İnönü Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Karaca, temiz kömür teknolojileri ve biyokütleden yeni yakıt elde etme üzerine yaptığı çalışmalarla dikkat çekiyor. TÜBİTAK Sanayi İş Birliği Programı kapsamında yürüttüğü projede, LPG ve dizele alternatif yerli ve çevre dostu yakıtlar üretmeyi hedefliyor.
"Proje 3 Yıllık Bir Çalışmanın Ürünü"
Prof. Dr. Karaca, Ağır Vakum Gaz Yağından (HVGO) hafif ürün (benzin ve dizel) üretimi ile ilgili projesi hakkında İNÜHABER'e yaptığı açıklamada, "Bu proje, yaklaşık 3 yıllık bir çalışmanın sonucudur ve yüksek lisans öğrencim tarafından tez kapsamında yürütülmüştür. Öğrencim Suriyeli olduğu için, bu bölgenin petrol kaynaklarına ilgisi ve bilgisi projeyi şekillendiren unsurlardan biri oldu. Normalde benim araştırma alanlarım daha çok kömür teknolojileri ve biyokütle dönüşüm teknolojileri üzerine yoğunlaşıyor. Petrol teknolojileri, altyapı ve olanaklar açısından zaman zaman kısıtlayıcı olabiliyor. Ancak, bu proje sayesinde hem bilimsel anlamda Ar-Ge çalışmalarında hem de endüstriyel düzeyde oldukça başarılı sonuçlar elde ettik. Bu da bizi oldukça memnun eden bir gelişme oldu" dedi.
"Hedefimiz Petrol Kaynaklarını Etkin Kullanmak"
Projede esas odaklandıkları problemin petrol kaynaklarının sınırlı olması olduğunu belirten Karaca, "Aslında bu projede temel olarak odaklandığımız nokta, petrol kaynaklarının sınırlı olması ve mevcut kaynakların etkin bir şekilde nasıl kullanılabileceği sorusuydu. Dünya genelinde petrol kaynaklarını sanki sınırsızmış gibi tüketiyoruz, oysa bu kaynaklar oldukça sınırlı. Fosil yakıtların yoğun kullanımı göz önünde bulundurulduğunda mevcut kaynaklardan en iyi şekilde faydalanmanın yollarını aramak kritik önem taşıyor" ifadelerini kullandı.
"Ağır Petrolü Değerli Ürünlere Dönüştürüyoruz"
Çalışmalarının petrol endüstrisine en büyük katkısının mevcut kaynakları daha etkin değerlendirerek dışa bağımlılığı azaltmak olduğunu vurgulayan Karaca, "Aldığımız petrolün ham maddesini ekonomik olarak en verimli şekilde kullanmak zorundayız. Dışarıdan 100 birim petrol alıp bunun 30-40 birimini âtıl durumda bırakma lüksümüz yok. 'Âtıl durumda' dediğimiz şey, yüksek oranda hidrokarbon içeren ağır petrol fraksiyonlarıdır. Bu projeyle amacımız, bu ağır hidrokarbonları etkin bir şekilde değerlendirerek LPG, dizel ve benzin gibi hafif ve ekonomik değeri yüksek ürünlere dönüştürmektir" dedi.
"Yenilikçi Yöntemle Enerji Tasarrufu Sağlıyoruz"
Ağır fraksiyonlu ürünün dönüşümünü sağlayan yenilikçi yöntemin laboratuvar ortamında özel olarak sentezlenen yeni bir katalizör ve hibrit bir reaktör sistemi içerdiğini belirten Karaca, "Bu çalışmada, ağır vakum gaz yağının (HVGO) dönüşümünü sağlamak için laboratuvar ortamında özel olarak sentezlediğimiz yeni bir katalizör ve hibrit bir reaktör sistemi kullandık. Katalizör, düşük sıcaklık ve basınç koşullarında yüksek dönüşüm ve verim sağlama kapasitesi ile öne çıkmaktadır. Ayrıca, sistemimizde katalizör geri kazanımı mümkün kılındı yani kullanılan katalizör yeniden aktive edilerek sisteme tekrar beslenebilmektedir. Bu da maliyet açısından önemli bir avantaj sağlamaktadır" şeklinde konuştu.
"Yerli Katalizör Kullanıyoruz"
Kullanılan katalizörlerin yerli ve milli kaynaklardan elde edilmesinin sürece önemli katkı sağladığını dile getiren Karaca, "Bu tür proseslerde en önemli işlev katalizörlere aittir. Dolayısıyla, katalizör olmadan katalitik olmayan koşullarla çalışmak hem verimli dönüşüm sağlamak hem de yüksek proses koşullarından dolayı istenen sonuçları elde etmek, pek mümkün değildir. Kimya sanayisinin temel odak noktası katalizördür, çünkü katalizör dönüşüm verimliliğini ve seçimliliğini artırır. Yani, istenilen fraksiyonları artırır, reaksiyonun enerjisini düşürür ve reaksiyonun daha kolay koşullarda gerçekleşmesini sağlar. Bizim bu projede elde ettiğimiz sonuçlar, büyük ölçüde kullandığımız katalizör türüne ve sentezlediğimiz katalizöre bağlıdır" dedi.
"Fosil Yakıtları Sanayide Girdi Olarak Değerlendirelim"
Projenin Türkiye'nin enerji sektöründe dışa bağımlılığını azaltma konusunda önemli bir rol oynayacağını düşündüğünü ifade eden Karaca, "Aslında konunun en önemli noktalarından biri, kaynaklarımızı etkin ve verimli bir şekilde kullanmamız gerektiğidir. Bu çok önemli bir konu. Enerji üretimine bakıldığında, dünya genelinde hala fosil yakıtlar, özellikle petrol ve doğalgaz yoğun bir şekilde kullanılmaktadır. Ancak günümüzde, enerji üretiminde güneş, rüzgâr, jeotermal, biyoenerji ve su enerjisi gibi sonsuz kaynaklardan faydalanabiliyoruz. Yine de dünya genelinde enerji üretiminde fosil enerji kaynaklarının kullanıldığını görmekteyiz" dedi.
Kaynak: İNÜHABER