MHP Elazığ Milletvekili Semih Işıkver'in ilk olarak Baskil ilçesini öne sürerek gündeme getirdiği, Malatya'nın yanı sıra çevresindeki bazı ilçelerde de yetiştirilen 'Malatya türü' kayısıların dünya genelinde 'Malatya Kayısısı' olarak adlandırılması karşıtı kampanyaya, aynı partinin Kahramanmaraş ve Sivas milletvekillerinin de kendi illerine bağlı kayısı yetiştirilen ilçeleri öne sürerek katılmaları, bu partinin Malatya'ya yönelik bu hareketinin sorgulanmasına yol açtı. (KAPAK FOTOĞRAFI: Malatya Kayısısı'na karşı Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Kacır'a planlı ziyaretler yapan ve bunu da seçim bölgelerindeki vatandaşa pazarlamak için bakanla fotoğraf çektiren (soldan sağa) MHP Kahramanmaraş Milletvekili Zuhal Karakoç, MHP Sivas Milletvekili Ahmet Akyürek ve MHP Elazığ Milletvekili Semih Işıkver görülüyor.)
Genel başkanlarının bir anda terör örgütü lideri Abdullah Öcalan'ı 'kurucu önder' ilan edip 40 yıldır sürdürdüğü politikanın tam tersi noktasına taşıdığı kafaları karıştıran 'dengesizlik noktasına gelen partinin 3 il milletvekili, 'kafaları iyice karışmış, boş- beleş yerel gündemler yaratma peşinde kişiler' değerlendirmesine yol açtı. Türkiye'de yaklaşık 50 bin kişinin ölümünden sorumlu bir terör örgütüyle, siyasi desteğini bu örgüte yönelik husumete önderlik etme üzerine kuran siyasi partinin bir araya gelmesi, Türk toplumunda hala 'kabul edilebilir' bir destek bulamazken, kendi seçim bölgelerinde de bu örgüte karşı söylemleriyle siyaset yapan söz konusu milletvekillerinin, memleketlerinde kendilerine yönelik tepkileri yumuşatmak üzere, en kolay yerel polemik ve gündem oluşturma biçimi olan 'komşu il husumeti- çekişmesi yaratıp' tepkileri başka yöne çekme çabaları, 'ucuz siyaset' olarak nitelendiriliyor.
Malatya'nın, 'tat ve aromasıyla' diğer bölgelerde yetişen kayısılardan farklı olan türlerin (Hacıhaliloğlu, Hasanbey, Kabaaşı, Çataloğlu, ve daha birçok) kaynağı olması, Turgut Özal'un Başbakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı döneminde ulusal ve uluslalarası boyuttaki tanıtım nedeniyle dünya çapında 'Malatya Kayısısı' diye bilinir olması ve ekonomik açıdan ciddi ölçüde değer kazanması, nedeniyle, Malatya sınırlarının haricinde Kahramanmaraş'ın Elbistan, Sivas'ın Gürün ve Elazığ'ın Baskil bölgelerinde de önemli ölçüde kayısı üretimi yapılmaya başlanmıştı.
ÖNCE ELAZIĞ'IN MHP'LİSİNİN AÇIKLAMASI..
MHP Elazığ Milletvekili Semih Işıkver'in başlattığı 'Baskil Kayısısı' hikayesine, Elazığ TSO Başkanı İdris Alan da, "Elazığ TSO olarak ‘İlçeleriyle Birlikte Büyüyen Elazığ’ projemiz kapsamında tüm ilçelerimizle birlikte Baskil ilçemizde üretilen kayısımızın gereken ekonomik değerine ulaşması yönünde çalışmalar yürütüp ETAK projemizi hayata geçirirken ve kendi ürünümüze sahip çıkma yönünde açıklamalar yaparken, Malatya kayısısını da görmezden gelmiyoruz. Milletvekilimiz Işıkver’in de Elazığ TSO olarak bizlerin de tek derdi Baskil coğrafyasında üretilen kaysılarımızın farkını ortaya koymak ve Malatya kayısı ile anılmasının yanlışlığına dikkat çekmektir. Amacımız Baskil kayısısının marka değerini ortaya koymaktır. İlimizin değerlerine sahip çıkmaya yönelik geçmişte bizlere gösterilen tepkilerin aynısının MHP Milletvekilimiz Semih Işıkver’e de gösterilmesini gereksiz ve anlamsız buluyor, vekilimizin bu konudaki açıklama ve çalışmalarını destekliyoruz. Amacımız, her bir şehrimizin ürettiği ürünlerin kendi adıyla ve tatlı bir rekabet içinde yarışmasını sağlamaktır. Zira Malatya kayısısı da Baskil kayısımız da ülkemizin bir değeridir. Ama Baskil coğrafyasında üretilen kayısılarımız ‘Baskil Kayısısı’dır. Ve bu gerçek artık kabul edilmelidir" ifadelerini kullanmıştı.
AB tarafından da 'Malatya Kayısısı' olarak coğrafi tescili yapılan Malatya'da kayısıyla ilgili işleme tesislerinin yanı sıra ihracat firmalarının yoğunluğu, Malatya'nın kayısının üretim merkezi olmasının yanı sıra ticaretine ilişkin kurumların da Malatya'da yer alması, en son 'Kayısı Ticaret Merkezi' nin kurulması ile kayısı ticaretlerini Malatya üzerinden yapmak durumunda kalan çevredeki 3 ilin, gerçek ve fiili durum ortadayken, Malatya'yı dışladıkları ve kayısı ürününü bir ilçeye hapsetme, dolayısıyla markayı küçültüp, uzun yıllar önemli emekler verilen tanıtım ve pazarlama işlemlerini baltalama pahasına başlattıkları ucuz siyasete, MHP'nin Malatya kesiminin tavrı konusu oldu.
FENDOĞLU'NUN KISA YANITI..
MHP Malatya Milletvekili Mehmet Fendoğlu, Elazığ'daki faaliyetlerin kamuoyuna yansıması üzerine yaptığı açıklamada, "Coğrafi işaret demek tarım ürünlerinde markalaşma demektir. Markalaşma bir kişinin ya da ŞEHRİN tekelinde değil coğrafi işaret o yöredeki tüm üreticileri altına alan bir şemsiye misali kırsal kalkınma için çok önemlidir.BÖLGEMİZİN KAYSI ÜRETİMDE lokomotif şehri de MALATYA'DIR." ifadesini kullandı.
Fendoğlu tarafından paylaşılan 2025 kayısı üretim verilerine göre, Malatya’da 893.231 dekar alanda 40.870 çiftçi 8.932.288 ağaçla üretim yaparken, Elazığ’ın tümünde Baskil ilçesi dahil toplamda 101.829 dekar alanda 5.922 çiftçi 1.018.512 ağaç, sadece Baskil’de ise 81.468 dekar alanda 3.948 çiftçi 814.324 ağaç bulunuyor.
SONRA KAHRAMANMARAŞ VE SİVAS'IN MHP'LİLERİ..
Elazığ milletvekilinin 'Malatya Kayısısı'na karşı başlattığı kampanyaya, MHP'nin Kahramanmaraş Milletvekili Doç.Dr. Zuhal Karakoç ile Sivas Milletvekili Ahmet Akyürek de destek vererek, bu kampanyayı Malatya'ya karşı lokal bir MHP politikası haline getirdiler.
MHP Elazığ Milletvekili Işıkver, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır ile görüştükten sonra, "“Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sn. Mehmet Kacır ile konumuz Elazığ Kayısımızdı. Son derece verimli topraklarıyla tarımsal üretimin önde gelen şehirlerimizden biri olan memleketimiz Elazığ’ımızı Baskil ilçesinde üretilen kayısımızın kendine has son derece farklı bir lezzeti olmasına rağmen kayısının “Malatya kayısısı” olarak anılması kabul edilebilir değildir. Bu yanlış tescil; toprağımızın bereketiyle bereketlenen helal kazancın peşinde olan çiftçilerimizin emeğine haksızlıktır. Tescil bakımından Malatya kayısısının sadece Malatya il sınırlarını kapsaması; her bölgemizin ve memleketimizin her köşesinin kendisine has olduğu; Elazığ/ Baskil kayısımızın ise bizler için biricik olduğunu Sayın Bakanımıza arz ettik. Kalbimiz ve aklımız, her daim memleketimizle, pek kıymetli hemşehrilerimizle…" açıklamasını yayınlamıştı.
Elazığ milletvekilinden sonra bu iki milletvekilinin de TBMM'nin nöbetçi bakanı olan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır'ı ziyaret ettikleri, gündemlerinin 'Malatya Kayısısı' karşıtlığı olduğu öğrenildi.
MHP Kahramanmaraş Milletvekili Doç. Dr. Zuhal Karakoç , TBMM’de Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır ile hatıra fotoğrafı çektirdikten sonra şu açıklamayı yayınladı:
“Bugün Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Fatih Kacır ile çok önemli bir konuyu görüştük: T.C. Türk Patent Enstitüsü tarafından tescil edilen “Malatya Kayısısı” coğrafi işaret belgesi, yıllardır Elbistan’ı da bu sınırlar içine alıyor. Oysa biz biliyoruz ki; Elbistan kayısısı, Kahramanmaraş’ımızın bereketli topraklarında, Afşin yelinin serinliğinde, Ceyhan suyunun bereketinde yetişir. Rengi daha parlak, kokusu daha yoğun, tadı ise bambaşkadır. Her meyvesinde alın teri, her tanesinde Kahramanmaraşlı çiftçinin emeği vardır. 2024 yılı Elbistan verileri: Üretim Miktarı: 46.390 ton. Toplu Meyvelik Alanı: 109.060 dekar, Verim: 425 kg/dekar Bu kadar güçlü bir üretim kapasitesi ve bu kadar özgün bir aroma varken, Elbistan kayısısının “Malatya Kayısısı” adı altında anılması ne adaletlidir, ne de emeğe saygıdır. Bu, hem üreticimize, hem çiftçimizin alın terine, hem de Kahramanmaraş’ın onuruna gölge düşürür. Biz diyoruz ki: Her şehir kendi değerine sahip çıkmalı, Her emek kendi adıyla anılmalı. Elbistan kayısısı; adıyla, tadıyla, toprağıyla Elbistan’dır, Kahramanmaraş’tır! Bu yanlış tescilin düzeltilmesi için girişimlerimizi başlattık. Çünkü biz Kahramanmaraşlıyız; emeğin, hakkın ve alın terinin yanındayız.”
Malatya kayısısı karşıtı kampanyada rol alan bir diğer MHP milletvekili Ahmet Akyürek de, bakanla hatıra fotoğraf çektirdikten sonra şöyle konuştu:
“Gürün kayısısı, Sivas’ın yüksek rakımlı bereketli topraklarında yetişmektedir. Rengi daha canlı, aroması daha yoğun, tadı ise bambaşkadır. Her meyvesinde alın teri, her tanesinde Sivaslı çiftçinin emeği vardır. Gürün kayısısının “Malatya Kayısısı” adı altında tescillenmesinin doğru değil. Kendine özgü aromasıyla Gürün kayısısının başka bir il adıyla tescillenmesi uygun değildir. Gürün kayısısı; adıyla, tadıyla, toprağıyla Gürün’dür, Sivas’tır! Ülkemizin her bir yöresine ait tatlar ve zenginlikler vardır. Bu değerler, ait oldukları toprakların adıyla anılmalıdır.”
“MALATYA KAYISISININ MARKALAŞMASI 50-60 YILLIK MÜCADELEYLE OLDU”
Elazığ ve Kahramanmaraş Milletvekillerinin Malatya Kayısısı ile ilgili açıklamalarıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ise, “Bizim rakibimiz Baskil değil, Elbistan değil. Bizim rakibimiz Özbekistan, İran gibi ülkeler.” dedi.
Elazığ ve Kahramanmaraş Milletvekillerinin Baskil –Elbistan ve Malatya Kayısısı ile ilgili açıklamalarıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba “Birkaç gündür Malatya kayısısı ile ilgili tartışmalar yürütüyor. Baskil de bizim kardeşimizdir, Elbistan da bizim kardeşimizdir. Onlarla birlikte kayısıyı tüm dünyaya tanıttık. bu tartışma doğru bir tartışma değildir”dedi.
Ağbaba sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada; “ Milletvekili arkadaşlarımıza çağrım şudur: Biliyorsunuz fındıkla ilgili bölgesel bir çalışma var. Gelin hep beraber bölgeye sahip çıkalım. Gelin hep birlikte kayısının üretim maliyetlerinin nasıl düşürülür, çiftçinin dertleri nasıl çözülür onu tartışalım. Gelin en kısa sürede Malatya Ticaret Borsası’nın ev sahipliğinde bir çalıştay yapalım. Malatya’nın, Elbistan’ın, Baskil’in sorunlarını, kayısının sorunlarını konuşalım.” Dedi.
Kayısının çok önemli sorunları olduğunu kaydeden Ağbaba, “ Malatya’da da , Elbistan’da da Baskil’de de bu sorunlar var. Örneğin su problemi çözülebilmiş değil. Hala zirai don paraları alınabilmiş değil. Hala kayısı dünyada hak ettiği değeri görmüyor. Kayısının daha fazla para elde etmesi için uğraşmalıyız. Malatya kayısısının dünyada tanınması 50-60 yılı aşan bir sürede oldu. Kayısının markalaşması uzun soluklu bir süre. Dolayısıyla Baskilli çiftçilerimizin, Elbistanlı çiftçilerimizin bu markaya sahip çıkması lazım. Dünya bu bölgenin kayısısını Malatya kayısısı diye tanıyor. Bizim rakibimiz Baskil değil, , Elbistan değil. Bizim rakibimiz Özbekistan, İran gibi ülkeler. Bu ülkeler kendi kayısıları daha fazla para etsin diye Malatya markasını vururken Malatya markasının tartıştırtılması hiçbir çiftçimize faydası yok. Dolayısıyla bu tartışmanın Malatyalı, Baskilli, Elbistanlı çiftçilere zerre kadar faydası yoktur. Malatya Milletvekili olarak kayısının daha fazla para etmesi için, kayısının hak ettiği yeri alabilmesi için mücadelemi Malatyalılar adına sürdüreceğimi belirtmek istiyorum” dedi.
“MALATYA KAYISISI TÜRKİYE'NİN MARKASIDIR”
Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, Malatya Kayısısının Avrupa Birliği (AB) Coğrafi İşaret Tescili ile Türkiye'nin markası olduğunu vurgulayarak, kayısı tartışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Sadıkoğlu, kayısının sorunlarının birlikte çözülmesi gerektiğini söyledi.
MTSO Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, Malatya TSO tarafından 2001 yılında Coğrafi İşaret, 2017 yılında ise Avrupa Birliği (AB) Coğrafi İşaret tescili alınan Malatya Kayısısının, yıllık 500 milyon doları bulan ihracat geliriyle ülkemizin stratejik tarım ürünlerinden biri olduğunu vurgulayarak sadece Malatya'nın degil Türkiye'nin markası olduğunu belirtti.
Başkan Sadıkoğlu, son günlerde Malatya’da ve Baskil’de üretilen kayısılar üzerinden yapılan tartışmaların iki şehre de fayda sağlamayacağını ifade ederek, “Kayısı bizi ayrıştıran değil, aksine birleştiren bir güçtür. Kayısımızın üretiminden ihracatına kadar çeşitli sorunlarımız var ve bu sorunları çözmek için birlikte hareket etmemiz lazım. Bakınız fındıkta ve zeytinde olduğu gibi bölgesel hareket sorunların çözümüne hız kazandırıyor. Malatya, Baskil ve Elbistan olarak birlikte hareket etmeliyiz” dedi.
Sadıkoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“12 Nisan’da yaşadığımız zirai don sonrası başta Avrupa ülkeleri olmak üzere dünya pazarının bir kısmı kayısı üretimi yapan diğer ülkelere kaymaya başladı. Bu durum önümüzdeki yıllarda hem Malatya’daki hem de Baskil’deki ve Elbistan'daki üreticilerimiz için büyük bir risk oluşturuyor. Gelin kardeş şehirler olarak bölgemizde üretilen kayısımızın dünyada daha fazla tüketilmesi için çalışmalar yapalım. Kayısıdan elde ettiğimiz döviz gelirini yükseltmek için birlikte mücadele gösterelim.”
Sadıkoğlu, Malatya ve çevresinde üretilen kayısının dünya pazarında daha fazla tercih edilmesi için atılacak her türlü adıma Malatya TSO olarak hamilik yapmaya hazır olduklarını da ifade etti.
“KAYISIYI FOTOĞRAFLARDA GÖREN SİYASETÇİLER KAYISIDAN UZAK DURSUN”
Malatya Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı Şevket Keskin de, son günlerde Elazığ, Kahramanmaraş ve Sivas Milletvekillerinin Malatya Kayısısına yönelik açıklamalarına karşı yaptığı açıklamada, “Toprağa saksıda dokunan, çiçeği balkonda, kayısıyı fotoğraflarda gören siyasetçiler kayısıdan uzak dursun. Kayısı siyasete alet edilecek bir konu değildir. Kayısıyı siyasete malzeme yapmak bu ülkeye ihanettir.” dedi.
Keskin, milletvekillerini sorumluluk sınırları içinde siyaset yapmaya davet ederek, “Bölgesel siyaset yapmak bu ülkeye çok büyük zararlar verdi, bölgesel siyaset yapmak ülkemiz için felakettir.” ifadelerini kaydetti.
Milletvekillerini kayısıyı siyasete malzeme yapmak yerine çiftçilerin sorunlarını çözmeye davet eden Keskin, “yörenizdeki kayısı çiftçisinin hangi sorun ya da sorunlarını çözdünüz, hangi derdine derman oldunuz, kayısının ekonomik değerinin artması için hangi çaba ve girişimlerde bulundunuz?” şeklindeki soruyu yöneltti.
MESOB Başkanı Şevket Keskin’in yazılı açıklaması şöyle:
"Elazığ, Kahramanmaraş ve Sivas Milletvekillerinin Malatya Kayısına yönelik planlı saldırı girişimlerini gülerek izliyor, ancak siyasetin düştüğü durumu ise üzülerek takip ediyoruz. Hayatlarında kayısı bahçesine girmemiş, kayısı bahçesinde toprağın tozuna bulaşmamış olan siyasetçilerin kayısı ile ilgili meselelere girip konuşması çözüm değil, sorun üretir.
Toprağa saksıda dokunan, çiçeği balkonda gören, kayısıya fotoğraflarda gören siyasetçiler kayısıdan uzak dursun. Kayısı siyasete alet edilecek bir konu değildir. Kayısıyı siyasete malzeme yapmak bu ülkeye ihanettir. Binlerce çiftçinin geçim kaynağı olan ve yaz aylarında bölgemizde on binlerce insanımızın çalışma alanı olan, Türkiye’nin dünyada ihracatta söz sahibi olduğu nadir ürünlerden birisi olan Malatya Kayısısından kirli el ve emellerinizi uzak tutun, siyasetin sorumluluk sınırları içinde kalın.
Bölgesel bir ürün olan Malatya Kayısısına saldıran, bilim, akıl ve izandan uzak sayın siyasetçilere sormak lazım; yörenizdeki kayısı çiftçisinin hangi sorun ya da sorunlarını çözdünüz, hangi derdine derman oldunuz, kayısının ekonomik değerinin artması için hangi çaba ve girişimlerde bulundunuz?
Sayın Milletvekillerine sormak lazım; siz çiftçinin kredi borçlarını ödeyebilmeleri için hangi politikaları geliştirdiniz, çiftçinin kredilere rahat ulaşabilmesi için hangi çözüm yollarını ürettiniz? Çiftçi için üretmiş olduğunuz, hayata geçirmiş olduğunuz bir tane proje ve uygulama var mı? Esnaf ve tüccar için hangi çözüm yollarını hayata geçirdiniz?
Bölgemizde kayısı yetiştiren çiftçimizin, üreticimizin, tüccarımızın, esnafımızın bir birine karşı bir sorunu ve problemi yoktur, olmadı. Bölgemiz de kayısı yetiştirerek milli ekonomimize destek ve katkı sağlayan vatandaşımızın küçük bölgesel anlayışı ve çabası yoktur, hiç olmadı. Sorun bilincini kaybetmiş siyasetçilerin suni gündem oluşturma çabasıdır. Bölgesel siyaset yapmak bu ülkeye çok büyük zararlar verdi, bölgesel siyaset yapmak ülkemiz için felakettir.
Sayın milletvekilleri; çiftçiye, esnafa, tüccara verdiğiniz bir katkı yok, bari konuşarak rahatsızlık vermeyiniz.”
“MALATYA KAYISISINI TARTIŞMAYA AÇMAK CEHALETTİR…” DEDİ, SONRA SİLDİ..
Malatya Turgut Özal Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Ziraat Fakültesi eski dekanı Prof.Dr. Orhan Gündüz de, sosyal medya hesabından yaptığı ilk açıklamada, "Baskil kayısısı diye ayrı bir çeşit yoktur. Baskilli üreticilerimiz, Malatya'da ıslah edilerek tescil edilen Hacıhaliloğlu, Kabaaşı, Çataloğlu gibi kayısı çeşitlerini yetiştirmektedir. Bunu tartışmaya açmak gaflet değilse cehalettir" dedi.
Bu açıklamasının ardından organize bir saldırıya muhatap olan Prof.Dr. Gündüz, sosyal medyadaki açıklamasını silerek, yerine "Bir polemiğin içine girmemek için tweet'i sildim" açıklamasını koydu.
malatyahaber.com
