SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Yargı Baskına Uğradı"

0
Güncellendi - 2015-12-27 17:15:09
A- A+ PAYLAŞ

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Ergenekon davası sırasında Silivri’de yaşananlarla ilgili olarak, “Maalesef yargı bugün baskına uğramıştır ve bu baskın sebebiyle görevini yapamaz hale gelmiş ve mahkeme ertelenmek zorunda kalmıştır. Bu konuyu çok üzücü buluyorum ve buna yol açan özellikle milletvekillerini şiddetle kınıyorum” dedi. 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Başbakanlık Yeni Bina'da toplanan Bakanlar Kurulu sona erdi. Yaklaşık 2 buçuk saatlik toplantının ardından kameraların karşısına geçen Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, toplantıya ilişkin açıklamalarda bulundu. Konuşmasının başında Silivri'de yaşananlara değinen Arınç, "Maalesef yargı bugün baskına uğramıştır ve bu baskın sebebiyle görevini yapamaz hale gelmiş ve mahkeme ertelenmek zorunda kalmıştır. Bu konuyu çok üzücü buluyorum ve buna yol açan özellikle milletvekillerini şiddetle kınıyorum" diye konuştu. 

Anayasa'ya göre mahkemelerin millet adına yargı yetkisini kullandıklarını söyleyen Arınç, hakimlerin bağımsızlığını Anayasa'dan örnekler vererek hatırlattı. Hiç kimsenin mahkemelere ve hakimlere emir ve talimat veremeyeceğinin altını çizen Arınç, "CHP'li milletvekillerinin günler öncesinden hazırlık yaparak taşkınlıklara önayak olması, bir takım kuruluşlara, derneklere, bizce bir takım maksatları belli olan, bayraklarını taşıdıkları bir takım örgütlerin Halkın Kurtuluş Partisi gibi, Türkiye Gençlik Birliği gibi, İşçi Partisi ile işbirliği yaparak mahkemeleri işlevsiz hale getirmek amaçlarına uygun hareket etmeleri dikkatimizden kaçmıyor" şeklinde konuştu.

"Bu konu Türkiye için, yargımız için, geleceğimiz için çok önemlidir. Mahkemelerin basılması, hakimlerin tehdit edilmesi ilk defa vuku bulmaktadır" diyen Arınç, geçmişte mahkemeleri etkilemeye çalışan milletvekilleri hakkında fezleke hazırlanarak dokunulmazlıkların kaldırılmasının istendiğini hatırlattı. Arınç, Silivri'de yaşananların ise kat ve kat olarak daha vahim olduğunu söyledi.

“MUHARREM İNCE’NİN SÖZLERİNİ BİR KENARA YAZMAMIZ GEREKİYOR”

"Muharrem İnce'nin adeta bir elebaşı gibi hareket etmek suretiyle 'bu mahkemeler faşisttir, bu mahkemeler Tayyip Erdoğan'ın mahkemeleridir' sözlerini bir kenara yazmamız gerekiyor" diyen Arınç, Muharrem İnce'nin mahkeme salonundaki sözlerini okudu. Muharrem İnce'nin sık sık protesto amaçlı olarak alkış yaptırdığını söyleyen Arınç, CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter'in de "Hadi hadi Muharrem slogan" diyerek slogan atılmasını istediğini kaydetti. Mahkemenin ise bu durum karşısında güvenlik güçlerinin ‘taşkınlık yapanları dışarı çıkaralım’ teklifini olay çıkmaması amacıyla reddettiğini ifade eden Arınç, Silivri’de yaşananlara ilişkin şunları kaydetti:

"Böyle bir olay ilk defa yaşanıyor. Bunun devam edeceği de görülüyor. Çünkü CHP'nin başta genel başkanı olmak üzere bu yargılamaların bitmesini istemediği, bu yargılamaları bahane ederek iktidarı ve mahkemeleri yıpratmaya çalıştığı, mahkemelerin arkasında iktidar gücünün bulunduğunu söyleyerek adeta bundan bir siyasi sonuç çıkarmaya çalıştığını hepimiz üzülerek görüyoruz. Yassıada mahkemeleri karşısında ağızlarını açmayanların bugün Silivri'de veya İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nde bazı görülen davalarda çatışmayı göze aldıkları, mahkeme salonu bastıkları üzüntü ile müşahede edilmektedir. Siyasi açıdan bunun mutlaka CHP'den bir götürüsü olacaktır, getirisi olmayacaktır. Basından ricamız bugün yaşanın olaylar bir haberleştirilmeli ve bu olay karşısında basın tavrını bir kenarda mutlaka ifade etmelidir. Çünkü yargı yetkisini kullanamazsa, yargı görevini yapamazsa Türkiye'de bir sonuç almak ve Türkiye'nin demokratikleşmesi, Türkiye'nin aydınlanması da şüphesiz mümkün olmayacaktır."

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız