İşçilerin günlük çalışma süresinin düşürülmesi için verdiği mücadeleden doğan 1 Mayıs, dünyanın dört bir yanında bir asırdan fazladır emek ve işçi bayramı olarak kutlanıyor.
İlk kez 1856'da Avustralya'nın Melbourne kentinde taş duvar ustaları ve inşaat işçileri yoğun çalışma süresinin günlük 8 saate düşürülmesi talebinde bulunarak iş bıraktı. İşçiler, taleplerini dile getirmek için 21 Nisan'da 1856'da Melbourne Üniversitesi'nden Parlamento Evi'ne kadar yürüdü.
Avustralya'nın ardından ABD'deki işçiler de işverenlerden 1884'te çalışma saatlerinin azaltılması talebinde bulundu. ABD'de günlük çalışma süresinin 12 saatten 8 saate indirilmesi için başlatılan mücadele, 1886'da kitlesel grevlerle yaygınlaşıp küresel bir nitelik kazandı.
Milletlerarası İşçi Kardeşliği Teşkilatının 1889'daki Paris Kongresi'nde, yılın bir gününün dayanışma amacıyla işçilerin ortak bayramı ilan edilmesi kararlaştırıldı.
ABD'li sendikacıların önerisi üzerine o gün "1 Mayıs" olarak belirlendi. O tarihten itibaren 1 Mayıs, dünyanın dört bir yanında "Emek Bayramı", "İşçi Bayramı" ve "1 Mayıs Bayramı" gibi adlarla kutlanmaya başlandı.
İlk resmi kutlama 1923'te oldu
Osmanlı'da 1 Mayıs ilk kez 1911'de Selanik'teki tütün, pamuk ve liman işçilerince kutlandı. İstanbul'daki ilk kutlama ise 1912 yılında yapıldı.
Osmanlı'nın ardından, Cumhuriyet döneminde Sovyetler Birliği ile dostluk ilişkisi çerçevesinde 1 Mayıs 1922'de Ankara'da İşçi Bayramı olarak kutlandı. Resmi olarak kutlanması ise ilk kez 1 Mayıs 1923 yılında oldu.
Taksim Meydanı'nda 1977'de düzenlenen 1 Mayıs programında, DİSK Genel Başkanı Kemal Türkler'in konuşması sırasında meydandakilere ateş açılması sonucu 37 kişi yaşamını yitirirdi, yüzlerce kişi yaralandı.
Bu olay da gerekçe gösterilerek 12 Eylül askeri darbesinin ardından 1 Mayıs, bayram olmaktan çıkarıldı ve kutlanması yasaklandı.
Darbecilerin resmi tatil olmaktan çıkardığı 1 Mayıs, yıllar sonra 2009'da "Emek ve Dayanışma Günü" adıyla tekrar resmi tatil ilan edilerek, coşkuyla kutlanmaya başlandı.
TÜRK-İŞ Adana'da, HAK-İŞ Kahramanmaraş'ta olacak
Üzerine marşlar bestelenen, kitaplar yazılan, sinema filmleri çekilen 1 Mayıs, çalışanların sorun ve taleplerinin gündeme getirildiği en özel gün olma niteliği de taşıyor.
Son yıllarda tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de Kovid-19 salgını gölgesinde kutlanan 1 Mayıs, bu yıl sendikalarca farklı şehirlerde kitlesel olarak kutlanacak.
TÜRK-İŞ, deprem felaketine dikkati çekmek için Adana'da program düzenleyecek. Programın ana sloganları "Türkiye emekçilerin omuzlarında yeniden ayağa kalkacak" ve "Yaralar Beraber Sarılacak" olacak.
HAK-İŞ'in, 6 Şubat depremlerinin merkez üssü Kahramanmaraş'ta düzenleyeceği 1 Mayıs programında, çalışma hayatının sorun ve talepleri dile getirilecek.
DİSK ve KESK ise 1 Mayıs'ı birlikte kutlama geleneğini sürdürecek. İki konfederasyon, meslek örgütü ve sivil toplum kuruluşlarıyla 1 Mayıs'da İstanbul Maltepe Miting Alanı'nda olacak.
100 işçiden 14'ü sendikalı
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının iş kollarındaki işçi ve sendikaların üye sayılarına ilişkin Ocak 2023 istatistiğine göre, Türkiye'de 16 milyon 163 bin 549 işçiden 2 milyon 330 bin 988'i sendika üyesi.
Bu rakamlara göre işçilerde sendikalaşma oranı yüzde 14,42 düzeyinde.
Türk Metal Sendikası, sahip olduğu 258 bin 928 üyeyle tüm işçi sendikaları arasında ilk sırada yer aldı.
Türk Metal'i 256 bin 625 üyeyle Hizmet-İş Sendikası, 199 bin 587 üyeyle Öz Sağlık-İş Sendikası takip etti.
MESAJLAR..
Bu arada, Malatya Valisi Hulusi Şahin, 1 Mayıs İşçi Bayramı dolayısıyla şu mesajı yayınladı:
"2008 Nisan ayında "Emek ve Dayanışma Günü" olarak kutlanması kabul edilen 1 Mayıs, 22 Nisan 2009 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kabul edilen yasa ile resmi tatil ilan edilmiştir.
Emeğin, alın terinin kutsallığını yansıtan, işçi ve emekçi kardeşlerimizin dostluk, birlik ve beraberliğinin simgesi olarak kutladığı bayram olan 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nün zor ve sıkıntılı günlerden geçtiğimiz bu dönemde toplumumuzda dostluk ve dayanışmayı artırmasını, birlik ve beraberliğimizi pekiştirmesini diliyorum.
Bu vesileyle emekleriyle bu ülkeye değer katan tüm çalışanlarımızın 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü tebrik ediyor; emeği ve alın teri için çalışırken hayatını kaybetmiş tüm vatandaşlarımıza Cenâb-ı Hak’tan rahmet diliyor, Aziz Milletimizin tüm fertlerini, sevgi ve saygıyla selamlıyorum."
Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Malatya Şube Başkanı Yunus Millioğulları da yayınladığı mesajda şöyle dedi:
"1 Mayıs, dünya işçilerinin hak ve özgürlükleri için ayağa kalktıkları gün…
Mayıs 1886 tarihinde Şikago’da günde 8 saat çalışma talebiyle greve giden işçilere polisin saldırması sonucu 4’ü işçi, 7’si polis 11 kişi yaşamını yitirdi. “Haymarket Olayı” adıyla anılan bu günün anısına 137 yıldır 1 Mayıs bütün dünyada “İşçi Bayramı” olarak kutlanmaktadır.
İşçi Bayramı, ülkemizde ilk kez 1911 yılında Selanik’te, 1912 yılında İstanbul’da kutlanmış, 1923 yılında yasa ile İşçi Bayramı olarak kabul ve ilan edilmiş, uzun yıllar “Bahar Bayramı” adıyla anılmış, nihayet 22 Nisan 2009 tarihinde TBMM'de kabul edilen 5892 sayılı yasanın 27 Nisan 2009’da yürürlüğe girmesi ile 1 Mayıs resmi tatil ilan edilip “Emek ve Dayanışma Günü” olarak kutlanmaya başlamıştır.
Ancak 1 Mayıslar ülkemizde hep büyük güçlüklerle yaşanmış, acısı hâlâ dinmeyen 1 Mayıs 1977 Taksim Katliamı dışında da kurbanlar verilmiştir.
2023 1 Mayıs’ında da işçilerimiz alanlarda yaşamlarını karartan ekonomik krizden işsizlik tehdidine, açlık düzeyine bile ulaşamayan ücretlerinden sendikasızlaşmaya, siyasi baskılardan güvensiz ve güvencesiz çalışma koşullarına sayısız sorunlarını dillendirecek, hak mücadelelerini sürdürecekler.
Sınırlı sayıda da olsa memur sendikalarında örgütlenmiş kamu çalışanları da Devlet Memuru güvencelerini kaybetmemek ve grevli toplu sözleşmeli sendikal haklarını almak için 1 Mayıs alanlarında olacaklar.
40 yıldır kapıldıkları neoliberal rüzgârlarla Atatürk Cumhuriyeti’nin fabrikalarını, üretim tesislerini haraç mezat satıp milyonları üretimsizliğe, işsizliğe ve Serbest Piyasa adı verilmiş Emperyal Soygun Düzeni’ne mahkûm eden sağ iktidarların geleceklerini yurt dışında arama çaresizliğiyle baş başa bıraktığı gençler de emekçilerin yanında yer alacaklar.
İnsan olarak eşit olmak, sosyal yaşama katılmak ve erkek şiddetinden uzak yaşamak isteyen kadınlar, parasız laik bilimsel eğitim görmek, idari ve bilimsel özerkliği tartışılmayan üniversitelerde okumak isteyen öğrenciler, Atatürk’ün “Milletin Efendisidir” dediği köylüler, yaşamlarını halka hizmetle tüketmiş emekliler de alanlarda emekçi kitlelerle kucaklaşacak.
Atatürkçü Düşünce Derneği de; 342 Şubesi, 56 Temsilciliği ve onbinlerce üyesiyle ulusal bağımsızlığımızın simgesi şanlı bayrağımızın dalgalandığı 1 Mayıs alanlarında emekçilerimizle omuz omuza olacak.
100 yıl önce Atatürk önderliğinde olduğu gibi yine kırmak için sömürü zincirlerini hep birlikte sesleneceğiz, kendilerini dünyanın efendisi sanan, alınlarında ölüm damgasıyla dolaşan, ümidin düşmanı emperyalistlere ve uşaklarına:
“Onlar ümidin düşmanıdır sevgilim,
akar suyun,
meyve çağında ağacın,
serpilip gelişen hayatın düşmanı.
Çünkü ölüm vurdu damgasını alınlarına:
- çürüyen diş, dökülen et -,
bir daha geri dönmemek üzere yıkılıp gidecekler.
Ve elbette ki, sevgilim, elbet,
dolaşacaktır elini kolunu sallaya sallaya,
dolaşacaktır en şanlı elbisesiyle: işçi tulumuyla
bu güzelim memlekette hürriyet...”
Yaşasın Tam Bağımsız Ve Gerçekten Demokratik Türkiye.
1 Mayıs İşçi Bayramı kutlu olsun!"
AA- Bülten