SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Kadına El Kaldırmak Korkaklıktır"

0
Güncellendi - 2020-11-25 20:20:10
A- A+ PAYLAŞ

Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla Malatya'da çeşitli etkinlikler gerçekleştirildi.

KENT KONSEYİ KADINLAR MECLİSİ

Malatya Kent Konseyi Kadın Meclisi, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında “Şiddete Kadın Gözü İle Çözümler” konulu söyleşi programı düzenledi.

MABESEM Konferans Salonu’nda düzenlenen programa Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan’ın eşi Hafize Gürkan, Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Saliha Bulut, AKP İl Kadın Kolları Başkanı Özlem Pelitoğlu, MHP İl Kadın Kolları Başkanı Selma Çiçek, kadın ve aile alanında çalışmalar yapan sivil toplum kuruluşları ve kadın muhtarlar katıldı. Programa katılamayan Siyasi Parti ve STK’ların kadın temsilcilerin mesajları söyleşi öncesinde okundu.

Malatya Kent Konseyi Kadın Meclisi, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında “Şiddete Kadın Gözü İle Çözümler” konulu söyleşide konuşan Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan’ın eşi Hafize Gürkan, şiddetle mücadele konusunda eğitimlerin ilkinin ve en önemlisinin aileden başladığını vurguladı. Hafize Gürkan, “Ebeveynler çocukların aynasıdır. Şiddetle büyüyen çocuklar şiddet uygulamayı hak görürler. Bu nedenle çocuklarımıza gerekli eğitimi ilgi ve alakayı göstermeliyiz” dedi.

Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Saliha Bulut, toplumsal bir yara olan şiddet konusunu her açıdan ele almanın çok önemli olduğunu söyleyerek, bu anlamda toplumun her kesimine önemli görevler düştüğünü ifade etti. Şiddetle mücadele konusunda her kesimin aynı fikirde olduğunu ifade eden Bulut, “Bugün burada ki tablo ile bunu yaşamış olduk. Katılımlarından ve katkılarından dolayı siyasi partilerimizin kadın kolları başkanlarına çok teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

AKP İl Kadın Kolları Başkanı Özlem Pelitoğlu, aile kurumunun önemine vurgu yaparak, çocukların milli ve manevi değerler bütünlüğünde iyi yetiştirilmesi gerektiğini ifade ederek, aileyi korumanın toplumu da koruyacağını söyledi. Pelitoğlu, medya aracılığı ile yayınlanan bazı dizi film ve programların aile kavramının içini boşalttığını belirtti. Bu anlamda bireysel ve toplumsal olarak herkese büyük görevler düştüğünü ifade eden Pelitoğlu, “Kadın – erkek olarak değil, şiddetin her türlüsüne karşı durmamız gerekmektedir” söylemlerine yer verdi.

MHP İl Kadın Kolları Başkanı Selma Çiçek ise, Türk toplumunda kadının yerinin özel ve önemli olduğunu ifade ederek, tarihte ‘Hatunların’ Han’lar ile birlikte devlet yönetimine katıldıklarını vurguladı. Kadına seçme ve seçilme hakkının birçok Avrupa ülkesinden önce ülkemizde uygulanmaya başladığını söyleyen Çiçek, “Sadece kadına değil canlı- cansız her kesime yönelik şiddetin karşısında durduğumuzu göstermeliyiz. Vicdanlı çocuklar yetiştirerek vicdanlı toplumlar oluşturabiliriz” dedi. Programın sonunda AK Parti Kadın Kolları Başkanı ve MHP Kadın Kolları Başkanı’na ebru sanatından yapılmış tablo hediye edildi.

AKP KADIN KOLLARI..

AKP Malatya İl Kadın Kolları Başkanlığı tarafından 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Uluslararası Dayanışma Günü dolayısıyla basın açıklaması düzenlendi.

Parti İl binasında basın açıklaması yapan AKP Malatya İl Kadın Kolları Başkanı Özlem Pelitoğlu, “AK kadınlar olarak her yıl olduğu gibi bu yıl da canlarımızı yakan bir sorun olan şiddetle mücadelemizde çağrımızı tekrarlamak, sadece kadınlara değil, tüm dünyaya haykırmak istemek için toplandık. AK Parti’nin kadın kolları teşkilatları olarak, bir kez daha doğru olanı, bir kez daha adaletli olanı, bir kez daha vicdanlı olanı haykırıyoruz. Bugün yılın sadece bir gününe hapsedilmiş, kalan 364 günde unutulan bir gün değildir! Maalesef bugün ve kalan her gün kadına yönelik fiziksel ve psikolojik şiddet devam ediyor. Tüm çabalara, çığlıklara, kanunlara rağmen. Bahaneleriyle kaim bazı cahillerin elleri, dilleri kadınların, çocukların bedenlerine, ruhlarına adeta bir balyoz gibi iniyor. Şiddet bizim turuncu çizgimizdir demiştik. O çizgiyi aşanlarla çetin mücadelemiz dün olduğu gibi bugün de yarın da sürecektir” dedi.

Kadına yönelik şiddetin sadece bir kişiye yönelmiş bir tehdit olmadığını, bu eylemin tüm toplumun huzuruna kast ettiğini, aileyi parçaladığını, geriye hayatını kaybetmiş ya da travmalarla dolu kadınlar, mutsuz çocuklar ve karanlık bir gelecek bıraktığını, şiddet uygulayan ise, insanlıktan çıktığını belirten Pelitoğlu, “AK Parti, kadın erkek milyonlarca üyesiyle 18 yıllık iktidarı boyunca kadının hayatın vazgeçilmez bir parçası olduğuna inancını defaatle kanıtlamış, kadını toplumdan, siyasetten, hayattan ayrıştıran her türlü zihniyetle vazgeçmeden, sonuna kadar mücadele etmiş, büyük başarılara imza atmıştır. “Kadınlara Karşı Ayrımcılık Irkçılıktan Beterdir” diyen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve değerli hanımefendi, her platformda samimiyet ve duyarlılıkları ile yıllardır kapsamlı mücadeleler sürdürmüştür. Bu sayede kadına ve aslında insana yakışır hak ve adaletin tesisinde büyük kazanımlar elde edilmiştir” ifadelerini kullandı.

Hükümet ve bakanlıkların şiddeti durdurmaya yönelik yoğun çaba gösterdiğini de dile getiren Pelitoğlu,“ Halen devam eden bu mücadelede hem şiddet uygulayanlara karşı yaptırımları artırmış, hem de şiddete maruz kalan kadınlara maddi ve manevi destek vererek hayatlarına umut olmuştur. Biz hiçbir zaman bahanelerin arkasına saklanmadık, imkânsızlıkların partisi olmadık. Bugün bir kez daha tüm popülist yaklaşımları elimizin tersiyle iterek şiddetle mücadelede yolumuza kararlılıkla devam ettiğimizi gür sesimizle haykırıyoruz. Bize göre kadına şiddet; fikri ve vicdani yoksunluğu zorbalıkla kapatmaktır. Kadına şiddet en büyük acizlik ve cahilliktir. Şiddet uygulayanları en ağır şekilde cezalandırmak çok önemli olsa da, esas önemli olan şiddeti uygulanmadan önce engelleyebilmektir. Bunun toplumun her ferdini bilinçlendirmekten geçtiğini biliyor ve çalışmalarımızı bu yönde yoğunlaştırıyoruz” şeklinde konuştu.

Bugün dünyada şiddet sadece evde ya da mahallede bir erkeğin kadına yönelttiği şiddetle de sınırlı kalmadığını belirten Pelitoğlu,”Basiretsiz devletlerin küçük hesaplar uğruna çıkardığı savaşlarda mağdur edilen kadınlar ve çocuklar Dünyanın dört bir tarafında göçe zorlanan topluluklardaki kadın ve çocuklar Canını kurtarmak için çıktığı Avrupa yolunda devletlerin askeri güçlerince batırılan gemilerdeki kadın ve çocuklar. Hepsi bu şiddetin en haziniyle, en acısıyla karşı karşıya kalıyor. Hepsinin bu acılarını bitirmek için çabalıyoruz. Ülkemizde terör örgütü PKK’nın ve onun siyasi uzantılarının ağlattığı, evladının elinden alınıp hayattan koparıldığı ve dünyanın en büyük işkencesini yaşattığı Diyarbakırlı, Şırnaklı gözü yaşlı anneler. Onlar onurlu direnişleriyle alçaklarla mücadelede bizlere örnek olan eli öpülesi analarımız Onlar şiddetin kimlerden ve nasıl geldiğinin en yakın şahitleri olarak aramızda duruyorlar. Onların da acılarının dinmesi için çalışıyoruz çabalıyoruz. Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’nde, her türlü şiddete karşı turuncu çizgimizi çekiyoruz” diye konuştu.

YEŞİLYURT'TA..

Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar, eşi Semra Çınar, AKP Yeşilyurt Kadın Kolları Başkanı Esin Tanrıverdi, Yeşilyurt Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Semra Özcan ve Yeşilyurt Belediyesinde çalışan kadın personellerle birlikte ‘25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ nedeniyle Yeşilyurt Belediyesi Hizmet Binası önünde basın açıklamasında bulundu.

Malatya’nın Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar, “ Yaşanan hiçbir şey kadına şiddete sebep olamaz. Kadına el kaldırmak, erkeklik değil korkaklıktır. Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir kadının şiddete maruz kalmaması en büyük temennimizdir” dedi.

Kadınların toplum ve insan hayatında toparlayıcı bir rol oynadığını ifade eden Yeşilyurt Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Semra Özcan, “Kadın demek eş demek, anne demektir. Kadının yeri bu gözle bakıldığında asla yadsınamaz ve ayrıştırılamaz. Kadın, toplumların huzur ve mutluluğu, nesillerini devam ettirmeleri için Allah tarafından verilmiş bir imkan olarak görülmelidir. İyi eğitilmiş kadınların, çocuklarına güzel değerleri benimsetip, manevi duygularla iyi derecede yetiştirerek; güven, huzur ve kardeşlik duygularının oluşmasına, ülkenin kalkınmasına önemli derecede katkı sağlayacağı gerçeği görmezlikten gelinemez. Hadisi Şerif’te de belirtildiği gibi ‘Erkeğin en hayırlısı, kadına en iyi davranandır’. Kadına yönelik şiddet, kelime olarak bile kulağa hoş gelmemektedir. Kadın toparlayıcı bir unsurdur. Nesil yetiştiren bir bireyi, şiddetle aynı cümlede kullanmak bile bir algı kirliliğidir. Kadın; müstesna, narin, naif yapısı itibariyle incitilmesi dahi düşünülemez. Bu anlamlı günde ve her zaman kadınlarımıza her anlamda destek olan Belediye Başkanımız Mehmet Çınar ve kıymetli eşi Semra Çınar hanımefendiye teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

“Devletimiz kadına yönelik şiddete karşı etkin tedbirler alıyor”

Kadınlara yönelik şiddetin dünyanın temel sorunlarından bir tanesi olduğunu ifade eden Yeşilyurt Belediye Başkanının eşi Semra Çınar ise, “ Dünyanın her yerinde olduğu gibi ülkemizde de geçmişten bu yana süregelen kadına şiddet hepimizin kanayan yarasıdır. Onlarca kadının genç kızın belki en yakını eşi, erkek kardeşi belki de hiç tanımadığı bir erkek tarafından üstelik hayatlarının baharında yaşama katacakları onca güzellik varken hayallerinden sevdiklerinden hayatlarından koparılmasını hiçbir vicdan hiçbir sebep haklı çıkaramaz. 2019'da Türkiye'de, ‘Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'na göre 474 kadın öldürüldü. Bu, son 10 yıldaki en yüksek rakam, maalesef ki sadece fiziksel olarak değil psikolojik, sözlü ve ekonomik şiddetle de kadınlarımız baskı altına alınıyor. Eğitimi olmayan kadınlarımızın %43 eğitimli olanların ise oranı % 21 fakat bu oranın bundan daha fazla olduğu kadınlarımızın söylemeye çekindiği için oranının düşük çıktığını belirtilen çalışmalar bulunmaktadır.

..Şiddetin önüne geçebilmek için farkındalık elbette önemlidir, fakat temel sorun eğitimdir ve eğitim ilk önce ailede başlar. Çocuklarımızı yetiştirirken kız, erkek arasında eşit davranmalı, şiddeti ev içinde yaşatmamalı ve en önemlisi çocuklarımıza sevgi ve hoşgörü aşılayarak bir çiçeği severken bile incitmemelerini öğretmeliyiz. Öğretmenlerimize ise bu açıdan büyük iş düşmektedir. Şiddetle toplum olarak mücadele edilirse sonuç alabiliriz, aksi takdirde insanlık bu utançtan kurtulamayacaktır. Umarım önümüzdeki yıllarda, hem Türkiye’de hem de dünya genelinde, gerekli politikaların uygulanması sonucunda kadına yönelik şiddetin giderek azalıp sona ermesi sağlanır. Şiddetin her türlüsünden uzak sevgi dolu günler diliyorum “ ifadeler kullandı.

“Kadına el kaldırmak, erkeklik değil korkaklıktır”

Kadına yönelik her türlü şiddeti kınadıklarını ifade eden Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar’da, “25 Kasım 1960’ta Dominik Cumhuriyetinde, üç kız kardeş vahşice öldürülerek bir uçurumdan atılmış ve bu olay gazetelere “araba kazası” olarak yansımıştır. Birleşmiş Milletler 17 Aralık 1999’da aldığı bir kararla bu günü, “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü” ilân etmiştir. Biz de bu konudaki net tavrımızı ortaya koymak için bir araya geldik. Kadına şiddet âcizliktir. Kadına şiddet zayıflıktır. Kadına şiddet insanlık suçudur. Gerek eş, gerek baba, gerek kardeş, gerekse de arkadaş sıfatıyla, aklı başında hiçbir erkeğin kadına şiddet uygulama hakkı yoktur. Psikolojik olsun, fiziksel olsun; kadına yönelik her türlü şiddeti veya baskıyı kınıyoruz, lânetliyoruz! Kadını hor görmek, toplumun dışına itmek, önemsememek cahilliktir. Kadına fiziksel veya psikolojik şiddete yönelmek, insanlık suçudur. Dinimizin ve örfümüzün kadına verdiği değer ortada olmasına ve kanunlarımızın yaptırımları her geçen gün artmasına rağmen, maalesef, ülkemizde neredeyse her gün bir kadın cinayeti haberi alıyoruz. Bunun artık sona ermesi gerekir. Yaşanan hiçbir şey kadına şiddete sebep olamaz. Kadına el kaldırmak, erkeklik değil korkaklıktır. Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir kadının şiddete maruz kalmaması en büyük temennimizdir. Onlar bizim analarımızdır, bacılarımızdır, eşlerimizdir, kızlarımızdır. Yeşilyurt Belediyesinde görev yapan kadınlarımızla birlikte kadına şiddete karşı olduğumuzu bir kez daha ifade ediyoruz. Devletimiz ve Hükümetimiz kadına yönelik her türlü şiddeti önlemek adına ciddi tedbirler almakta, yaptırımlar uygulamakta ve büyük cezalar vermektedir. Ancak asla tasvip etmediğimiz olaylarla karşı karşıya kalmak hepimizi derinden üzmektedir. İnşallah bu tür hadiselerin tekrar etmemesini temenni ediyoruz. İnsanların birbirine karşı saygı ve sevgi çerçevesinde bakıp, hakkına ve hukukuna riayet ettiği bir hayat yaşamaktan yanayız. Yeşilyurt Belediyesi olarak kadınlarımızın hakkını ve hukukunu savunmak adına da elimizden geleni yapıyoruz. Cinayete kurban gitmiş bütün kadınlara Allah’tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı diliyorum. İnşallah, bundan sonra bir daha kadına şiddet haberi almayız. Buradan bütün kadınları saygıyla selâmlıyorum” diye konuştu.

MEMUR-SEN KADINLAR KOMİSYONU

Memur-Sen ve Eğitim Bir Sen Malatya Kadınlar Komisyonu Başkanı Nurgül Yakın, kadına yönelik şiddeti kınadıklarını belirterek, “Şiddet virüsünün aşısı örgütlü mücadeledir” dedi.

25 Kasım Uluslararası Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü vesilesi ile Memur-Sen ve Eğitim Bir Sen Malatya Kadınlar Komisyonları olarak toplanan üyeler, ortak basın açıklaması yaptı.

Basın açıklamasını okuyan Memur-Sen ve Eğitim Bir Sen Malatya Kadınlar Komisyonu Başkanı Nurgül Yakın, “Covid-19 pandemisi küresel ekonomik sistem üzerinde yıkıcı tesirinin yanı sıra çalışma hayatında şiddeti artıran bir etkendir. Çalışma hayatı dinamiklerinde yeni bir faktör olan pandemi bir yandan işsizlik sorununu arttırırken öte yandan kamu görevlilerinin iş yeri güvenliğini de tehdit etmektedir. Pandeminin çalışma hayatında şiddeti yaygınlaştırması başta sağlık çalışanları olmak üzere bu süreçte iş yükleri artan tüm çalışanları tehdit etmeye devam etmektedir. Bu vesile ile tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de salgınla mücadelede öncülük eden başta sağlık çalışanları olmak üzere tüm emekçilere yönelik saldırıları kınıyor ve kamu iradesini gerekli tedbirleri almaya davet ediyoruz. Bu süreçte Kovid-19 tedbirleri kapsamında uzaktan eğitim veren başörtülü kadın kamu görevlilerine yönelik nefret söylemleri ve ayırımcılığına da tanıklık ettik. Sendikal misyonumuzun gereği olarak, bu menfur hadiseyi Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumuna taşıdık ve nihayetinde yetkili merci olayda ayırımcılık yasağının ihlal edildiğine hükmetti. Geçmişte ülkemizde kadın kamu görevlilerinin çalışma özgürlüğünün, kitlesel düzeyde kısıtlayan bu tür yaklaşımlara her ne düzeyde olursa olsun karşı olduğumuzu yinelemekte fayda görüyoruz. Fransa'da geçen yıl gerçekleşen İslamofobik saldırıların yüzde 70'inin kadınlara karşı gerçekleştirildiği göz önünde bulundurulduğunda, islamofobiyi kadına yönelik şiddetle birlikte ele almamız gerektiği açıktır. Başörtülü kadınların kamusal alanda varlığını yasaklayan isamofobik anlayış küreselleştiği oranda, bu çarpık anlayışla emek örgütleri olarak mücadelemizin de küreselleşmesinin gerekliliğine inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

Kadına karşı şiddetin karşısında durmanın hayatı savunmak olduğuna dikkat çeken Yakın, daha sonra özetle şunları belirtti:

“Bu savunmanın hakkıyla yapılması için şiddeti cinsiyetler arası değil zihniyetler arası bir çatışma olarak ele almak gerekir. Kadına karşı şiddete karşı çıkmak; çocuğa karşı şiddete, yaşlılara karşı şiddete, yetişkinlere karşı şiddete yani bir bütün olarak şiddet olgusuna karşı çıkmaktır ki bu şiddeti olağan gören zihniyetle mücadeleyi gerektirir. Zihinleri enfekte ederek kuşaktan kuşağa aktarılabilen şiddet virüsüne karşı mücadele bütünsel ele alınmalı ve örgütlü mücadele ile yürütülmelidir. Biliyoruz ki, şiddete bütüncül yaklaşımın bir diğer yansıması çalışma hayatında şiddeti ortadan kaldırmaktır. Zira İş hayatında şiddet sonlanmadan toplumsal yaşamda şiddeti azaltmak mümkün değildir. Bu yönüyle işyerlerinde şiddet ve tacizin ortadan kaldırılması için sosyal diyalog mekanizmalarının etkinliği arttırılmalıdır. Kamu hizmeti verirken şiddete uğrayan kamu görevlileri için mevzuatta gerekli düzenlemeler ivedilikle yapılmalıdır. Bu düzenlemeler, sendikalara ve diğer paydaşlara çalışma dünyasında şiddet ve tacizle mücadele konusunda küresel ölçekte ivme kazandıracaktır.

Bu önemli gün vesilesiyle; Covid-19 pandemisi sürecinde görevlerini yerine getirmeye çalışırken şiddet ve kötü muameleye maruz kalan kadın kamu görevlileri başta olmak üzere tüm emekçileri selamlıyor ve şiddetle mücadelede yanınızdayız diyoruz. Kapitalizmin ürettiği emek sömürüsünde kadınların ucuz iş gücü olarak kullanılmadığı, emperyalizmin ürettiği savaşlarda kadınların insan ticaretine kurban verilmediği, kadınların toplumsal yaşamda hakları ile korunduğu ve fırsatlara erişimde eşitliği yakaladığı adil bir dünyanın mümkün olduğuna inanıyoruz.”

Bülten- malatyahaber.com- iha

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız