SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Gıyabi Cenaze Namazı

A- A+ PAYLAŞ

Çin'in Uygur Özerk bölgesinde katlettiği Uygur Türkleri için Malatya'da gıyabi cenaze namazı kılındı. AKP Malatya Milletvekili Mehmet Şahin, Çin Dostluk Grubundan istifa ettiğini, Çib büyükelçisine yaptığı kayısı festivali davetini de geri çektiğini açıkladı. Türk Ocakları Malatya Şube başkanı Nadir Günata ise Çinlilerin giriğtiği katliamı kınadı.

CENAZE NAMAZI
Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde Uygur Türklerinin katledilmesi, Malatya'da düzenlenen gösteriyle telin edildi. Eylem sonrası saldırılarda hayatını kaybeden Uygur Türkleri için gıyabi cenaze namazı kılındı.

Memur Sen'in organizesi ile cuma namazı sonrasında Soykan Parkı'nda toplanan vatandaşlar, Çin'in zulmüne tepki gösterdiler. Alperen Ocakları'nın da aynı yerde basın açıklaması yapacak olması nedeniyle eylem birlikte gerçekleştirildi. Basın açıklamasını okuyan Memur-Sen Malatya Temsilcisi Şahin Kayaduman, "1,5 milyar İslam alemi katliama sessiz kalmamalı, tepkisini en sert şekilde göstermelidir. Türkiye Büyük Millet Meclisi tel'in kararı almalıdır. Çin'le yapılan anlaşmalar askıya alınmalı. İlişkiler gözden geçirilmeli. Avrupa Birliği Çin'e yönelik ilişkisini gözden geçirmeli. Çin malları boykot edilmelidir" dedi.

"Katil Çin'i lanetliyoruz", "Kahrolsun zalimler", "Türkiye durma kardeşine sahip çık", "Zalime karşı omuz omuza", "Müslümanlar kardeştir" şeklinde sloganların atıldığı eylemden sonra saldırılarda hayatını kaybeden Uygur Türkleri için gıyabi cenaze namazı kılındı.

İSTİFA ETTİ
AKP Malatya Milletvekili Mehmet Şahin, Çin'in Doğu Türkistan'da uyguladığı saldırıları kınayarak, Parlamentolararası Türk-Çin Dostluk Grubu Üyeliği'nden istifa ettiğini açıkladı.

Milletvekili Şahin, yaptığı açıklamada, Sincan'da başlayan katliam öncesinde Çin Büyükelçisi'ni Malatya Kayısı Festivali'ne davet ettiğini, Çin hükümetinin kontrol altına alamadığı, huzur ve asayişi sağlayamadığı son üzücü olaylar üzerine bu davetini geri çektiğini bildirdi. Çin Büyükelçisi ya da herhangi bir elçilik temsilcisinin Malatya'ya gelmesinin söz konusu olmadığını bildiren Şahin, "Doğu Türkistan'da yaşayan akrabalarımızın, dindaşlarımızın katledilmesini vicdan, üzüntü ve azap içinde takip ediyoruz'' dedi.

Şahin, Çin'e verilecek en büyük cezanın ise Çin mallarını boykot etmek olduğunu ifade etti.

TÜRK OCAĞI'NDAN KINAMA
Çin'in Sincan bölgesinde Uygur Türklerine uygulanan katliam, Türk Ocağı Malatya Şube Başkanı Nadir Günata tarafından da kınandı.

Türk Ocağı Malatya Şube Başkanı Nadir Günata, yaptığı açıklamada, "Yüzlerce Uygur Türk'ü katledilirken dindaşlarımız, gardaşlarımız nerede? Bu şuursuzluktan, bu basiretsizlikten ne zaman kurtulacağız" diye sordu.

Acilen bu tür ülkelerle ilişkileri gözden geçirmeyi öneren Günata, açıklamasında özetle şunları belirtti:

"Ticari, siyasi her yönüyle nota verilmesi gerekmektedir. Görülüyor ki Filistin'de ABD ne ise, Bosna'da AB ne ise, Çeçenistan'da Rusya ne ise Doğu Türkistan'da Çin odur. Zulmün ve sömürünün kızılı, karası hep aynı. İktidar ve muhalefet katliamları durdurmak için dünyayı ayağa kaldırmalıdır. Bunun için milli bir reflekse, milli bir seferberliğe ihtiyaç vardır. Türkiye'den umut kesilmemeli, Türkiye umut olmalı ve meselelerin çözüm merkezi haline gelebilmelidir. Onun için de içimizde milli birliğimizi
sağlamalıyız. Yoksa Türkiye bir kumpasın içerisine doğru çekilmektedir. Ruhban okulu, Kıbrıs, Ege, mayın meselesi, Ermeni meselesi, PKK meselesi, Kuzey Irak meselesi hepsi bir komplonun neticesidir. Bunu görmek ve anlamak basiret ister, gören göz ister. İktidar ve muhalefetin üzerinde olan bu milli meseleler sürpriz birlikteliklerle çözülebilir. Başkasından medet beklememeliyiz. Kendi işimizi kendimiz halletmeliyiz."

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız