İstanbul 4. Levent'teki Sabancı Center'de 1996 yılında gerçekleştirilen ve Sabancı Holding yöneticisi Özdemir Sabancı ve iki kişinin öldürüldüğü suikasti gerçekleştiren 3 kişilik timde bulunan DHKP-C örgütü üyesi Malatya doğumlu İsmail Akkol'un, 18 yıl süren firari yaşamı Atina'da son buldu. Suikastten sonra dağıtılan tek fotoğrafında (soldaki) çok genç hali görülen Duyar'ın, Atina'da yakalandıktan sonra çekilen fotoğrafında (sağdaki) yaşlanmış hali dikkat çekti.
İsmail Akkol, 1972 Malatya Arguvan, Koyunlu köyü doğumlu. Suikastın olduğu dönemde ailesiyle birlikte İstanbul'da yaşayan İsmail Akkol'un olaya karışanlardan olan ve Sabancı Center’da “çaycı” olarak çalışan Fehriye Erdal’la birlikte yurtdışına kaçmış, bu ikili için, Adalet Bakanlığı’nın talebi üzerine Interpol’ün kırmızı bülteni çıkarılmıştı. 9 Ocak 1996 tarihinde Sabancı Center’ın 25’inci katında Sabancı Holding Yönetim Kurulu Üyesi Özdemir Sabancı, Toyota SA Genel Müdürü Haluk Görgün ve başkanlık sekreteri Nilgün Hasefe öldürülmüştü.
YUNAN polisinin pazartesi günü Atina’daki Gizi semtindeki Genadiu Sokağı 43 numaralı apartmanın bir dairesine düzenlenen baskında yakalanan 4 DHKP-C üyesinden 3’ünün Sabancı suikastı zanlısı İsmail Akkol (42), Dursun Karataş’ın ölümünden sonra örgütün lideri sayılan Hüseyin Fevzi Tekin (49) ve geçen yıl AKP genel merkezine düzenlenen saldırıda adı geçen Murat Korkut (32) olduğu öğrenildi. Bu kişiler Atina Mahkemesi'nce tutuklandılar.
Evde ayrıca, 1 kaleşnikof, 3 tüfek, 4 tabancası, 2 kısa menzilli silah, 1 otomatik Skorpion silah, 1 küçük Uzi, değişik ölçülerde mermiler, fünye, çok sayıda fişek, 6 kg C4 patlayıcı, dinamit, 1 el bombası, üzerlerinde DHKP-C amblemi bulunan bereler ve örgüt fotoğrafları ele geçirildi.
18 YIL KAÇMAYI BAŞARDI
9 Ocak 1996'da DHKP/C militanları Fehriye Erdal, İsmail Akkol ve Mustafa Duyar tarafından Sabancı Merkezi'nde düzenlenen silahlı saldırıda Toyotasa Genel Müdürü Haluk Görgün ve sekreter Nilgün Hasefe'yle birlikte yaşamını yitirdi. Fehriye Erdal'la birlikte yurt dışına kaçan İsmail Akkol için, Adalet Bakanlığı'nın talebi üzerine Interpol'ün kırmızı bülteni çıkarılmıştı.
Akkol'un izi 2000'lı yılların başında Belçika'da bulunmuştu. Eylemi birlikte gerçekleştirdiği Erdal'la birlikte bir süre Belçika'da yaşayan Akkol'un daha sonra Almanya'ya geçtiği, ardından da Yunanistan'a geldiği tespit edilmişti.
Örgüt tarafından "İsa" kod adı verilen Akkol'un Atina'nın Neoskosmos semtindeki üç katlı bir evin çatı katında yaşadığını belirleyen istihbarat birimleri, Akkol'un "Mehmet" ismini kullandığı ve bu isimle sahte kimlik kullandığını belirledi. Uzun yıllardır Yunanistan'da yaşayan Akkol'un, bu ülkenin DHKP-C'ye yönelik baskılı politikası nedeniyle ülkeyi terk ettiği anlaşıldı.
Ankara ABD Büyükelçiliği'ne yönelik canlı bomba eyleminden sonra DHKP-C'ye karşı adli soruşturma başlatan ABD yönetiminin baskısı üzerine Atina yönetimi örgüte karşı sert tutum izlemeye başladı. Yıllardır örgüte destek veren Yunanistan'ın ABD'nin tavrı sonucunda örgüte ait evleri kapatmaya başladığı belirtiliyordu. Bu gelişmeler üzerine Atina'daki örgüt yönetiminin de sınır dışına çıkmaya başladığı saptandı.
BİRİ ÖLDÜ, BİRİ DE KAYIP..
Bu arada Sabancı suikastinin sanıklarından Mustafa Duyar, Suriye'de yakalandıktan sonra Türkiye'ye getirilmiş ve itirafçı olmuş, 1999'da kaldığı Afyon Cezaevi'nde "Karagümrük Çetesi" diye bilinen bir gruba mensup kişilerce tabancayla öldürülmüştü.
Sabancı suikastinin bir diğer sanığı olan Fehriye Erdal, iddialara göre cinayet sonrasında bir TIR'ın kasasında önce Yunanistan daha sonrada Belçika'ya kaçmıştı. Burada tesadüf eseri Knokke kentinde kaldığı apartmanda 1999 senesinde yangın çıkması sonucunda sahte pasaportla yakalanmış yargılanmasının sonunda 1 yıla yakın cezaevinde kaldıktan sonra serbest bırakılmıştı. 2000 yazında hapishaneden çıkıp ev hapsinde tutulmuş, ancak Mart 2006 itibariyle tekrar kayıplara karışmıştı. Eylül 2007'de Belçika'da sonuçlanan mahkeme kararı ile Türkiye'de işlediği suçlardan dolayı yargılanması kararı verilmişti ve halen bulunamadı.