'Unutkan mısınız?' sorusuna evet diyenlerden misiniz, basit unutkanlıklarınız sizde de Alzheimer şüphesi yaratıyor mu?
Alzheimer riskini belirleyen ve 2009 yılından beri Türkiye'de de kullanılan A Beta 42 kan testi, artık üçlü yapıda sunuluyor.
Kişilerin gelecekte Alzheimer tanısı alıp almayacaklarını yüzde 90 doğruluk oranıyla belirleyen yöntem, erken tanı açısından önem taşıyor.
Türkiyede ilk kez 2009 yılında Anadolu Sağlık Merkezinde uygulanmaya başlanan Amyloid-Beta ölçümü testinin yanında, APOE tipinin belirlenmesi ve FDG PET-SCANdan oluşan üçlü test, 30-40lı yaşlardaki bir kişinin ileride Alzheimer olup olmayacağını belirliyor.
A BETA 42 PROTEİNİ NEDEN ÖNEMLİ?
A Beta 42 proteinin önemine dikkat çeken Anadolu Sağlık Merkezi Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Türker Şahiner, Alzheimer Risk Belirleme Testi, kandaki A Beta 42 proteininin seviyesinin belirlenmesini sağlıyor. Bu proteinin yüksek olması, kişinin hastalığa yakalanma olasılığıyla ilgili ciddi bilgiler veriyor. Ancak bu bir tarama testi değil, risk faktörü belirleme testi. Bu test sonucunda A Beta 42 proteini yüksek olan kişilerin, mutlaka Alzheimera yakalanacağı anlamına gelmiyor. Testin yanı sıra uzman tarafından önerilebilecek olan MR, Pet-CT ve EEG gibi görüntüleme teknikleri ve nörolojik muayene ile unutkanlıkların, herkesin yaşadığı basit unutkanlıklar mı yoksa Alzheimer belirtisi mi olduğu anlaşılabiliyor dedi.
Amyloid-Beta ölçümü, APOE tipinin belirlenmesi ve FDG PET-SCANdan oluşan üçlü testin ne anlama geldiğini ve neler yapıldığını anlatan Prof. Dr. Türker Şahiner; Alzheimera neden olan A Beta 42 proteinini yapan genetik şifre APOE geninde saklı. Toplumda APOE-2, APOE-3, APOE-4 olmak üzere üç tipi bulunuyor. Yapılan çalışmalar, genetik yapısında APOE4 geni taşıyan kişilerde Alzheimera neden olan bu proteinin daha fazla biriktiğini gösteriyor. Dolayısıyla, APOE-4 geninin bulunması hastalık için bugün belirlenmiş risk faktörlerinden birini oluşturuyor. Bir kişinin APOE tipini belirleyerek ve kandaki A Beta 42 protein miktarını ölçerek, Alzheimer için ne kadar risk taşıdığı ortaya konabiliyor diye konuştu.
Bu durumu kolesterol ve kalp damar hastalıkları arasındaki ilişkiye benzeten Prof. Dr. Türker Şahiner, sözlerine şöyle devam etti:
UNUTKANLIK SEBEBİ DE BELİRLENİYOR
Bir kişinin kolesterol seviyesi ne kadar yüksek olursa, kalp damar hastalıklarına yakalanma riskinin de artması örneğinde olduğu gibi A Beta 42 seviyesi arttıkça Alzheimera yakalanma riski de yükseliyor. Hücresel çalışmalar sürerken radyolojide de çok önemli gelişmeler oldu. Amyloid Beta 42yi MRda işaretleyip göstermek mümkün olabiliyor. Ayrıca, Amyloid Beta birikmesinin beyinde yarattığı hasarı tespit etmek için FDG PET-SCAN cihazı tanıda son derece önem taşıyor.
Prof. Dr. Türker Şahiner, bu testler sayesinde gençlerde unutkanlık sebebinin ne olduğunun belirlenmesi ve tedavi edilebilir olanlar için gerekli önlemlerin önceden alınmasının mümkün olabileceğine de dikkat çekti.