SON DAKİKA
SON DEPREMLER

İlk Kadın Söz Yazarı

0
Güncellendi - 2021-02-16 04:38:19
İlk Kadın Söz Yazarı
A- A+ PAYLAŞ

Yazdığı şarkılarla Türk müziğine yön veren Fikret Şeneş'in vefatının ardından 6 yıl geçti.

İlk kadın şarkı sözü yazarı olan Şeneş, 1921'de İstanbul'da dünyaya geldi.

Henüz ilkokul dönemindeyken piyano çalan ve 12 yaşındayken İngilizce şarkılar söyleyen Şeneş, İstanbul Amerikan Kız Kolejinde eğitim aldı.

Şeneş, liseden mezun olduktan sonra konservatuvarı kazandı. Sesinin güzel olmasından dolayı şan dersleri de alan sanatçı, 1937 yılında henüz 16 yaşındayken Bedii Çapa ile bir evlilik gerçekleştirdi ve bu evliliğinden Ahmet ve Celal adında 2 oğlu oldu. Şeneş, evliliğinden dolayı eğitimini yarıda bıraktı.

Bir röportajında çok zor zamanlar geçirerek, iki erkek çocuğunu babasız yetiştirdiğini ifade eden sanatçı, eşiyle 18 yıl sonra ayrıldı ve daha sonra da tekrar evlendi.

Ajda Pekkan için unutulmaz şarkılar kaleme aldı

Fikret Şeneş, evliliğini bitirdikten sonra kendini müziğe vererek, 30'lu yaşlardayken müzikal çalışmalarına Erol Büyükburç'la devam etti.

Büyükburç, Şeneş'in cenaze töreninde "O benim en iyi arkadaşımdı. O benim en iyi dostumdu. İlk bana İngilizce sözler yazan hanımefendi oydu. Harika, nefis bir kadındı." ifadeleri kullanmıştı.

Sanatçının kaleme aldığı ilk Türkçe parça Tanju Okan için yazdığı "İki Yabancı" eseri oldu. Okan, "İki Yabancı" ve diğer tarafında "Sarhoş" adlı şarkının yer aldığı 45'lik plağı 1967'de müzikseverlerin beğenisine sundu.

Şenseş, Ajda Pekkan için 1970'li yıllarda Cacho Valdez, Tony Hatch ve Giovanni Ferrio'nun bestelediği müziklerin üzerine "Sensiz Yıllarda", "Kimler Geldi Kimler Geçti" ve "Palavra" şarkılarının yanı sıra "Haykıracak Nefesim", "Yeniden Başlasın" ve "Hoş Gör Sen" gibi Türkçe sözlü eserler yazdı.

Pekkan, bir röportajında Şeneş hakkında, "Fikret Şeneş benim hayatta en değer verdiğim kişilerden birisiydi. Onun en güzel şarkılarını ben okudum ve benim sesimden ölümsüz oldular. Onu her zaman yüreğimde taşıyacağım." demişti.

Şeneş de Pekkan için şu değerlendirmelerde bulunmuştu:

"Ajda Pekkan sahneler için yaratılmış. Hakikaten sahneleri dolduran, yegane Batı şarkıcımızdır benim için. Bunun yanı sıra dinleyicisine en çok saygısı olan, en mükemmel şekilde görünmek isteyen bir sanatçıdır. Öylesine saygılıdır ki saçının bir teli kıvrılsa veya elbisenin bir tarafı ütüsüz olsa katiyen sahneye çıkmaz, şarkı söylemez. Kendine de hep söylediğim gibi benim şarkılarımın en iyi vitrinidir. Çünkü o şarkılarımı alıp kendi mükemmeliyetçi kişiliği ile birleştirdiği zaman gayet tabii o şarkı nazar-ı dikkati cezbeder, herkes tarafından tutulur ve sevilir. Ama bir başkası tarafından da söylense belki aynı alakayı görebilir de görmeyebilir de. Şarkıcın görüntüsü de çok mühim. Yoksa önünüze her gelen sesi güzel birileri de şarkıcı olabilirdi."

"Şarkılarımın sözleri, bir hayatın yaşanmışları"

Fikret Şeneş'in yazdığı şarkı sözlerini başta Ajda Pekkan olmak üzere Semiramis Pekkan, Sevda Karaca, Işıl Yücesoy, Zerrin Özer, Nilüfer, Semiha Yankı, Ayla Dikmen, Neco, Zaliha, Sibel Egemen, Şenay, Ayten Alpman, Selçuk Ural, Gönül Yazar ve Gökhan gibi birçok önemli yorumcu plak yaptı.

Aradan uzun yıllar geçmesine rağmen hala dillerde ve kuşaktan kuşağa aktarılan unutulmaz şarkıların sahibi Şeneş, eserlerinin popülerliğini yitirmemesine ilişkin bir röportajında şunları kaydetmişti:

"Tabii kalıcı olacağını hissettim. Çünkü onlar bir hayatın yaşanmışları. Ben kırkımdan sonra başladım. O yaşa kadar gelen hislerin bir süzülmesidir tüm bu sözler. Bunları yaşayacaksın ki, ayna gibi her insan kendinden bir parça bulabilsin şarkının içinde. Ya acılarını bulur ya sevgisini ya aşkından ya da özleminden bir şeyler bulur. 'A tıpkı bak bu benim için yazılmış' diyebildiği zaman o şarkı artık kalıcıdır. Bir şarkının kalıcı olması için şarkı sözünün çok samimi ve hakikaten yaşanmış olması lazım. Yaşamamış olan şarkı sözü yazamaz ama şiir yazar. Şarkı sözü yazamaz. Çünkü müzikten etkilenmesi lazım. Bugün müzikten daha önemlidir söz."

Fikret Şeneş, sanat hayatı boyunca Türk müziğine 300'e yakın eser kazandırdı. En son 1996'da Ajda Pekkan için "Bir Hata" adlı şarkıyı yazan Şeneş'in "Anlamazdın" eseri, Çağan Irmak'ın yönetmenliğini üstlendiği "Issız Adam" filmiyle son dönemde yeniden ünlenmişti.

Sanatçının anısına hazırlanan 2 CD'lik "Fikret Şeneş Kimler Geldi Kimler Geçti Saygı Albümü", 4 Ekim 2019 tarihinde DMC etiketiyle yayımlandı. Albümde aralarında Sezen Aksu, Manga, Rafet El Roman, Nalan, Şevval Sam, Yeşim Salkım ve Işıl Yücesoy'ın bulunduğu 26 sanatçı, Şeneş'in 26 şarkısını seslendirdi.

94 yaşındayken hayatını kaybetti

Alzheimer hastalığına 2012 yılının eylül ayında yakalanan ve evinde tedavisi süren Şeneş, 16 Şubat 2015'de 94 yaşındayken hayatını kaybetti. Sanatçı, Teşvikiye Camisi'nde kılınan cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedildi.

Usta sanatçının oğlu Ceylan Çapa da annesi hakkında bir röportajında şunları anlatmıştı:

"Annem, Türkiye'nin ilk kadın söz yazarı ve yazdığı şarkıların Türk pop müziğindeki yeri hiçbir zaman tartışılamadı. Kadınlar için bir öncü olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden her şarkısının çok büyük anlamı var. Düşünsenize üzerinden 40-50 yıl geçmiş şarkıları var. Hala her yerde çalınıyor, söyleniyor. Annemin önemi zaten burada ortaya çıkıyor. Bu şarkılar kim bilir daha kaç nesil büyütecek? Gerçekten paha biçilmez. Annemin aşka, özellikle de hayata bakışı, bunları şarkılarına yansıttığı için sadece beni değil, herkesi etkiledi. Aşkı özünde yaşadı, bunu hepimize hissettirdi."

Her şarkısına uzun süreler ayıran ve hala beğeniyle dillerden düşmeyen "Bir Başkadır Benim Memleketim" parçasını 4, 5 ayda tamamlayan sanatçının kaleme aldığı diğer şarkılarından bazıları ise şöyle:

"Ben Varım", "Sana Neler Edeceğim", "Bak Şu Adama Aşık", "Baksana Talihe", "Kaybolan Yıllar", "Anlamadım Gitti", "Veda Etmem", "Dile Kolay", "Bambaşka Biri", "Yeniden Başlasın", "Bir Günah Gibi", "Son Yolcu", "Uykusuz Her Gece", "Versin Tanrı İstemeden", "Yolcu Yolunda Gerek", "Bir Zaman Hatası"

İstanbul, AA

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız