SON DAKİKA
SON DEPREMLER
Reklam

'Güçlendirme Olmayacak, Hepsi Sıfırdan Yapılacak'

'Güçlendirme Olmayacak, Hepsi Sıfırdan Yapılacak'
A- A+ PAYLAŞ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hatay'da yaptığı açıklamada, "Kalıcı konutlar için TOKİ hazırlığını yapıyor. Konutlarımızın hiçbiri zemin artı 3 ya da 4 katı geçmeyecek. Güçlendirme diye bir mantıkla inşa ve ihya çalışmaları yapmayacağız. Hepsi sıfırdan yapılacak. Yerleşim yerlerimizi mümkün olduğu kadar ovalardan dağlara doğru kaydırarak, zemin sıvılaşmalarının yol açtığı felaketlerden uzak tutmak istiyoruz" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Hatay merkezde yaptıkları incelemelerin ardından Afet Koordinasyon Merkezi’ne geçerek görüşmeler gerçekleştirdi. Görüşmelerinin ardından kameralar karşısına geçen Erdoğan, önemli açıklamalarda bulundu. Gerçekleşen deprem felaketinin Türkiye’nin ne kadar zorlu bir coğrafyada olduğu gerçeğini bir kez daha gösterdiğini söyleyen Erdoğan, “Vatanımızı derin bir aşkla sevdiğimiz için onun güzellikleri ile birlikte zorluklarını da kabulleniyoruz. İnsanlığın kadim çağlarından beri medeniyetlerin, devletlerin ve toplumların en önemli mücadele alanı olan bu coğrafyanın emanetinin son bin yıldır sahibi olmakla gurur duyuyoruz. Bu aşkla kimi zaman dışarıdan gelen istilacılara, kimi zaman içeride zuhur eden bozgunculara, kimi zaman insan iradesini aşan tabiat felaketlerine karşı vatanımıza hep sahip çıktık. Haçlı seferlerine, Moğol istilalarına, asırlar boyu yaşadığımız nice siyasi sosyal çalkantılarla dört bir yanımızdan gelen saldırılara inançla, sabırla karşı koyduk. Millet olarak kendimizle birlikte coğrafyamızdaki tüm kardeşlerimizin de hakkını hukukunu, onurunu korumak için canımız dahil hiçbir fedakarlıktan kaçınmadık. Cumhuriyet tarihimiz boyunca demokrasi ve kalkınma mücadelemiz kesintisiz sürdü. Evet bin yıldır bu vatan topraklarında ne yaşarsak yaşayalım asla teslim olmadık, vazgeçmedik, umutsuzluğa kapılmadık. İki hafta önce bugün yaşadığımız depremleri işte bu uzun ve meşakkatli yürüyüşün acı bir sayfası olarak kalplerimize ve milli hafızamıza nakşettik” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin yaşadığı depremlerin dünyada eşi benzeri olmayan hadiseler olarak tarif edildiğini hatırlatan Erdoğan, “Depremde kırılan beş ayrı fay hattının yüzlerce kilometrelik bir alanda üzerinde yaşadığımız toprakta 7 metreyi aşan yer değiştirmelere yol açtığı belirlendi. Sarsıntının sebep olduğu yıkıma çetin kış şartlarının sıkıntıları da eklenince depremden sonraki ilk günlerde tüm gayretlerimize rağmen kimi eksiklik ve aksaklıklar yaşandığını biliyoruz. Deprem bölgesindeki kamu ve sivil toplum afet kapasitesinin ilk anda büyük ölçüde devre dışı kalması güçlükleri daha da arttırdı. Deprem anından itibaren tüm bakanlıklarımızı, kurumlarımızı, sivil toplum kuruluşlarımızı harekete geçirdik. Devletin ve milletin tüm imkanlarını bölgeye ulaşmak, arama kurtarma çalışmalarını başlatmak, yardımları organize etmek için seferber etik. 81 ilden doğrudan bu işle görevli olanlar dışında arama kurtarma yapabilecek, enkaz kaldırma yardım güvenlik çalışmalarına destek olabilecek tüm kamu görevlilerini, tüm sivil organizasyonları deprem bölgesine yönlendirdik. Milletimizin tamamı bu seferberliğe gönüllü olarak zaten katıldı. Uluslararası yardım çağrısı yaparak, diğer ülkelerden yardım ekiplerini de davet ettik. Olağanüstü hal, afet bölgesi, mücbir sebep ilanları ile süreci yürütmek için hukuki altyapı oluşturduk. Depremin yıktığı binaların altında kalan vatandaşlarımızı çıkarmak, bununla birlikte felaketten kurtulan insanlarımız yeniden hayata bağlamak için çalıştık. 6 bini aşkın artçı sarsıntının yol açtığı tehlikelere rağmen ekiplerimiz kahramanca çalışmalarını yürüttü. Tamamen yıkılmış 21 bine yakın binada 71 binin üzerinde bağımsız birimin üzerinde enkaz kaldırıldı. Ağır hasarlı 118 bin binadaki 412 bin bağımsız birim tahliye edildi. Orta hasarlı 24 binden fazla binadaki 133 bini aşkın bağımsız birimdeki vatandaşımızın geçici barınma merkezlerine nakli sağlandı. Deprem bölgesinde 3 milyon 108 bin bağımsız birimin az hasarlı ve hasarsız olduğu belirlendi. Çevre Bakanlığımız 7 bin 328 personel ile gerçekleştirdiği hasar tespit çalışmalarını bitirmek üzere. Vatandaşlarımız e-Devlet sistemi üzerinden evlerinin hasar durumu raporlarına ulaşabiliyor. Deprem anından itibaren yürütülen çalışmalarda 35 binden fazlası arama kurtarma olmak üzere 271 bin destek, yardım ve güvenlik personeli görev aldı. Ülkemizin çeşitli yerlerinde 12 binin üzerinde ağır iş makinası bölgelerdeki enkaz kaldırma altyapı faaliyetlerine katıldı. Milli Savunma Bakanlığı ile emniyet ve jandarma teşkilatları başta olmak üzere kamu kurumlarımıza ait 77 uçak, 120 helikopter, 38 gemi, 45 insansız hava aracı, kurtarma yardım ve tahliye çalışmalarına katıldı. Savunma Sanayii Başkanlığımız enkaz altı ve duvar arkası görüntüleme sistemleri de arama kurtarma faaliyetlerinde kullanıldı. Kızılay başta ülkemizin dört bir yanında yüzlerce sivil toplum kuruluşumuz, belediyemiz, gönüllülerimiz, seyyar mutfaklarla gıda, giyecek yardımları ile depremzedelerin yanında” diye konuştu.

"Güçlendirme diye bir mantıkla asla bu bölgede inşa ve ihya çalışmaları yapmayacağız"
Depremden zarar gören şehirlerin tamamının konutu, sanayisi, tarımı, tarihi ve kültürel değerleriyle yeniden ayağa kaldırılacağını kaydeden Erdoğan, şunları söyledi:

“Hiçbir vatandaşımızı ne acısında, ne hayatını yeniden kurmada ne de geleceğini inşa etme gayretinde asla yalnız bırakmayacağız. İnsanlığın ortak miraslarını bünyesinde barındıran bu bölgeye devlet ve millet olarak birlikte sahip çıkacağız. Sağlam ve az hasarlı binalarda hayatın normalleşmesini sağlayacak adımları atıyoruz. Çadır kent, konteynır kentlerde barınan vatandaşlarımızı 1 yıl içinde inşa edeceğimiz sağlam, güvenli, huzurlu konutlara taşımaya başlayacağız. Depremden tek bir binası bile hasar almadan alnının akı ile çıkan TOKİ’mizin hazırlıkları sürüyor. 

Mart ayı içinde Hatay’da 40 bin 426 konutun, Kahramanmaraş’ta 45 bin 67 konutun, Adıyaman’da 25 bin 882 konutun, Gaziantep’te 18 bin 544 konutun, Malatya’da 44 bin 770 konutun, Osmaniye’de 9 bin 550 konutun, Diyarbakır’da 6 bin konutun, Urfa’da 3 bin konutun, Elazığ’da 3 bin 750 konutun, Adana’da 2 bin 500 konutun, Kilis’te 250 konutun inşasına başlıyoruz. Hasar tespit, enkaz kaldırma ve yer belirleme işleri bittikçe her ilimizde bu konut sayıları artacaktır. Tüm konut alanlarını yeni bir şehir planı çerçevesinde zemin kalitesine, fay hattına olan mesafesine bakarak kendi mimarisine, tarihi ve kültürel dokusuna uygun şekilde tasarlıyoruz. Konutlarımızın hiçbiri zemin artı 3 veya 4 katı geçmeyecek. Köylerimizde ihya çalışmalarını da evi ile ahırı ile bahçesi ile parkıyla kendi özgün mimarisine göre aynen Manavgat’ta yaptığımız gibi gerçekleştireceğiz. Güçlendirme diye bir mantıkla asla bu bölgede inşa ve ihya çalışmaları yapmayacağız. Hepsi sıfırdan zemin artı 3, bilemedin 4 kat, bu şekilde inşaatlarımızı yapacağız. Ülkemizdeki tüm üniversitelerimizden jeofizik, jeoteknik, sismoloji hocalarımızla, deprem uzmanlarımızla yoğun istişare halinde çalışıyor, buradan çıkan sonuçlara göre hareket ediyoruz. Demirden çeliğe, çimentodan seramiğe gereken tüm yapı malzemelerinin kaliteli ve hızlı tedariki ile ilgili planlamalar sürüyor. Sağlam zeminde doğru tekniklerle inşa edilen yapıların yıkılmadığını bu depremlerde bir kez daha gördük. Ülkemizin önde gelen tüm mimarlarını, mühendislerini, şehir plancılarını harekete geçirdik. Yerleşim yerlerimizi mümkün olduğu kadar ovalardan dağlara doğru kaydırarak zemin sıvılaşmalarından uzak tutmak istiyoruz. Kadim yerleşim merkezlerimizi tarihi dokusuna uygun koruyarak planlamalar yapıyoruz. Her adımımızı ortak akla uygun atıyoruz. En çok önem verdiğimiz zemin etütleri mikro bölgeleme olarak tarif edilen teknikle yürütülüyor. Bu çalışmalara göre çıkan imar sınırlamaları, kat yüksekliği, yoğunluk azaltımları tamamen vatandaşımızın mal ve can güvenliğini sağlama amaçlıdır.”

Erdoğan, deprem bölgelerindeki TOKİ kredi ödemelerinin de 3 ay süreyle ertelendiğini açıkladı.

Hatay, iha- AA

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

14 yorum yapılmış

  • İlyas (1 yıl önce)
    bostanbaşıda dükkan üstü 13 kat ruhsatı veren belediye başka partinin belediyesi, yapı denetimi müteahiti başka devrin adamlarıymış gibi ne güzel laflar... 4+1 diye satılan evler şimdi çöp oldu tüm servetimiz herşeyimiz. Kimse de sorumluk benim istifa ediyorum demiyor. Allah sorar hesabını.
    %79
    %21
    Yanıtla
  • MUSTAFA (1 yıl önce)
    Olması gereken de budur. Güçlendirme falan hikaye. Zemini güçlü alanlara, yönetmeliğe uygun yüksek olmayan yapıların yapılması.
    %63
    %37
    Yanıtla
  • Yetelli (1 yıl önce)
    Deprem değil çörük binalar felaket oldu. Bu felaket asrın ihmali, rantı ve imar affına doğrudan bağlıdır. ÇÜRÜK bina yapan ve ruhsat verenler insanların ölümüne, maddi ve manevi yıkımlarına sebep oldular. Bu çürükler hakkında neden bir kelime yok! Bu çürükler ayakta durdukça daha çok canımız yanacak... Rabbim buyuruyor ki, "Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayınız" "O muhsin kullar ki işini güzel yaparlar. İşini güzel yapanları Allah sever" Gölgesinde oturduğu ağacın dalını kesen nankör ve haindir...
    %86
    %14
    Yanıtla
  • Serkan (1 yıl önce)
    Ya Allah aşkına daha 4 kat diyorsunuz 2 enfazla 3 olmalı. Malatya zemini uygun degil
    %57
    %43
    Yanıtla
  • Avşar bey (1 yıl önce)
    Elazığ depreminden sonra ders cikarsaydiniz bugün bu kadar yüreğimiz yanmazdi. O zaman sağlam raporu verdiğiniz bütün binalar yıkıldı.Evi Hasarsız olan insanlara sırf size yakın diye üç tane ev çıktı gelincik tepede ve garip olan kendisi değil kiracısı oturuyor siz yani reis bunu takip edemez belki ama buradaki teşkilatınız Malatya'nın sonunu hazırladı. Daha 15 gün önce vizyon proje açıklayan Büyükşehir belediye baskaninin vizyonunda bir tane depremle alakalı bir sey yok. Teşkilat birbirine girmiş Malatya kimin umrunda vekiller bı haber Şimdi soruyorum bu kadar insanın vebAli kimde ? (Fırat kenarında kuzuyu kurt kaparsa sebebini Ömer e sorarlar)
    %91
    %9
    Yanıtla
  • Mltya44 (1 yıl önce)
    Nerde sizde o para biraz gercekci olunda millette ona gore hareket etsin.
    %68
    %32
    Yanıtla
  • Reis hangi sözü verdi de yapmadı.
    %30
    %70
    Yanıtla
  • Abdullah (1 yıl önce)Byrm isimli kullanıcı yorumuna
    Mesela?
    %0
    %100
    Yanıtla
  • Kemal44 (1 yıl önce)
    Bostanbaşı yumuşak sulu zemin orası imara kapatılmalı yıkıp tekrar yapalım dersek aynı hatayı yaparız.Şuan işlemde olan tüm ruhsatlar iptal olmalıdır hepsi 13 kata göre sunuldu belediyeye,baska canlar yanmasın artık
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Biz oranın Yerlisiyiz Toprakları bazı Yerlerde su Kaynardi ama genel olarak orası Meyve Ağaçları Toprak yumuşak olabilir ama su Bataki veya neyse artık Değil.İmarla en Fazla 8 -9 Kat olsaydı hiç birşey olmazdı artı Mütahit demirden Çalıyor zemini Micirlamiyor? Belediye Denetim Yapmadı kim Suçlu Toprak mı şimdi
    %13
    %87
    Yanıtla
  • Malatyalı (1 yıl önce)Maho isimli kullanıcı yorumuna
    Hayırdır müteahhit sana daire verecek diye insanlar ölsün mü? Adam daha 8-9 kattan bahsediyor arkadaş o devir kapandı hadi geçmiş olsun
    %96
    %4
    Yanıtla
  • 44 Gurbet (1 yıl önce)Maho isimli kullanıcı yorumuna
    Siyasiler idarecilere mutahhitlere kaçak kat çıkanlara söz söylemeyin demirde çimanto çalanada bir söz söylenmez tek suçlu zavalı garibim ömür boyu çalışıp bir daire alanın veya alamayıp kırada oturanın
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Bostanbaşı imara kapatılıyor beyefendi illa birileri daha mı ölsün yazık günah ben cimere de yazdım kapatılması için
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Efsane Malatyasporlu 1966 (1 yıl önce)
    3 4 katlı olduktan sonra yerlerine de yapılabilir, ya da Yeşilyurt ve Battalgazi ilçeleri kendi içlerinde dağ eteklerinde özellikle Yeşilyurt için İkizce ve Cafana arası ve sanayii için kullanılmaz ise Altay kışlası yeri çok müsait olur. Geniş yolları da unutmamak gerek, bu bir tarihi fırsat bunu ranta değil de şehrimizin düzenli ve güvenli olmasına önem verelim.
    %73
    %27
    Yanıtla