SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Katliamın Yıldönümü

A- A+ PAYLAŞ

Sivas'ta 17 yıl önce Madımak Oteli'nde meydana gelen olayda toplam 35 kişinin hayatını kaybettiği olayın yıldönümü nedeniyle Malatya'da Pir Sultan Abdal Derneği Şubesi tarafından bir anma etkinliği düzenlendi. CHP ve Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) de katliamı kınayan açıklamalar yaptılar.

PAŞAKÖŞKÜ'NDE..
Paşaköşkü Camii yanında yaklaşık 200 kişilik grup, yürüyüş yaparak 100.Yıl Kavşağı'na kadar çeşitli sloganlar attılar. Anma etkinliği yapılan basın açıklaması ile sona erdi.

CHP'NİN MESAJI..
CHP İl Başkanı Veli Ağbaba ise, yaptığı açıklamada şöyle dedi:

"2 Temmuz Sivas Katliamı, bundan tam 17 yıl önce Sivas'ta Pir Sultan Abdal Şenlikleri sırasında Madımak Oteli'nin kuşatılıp, onlarca yazar, ozan ve aydının yakılarak katledilmesidir.

Sivas’ta gerçekleştirilen bu katliamın hesabı ortada kalmıştır. Göstermelik yargılamalar sonucu katliamların gerçek sorumluları yargılanmamış olup, 2 Temmuz Sivas katliamı, üzerinden geçen yıllara rağmen toplumun nazarında küllenmemekte, tam tersine toplumun kanayan yarası olmaya devam etmektedir.

Ortaçağ vahşetiyle Türkiye’nin aydınlığına, çağdaşlığına, demokrasi ve laikliğe, halkların kardeşliğine, bir arada yaşama kültürüne ve çok kültürlülüğe darbe vurmayı amaçlayan bu hain ve planlı olarak organize edilen katliam, bir yandan içi boş açılımlardan bahsedip diğer yandan sendikalara saldıran, toplumu terörle mücadele yasalarıyla, gözaltılarla boyun eğdirmeye çalışan, krizin teğet geçtiğini söyleyip halkı her geçen gün yoksullaştıran, işsizliğe sürükleyen ve ülkemizi karanlık bir geleceğe teslim etmek isteyen aynı zihniyetin ürünüdür.

Son günlerde AKP iktidarı tarafından yargı bağımsızlığı ortadan kaldırılmaya dolayısıyla da hukuk devleti ilkesi yok edilmeye, yargı siyasetin emrine sokulmaya, devletin, cumhuriyetin kendi zihniyetlerine göre yeniden yapılandırılmaya ve sivil darbe yapılarak anayasal düzenin değiştirilmeye çalışıldığı, komploların kurulduğu bir süreçte Cumhuriyet Halk Partisi olarak, Türkiye Cumhuriyetinin temel değerleri olan çağdaş, demokratik, laik ve sosyal hukuk devletini korumaya ve demokrasiyi yaşatmaya sonuna kadar kararlıyız.

Demokrasiden, laiklikten ve insan haklarından yana olan duyarlı insanların demokrasi mücadelesini daha güçlü bir şekilde verebilmesi için, 2 Temmuz Sivas katliamı unutulmaması ve unutturulmaması gereken bir katliamdır. Bu anlamda hatırlamadan, yüzleşmeden, toplumsal vicdanı rahatlatmadan gerçek bir toplumsal uzlaşmadan da söz edilemeyeceğinden, bu katliamı her zaman hatırlamak herkesin özgür ve mutlu olduğu bir toplumda bir arada yaşamak isteyenler için bir görevdir.

2 Temmuz’da bundan tam 17 yıl önce Sivas Katliamında hayatını kaybedenleri saygıyla anıyor, katilleri ve arkasındaki karanlık güçleri lanetliyoruz."

ADD'DEN AÇIKLAMA..
Atatürkçü Düşünce Derneği Malatya Şube Başkanı Ali Ekber Tunçdemir, Sivas katliamının yıldönümü dolayısıyla yaptığı açıklamada şunları söyledi:

"Cumhuriyet döneminde en önemli ve kanlı kalkışması 2 Temmuz 1993’te Sivas’ta yaşanmıştır. 2 Temmuz 1993, sadece Türkiye Cumhuriyeti tarihine değil, insanlık tarihine düşürülmüş kara bir lekedir. Karanlık karşısında aydınlığın, gericilik, yobazlık karşısında çağdaşlığın, insan düşmanlığı karşısında insancıllığın aldığı bir yenilginin unutulmaz tarihidir

2 Temmuz 1993’te ateş sadece Sivas’a düşmemiş, tüm Türkiye’ye, tüm Cumhuriyet’e düşmüştür. Sivas’ta, ortaçağ ayiniyle yakılan sadece 37 can değildir. Sivas’ta ateşe verilen aydınlıktır, çağdaşlıktır, Cumhuriyet’tir, ATATÜRK’tür. Sivas’ta ateşe atılan barıştır, kardeşliktir, geleceğimizdir. Atatürkçü, cumhuriyetçi, bağımsızlıkçı, antiemperyalist güçlere bir gözdağı olan Sivas katliamı, Türk ulusundaki direnme ve Cumhuriyeti savunma duyarlılığının yok edildiği yolundaki bir emperyalist zafer işaretidir.

Araştırmaların ve resmi kayıtların ortaya koyduğu kimi ayrıntılar şöyledir O gün Sivas'a dikkat çekici çoklukta dışarıdan insan gelmiştir. Sadece etkinliği yapanların bulunduğu Madımak Oteli değil, üzerinde Atatürk'ün "Cumhuriyetin temelini burada attık" sözünün yazılı olduğu tarihi bina da taşlanmış, Atatürk'ün anıtına da saldırılmıştır.

Sivas'ta Madımak kırımında bulunanlardan 6 kişi, Alman Ajanlarının yardımı ile Ankara'ya getirilmiş ve Esenboğa üzerinden Almanya'ya kaçırılmıştır.

Sivas Madımak Oteli kırımına, Alevi-Sünni çatışması olarak bakmak olayın özünü saptırmak, Türkiye'nin bölünüp parçalanması için pusuda bekleyen ve her türlü bölücü ağı örenlerin işini kolaylaştırma anlamına geleceği dikkate alınmalıdır.

Öncelikle bilinmeli ki; bu saldırı devlete karşı yapıldı. Laik Cumhuriyete ve Atatürk'e karşı yapılmıştır. Madımak kırımından birkaç gün sonra Başbağlar Kırımı gerçekleştiren taşeronları yönlendirenlerin, İran-Irak savaşını kışkırttıktan sonra Petrol yataklarına yerleşenlerin, Saddam Hüseyin diktatörlüğün önünü açtıktan sonra, Irak'ı işgal ederek Saddam'ı bile aratan zulmü yapanların, ABD'de 11 Eylül saldırısını gerçekleştirerek kendilerini mağdur gösterme gayreti güdenlerin, Uğur Mumcu'yu ve Necip Hablemitoğlu'nu katledenlerin kimler olduğu sorularına birlikte yanıt bulunursa, Madımak Kırımının gerisindeki güçler de belli olacaktır.

Alevi-Sünni çatışmasını başlatarak; aynen Yugoslavya'da, Irak'ta, Afganistan'da olduğu gibi önce iç çatışma, arkasından "insanlık" "barış", "demokrasi", görünümü altında emperyalist güçler tarafından ülkemizi işgal etmeleri için çatışma ve kırımın yerinin Sivas olarak seçilmesi tesadüfî değildir. Emperyalizmin güdümündeki Barış Gönüllülerinin elde ettiği veriler doğrultusunda, Sivas'ta Alevi-Sünni çatışmalarının daha önce (1978 yılında) yaşanmış olması, ön hazırlıkları kolaylaştırmıştır. Olaydan kısa bir süre önce Sivas'a gelen çok sayıdaki insan, belli bir merkezden talimat alan örgüt üyeleri olduğu, şeriatçı örgütler üzerinde etkin olan ve Alevi-Sünni çatışmasından yarar uman dış güçlerin işin içinde olduğunun belirli kanıtlarıdır.

Yeni olaylara karşı duyarlı, dirençli olarak ulusal birlik ve bütünlüğümüzü koruyabilmek için, olaylar bu yönü ile değerlendirilmelidir. Madımak Oteli müze olmalı ve herkesin görebileceği bir alana Atatürk'ün şu sözleri yazılmalıdır:"Başının üstüne dek çıkaracağınız adamların kanındaki, vicdanındaki öz cevheri, çok iyi incelemek dikkatinden, bir an vazgeçmeyiniz."

Sivas unutularak aydınlık bir gelecek olanaksızdır. Sivas unutulmamalı ve unutturulmamalıdır. Sivas’ın yakıcı ateşini her zaman ensemizde hissetmeli ve hissettirmeliyiz. Sivas’ta yakılan tüm canlarımızı saygı, sevgi ve özlemle anıyoruz. Kamuoyuna saygıyla duyurulur."

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız