Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (ESOB) Başkanı Şevket Keskin, "Türkiye'nin sağlam zeminler üzerinde büyüyebilmesi için anahtar sistem Ahilik'tir" dedi.
ESOB Başkanı Şevket Keskin, Ahilik Haftası dolayısıyla yaptığı açıklamada, Ahilik kültürünün akıl, bilim, çalışma ve ahlak unsurlarının bütünü olduğuna dikkat çekerek, bu kültürün öneminin son yıllarda daha da arttığını vurguladı.
Türk milletinin kültüründe önemli bir yeri olan Ahilik kurumunun yaşatılması sayesinde Osmanlı İmparatorluğu'nun 6 asır hüküm sürdüğünü ve bundan ders çıkarılması gerektiğini belirten Keskin, Ahilik kültürünün yaşatılması halinde toplumdaki ahlaki gelişimin daha ileri gideceğini savundu.
Türkler'in Anadolu'da bin yıldan beri varlığını sürdürmelerindeki sırrın Ahilik anlayışı olduğunu ifade eden Keskin, "Ahilik anlayışı, toplumda yaşayan fertleri birbirine yaklaştırmak ve aralarında dayanışma kurulmasını sağlamaktır. Bu nedenle, bugün Türkiye'de ekonomik hayattan siyasi hayata kadar tüm yaşam alanında Ahilik kültürünün hakim kılınması şart olmuştur. Türkiye'nin sağlam zeminler üzerinde büyüyebilmesi için anahtar sistem Ahilik'tir. Bir toplumda birlik ve dayanışmayı sağlayan en önemli unsur müşterek değerlerin korunmasıyla mümkündür. Türkler'in Anadolu'da bin yıldan beri varlığını sürdürmelerindeki sır Ahilik anlayışı içerisinde bu değerlere saygı göstermeleridir" dedi.
Alın teriyle kazanmanın Ahilik'te bir ahlak kuralı olduğunu kaydeden Keskin, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Günümüzde toplam kalite, müşteri beklentileri, tüketicinin korunması, standart üretim gibi kavramların önemi yeni yeni anlaşılmaya başlanmıştır. Ancak bu kavramları Ahilik, yüzyıllar öncesinde Anadolu'da yaşatmıştır. Ahilik kültürünün özünde eline, diline ve beline sahip olma vardır. Ahilik ruhunun korunması halinde toplum daha sağlıklı gelişir. Ahilik sosyal ve kültürel hayatı da kontrol altına almıştır. Ahilik, kula kul olmadan çalışmayı, helal rızk kazanmayı, kimsenin hakkına tecavüz etmemeyi isteyen hoşgörülü bir sistemdir."
ESOB Başkanı Keskin, Mevlana, Yunus Emre ve Ahi Evran gibi düşünürlerin gençlere iyi anlatılması gerektiğini kaydederek, toplumun maddi kurallarının Anayasa'da düzenlendiğini, ahlaki noktada ise devreye Ahilik kültürünün girdiğini ifade etti.