilmesi lazım ki, bizler çok şeyler bilmemize rağmen 'Malatyaspor’un menfaatleri' için susuyoruz… Biz, 'kimlere kapı gösterildiğini', 'kimlerin istifadan döndürüldüğünü' ve hangi 'oyuncuların aşağılandığını' çok iyi biliyor ama 'şimdilik kaydıyla susuyoruz'… Çünkü, zaman bunları yazma zamanı değil… Zamanı gelmeyecek mi, gelecek elbette…!

***

Zülfü Yare Dokunsakta, Çözüm ne?

Çözüm, yine yönetimde, teknik adamda. Herkes 'şapkasını önüne alacak ve düşünecek'…

Bu yazıyı yazmakta tereddüt etsem de “Testi Kırıldıktan” sonra akıl veren çok olacağı için ben “kötü” adam olmayı göze aldım ve acizane bir iki eleştiri de bulundum… İster kızın, isterseniz de bunu farklı yorumlayın… Benim ki sadece “Dost Acı Söyler” kabilinden… Başarıya ulaşabilmek için kendinizi aşmayı, kendinizi değiştirmeyi, radikal kararlar alıp, tekdüzelikten kurtulmayı istemelisiniz. Bunun sonucunda elde edeceğiniz başarının, size ne gibi maddi ve manevi katkılar yapabileceğini tahmin bile edemezsiniz…

Suat KOZLUKLU- MalatyaHaber.com

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız