SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Kara Su Yem ve Gübre Oldu

0
Güncellendi - 2019-11-16 01:11:56
Kara Su Yem ve Gübre Oldu
A- A+ PAYLAŞ

Zeytinyağı üreten fabrikalarda bu meyvenin sıkımı sırasında ortaya çıkan ve atık olarak bırakıldığında doğaya zarar veren kara suyun buharlaştırılmasıyla elde edilen katı maddeler, hayvan yemi ve gübre olarak kullanılıyor.

Türkiye'deki bin 200'ü aşkın zeytin işletmesinde yılda ortalama 200 bin ton zeytin kara suyu ortaya çıkıyor. Bu atık, doğaya bırakıldığında içerdiği maddeler nedeniyle toprak ve su kaynaklarına zarar verebiliyor.

Balıkesir Üniversitesi Edremit Meslek Yüksekokulu, Ege Üniversitesi Biyoloji Bölümü ve Adnan Menderes Üniversitesinden akademisyenler ile çevre bilimci Mehmet Laleli'nin ortaklaşa yürüttüğü çalışmada, çoğunlukla işletmelerdeki özel havuzlarda biriktirilen kara su buharlaştırılarak elde edilen katı maddelerin hayvan yemi ve gübre olarak kullanılabileceği belirlendi.

Bu tespit doğrultusunda, 12 milyondan fazla zeytin ağacının bulunduğu Edremit, Ayvalık, Gömeç, Burhaniye ve Havran ilçelerindeki bazı tesislerde zeytin kara suyu ekonomiye kazandırılmaya başlandı.

"Biyogaz da elde edilebilir"

Balıkesir Üniversitesi Edremit Meslek Yüksekokulu Zeytin ve Zeytin Teknolojileri Bölümü Öğretim Görevlisi Mücahit Kıvrak, AA muhabirine, zeytin kara suyunun kontrolsüz olarak doğaya salınmasının çevreye büyük ölçüde zarar verdiğini söyledi.

Kara suyun fabrikadan çıktığı haliyle yüksek dozda zehir içerdiğini, evsel atıklardan 200 kat fazla zararlı olduğunu belirten Kıvrak, "Doz çalışması yapmamız gerekiyor. Toprağa uygun dozlarda verdiğiniz zaman gübre etkisi gösterir. Bu dozu bir tık yukarı çıkardığınızda yabancı otları öldürür, ondan sonrası çevre felaketine neden olur." dedi.

Kıvrak, kara su ve pirinadan hayvan yemi, gübre yapılabileceğini ve biyogaz elde edilebileceğini dile getirdi.

Türkiye'de son yıllarda zeytin kara suyu konusunda önemli akademik çalışmalar yapıldığını bildiren Kıvrak, şunları kaydetti:

"Biz bu kara suyun ekonomik değerini çok önemsiyoruz çünkü her bir noktasında yani hem su anlamında hem de eğer bunu dinlendirirseniz çok ciddi faydaları var. Gübre olarak kullanılabiliyor. Gübreleme noktasında belediyelerin çalışma yapmasından yanayız. Belediyeler özellikle park ve bahçelerde, mezarlıklarda bu kara suyu kullanırsa, dozunu iyi ayarlarlarsa yabancı otlara karşı ciddi bir herbisit (zararlı bitki öldürücü) olabilir. Bunun çalışmasını yapmak gerekiyor."

"İşlenmesi halinde önemli bir ekonomik değer"

Burhaniye ilçesinde zeytinyağı fabrikası olan çevre bilimci Mehmet Laleli de kara suyun işlenmesi halinde önemli bir ekonomik değer olduğunu söyledi.

Günlük 60 ton üretim kapasitesine sahip bir fabrikanın, 2 bin tonluk kara su havuzuna sahip olması gerektiğini ifade eden Laleli, "Kara suyu yazın en kurak zamanda sulamada kullanabiliriz. Bu su, zeytin ağacına değil daha çok yabancı otla mücadeleye yarıyor. Suyun buharlaştırılmasıyla geriye kalanı hayvan yemi olarak kullanmak, kompostlamak mümkün." diye konuştu.

Laleli, zeytin kara suyunun mayalanıp içinde bakteri yetiştirilerek yağ rafine edilebileceğini, temizlenip koku ve renk gideriminin sağlanabileceğini, biyolojik ve kimyasal oksijen ihtiyacını karşılaşmanın mümkün olduğunu dile getirdi.

Kara suda miktar ve konsantrasyonun önemli olduğuna işaret eden Laleli, "Bütün kara su aynı anda alıcı ortama verilirse sorun olur. Bir fabrikanın çıktısı incecik bir akarsuya verilirse orada sorun olur. Bu işin oluru, kara suyu biriktireceksin, kurak mevsimde vereceksin." ifadesini kullandı.

Balıkesir, AA

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız