SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Tıbbi Malzeme ve Cihazda Yüzde 85 Dışa Bağımlıyız"

0
Güncellendi - 2019-11-20 01:24:16
A- A+ PAYLAŞ

İnönü Üniversitesi Eczacılık Fakültesi öğrencileri törenle önlük giyerken burada konuşan Rektör Prof. Dr. Ahmet Kızılay, “ Tıbbi malzeme ve tıbbî cihazda yüzde 85 dışa bağımlıyız” dedi.

İnönü Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi’nde Eczacılık Fakültesi birinci sınıf öğrencileri için düzenlenen beyaz önlük giyme törenine, İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay, Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Süleyman Sandal, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Neslihan Durak, Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Alaadin Polat, Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Arif Ahmet Başaran, akademik ve idari personel ile İnönü Üniversitesi Eczacılık Fakültesi birinci sınıf öğrencileri ve velileri katıldı. Açılış konuşmasını yapan İnönü Üniversitesi Rektör Prof. Dr. Ahmet Kızılay, İnönü Üniversitesinin sağlık alanında ve eğitiminde güçlü bir üniversite olduğunu söyledi. Eczacı adaylarının sağlık ordusunun neferi olduğunu ifade eden Kızılay, “Tıpta ve tedavide çok iyiyiz. Dünyanın en iyi ülkelerinden biriyiz. Ama ilaçta yüzde 60 dışa bağımlıyız. Tıbbi malzeme ve tıbbî cihazda yüzde 85 dışa bağımlıyız. İşte siz genç eczacılarımızdan bağlılığımızı azaltmanızı, ilacı geliştirmenizi ve üretmenizi bekliyoruz. Ümidimiz sizsiniz, siz daha ileriye götüreceksiniz. İlaç enstitüsünde ilaç geliştireceksiniz, üreteceksiniz. Bir kısmınız endüstride, serbest eczane eczacılığında, bir kısmınız hastane eczacılığında çalışacaksınız. Şu anda en önemli olan endüstri ve üretim. Dolayısıyla eczacılık mesleğinin önem kazanacağını bekliyorum. Eczacılık fakültesi sayısı ülkemizin ihtiyacını karşılayacak düzeydedir" şeklinde konuştu.

Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Süleyman Sandal ise, İnönü Üniversitesi Eczacılık Fakültesi altyapısının herhangi bir eksikliğinin olmadığına dikkat çekip, geniş bir laboratuvara, amfilere, seminer ve okuma salonlarına sahip olduklarını söyledi. Dekan Prof. Dr. Sandal, “Eczacılık Fakültemiz akademik kadrosuyla, eğitim öğretim kriterini sağlayan Türkiye’deki önemli fakültelerden bir tanesidir. Fakültemiz kendi ayakları üzerinde durmakta ve çevre illerdeki birçok yere öğretim üyesi desteği vermektedir, bu da bizler için mutluluk verici" dedi.

Eczacı adaylarına giydirilen beyaz önlüğün saflığı ve temizliği temsil ettiğine dikkat çeken Prof. Dr. Sandal, “Size bugün saflığı, temizliği, çalışkanlığı nitelendiren önlükleri giydireceğiz. Ama bu önlükler size sadece eczacılığa adım atmanızda değil aynı zamanda bundan sonraki yaşamınızda da yüksek düzeyde sorumluluklar getirecektir" ifadelerini kullandı.

Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Arif Ahmet Başaran da, yan etki ve risk değerlendirme işlemlerinde eczacı, doktor ve diğer sağlık personelinin tümünün paydaş olarak önemli rollerinin bulunduğunu vurgulayarak, “Neden Eczacılık” adlı bir sunum gerçekleştirdi.

Sunumunda, kişiselleştirilmiş tıpta kişiselleştirilmiş ilacın gün geçtikçe daha fazla önem kazanacağını vurgulayan Prof. Dr. Başaran “Kişiselleştirilmiş tıpta tedavi yolları geliştirildikçe, tanımlama deneyimleri bireyselleşmeye bağlı olarak geliştirildikçe, eczacının kişiye özgü ilaç konusunda daha fazla bilgi sahibi olması gerekecek ve hasta yakınlarının bilgilendirme yönünde daha fazla sorumluluğu olacaktır" diye konuştu. Törende Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Güneş Açıkgöz tarafından mini piyano konseri verildi.

Tören, birinci sınıf eczacı adaylarına önlüklerinin yetkililer tarafından giydirilmesi ile sona erdi.

İha

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız