Yeşilçam'ın usta oyuncusu Fatma Girik, İstanbul'da tedavi gördüğü Liv Hospital Ulus'da, 79 yaşında hayatını kaybetti.
Usta oyuncu, 12 Aralık 1942'de İstanbul Sultanahmet'te dünyaya geldi. Cağaloğlu Kız Lisesine devam ederken 14 yaşında figüran olarak sinemaya adım attı. Henüz 15 yaşında, 1957'de Seyfi Havaeri'nin senaryosunu yazıp yönettiği "Leke" filminde ilk başrolünü oynadı.
Girik, Memduh Ün'ün yönetmenliğini üstlendiği 1960 yapımı "Ölüm Peşimizde" filmindeki rolüyle dikkatleri üzerine çekti. Figüran olarak oynadığı filmlerden birinin setinde tanışan çift, Ün'ün 2017'de 95 yaşındayken vefatına kadar birbirinden hiç ayrılmadı.
Sanatçı, eşinin vefatının ardından verdiği bir röportajda, duyduğu özlemi şu sözlerle aktarmıştı:
"Evimin damı, çatısı çöktü. Hala inanamıyorum öldüğüne. Bazen Bodrum merkeze iniyorum. Bakıyorum saat geç oldu. Aklıma Memduh geliyor. Eve geç kalmayayım, bekler, ilaçları geç kalır diye... Sonra birden nereye yetişeceğim, o artık yok ki diyorum.
Özlemek dünyanın en ağır yüküymüş. Her şeyini özlüyorum. Diş fırçasının üzerine macun sıkmasını bile. Memduh bana, 'Ya Fatocuğum sen güzel macun sıkıyorsun, sen sıksana.' derdi. Her şeyimizi birlikte yapardık. Bir yere gideceğimiz zaman, 'Memduh çok yorgunum gitmeyelim.' dediğimde, 'Giyin, giyin, İnsanlar güzel kadın görsün.' derdi."
Adana ve Antalya film festivallerinde En İyi Kadın Oyuncu seçildi
Kariyeri boyunca 180'in üzerinde filmin yanı sıra birçok dizide de oynayan sanatçı, Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde 1965 ve 1967'de "En İyi Kadın Oyuncu Ödülü", 1998'de "Yaşam Boyu Onur Ödülü", 1. ve 3. Adana Altın Koza Film Festivali'nde de yine "En İyi Kadın Oyuncu" ödülünü aldı. Sanatçı, 18. Ankara Uluslararası Film Festivali'nde ise "Aziz Nesin Emek Ödülü"ne layık görüldü.
Fatma Girik, Yeşilçam'ın birçok ünlü oyuncusu gibi, plak yaptı. Sanatçı, 1965'te Öztürk Serengil'le "Aguş / Aşka Şepke", 1975'te ise "Aşk Düğümü/Su Sızmazdı Aramızdan" adlı 45'liklere imza attı.
Usta sanatçı en üretken olduğu yıllardan, 1957'de "Memiş İş Peşinde", "Leke", 1958'de "İstiklal Uğrunda", "Çakır Eminem", 1960'ta "Üsküdar İskelesi", "Vatan ve Namus", 1961'de "İki Damla Gözyaşı", "Duvaksız Gelin", 1962'de "Küçük Beyefendi", "Cengiz Han'ın Hazineleri", 1963'te "Bulunmaz Uşak", "Yaralı Aslan", 1964'te "Köye Giden Gelin", "Keşanlı Ali Destanı", 1965'te "Kartalların Öcü", "Hırsız", 1966'da "Karakolda Ayna Var", "Avare Kız", 1967'de "Yaprak Dökümü", "Sürtüğün Kızı", 1968'de "Köroğlu", 1969'da "Menekşe Gözler", "Boş Beşik", "Şoför Nebahat", 1971'de "Kerem ile Aslı", "Mahşere Kadar", 1972'de "Leyla İle Mecnun", "Ekmekçi Kadın", 1973'te "Rabia", "Ezo Gelin", "Hz. Ömer'in Adaleti", 1974'te "Talihsiz Yavrum", "Önce Vatan", 1975'te"Ağrı Dağı Efsanesi" ve "Ana Kurban Can Kurban", 1976'da "Kadın Hamlet", 1977'de "Ana Ocağı", "Hatasız Kul Olmaz", 1978'de "Gelincik" ve "Yaşam Kavgası" adlı unutulmaz filmle birlikte çok sayıda yapımda başrol oynadı.
Girik, 1980'de "Bağrıyanık", 1981'de "Kanlı Nigar", 1982'de "Gülsüm Ana", 1984'te "Postacı", "1985'te "Yılanların Öcü" filmlerinde başrolü üstlendi.
Siyasete de adım atan Girik, Sosyaldemokrat Halkçı Parti'de (SHP) 1989-1994 yıllarında Şişli Belediye Başkanı olarak görev üstlendi, bir dönem de televizyonda Söz Fato'da adlı programın sunuculuğunu yaptı.
Sinemada 1990'lı yıllardan itibaren daha az görünmeye başlayan usta isim, en son 2012 yapımı "Babalar ve Evlatlar" adlı filmde rol aldı.
Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin, Girik'in vefatına ilişkin, sosyal medya hesabında, yaptığı açıklamada, "Yeşilçam’ın ve Şişlimizin büyük değeri, ilçe başkanlığı yaptığım dönemde birlikte çalışmaktan onur duyduğum eski Şişli Belediye Başkanımız, sevgili Fatma Girik’i kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyim." ifadelerini kullandı.
Hastaneden açıklama
Yeşilçam'ın unutulmaz isimlerinden Fatma Girik'in, tedavi gördüğü hastanede, çoklu organ yetmezliği nedeniyle yaşamını yitirdiği bildirildi.
Liv Hospital'dan yapılan yazılı açıklamada, sanatçının vefat nedenine ilişkin şu bilgilere yer verildi:
"Türk sinemasının çınarı ve değerli oyuncusu Sayın Fatma Girik, Kovid 19’a bağlı viral pnömoni tedavisi görmekteyken gelişen, çoklu organ yetmezliği sonucu hayatını kaybetti. Liv Hospital ailesi olarak Türk sinemasının dev oyuncusunu kaybetmenin üzüntüsü içindeyiz. Fatma Girik'in ailesine ve tüm sevenlerine baş sağlığı diliyoruz."
Yarın tören düzenlenecek
Yeşilçam'a gönül veren, 180'in üzerinde filmde başrol oynayan sanatçı Fatma Girik Bodrum'da toprağa verilecek.
Sanatçı için yarın 10.00'da Şişli Belediyesinde, 11.00'de ise Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda düzenlenecek iki törenin ardından Teşvikiye Camisi'nde öğle namazını müteakip cenaze namazı kılınacak.
Fatma Girik'in cenazesi daha sonra Bodrum'a götürülerek, Memduh Ün'ün yanına defnedilecek.
TBMM Başkanı Şentop'tan, Fatma Girik için taziye mesajı
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, hayatını kaybeden oyuncu Fatma Girik için baş sağlığı mesajı yayımladı.
Şentop, sosyal medya hesabından yayımladığı mesajında, "Sinemamızın unutulmaz filmlerinin büyük oyuncusu Fatma Girik'e Allah'tan rahmet diliyorum. Sinemamızın, sevenlerinin ve ailesinin başı sağ olsun." ifadelerini kullandı.
Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy'dan taziye mesajı
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, hayatını kaybeden usta oyuncu Fatma Girik için baş sağlığı mesajı yayımladı.
Ersoy, sosyal medya hesabından yayımladığı mesajında, Türk sinemasının kıymetli isimlerinden Girik'in vefatını üzüntüyle öğrendiğini belirtti.
Ülke sinemasının bir dönemine damga vuran sanatçıya Allah'tan rahmet, yakınlarına ve sevenlerine sabır dileyen Ersoy, "Halkımızın ve Türk sinemasının başı sağ olsun." ifadelerini kullandı.
AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, sosyal medya hesabından yayımladığı mesajında, "Hayatını kaybeden Türk sinemasının değerli sanatçısı Fatma Girik'e Allah'tan rahmet; ailesine, sevenlerine ve sanat camiamıza baş sağlığı diliyorum." ifadelerini kullandı.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik mesajında, "Sinemamızın değerli sanatçılarından Fatma Girik'i kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Asla unutmayacak bir sanat mirası bıraktı. Girik'e Allah'tan rahmet diliyoruz. Herkesin başı sağ olsun." ifadelerine yer verdi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun da mesajında şunları kaydetti:
"Sinemanın unutulmaz isimlerinden Fatma Girik'in vefat haberini üzülerek öğrendim. Kendisine Allah'tan rahmet, yakınlarına, sevenlerine ve sanat dünyamıza baş sağlığı diliyorum."
"Gerçekten çok üzgünüm"
Türk sinemasının önemli isimleri, Fatma Girik'in tedavi gördüğü hastanede, çoklu organ yetmezliği nedeniyle yaşamını yitirmesine ilişkin görüşlerini dile getirdi, üzüntülerini paylaştı.
Oyuncu Perihan Savaş, Fatma Girik'in gerek Şişli belediye başkanlığında, gerek yaptığı televizyon programlarında, gerekse Türk sinemasına verdiği hizmetlerle çok değerli ve çok önemli bir isim olduğunu söyledi.
Namus filminde Girik ile beraber çalıştığını anlatan Savaş, "Benim unutamadığım hala aklımda olan beni terzisine götürüp o filmde giyeceğimiz kıyafetleri hem kendine hem bana diktirmesiydi. Sette makyajımı yapardı benim, oyunculukla ilgili bilgiler verirdi. Ben onu çok izlerdim film boyunca 'Ne yapıyor, nasıl yapıyor? Nasıl duyguya giriyor?' diye. Her rolü oynayabilen, her rolün altından mükemmellikle kalkabilen bir oyuncuydu. Gerçekten çok üzgünüm." diye konuştu.
"Hepimize kol kanat germiştir"
Oyuncu Bahar Öztan, ünlü oyucuyla ilgili, "Çok değerli, çok kıymetliydi, bizim onunla birlikte çok güzel anılarımız var. Kanlı Nigar filminde hepimize kol kanat germiştir. Neyi nasıl yapacağımızı öğretmişti. Gerçekten yeni doldurulamayacak bir insandı Fatma abla." ifadesini kullandı.
Oyuncu Hülya Koçyiğit, Girik'in ölümünün kendisi için çok sarsıcı olduğunun, hala duyduğuna inanmakta zorlandığını dile getirdi. Koçyiğit, "O benim çok sevdiğim bir arkadaşımdı, başımız sağ olsun." dedi.
"Dünyalar güzeli bir hanımefendiydi"
Oyuncu Cüneyt Arkın ise "Ne kadar iyiydi. Benim parçam gitti, yüreğim yanıyor hatıralarım gitti. O benim can yoldaşımdı." dedi.
Fatma Girik'in mavi bakışlarının gözünün önünden gitmediğini dile getiren Arkın, "O kadar alçak gönüllüydü. Öylesine zarif, ince, dünyalar güzeli bir hanımefendiydi." diye konuştu.
Yazar Atilla Dorsay, "Öylesine tutkuyla bağlı ki sinemaya hiç durmamış adeta. 15 yaşında mesleğe başlayan insan bu kadar tutkulu olabilir ancak." değerlendirmesinde bulundu.
Rol aldığı filmlere ve başarılarına değinen Dorsay, Kızgın Toprak filmi için Moskova'ya gittiklerinde fotoğrafçıların yabancı meşhur bir sanatçıyı bırakıp Fatma Girik'in fotoğraflarını çekmeye başladığını anlattı. Dorsay, "Benim için çok ilginç bir izlenim olmuştu, kolay kolay unutamadım." diye konuştu.
"Sizlere, ailesine, sevenlerine de baş sağlığı diliyoruz"
Yeşilçam'ın usta oyuncusu Fatma Girik'in vefatı dolayısıyla, tedavi gördüğü Liv Hospital'da basın açıklaması yapıldı.
Sanatçının hastalığına ve tedavi sürecine ilişkin bilgi veren Prof. Dr. Simru Tuğrul, "Türk sinemasının dev çınarı değerli Fatma Girik'i ne yazık ki bu sabaha karşı kaybettik." dedi.
Tuğrul, uzun yıllardır, sanatçının çeşitli nedenlerle yatarak ya da ayakta tedavi gördüğünü aktararak, şunları söyledi:
"En son zatürre ve solunum yetmezliğine bağlı hastanemize yatışı gerçekleştirildi. Yapılan tetkiklerinde Kovid-19'a bağlı bir viral enfeksiyon olduğu görüldü. Yoğun bakımda takip ve tedavisine başladık. Ancak yapılan tedavilere rağmen kendisinde çoklu organ yetmezlikleri gelişti ve yapılan tüm müdahalelere rağmen sabah saat 7 civarında hakkın rahmetine kavuştu."
Hastanede yattığı süreçte Girik'i şahsen tanıma fırsatı bulduklarını ve çok sevdiklerini belirterek, "Çok değerli bir insandı. Çok pozitifti, espri anlayışı müthişti. Kendisini çok seviyorduk. Allah'tan rahmet diliyoruz. Sizlere, ailesine, sevenlerine de baş sağlığı diliyoruz." diye konuştu.
"Yürüme bozukluğu ve hafıza kaybı şikayetiyle hastaneye yattı"
Hastaneye gelen Girik'in kardeşi Günay Girik ise "Ben ablamı 2 senedir öpmedim. O, beni sürekli öpen bir insandı. Ben ablamı 2 senedir öpmedim." dedi.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin ile pek çok yetkili tarafından arandığını dile getiren Günay Girik, "Hiç yalnız bırakmadılar. Telefonum hiç durmadı." ifadelerini kullandı.
Ablasının yürüme bozukluğu ve hafıza kaybı şikayetiyle hastaneye geldiğini dile getiren Günay Girik, cenaze işlemleri için görüşmelerin devam ettiğini söyledi.
Günay Girik, Bodrum'a gitmeden yaklaşık 20 gün önce ablasıyla vedalaştığını sözlerine ekleyerek, "Son anlarına kadar espri yapmaya devam etti ve hiç bir sorunu yoktu. Dostlar sağ olsun." diye konuştu.
İstanbul, AA