SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Sağlıkçıların Değerinin Yükselmesi Potansiyel Tehdit'miş!

0
Güncellendi - 2020-07-13 02:04:10
'Sağlıkçıların Değerinin Yükselmesi Potansiyel Tehdit'miş!
A- A+ PAYLAŞ

BUNU SÖYLEYEN İÜ'DE 'YÖNETİCİ' AKADEMİSYEN!.. Koronavirüs salgını sürecinde özellikle antikor tedavisi alanındaki çalışmaları ile Türkiye gündemine gelen İnönü Üniversitesi’nde görev yapan Doç. Dr. Gökhan Tuncel'in, bu süreçte hayatları pahasına Covid-19 hastalarını tedavi etmek için canla başla çalışan sağlık çalışanlarına yönelik skandal ifadeler kullandığı ortaya çıktı.

İnönü Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Gökhan Tuncel, koronavirüs sürecinde, Sağlık Bakanı’nın şahsında, sağlıkçıların yükselen bir değer haline geldiğini belirterek, “Böyle bir değer yükselmesinin potansiyel bir tehdit olduğunu da bilmemiz lazım” dedi.

Sağlıkçılar için inanılmaz sözler: “Valla, değer çok fazla artarsa kötü bir şey”

DEVA Partisi Kurucular Kurulu Üyesi Prof. Dr. İbrahim Gezer’in uzun süre başkanlığını yaptığı BİLSAM (Bilgi Yolu Eğitim Kültür ve Sosyal Araştırmalar Merkezi)’ın Youtube kanalında, geçtiğimiz haftalarda, “Salgın Sonrası Siyasal Beklentiler” başlıklı bir konuşması yayınlanan Gökhan Tuncel, sağlıkçıların yükselen değer olmasının “kötü bir şey” olduğunu söyledi.

Tuncel, “Sağlıkçıların yükselen bir değer haline gelmesi söz konusu. Bu, iyi bir şey mi kötü bir şey mi? Valla, değer çok fazla artarsa kötü bir şey”  dedi.

“Uzmanlık alanının dışına çıkıp, kendilerini siyasal alanda otorite olarak kabul ettirmek yoluna girebilirler”

Koronavirüs vakalarının en yoğun görüldüğü, yani sağlık çalışanlarının, moral ve motivasyona en fazla ihtiyaç duyduğu Mayıs ayında yaptığı konuşmada, sağlık çalışanlarının, toplum nezdinde yükselen değer haline gelmesinin, sağlıkçılar tarafından gelecekte toplum üzerinde bir tahakküm aracı olarak kullanabileceğine işaret eden Gökhan Tuncel, salgın sürecinde sağlıkçıların elde ettiği değer üzerinden kendi uzmanlık alanları dışına çıkıp siyasal konularda kendilerini otorite olarak kabul ettirme yoluna girebileceğini ifade etti.

Koronavirüs mücadelesinde en büyük riski sağlık çalışanları üstlenirken…

Bini aşkın sağlık çalışanı, koronavirüslü hastaları sağlığına kavuşturmak yolunda mücadele ederken virüse yakalandı, Aralarında Türkiye’nin sağlık kalitesini yükselten çok sayıda bilimsel araştırmaya ve çalışmaya imza atmış tıpçı akademisyenlerin olduğu, sayısı net olarak henüz açıklanmayan doktor, hemşire, yardımcı sağlık personeli, mesleki mücadelelerini ölümle noktalamak zorunda kaldı bu süreçte.

Böyle bir tabloda, Rektörü de bir sağlıkçı olan İnönü Üniversitesi İİBF Dekan Yardımcısı Gökhan Tuncel, sağlık çalışanlarının toplum nezdinde değer kazanmasını, “Böyle bir değer yükselmesinin potansiyel bir tehdit olduğunu da bilmemiz lazım” sözleriyle yorumladı.

MOTAŞ’ın Genel Müdürüydü

Bir dönem Malatya Belediyesi’de şehir içi toplu taşıma işini yürüten MOTAŞ’ın genel müdürlüğünü de yapan, İİBF Dekan Yardımcısı Gökhan Tuncel’in o konuşması şöyle:

“Sağlık Bakanı’nın şahsında aslında sağlıkçıların yükselen bir değer haline gelmesi söz konusu. Bu, iyi bir şey mi kötü bir şey mi? Valla, değer çok fazla artarsa kötü bir şey. Ama ona değer yüklenmesi, yaptığı çabadan dolayı, emekten dolayı ona değer verilmesi ayrı bir şey. Ama bu değeri, bir iktidar alanı haline getirip kullanmaya çalışması kötü bir şey. Geçmişte böyle miydi? Geçmişte böyleydi. Yani Türkiye’de bazı meslek mensupları yaptıkları işten dolayı, kazandıkları paradan dolayı, toplumun kendilerine atfettiği değerden dolayı, statülerine atfettiği değerden dolayı onu bir iktidar alanı haline getirip bir egemenlik ilişkisi kurabiliyordu toplumla. Böyle bir şey olmaz diye düşünüyorum ama böyle bir değer yükselmesinin potansiyel bir tehdit olduğunu da bilmemiz lazım. Yani kendi uzmanlık alanları dışına çıkıp siyasal alana dair birçok konuda kendilerini otorite kabul ettirme gibi bir yola girebilirler. Bu da bir risk, onu da söylemiş olalım”.

Rektör Prof. Dr. Kızılay ne diyecek?

İnönü Üniversitesi İİBF Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Gökhan Tuncel’in sağlık çalışanlarına yönelik bu sözlerinin, sağlık çalışanları ve sağlık çalışanları meslek örgütlerinden tepki alacağı değerlendirilirken, kendisi de bir hekim olarak sağlık çalışanı sıfatına sahip olan İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay’ın, İBBF Dekan Yardımcısı Tuncel’in sağlık çalışanlarına yönelik sözlerini nasıl değerlendireceği ise merak konusu oldu.

Güler HAZAR, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

77 yorum yapılmış

  • Gulper (3 yıl önce)
    Doktor olmak kolay mı? 1-Üniversite sınavında tıp kazanmak için çok akıllı ve çok çalışkan olmak lazım 2-Kazanınca okuyabilmek için gençlikten vazgeçip çalışmak lazım 3- Doktor olunca gece gündüz demeden insanların iyiliğini düşünüp yorulmak bilmeden çalışmak lazım 4- Bütün bu anlattıklarımı kavrayabilmek için de akıllı olmak lazım
    0
    0
    Yanıtla
  • Ya ne anlatıyorsun. Sanki bilmiyorlar.mevzu bilmemek değil.
    0
    0
    Yanıtla
  • Koray (3 yıl önce)
    Türkiye akademisyen çöplüğüne döndü. Başka alanlara laf atması kendi işini beceremediğinizi gösterir. Dekan yardımcısı değil rektör olsun arkadaş Bi koltuk bulun işte sağa sola ateş ediyor ?
    0
    0
    Yanıtla
  • Korona Algida (3 yıl önce)
    Hoca üniversite sınavında kaçlık dilimdeymiş? Buram buram kompleks kokan bir yorumcuk yapmış.
    0
    0
    Yanıtla
  • Misafir (3 yıl önce)
    Dekan yardımcısının bu zat olduğu fakülteden ne hayır gelir ki
    0
    0
    Yanıtla
  • Mehmet (3 yıl önce)
    Zamanında siyasetçilere gereğinden fazla anlam yükledik şimdi her şeye siyasetçiler karar vetiyor Hastane açılacak siyasetçiye soralım okul yapılacak siyasetçiye soralım organize sanayi açılacak siyasetçiye soralım imar planı yapılacak siyasetçiye soralım Bir ara askere soruyorduk hukukçulara kararlaştırıyordu bu işlerin nasıl yapılacağını Şimdi gökhan bey sağlıkçılara işlerinden fazla anlam yüklerseniz okulun açılışına fabrikanın kapanışona derken imar planına da doktorlar karar verir
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Bilirkişi (3 yıl önce)
    İki milyondan fazla üyesi olan bir camiyayı iki kelamla ; haddi olmadan hedefe oturtan kendini akademisyen zanneden kişiden ne beklene bilirki.
    0
    0
    Yanıtla
  • Fatih (3 yıl önce)
    "Ama ona değer yüklenmesi, yaptığı çabadan dolayı, emekten dolayı ona değer verilmesi ayrı bir şey. Ama bu değeri, bir iktidar alanı haline getirip kullanmaya çalışması kötü bir şey. " Bu kısmı okursanız daha net anlarsınız. Bunu değerin kötüye kullanılmasından bahsediyor. Geçmişte olduğu gibi. Herkesi aynı kefeye koymak doğru değil tabi ki, şu an verdikleri emeklere saygısızlık etmekte doğru değil. Ancak geçmişte devlet hastanesine gidince dışarıdaki özel muayenesini işaret eden doktorlar, hastaları insan yerine koymayan hemşireler de sağlık calisanı değil miydi ? İşte bu örneklerde verilen değerin kötüye kullanılmasıdır.
    0
    0
    Yanıtla
  • Kemal (3 yıl önce)
    Biri yorumunda demişki hoca öyle demek istemedi çarpıtıyorsunuz.Aslında şöyle demek istedi demiş" GÜÇ İNSANI YOZLAŞTIRIR"demek istemiş."
    0
    0
    Yanıtla
  • Adıyamanli (3 yıl önce)
    Üniversite yerleştirme sonuçlarına bir bakmak lazım TIP Fak. yerleşme yüzdelik dilimi yükselmişmi azalmış mı? Bu haber içeriğine göre doktorlarda filyasyon da iyi paralar aldığına göre TIP lara rağbet artmalı... 1990 lı yıllarda Türkiye birincileri mühendisliği tercih ederdi son onbeş yıldır tıp tercih ediliyor.
    0
    0
    Yanıtla
  • KEREM (3 yıl önce)
    Haberin altındaki yorumları okuduktan sonra bir de Gökhan Hoca’nın İnönü Üniversitesi web sitesindeki sayfasına bakayım dedim. Hani, yorum yazan bazı arkadaşların yere göğe sığdıramadığı ‘Gökhan Hocamız gerçekten bu övgüleri haketmiş mi?’ diyerek… Baktım ve gördüm ki, Gökhan Hocamızın bütün dünyası, ancak BİLSAM’da yayınlanabilen yayınlarla sınırlı. Tümü kendisine ait tek bir kitabı var ve bu kitap BİLSAM tarafından yayınlanmış. Gökhan Hoca’nın öğrencilerinin dışında başka kimsenin bu kitaptan haberi var mı bilmiyorum. Diğer kitap çalışmaları ise 3-5 ortak yazarlı kitaplar ve bu kitapların içinde bölüm yazarlığı yapmış. Bir de başkalarından toplanan makalelerden oluşan kitabın editörlüğü. Makalelerinin büyük çoğunluğu, BİLSAM’ın dergisi yani yerel bir derneğin dergisi olan Birey ve Toplum’da yayınlanmış. Tabii bunları küçümsemiyorum ama yorum yazan bazı arkadaşlarım Gökhan Hocamızı siyasetin allame-i cihanı gibi takdim etmeleri, sağlıkçı kardeşlerimize karşı ortaya attığı ağır ithamları savunmaları, İnönü Üniversitesi’nin Gökhan Hocamız sayesinde dünyanın en iyi 50 üniversitesiymiş gibi mangalda kül bırakmayan tavır sergilemeleri gerçekleri ters yüz etmekten başka şey değil. Ha bir de, Gökhan Hocamızın kaç kongre, kaç sempozyum kaç panelde yer aldığını öğrenin diyorlar ya… En çok da ona gülünür… Kongrelerin, sempozyumların suyu çıktı arkadaşlar. Gökhan Hocamızın konusundan bağımsızı söyleyeyim, Kongreler, sempozyumlar artık birer ticari faaliyete dönüştü neredeyse. Aynı günde 3 hatta 4 sözde bilimsel kongre, sempozyum düzenleyen proflar, akademisyenler var bu ülkede, Malatya’da. Bunları da hemen cv'lerine ekliyor, sayfa artırıyorlar.Bu akademisyenler, kongre ve sempozyum düzenlemeyi neredeyse geçim ve daha fazla zenginleşme aracına çevirmiş durumda. Bu nedenle, kaç kongre kaç sempozyum sorusu anlamsızdır. Önemli olan nicelik değil, niteliktir. Yayınlarınız dünyada ne kadar atıf aldı, atıf sıralamasında nerelerdesiniz? Bilim dünyasına somut olarak ne kattınız? Bilimsel düzeyi, ancak BİLSAM tarafından yayınlanabilecek evsafta olan yayınlar ile evrensellik, bilimsellik olmaz. Olsa olsa, somut biçimde yaşıyoruz; önce Mehmet Koç’un Gelecek Partisi Malatya İl Başkanlığı, ardından İbrahim Gezer’in Deva Partisi Kurucular Kurulu Üyeliği, en son da Muhasip Üyeniz Onur Güneş’in Deva Partisi Malatya il Başklanlığı için atlama taşı olabilir... Artı, bir de Gökhan Hoca’yı son derece düzeyli ifadelerle eleştirenlere karşı, “Gökhan Hocanın çeyreği bile olamazsınız” gibi küstahlaşmış ifadelerle trollük yapanların, düzeyli eleştirilere cevap verebilme konusunda yaşadığı kifayetsizliği ve düzeysizliği dışa vurmaya yarayabilir.
    0
    0
    Yanıtla
  • Ülkem ve Malatyam (3 yıl önce)KEREM isimli kullanıcı yorumuna
    Müthiş bir tespit. Keşke herkes bu pencereden baksa. Bilimselliğin olmadığı bir ülkede maalesef durum bu. Gelişmiş ülkelerin bilimsellik kriterlerine göre 200 bin öğretim üyesinin kaçı kabul görür acaba. Bir ülkenin geleceği bilimdir. Rabbim ilmi isteyene veriyor. İlim yaptığını zannedince durum ortada.
    0
    0
    Yanıtla
  • Kardesim arastirmaniz emeginiz ve insanin gozune sokar gibi koydunuz argumanlar icin teşekkür etmek istedim.. hoca haddini asmistir..tipcilara verilen deger ile ilerde siyasi olacaklari gibi sacma bir dusunce ortaya atarak kendinin siyasi oldugunu ortaya koyuyor.. maalesef oyle bir donemdeyizki bazi insanlar dusundukleri herseyi soyleyebilecekleriniz zannediyorlar ici bosta olsa...
    0
    0
    Yanıtla
  • Moses (3 yıl önce)
    Yorum yapanlar keşke Gökhan hocanın çeyreği kadar ilime bilime katkısı olsa; ama ne gezer. Hocanın sözünü anlamadan yorum yapmış çoğu kişi; hoca güç insanı yozlaştırır demek istemiş ki nitekim de böyle oluyor zaten günümüz dünyasında. Orijinal i şu: Power corrupts; Absolute Power absolutely corrupts ;) Yani hoca kimseyi töhmet altında bırakmamış. Siz gidin esas tepki verilecek konularda tepkinizi gösterin en iyisi.
    0
    0
    Yanıtla
  • Hocan kac atif almis hayati boyunca
    0
    0
    Yanıtla
  • Cumali (3 yıl önce)
    Bu Gökhan Tuncel zannediyorum geçmişte üniversiteden bilimsel yeterlilikle ilgili bir sorun nedeniyle gönderilmişti. Sadece malum grup dayanışması saikiyle, ilişkilerle Cemal Akın döneminde belediyeye aldılar. Belediye döneminin de hiç parlak olmadığı biliniyor. MOTAŞ Genel Müdürlüğü çok sıkıntılıydı. Yaptığı yanlışlar nedeniyle mahkemelik konular vardı. Muhtemelen sicilide sıkıntılı olduğu için Çakır'ın ikinci dönemi başlarında, rektör de değiştiği ve kendi meşrebine uygun bir yönetim geldiği için yeniden üniversiteye döndü. Ancak her nedense, üniversiteye bir kurumdan geçiş olarak değil, açıktan atandı ve böylece belediyedeki sicil dosyası da üniversiteye götürülmedi. Bu niye yapıldı bilmiyorum ama tahmin edebiliyorum. Üniversite, scil dosyasını neden istemediğini, açıktan atamayı tercih ettiğini açıklamalıdır. Son dönemde BİLSAM'ın, Meşale'nin vazgeçilmezlerinden biri haline gelmişti.Birde buna sahip çıkanlara bakın, genellikle Meşale, Bilsam ağızlarıyla yapılmış yorumlar. Kızılay dönemi buun için en parlak dönem oldu. Orada doçentliğe terfi ettirildi fakülteye dekan yardımcısı yapıldı. Tıp kökenli olan, ancak üniversitenin sadece görünürdeki rektörü olduğu ifade edilen, aslında bir grubun etkisiyle üniversiteyi 'etkisiz' bir şekilde idare ettiği öne sürülen Ahmet Kızılay döneminde tıpçılarla ilgili bu lafları söylemesi çok ironik. Tıpçı rektör, üniversite döneminde sadece tıp fakültesinin karaciğer nakli, onkoloji hastanesi gibi kendisinden önce başlatılan konuları ve bunlarla ilgili güncel gelişmeleri sahiplenmek dışında hiçbir başarısı olmayan Rektör Ahmet Kızılay'ın, kendi meslektaş grubuna yönelik laflara karşılık halen ses çıkarmaması üniversitede gücün kimin elinde olduğunu gösteriyor. Diğer yandan bu şahsı çok yakında profesör, hatta kızılay gelirse rektör yardımcısı, genel sekreter veya dekan bile yaparlar, buna da Kızılay'a imza attırırlar o da kapağı olur işin. Yakışır bu ekibe.
    0
    0
    Yanıtla
  • Ö. A (3 yıl önce)
    İktisatla uğraşacağına dikkat çekmek için siyaset yapmış. Çirkin ve seviyesiz . Derhal özür dilemeli.
    0
    0
    Yanıtla
  • Afşin (3 yıl önce)
    Sağlık Emekçileri Sendikası nerede, neden sesini çıkarmıyor bu rezalete? Malatya Tabip Odası, rezaleti kınıyor ama sağlık emekçilerinin savunucusu olduğunu iddia edenler ise sus pus olmuş.
    0
    0
    Yanıtla
  • Orduzulu Reis (3 yıl önce)
    Sağlıkçılar devleti ele geçirmesin dikkat edin.
    0
    0
    Yanıtla
  • Sağlıkçı (3 yıl önce)
    Asıl tehlike nedir biliyor musunuz Sayın Gökhan Tuncel, bilimsel, akademik veya diğer güncel sorunlar için incir çekirdeğinin dahi hacmine katkı sunacak bir üretimi olmayan siz ve belki sizin gibi bir çok insanın isminin önünde doç. veya prof. yazmasıdır.
    0
    0
    Yanıtla
  • Mac (3 yıl önce)
    Hocanın görüş belirtmesi kadar doğal ne var Allah aşkına, haber olmamış bu sefer, Gökhan hoca iyidir kimse element uydurmasın...
    0
    0
    Yanıtla
  • Aliriza (3 yıl önce)
    Bu olayı savunan kişiler ya Bilsamcıdır yada anaokul terk dir. Ah İnönü üniversitesi ah ne günlere kaldın sen. Başarı yok yönetici bilsam yada meşaleci.. Profösöre bile kadro için git meşaleci bul gel diyen yönetici kesimi sizi Allaha havale ediyorum..siz bu adamları bu yerlere getirdiniz suçlu sizsiniz!
    0
    0
    Yanıtla
  • Mehmet Ali (3 yıl önce)
    Ooo, Maşaallah, Bilsam'ın trolleri Gökhan hocalarının sağlıkçıları töhmet altına alan sözlerini savunmak için haberin altını işgal etmişler, aferin...
    0
    0
    Yanıtla
  • Yasin Bikriye (3 yıl önce)
    Sayın Gökhan Tuncel Hoca bilimsel bir tespit ve sosyolojik bir okumadır. Türkiye'de bir zamanlar orduya girenler kendilerine ulaşabilecek en üst rütbe olarak Orgeneral, Oramiral veya Mareşallik değil de Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlığı hedefledikleri için Askeri Darbeler oldu. Çünkü asker olarak başlayanlar asker olarak en üst rütbeye ulaşmak veya asker olarak bu Devlet ve Millete hizmet etmek yerine Devleti Yönetmeye talip oldular. 28 Şubat Döneminde okullarda hangi bölümlerin olacağına, bürokrasinin nasıl işleyeceğine, kadroların nasıl planlanacağına, üniversitelere kimin girip girmeyeceğine, sınavlarda katsayının nasıl uygulanacağına, hakim ve savcıların kararları neye göre vereceğini Askerler karar vermiyor muydu? Hatta kimin Cumhurbaşkanı ve Başbakan olacağına dahi karar vermek istemedirler mi? Hükümetleri düşürmediler mi? Bu bilimsel ve tarihsel gerçeklik ortada iken ve sosyolojik bir okuma yapılmış iken Sayın Hocanın hedefe konarak konunun saptırılması kime hizmet eder? Yahu daha 2 hafta önce Üniversiteye giriş sınavı ertelensin diye ekranda şaklabanlık yapan, küfür eden, bağıran çağıran, külhanbeyliği yapan ve en son da dün 2023 için Cumhurbaşkanlığı Adaylığını açıklayan Serdar Savaş da bir sağlıkçı değil mi? Üniversite, rektör, yönetim, siyaset ve partiler ile olan hesabın görüleceği yer en azından bu tespitler üzerinden olmamalıdır. Ne diyordu Atasözlerimizden birisi: Ne anlattığınız değil karşıdakinin ne anladığı önemlidir. Hocayı önce anlamak veya anlamaya çalışmak için gayret edilmeli ondan sonra da eleştiriler sıralanmalı.Düşünen konuşan, eleştiren sayısı artmalı. Düşüncesini derc edeni tefe koyunca düşünenler çoğalır mı, ya da düşünceler açıklanır mı? Biraz anlayış, azıcık anlama gayreti biraz da tahammül. Lütfen
    0
    0
    Yanıtla
  • Su-i misal emsal değildir... Verdiğiniz örnek çok berbat bir örnek. Doktorluk zaten bana göre mesleklerin en rütbelisidir. Çünkü işleri insan hayatı kurtarmak.. Daha büyük rütbe tanımıyorum. Bugüne kadar devleti yönetmeye talip olduklarına da şahit olmadım.
    0
    0
    Yanıtla
  • en rütbeli meslek fırıncılar. Fırıncılar olmada aç kalırız:))
    0
    0
    Yanıtla
  • En rütbeli meslek fırıncı olamaz.Olsa olsa çiftçi olur.Ekmek için un,un için buğday gerekir?
    0
    0
    Yanıtla
  • Yasin Bey, avukatlığına soyunduğunuz bu hazret, son 17-18 yılda uygulanan politikalarla müteahhitlere, beton tüccarlarına atfedilen aşırı değeri eleştirme zahmetine katlanmamış, bir sorabilir misiniz? Müteahhitler, bu ülkenin şehirlerinin kültürel mirasına, şehircilik değerlerine kibrit suyu döktü ama hep desteklendi, hep korundu, hep el üstünde tutularak aşırı bir değerle taltif edildi. Gökhan Bey neden bir gün olsun müteahhitlere, inşsaat lobisine atfedilen aşırı değere karşı bir tehlike uyarısı yapmadı? Avukatlığına soyunan bir kişi olarak cevaplarsanız sevinirim.
    0
    0
    Yanıtla
  • Ramazan (3 yıl önce)Hakan isimli kullanıcı yorumuna
    Hakan Bey, kendinizi boşurna yormayın. Yorumlardan anladığım kadarıyla uzun süre AK Partiliymiş gibi davrandıktan sonra şimdilerde birçok yöneticisi Deva ve Gelecek Partilierinin kuruluşunda yer alan BİLSAM'ın heyeti, koro halinde Ğökhan Bey'in avukatlığına soyunmuş. Hayırlı işler...
    0
    0
    Yanıtla
  • Evet gayet çok bilimsel bir açıklama yapmış ki,Tıp fakültesi bu bilimsel açıklamayı anlamamış olacakki bu yoruma itiraz etmişler!
    0
    0
    Yanıtla
  • Yasin bikri belli ki sende bilsam midir nedir o grubundansin, hocayi anlamak mi ,hoca mi, biz hoca gormuyoruz yada sen hic bi hoca tanımadın, birbirinize methiye duzmeye devam edin.
    0
    0
    Yanıtla
  • Eskimalatyalı (3 yıl önce)
    Adamın doğru sözü niye zorunuza gidiyor ki anlamıyorum...
    0
    0
    Yanıtla
  • Neyi doğru söylemiş adamın... Sağlıkçılar neden tehlikeli olsun? İnsanların şifaya kavuşmasına vesile olan sağlık çalışanları ne yapmış da tehlikeli olmuş? Darbeye mi kalkışmışlar, kimin üzerinde, neyin üzerinde tahakküm kurmuşlar, bir cevap ver hele, adamın adına Eskimalatyalı... Sağlık çalışanları kendi hayatlarını hastalara feda ettikleri için mi tehlikeli oluyorlar? İnşaallah sizin de bir gün bir sağlık çalışanına muhtaç durumda olursunuz da Gökhan efendinin doğru mu eğri mi konuştuğunu o zaman anlarsın.
    0
    0
    Yanıtla
  • Rabbım sizinde çocuk larınızı sağlıkçı yapsın sizin kafalılar bozuk düşüncelerinizden sizden kötü muamele etsin ler inşallah
    0
    0
    Yanıtla
  • Eskimalatyalı (3 yıl önce)Sağlıkçı isimli kullanıcı yorumuna
    kenan bey ve sağlıkçı arkadaş her mesleğin yüz karası var sözüm hepsine değildi sadece belli bir kısmaydı.. Nasıl anlaşıldığımı az çok tahmin edebiliyorum ama kastım görevini layıkıyla yapanlara tabiki değil.. Kimseye hangi meslek hangi grup olursa olsun gereğinden ne fazla nede eksik kıymet verilmemeli... Şu anki durumun ilerde meslektaşlarınız lehine veya aleyhine dönmeyeceğine kimse kanaat getiremez .. Bu arada Sağlıkcı arkadaş iyi dileklerini aynen iade etmiyerek Allah yar ve yardımcın olsun umarım mesleğini layıkıyla yapan nadide insanlardan olur mükafatını Allahtan alırsın...
    0
    0
    Yanıtla
  • Melek (3 yıl önce)
    Çok acı.. yıllardır biz ezildikçe, şiddet gördükçe,insan kapasitesi üzeri çalışıp,kamudaki diğer memurların dahi altında kaldıkça hoşuna gidenler mı varmış?hani nerede kul hakkı inancımız.. sağlık çalışanları merhamet ve sevginin sembolü.. hakettiği değeri görecek bir gün inşallah.
    0
    0
    Yanıtla
  • muhammed (3 yıl önce)
    sanırım burda kastedilen sosyolojik olarak bir totalitarizm oluşturmak manasında bir meslek grubunun aşırı derecede otorite olmasına bir itirazdır.Bunu anlamak akademik bir perspektif gerektirir bu bağlamda kendisini tanımıyorum ama hocanın eleştirisini haklı buldum.bazı olaylara ve durumlara gazetecilik bağlamında bakmak yerine biraz daha derin bakmak gerekir...
    0
    0
    Yanıtla
  • Nokta atışı.???
    0
    0
    Yanıtla
  • ahmet koc (3 yıl önce)
    MOTAŞ'ı zarar ettiren büyük iktisatçı, sonradan görünme FETÖsavar. Ahmet Kızılay bu adamıbu yıl İnönü üniversitesi'nin 15 temmuz etkinliklerinde konferans konuşmacısı olarak ayarlamış. Önce bir çevresine baksın, neler gördüğünü anlatsın, sonra insanlara akıl versin. hey yavrum hey. Milletvekillerini görünce el pençe duran malatya, sana bu tip adamların akıl vermesi yakışır.!!! Oysa bu tür insanların sokağa çıkarken utanması ve kafalarını kaldırmaması gerekir. Haksızmıyım.
    0
    0
    Yanıtla
  • Serdar ala (3 yıl önce)
    Bu kanaat önderimiz,umarim haberi okuyunca ya ben kimim, neyim,yeni ne buldum da adimin önünde docent yazıyor, yaptigim bu sacma beyantlarla yeni bir sey soylemis mi oluyorum, ve tabi aldigim maasi hakkediyor muyum diye kendini sorgular.
    0
    0
    Yanıtla
  • Kudret (3 yıl önce)
    Pandemi süresinde hasta olanın yakınları hatta çocukları hastanın yanına uğramazken sağlıkçılar vardı yanlarında,hem baktılar hem paylaştılar. Çapsızın biri çıkmış neyden bahsediyor.temenim sende hasta olasın
    0
    0
    Yanıtla
  • Murat (3 yıl önce)
    Koronavirüste en büyük riski sağlık çalışanlarının üstlendiğinden bahsetmişsiniz, Oysa hükumet sağlık çalışanlarına bol bol zam ve mesai ücreti vererek onları ödüllendirdi.
    0
    0
    Yanıtla
  • Sağlıkçı (3 yıl önce)Murat isimli kullanıcı yorumuna
    Ne kadar vermiş acaba bir bilginiz var mı
    0
    0
    Yanıtla
  • Oysa zamlı maaşlarını alamadan bu hastalıktan hayatlarını kaybedenler sadece sağlık çalışanları oldu.
    0
    0
    Yanıtla
  • Ben sağlıkçı değilim.O bol bol zam ne kadar?Yüzde kaç almışlar?tanıdıklarım var onlar öyle demiyor?Ya sen yalan söylüyorsun.Yada tüm sağlıkçılar.
    0
    0
    Yanıtla
  • Kemal (3 yıl önce)
    Ben sağlıkçı falan değilim.Bir vatandaşım.Bu dönemde başta doktorlar,hemşireler ve diğer sağlık çalışanları evlerinden,çocuklarından uzak hastanelerde görevlerinden fazlasını; canlarını vererek gösterdiler.Peki siz bu dönemde mesleğiniz gereği pandemi sürecine somut yada soyut ne katkı sundunuz?Kim kimin ne yaptığını çok iyi biliyor.Belki farkında değilsiniz ama sağlık çalışanlarının nasıl ağır bir yük içinde çalıştıklarını istemiyerek yada bilmiyerek bir kez daha hatırlatmış oldunuz.
    0
    0
    Yanıtla
  • Kaan (3 yıl önce)
    Yahu bu ne saçma bir haber konuşmanın tamamını izlememişsiniz geçmişte buna benzer olaylar oldu bazı meslek grupları iktidara baskı uyguladı bu tabi bir potansiyel tehdit ayrıca o konuşmanın genelinde virüsle ve toplumla ilgili farklı pek çok şey var sadece orayı kesmişsiniz sizin gibi gazetecilere kaldıysak vay halimize
    0
    0
    Yanıtla
  • Turan (3 yıl önce)
    Bu zati şahaneleri efendilerin sesi olarak sevgili rektörüne diyor ki artık yeter sağlıkçıdan Rektör olmasın benim abim var sırada o rektör olsun bende genel sekreter olayım. Bu acıdan bakınca hoca haklı Ama suç onda değil bunları bura getiren zihniyette hiç birinin ilme ve bilime hiç bir katkısı yok her şey mubah düşüncesi ile hep bana rab bana diyorlar
    0
    0
    Yanıtla
  • Yılmaz (3 yıl önce)
    Hocam doğru söyliyeni dokuz köyden kovalar.Hastane personeli son düzenlemelerden sonra bazıları kendilerini aslan kral gibi görmeye başladılar.Sağlıkta şiddet önemli bir konu ama vatandaşı da koruyan bir kanun olmalı.Hiç bir aklı başında insan doktora saldırmaz bu tasnip edilemez ama işin ucunu kaçırmamak lazım hastane personeli de hasta gibi bir birey.Tüm kamuda şiddete maruz kalanlar var ama nedense hep sağlıkta şiddet gündemde bu işlerde ölçülü ve adaletli olmak lazım
    0
    0
    Yanıtla
  • Dr.Gökhan Gökçe (3 yıl önce)
    Bu kabul edilebilir bir cümle mi? Hemde bir akademisyenin ağzından... Ülkeler orduları ile güçlüdür; silahlı kuvvetler ordusu, sağlık ordusu, eğitim ordusu, girişimci ordusu... bu orduları zayıflatacak onların azim ve şefkini kıracak her tutum ve davranış millet vicdanında karşılık bulmaz. Bu orduların mensuplarını pamuklara sarıp kollayacaksın , koruyup geliştireceksin yoksa değil 2071 2023 bile hayal olur...
    0
    0
    Yanıtla
  • Soner (3 yıl önce)
    Doktorların görevleri vatandaşın hastalıklarıyla ilgili bilgi vermek ve tedavi etmek ama bir vatandaş olarak doktorlarımızın az bir kısmını ayırarak söylüyorum hastalıklarımizla bilgi alamıyoruz hatta üstüne fırça yiyoruz, tedavide ise bu ilacı kullan olmadı şunu kullan olmadı öbürünü kullan arkadaş bu can bilmiyorsan başka bir yere gönder her şeyin telafisi var caninkisi yok ona göre davranın hak aramaya giristigimiz zaman hemen beyaz önlüklüler ve basın bir araya geliyor bağırıp çağırıyorlar. Peki hastanın hakkını kim koruyacak hasta durduk yere mi tepki gösteriyor. Hele bu dönemde koca koca yazılarla cezalar yazılmış ayıptır günahtır bizlerde bu ülkenin vatandaşımız üstün meslek yoktur üstün hizmet vardır. Ben kendi adıma memnun değilim ama elimiz mahkûm yapacak birşey yok Veyhasil Gökhan bey doğru söylüyor
    0
    0
    Yanıtla
  • Malatyalı (3 yıl önce)
    Recep Tayyip Erdoğan yalakaligi yapıyor.Baska izahat istemez.
    0
    0
    Yanıtla
  • Mlksh (3 yıl önce)
    Farklı sesleri duyuruyor diye takip ettiğim sitenin yazarı akademik bir düşünüş haline bile tahammül edemiyor. Üstelik hakkında bir işlem yapılması ya da uyarı alması için rektörü işaret ediyor. Rektörun bir akademisyen üzerinde baskı kurmasından hoşnut olacağını sanmıyordum halbuki yazarın. Ya da bütün mesele hocamızın siyasi duruşu mu?
    0
    0
    Yanıtla
  • Ahmet (3 yıl önce)
    Yine gözlerimizi yaşartan bir araştırmacı gazetecilik başarısı...
    0
    0
    Yanıtla
  • Mustafa (3 yıl önce)
    Adam doğru söylemiş bence gayet doğru
    0
    0
    Yanıtla
  • Aylin (3 yıl önce)
    Malatya haber sizi ne kadar tebrik etsem az. Allah işinizi rast getirsin..
    0
    0
    Yanıtla
  • osman (3 yıl önce)
    haberin başlığı içeriği yansıtmıyor maalesef. içerikte kamu bürokrasinin bir dönem siyasi alanı nasıl tahakkümü altına aldığı vurgulanmış ve benzer durumun sağlık alanında da yaşanma ihtimaline dikkat çekilmiştir. Medyamızın yaklaşan oda seçimleri nedeniyle yine birileri üzerinden birilerini yıpratmaya çalışmakta olduğu çok açık....
    0
    0
    Yanıtla
  • Türkiye sevdalısı (3 yıl önce)
    Sistem hep tehditler üretiyor bir zamanlarda. Biz tehdittik ikide bir irtica lakirdilari ile tehdit uretiyorlardi şimdi biz tehdit olmaktan çıktık sürekli başkalarını tehdit olarak görme ve tehdit üretme pozisyonuna geçtik bakalım bu döngü ne zamana kadar sürüp gidecek dostlar.
    0
    0
    Yanıtla
  • E.Güneş (3 yıl önce)
    Değerli Malatya Haber yazarı; Beğenirsiniz yada beğenmezsiniz Gökhan Tuncel, İnönü Üniversitesinde Siyaset Bilimi ve Sosyoloji alanında çalışma yapan bir akademisyen. Bu alanda(siyaset-sosyoloji) çalışan birinin kendi görüşünü bildirmesinin, eleştiri yapmasının neresi kötü anlamadım. Elbette kendi alanının dışına çıkıp yorum veya eleştiri yapması hoş karşılanmaz ama bahsedilen kişi kendi alanı ile ilgili yorum yapmış. Bu yorum doğru olmayabilir ya da hoşunuza gitmeyebilir. Şunu belirtmek gerekir ki Sosyal-Siyasal Bilimlerde doğru yoktur, görüş vardır. (Not: Gökhan Tuncel'i tanımam, etmem.)
    0
    0
    Yanıtla
  • kadir (3 yıl önce)
    Hocanın sözlerini iyi tartın yanlış bir şey söylemiyor olur demiyor zaten, olabilir diyor. Bu haber sadece Gökhan hocayı tanıyıp aahaa buldum bir şeyini tarzında yapılmış bir haber. Neden fikirlere ve tezlere karşı tavırlısınız anlamadım. Maksat var.
    0
    0
    Yanıtla
  • Osman (3 yıl önce)
    Anlaşıldı; Bu gibi kişilikler, rüzgara göre kanat çırpanlardır. Halbu ki, Toplum olarak, Eğitim, Sağlık ,Adalet, Güvenlik (Asker-Polis) emekçilerine her zaman saygı duyulur ve onlara güvenilir. Yaptıkları işler kutsal sayılır. Onların yaptıkları işlere Siz saygı duyarsanız, bu emekçilerde kendilerini ona göre sorumlu ve vicdanlı hissederler. Özellikle salgın döneminde bu saydığımız emekçilerin çok büyük fedakarlıkları olmuştur. Allah bin kere razı olsun. Siz bu boş sözlereri hiç önemsemeyin. Önemli olan kimin söylediği ..!
    0
    0
    Yanıtla
  • Recep (3 yıl önce)
    Her şeye değerince değer vermek şiardır. Bir kimseye veya zümreye gereğinden fazla değer verilmesi beraberinde birçok problemi meydana getirebilir. Bu söylemi doğrusu sağlık çalışanlarını değersizleştirecek bir yaklaşımdan ziyade hayatın her alanına teşmil edilecek bir kaideyi ifade olarak görüyorum. Yani ölçüyü kaçırmamak gerekiyor. İnsanları yoldan çıkaran en büyük tehlike kişiye hak ettiğinden fazla değer vererek onu şımartmaktır. Bu insana değer vermemek gerekir diye anlaşılmamalıdır. Gökhan Hoca burada bir tespitte bulunuyor. İnsanlara bir telkinde bulunmuyor. Sağlık çalışanları baştacımızdır, daha doğrusu HAYATIMIZA KATMA DEĞER KATAN HER İNSAN BAŞTACIDIR. Bir ilim adamının her hangi bir konudaki tespitinden hareketle onu itibarsızlaştırmak da pek sağlıklı bir yaklaşım değil. Nitekim ilim ehli de en az sağlıkçı arkadaşlarımız kadar kıymetlidir.
    0
    0
    Yanıtla
  • muzzy (3 yıl önce)
    Bırakın insanlar düşünebilsinler. Fikir geliştirebilsinler. Hemen adama çökmeyin. Belki doğruluk payı vardır. Fikirlerine katılmıyorsan anti tezini sun.
    0
    0
    Yanıtla
  • kaan (3 yıl önce)
    Yazıklar olsun,Sağlık çalışanlarının yaptıkları hizmet ve aldıkları DUA ve MİLLETİN teşekkürü,övgüsü nasıl batmış................hemen acile kaldırılsınki insanlık neymiş göre..................
    0
    0
    Yanıtla
  • B.A (3 yıl önce)
    Atılan başlık haberin tamamını okumayan kişilere karşı yapılan bir algı operasyonu. Haberin içeriğine bakarsanız "Ama ona değer yüklenmesi, yaptığı çabadan dolayı, emekten dolayı ona değer verilmesi ayrı bir şey. " ve "Yani kendi uzmanlık alanları dışına çıkıp siyasal alana dair birçok konuda kendilerini otorite kabul ettirme gibi bir yola girebilirler. " gibi ifadeler hocanın maksadının ne olduğunu açık bir şekilde ortaya koyuyor. Ben hocanın avukatı değilim. Onu savunmak için herhangi bir nedenim de yok. Ama bu kadar da olmaz!
    0
    0
    Yanıtla
  • Ülkem ve Malatyam (3 yıl önce)
    Normalde bunun gibilerine cevap vermeden Allah Selamet Versin denmeli. Ancak 2 yavrumun doktor olması hasebi ile; sizin gibi oralara nasıl geldiği günde kaç saat mesaiye geldiği vb sorgulanmadığı için doktorların çalıştığı sürenin kaçta kaçını mesai olarak çalışıyorsun bre şaşkın. Birde kendini bilim insanı adlediyor. Yani salgın sonrası siyaset beklentileri içerisinde en önemli konu doktorlara fazla değer verilmesi mi. Allah'ım sen aklımızı koru yarabbim. Kovulmuş şeytanın şerrinden senin şefaatine sığınırım Yarabbim. Beyefendi inşallah doktorların şefaatine kalmazsın. Asıl potansiyel tehlike sizin gibi bu düşünceleri paylaşanlardır. Ben artık bu tür konularda Sayın REİS'den sonuç bekliyorum. Yoksa gidişat kötüüüüüü beylerrrrrrr.
    0
    0
    Yanıtla
  • öneri (3 yıl önce)
    "Fasulyede kendini nimetten sayarmış." lafı zaman içinde manasını kaybetmişti. efsane laf geri döndü. Gayet iyi tanırım. ittirmeyle çektirmeyle makam-unvan sahibi olanların bir gün elini bırakırsanız etrafına verebilecekleri tek zarar koku.
    0
    0
    Yanıtla
  • Hacı Hakyemez (3 yıl önce)
    Sağlıkçılarin değerinin artması yerine mesalecilerin ve selalecilerin değerinin artması lazım tabii ki (!) Bravo hocaya(!) Belediyeciyi hoca yaparsan o da böyle şeyler söyleyebilir tabii.
    0
    0
    Yanıtla
  • Abdullah Altunkaya (3 yıl önce)
    Hoca haklı, bir cümleyi kesip değerlendirmek çok yanlış, sanki sağlıkçılardan rahatsızmış gibi bir algı yapıyorsunuz ama öyle bir durum asla yok, siyasetle, yöneticilikle uğraşan sağlıkçılar mesela rektör Ahmet kızılay iyi bir kbb doktoru yönetici olması, rektör olması halkımız, hastalar açısından iyi birşey mi? Tabiki değil... dolayısıyla konuşmanın tamamını okuyunca haber başlığı yaptığınız 'sağlıkçıların değerinin yükselmesi potansiyel tehdit' miş anlamı çıkmıyor, itibar suikastı yapmayınız..
    0
    0
    Yanıtla
  • MUSTAFA (3 yıl önce)
    Nereden nasıl buluyorlar bu insanları ve dekan yardımcısı yapıyorlar. Bu ülke bu insanlara rağmen ayakta kalmayı becerebiliyorsa. Liyakat nerede? Nasıl bir düşünce, nasıl bir fikir, nasıl bir akıl, nasıl bir mantık insanın aklı ermiyor. Bu insanlar nasıl yönetici olabiliyor insanın aklı ermiyor. Bu insanlar nasıl öğrenci yetiştiriyor insanın aklı ermiyor. Çocuklarımız bu insanlara nasıl emanet ediliyor insanın aklı ermiyor. Allahım sen aklımıza mukayyet ol yarabbim.
    0
    0
    Yanıtla
  • Ahmet (3 yıl önce)
    Gökhan Hocam ne diyor siz ne anlıyorsunuz. Üniversite yıllarından beri arkadaşımız. 28 Şubatların mağdur ettiği bir insan. Değerli bir insan. Maski nin suya yaptığı %20 lik zam hakkında tek kelime yazmadan hocamızın söylemek istediklerini tersten yorumlamak ta ayrıca tartışılır. Ayrıca MOTAŞ genel müdürlüğü dönemindeki ulaşım fiyatları ile şimdikini karşılaştırın bakalım. Değerlerimize sahip çıkalım. Söylediği doğru hangi meslek gurubu olursa olsun gereğinden fazla anlam yüklemek farklı sonuçlar doğurur. Yolun açık olsun hocam sizi seviyoruz.
    0
    0
    Yanıtla
  • ahmet koc (3 yıl önce)Ahmet isimli kullanıcı yorumuna
    sıkışınca 28 şubat mağduru deyin, Ne yapmış 28 şubatta, dar ağacına çektiler de ip mi koptu? Konuşturmayın insanları, birileri çıkar o Malatya Adliyesinde 28 şubat dönemini itirafçıların tek tek söyler, utancınız da sokakta gezemezsiniz. O dönem başörtülü kızlar en büyük sıkıntıyı çekti, bir tane kadın çıkıp da mağdur edebiyatı yapmadı. Ama tatlı su balığı delikanlılarının nedense hepsi 28 şubat mağduru. Azıcık utanın. o gerçek mağdur kadınlar kadarda olamadınız. Kadınların mağduriyeti üzerinden bazı tipler kazanç sağlıyor.
    0
    0
    Yanıtla
  • Mustafa korkmaz (3 yıl önce)
    Yahu bir sağlıkçı olarak soruyorum ne değeri bütükşegir belediyesi bedava otobüse binmeyi bile iptal etti sağlıkçılar için ne değeri kim adam yerine koyuyo 3 gün 9 da alkışlandı 4 gün dayak yiyen gene sağlıkçı salgın dönemi bitti dönem salgın demiyorum. Ölen öldü kaln sağlar bziim misali hemen belediye hizmeti sonbuldı sağlıkçı salgında lazım yoksa bi anlamı yok dedi
    0
    0
    Yanıtla
  • Ozy (3 yıl önce)
    Enflasyon yükselirken dolar yükselirken işsizlik yükselirken kadına şiddet yükselirken çocuklara taciz tecavüz yükselirken ses çıkarmayıp sağlık çalışanlarının değerinin yükselmesine Ses çıkarıyorsa birisi hadi ordan demekten başka bir söz gelmiyor aklıma
    0
    0
    Yanıtla
  • İnsanlar bir konuda düşüncesini söylemek için ilk önce ülke sorunlarının hepsini çözmesi mi gerekiyor. Belki o konularda da yorum yapmıştır. Adamın her dediğini takip mi ediyordun.
    0
    0
    Yanıtla
  • Ahmet Nisan Öztaş (3 yıl önce)Ozy isimli kullanıcı yorumuna
    yoruma gerek yok f???
    0
    0
    Yanıtla
  • Yazıklar olsun... böyle sözleri akademisyende duymak.... şuanda canla başla ve özverili şekilde çalışan sağlık camiasına bu yakıştırmaları yapması yakışıksız olmuş... eğer hakkı hukuku biliyorsa ben hakkımı helal etmiyorum...
    0
    0
    Yanıtla